Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, nafaka borcunun bulunmadığının tespiti ve takibin iptali talebine yönelik davada; borcun TMK'nun 182/2, 327 vd maddelerinden kaynaklandığı ve dolayısıyla "Aile Hukukuna" ilişkin bulunduğu gerekçesi ile mahkemenin görevsizliğine, Aile Mahkemesi'nin görevli olduğuna karar verilmiş, hüküm borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir. Borçlu, İİK'nun 33. maddesi kapsamında icra emrinin tebliğinden önceki ve sonraki dönemde borcun itfa edilmiş olduğu iddiasıyla icra emrine itiraz ederek, icra mahkemesinden icranın geri bırakılmasını isteyebilir. Borçlu vekilinin ödeme nedeni ile icra takibinin iptali talebini inceleme görevi İİK.33. maddesi gereğince İcra Mahkemesine aittir. Hal böyle iken, yazılı gerekçe ile görevsizlik kararı verilmesi yerinde değildir....

    "İçtihat Metni" Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, icra takibinin iptali ve menfi tespit istemine ilişkindir. Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayanağı maddî delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine, icra takibinin davacı yönünden iptal edildiğinin belirgin olmasına göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 02.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Mahkemece, davacı yanca alınan ihtiyati haciz kararının takipten sonra uygulandığı, ilamsız icra takibinin süresi içinde yetkiye ve borca itiraz sonucu durduğu, dolayısıyla ihtiyati haciz kararını veren mahkemenin bulunduğu yerdeki icra dairesinin yetkili olduğunun kabul edilemeyeceği, ipotek resmi senedinde yetkiye ilişkin özel bir düzenleme bulunmadığı, bu durumda yetkili icra dairesinin davalının ikametgahının bulunduğu yerdeki icra dairesi olduğu, icra takibinin yetkisiz icra dairesinde yapıldığı gerekçesiyle itirazın iptali davasının ön koşulu bulunmadığından reddine karar verilmiş, hüküm taraflar vekilince temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre ve özellikle ihtiyati haciz kararından sonra bu kararın dayanağı olan alacak davasının haciz kararı veren mahkemede de ikame olunur şeklindeki 1086 Sayılı HUMK'nun 12 madde hükmüne 6100 Sayılı HMK'da yer verilmemiş olmasına göre davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının...

        Tüm bu açıklamalar ışığında somut olaya gelindiğinde, itirazın iptaline ilişkin davanın ve dayanak icra takibinin konu Ankara ...İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı icra takip dosyasında, davalı icra dairesinin yetkisine de itiraz ederek İzmir İcra Dairesi'nin yetkili olduğunu ileri sürdüğü için mahkemenin öncelikle icra dairesinin yetkili olup olmadığı konusunda bir karar vermesi gerekir. Somut olayda 2918 sayılı yasanın 110. Maddesindeki yetki düzenlemesinin uygulanmasının mümkün olmadığı, genel yetkili mahkeme ve icra müdürlüğünün davalının yerleşim yeri olan İzmir İcra Müdürlüğü ve İzmir mahkemeleri olması gerekmektedir. İtirazın iptâli davasının görülebilmesi, yetkili icra müdürlüğünde başlatılmış geçerli bir icra takibinin varlığına bağlıdır. Ortada geçerli takip yoksa itirazın iptâli davasının görülebilmesine usulen olanak yoktur....

          Tüm bu açıklamalar ışığında somut olaya gelindiğinde, itirazın iptaline ilişkin davanın ve dayanak icra takibinin konu Ankara ...İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı icra takip dosyasında, davalı icra dairesinin yetkisine de itiraz ederek İzmir İcra Dairesi'nin yetkili olduğunu ileri sürdüğü için mahkemenin öncelikle icra dairesinin yetkili olup olmadığı konusunda bir karar vermesi gerekir. Somut olayda 2918 sayılı yasanın 110. Maddesindeki yetki düzenlemesinin uygulanmasının mümkün olmadığı, genel yetkili mahkeme ve icra müdürlüğünün davalının yerleşim yeri olan İzmir İcra Müdürlüğü ve İzmir mahkemeleri olması gerekmektedir. İtirazın iptâli davasının görülebilmesi, yetkili icra müdürlüğünde başlatılmış geçerli bir icra takibinin varlığına bağlıdır. Ortada geçerli takip yoksa itirazın iptâli davasının görülebilmesine usulen olanak yoktur....

