Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Mahkemesi Taraflar arasındaki davada.... İcra Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, icra takibinin iptali istemine ilişkindir. ..İcra Mahkemesince, dava konusu senedin, alacaklısının ..., borçlularının ... ve ...olduğu, yetkili icra dairesinin... olarak düzenlenip, borçlu adresinin de... olduğu gerekçesiyle davacı borçlunun yetki itirazının kabulü ile kararın kesinleşmesinden itibaren 10 gün içinde alacaklının talep etmesi halinde dosyanın yetkili ve görevli... İcra Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. ... 2. İcra Mahkemesi tarafından ise, yetkisizlik kararının takip hukuku gereği icra müdürlüğünün yetkisine yönelik olduğu, bu nedenle dava dosyası hakkında yetkisizlik kararı verilemeyeceği, ......

    Asliye Hukuk Mahkemesi'nce "Yetkili yerde açılmış usulüne uygun bir icra takibi bulunmadığından koşulları oluşmayan icra takibinin iptali talebinin REDDİNE" yönelik karar tesis edilmiştir....

    Birleşen davada davacı ... vekili, müvekkili tarafından davalıya kömür satıldığını, alacağın tahsili için başlatılan icra takibinin itiraz sonucu durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ... ve Oğulları... vekili, davacıdan alınan kömürün bedelinin nakit ve akaryakıt verilerek ödendiğini, davacıdan alacaklı olduklarını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporu doğrultusunda, davacının akaryakıtı davalıya teslim ettiği, bundan dolayı davalının davacıya 6.477,50 TL borçlu olduğu, davalının davacıdan alacağının bulunmadığı gerekçesiyle asıl davanın kabulüne itirazın 6.477,50 TL alacak üzerinden iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına, birleşen davanın reddine karar verilmiş, hüküm asıl davanın davalısı (birleşen davanın davacı) vekili tarafından temyiz edilmiştir....

      Birleşen davada davacı vekili, müvekkili şirket tarafından davalı şirket aleyhine cari hesap bakiye alacağın tahsili için ipoteğe konu ... parselde kayıtlı taşınmaz üzerindeki ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile girişilen icra takibinin davalının itirazı sonucu durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Asıl ve birleşen davada davalı vekili, müvekkilinin davacıya borcunun bulunmadığını belirterek davanın reddine ve kötüniyet tazminatına karar verilmesini istemiştir....

        Davalı vekili, yapılan icra takibinde borcun sebebi olarak gösterilen hesap ekstresi ve faturanın onaylı fotokopisinin kendilerine tebliğ edilmediğinden geçerli bir icra takibinin bulunmadığını, itirazın iptali davası açılması için geçerli bir icra takibinin gerekli olduğunu, davanın dava ön şartı yokluğunda reddine karar verilmesi gerektiğini, ayrıca taraflar arasında kabul edilmiş bir yetki sözleşmesinin bulunmadığını, yetkili mahkemenin ikametgahları mahkemesi olan Bakırköy Ticaret Mahkemesi, icra dairesinin de Küçükçekmece İcra Dairesi olduğunu, davacıya borçlu bulunmadıklarını, takip öncesinde alacaklı tarafa en son 2.192.00.-TL. Gözüken hesap bakiyesinin dahi 17.11.2008 tarihinde banka havalesi ile ödendiğini beyanla davanın reddini istemiştir. Ayrıca % 40 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir....

          Davalı iş sahibinin ikametgahı ve akdin icra olunduğu yer ... ilçesi olduğuna ve taraflar arasında yazılı bir sözleşme bulunmamasına göre, icra takibinin ... İcra Müdürlüğünde başlatılması gerekmektedir. Davalının icra dosyasına yaptığı yetki itirazı süresinde ve yerinde olup, kabulü zorunludur. Somut olayda; uyuşmazlık sadece belirli bir para alacağının tahsiline ilişkin olmadığından, Borçlar Kanununun 73. maddesine dayanarak davacı yüklenicinin ikametgahı icra müdürlüğünün ve mahkemenin yetkili kabul edilmesi mümkün değildir. Mahkemece, yetkili icra müdürlüğünde başlatılmış bir icra takibinin bulunmadığı gözetilmeden yetki itirazı reddedilerek işin esası hakkında karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz itirazlarının yukarıda açıklanan nedenlerle kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 08.05.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

            Mahkemece, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasındaki satım sözleşmesinin ifa yerinin davalının ikametgah adresi olan... ili olduğu, HMK'nın 5.maddesi uyarınca yetkili icra müdürlüğünün ve yetkili mahkemenin ifa yeri olan... Mahkemeleri ve... İcra Müdürlükleri olduğu, itirazın iptali istemine konu edilen icra takibinin yetkisiz icra müdürlüğünde açıldığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Davacı, faturaya dayanarak icra takibi yapmış, davalı itirazında ödeme savunması ile birlikte yetki itirazında bulunmuştur. Davalı ödeme savunmasında bulunmakla, akdi ilişkiyi kabul etmiş, borcun ödendiğini ispat yükünü üstlenmiştir. TBK'nın 89.maddesi uyarınca para alacağında, davacının ikametgahındaki icra müdürlüğü ve mahkemesi yetkilidir....

              İcra Müdürlüğünün 2018/532 Esas sayılı kambiyo senetlerine özgü icra dosyasından takip edeceğini, müvekkilinin dava dışı borçlu şirket lehine verdiği ipotek sebebiyle takipte yer aldığını, kambiyo takibinde taraf sıfatı bulunmadığını, mükerrer takibin iptali dolayısıyla esas borçlusu kalmayan dosyada müvekkilinin borçlu sıfatıyla bulunmasının da mümkün olamayacağını belirterek, kararın kaldırılmasına ve takibin iptaline karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla başlatılan ilamlı icra takibinin asıl borçlu yönünden iptaline karar verilmesi nedeniyle, ipotek veren yönünden de iptali istemine ilişkindir. Davalı tarafından borçlular Biocura Kozmetik ... Şti. ve diğerleri aleyhine Salihli 1....

              İlk derece mahkemesince, davalı borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmediği gerekçesiyle ön koşulu oluşmayan davanın reddine karar verilmiştir....

              Aciz belgesinin varlığı sadece İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılan tasarrufun iptali davaları için önkoşul olup 6183 Sayılı Yasanın 24 ve devamı maddeleri gereğince açılan tasarrufun iptali davaları için ibraz edilmesi zorunluluğu bulunmamaktadır. Varlığı zorunlu bulunan icra takibinin, dava tarihinden önce yapılmış olması bir zorunluluk olmadığından icra takibinin dava tarihinden sonra yapılmasının bir önemi yoktur.Önemli olan yargılama aşamasında borçlu hakkında icra takibinin varlığıdır (Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 28.3.2012 gün ve 2012/17-25,11/241 sayılı kararı ve 15.H.D.18.11.2003 T.5510E-5515 K.sayılı kararları da aynı doğrultudadır). Somut olayda davadan önce borçlu şirket müdürü ... hakkında yapılmış bir icra takibi yok ise de yargılama sırasında davacı tarafından bu eksikliğin giderilmesi için borçlu şirket müdürü davalı ......

                UYAP Entegrasyonu