            Tüm bu açıklamalar ışığında somut olaya gelindiğinde, itirazın iptaline ilişkin davanın ve dayanak icra takibinin konu Ankara ...İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı icra takip dosyasında, davalı icra dairesinin yetkisine de itiraz ederek İzmir İcra Dairesi'nin yetkili olduğunu ileri sürdüğü için mahkemenin öncelikle icra dairesinin yetkili olup olmadığı konusunda bir karar vermesi gerekir. Somut olayda 2918 sayılı yasanın 110. Maddesindeki yetki düzenlemesinin uygulanmasının mümkün olmadığı, genel yetkili mahkeme ve icra müdürlüğünün davalının yerleşim yeri olan İzmir İcra Müdürlüğü ve İzmir mahkemeleri olması gerekmektedir. İtirazın iptâli davasının görülebilmesi, yetkili icra müdürlüğünde başlatılmış geçerli bir icra takibinin varlığına bağlıdır. Ortada geçerli takip yoksa itirazın iptâli davasının görülebilmesine usulen olanak yoktur....

              SAVUNMA: Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafça açılan dava haksız olduğunu, usul ve esas bakımından reddi gerektiğini, davanın hak düşürücü süre içinde açılmadığını, icra takibi yetkisiz yerde başlatıldığını, yetkili icra dairesinin ---İcra Müdürlükleri olduğunu, Bu sebeple her iki müvekkil bakımından da icra takibinin yetkisiz ---- başlatıldığını, taraflarınca icra dosyasına yetki itirazında bulunulduğunu, -----yetkisiz olduğu gibi mahkemeniz de iş bu dava bakımından yetkisiz olduğunu, icra takibinin usulsüz olarak başlatıldığını, takip konusu alacağın mesnetsiz olduğunu, Davanın dava şartı yokluğundan reddini, Davanın yetki bakımından reddini, Usulsüz takip başlatıldığından davanın usul bakımından reddi ile ----- dosyası ile başlatılan icra takibinin iptalini, Zamanaşımına uğramış taleplerin reddini, Yargılama neticesinde haksız ve kötüniyetli davanın reddi ile ------- dosyası ile başlatılan icra takibinin iptalini, Davacı kötüniyet tazminatına mahkum edilerek...

                nun 9. maddesi hükmüne göre yetkili icra dairesinin borçlunun ikametgahı olan icra dairesi olduğu, icra takibinin yetkili yerde yapılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 28/02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  İcra Müdürlüğünün 2011/270 sayılı dosyası ile İİK hükümleri gereği ilamsız takip yapıldığı, borçlunun itirazı üzerine davacı idare tarafından Mersin 1.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2011/157 Esas sayılı dosyası ile itirazın iptali davası açıldığı ve davanın derdest olduğunun davacı ve davalı borçlu vekilinin kabulündedir. Varlığı zorunlu bulunan icra takibinin, dava tarihinden önce yapılmış olması bir zorunluluk olmadığından icra takibinin dava tarihinden sonra yapılmasının bir önemi yoktur. Önemli olan yargılama aşamasında borçlu hakkında icra takibinin varlığıdır. (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 28.3.2012 gün ve 2012/17-25, 11/241 sayılı kararı ve 15.H.D. 18.11.2003 T.5510E-5515 K.sayılı kararlarıda aynı doğrultudadır.)...

                    "İçtihat Metni" Mahkemesi :İcra Hukuk Mahkemesi Dava, İcra takibinin iptali istemine ilişkin olup, İcra Mahkemesince verilen kararların temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 12.Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 27.02.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu