Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

GEREKÇE Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir. İstinaf başvuru sebepleri ile kamu düzeni kapsamında Daire önüne gelen uyuşmazlık; davacı Kurum tarafından davalı aleyhine başlatılan icra takibine davalının borca ve icra dairesinin yetkisine itiraz etmesi üzerine duran takibin devamı için açılan itirazın iptali davası hakkında mahkemece takibi yetkisiz icra dairesinde başlatıldığından bahisle ortada geçerli bir takip olmadığı gerekçesiyle dava şartı yokluğunda davanın reddine dair verilen kararın usul ve yasaya uygun olup olmadığının belirlenmesidir. İtirazın iptali davaları, icra takibine sıkı sıkıya bağlı davalardandır. İtirazın iptali davasında yetkili icra dairesinde yapılmış bir icra takibi dava şartıdır....

haksız ve yersiz olduğunu, bu sebeple itirazın iptali ile takibin devamına ayrıca %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi için işbu davayı açmak zorunda kaldıklarını, gerek yukarıda arz ve izah ettikleri sebeplerle, gerekse muhakeme sırasında ortaya çıkacak sebeplerle ve gerekse mahkemenin res'en saptayacak sebeplerden ötürü davanın kabulü ile haksız ve yersiz olarak itiraz edilen Trabzon İcra Müdürlüğü'nün 2015/103058 sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibinin devamına ve kötü niyetli olarak alacaklı kurumun alacağını almasına engel olan borçlu hakkında %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; icra takibine dayanak ilamın tespit niteliğinde olduğunu, icra edilebilir likit bir alacağı içermediğini, ilamlı icra takibine dayanak ilamda yargılama gideri ve avukatlık ücreti haricinde likit bir alacağa hükmedilmediğini, şikayete konu ilamlı icra takibinin likit alacak içermeyen ilama dayanan kısmının iptali gerektiğini, ithalatçı firmaların kdv alacaklarını ithalat işleminden itibaren kısa bir süre sonra vergi dairelerinde borçlarından mahsup ederek iade almış olmakla ortada kdv yönünden idarelerine icra takibi yapılacak borç bulunmadığı dolayısıyla icra emrindeki faiz kaleminin bu yönüyle de iptali gerektiğini, asıl alacağa bağlı var olduğu iddia edilen tecil faizinin alacaklı tarafından hangi tarihler arasında hesaplandığına, faizin başlangıç ve bitiş tarihlerine, gümrük vergileri ve kdv'nin alacaklı tarafından ne zaman tahsil edildiğine dair takip talebi ve icra emrinde açıklayıcı bilgi ve ifade bulunmaması nedeniyle de ilam faiz alacağı...

Asliye Hukuk Mahkemesi ise, dava, İİK'nın 89.maddesine göre gönderilen 3.haciz ihbarnamesi üzerine açılan menfi tespit davası olup, 3.haciz ihbarnamesini alan 3.kişinin icra takibinin yapıldığı veya yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesinde menfi tespit davası açabileceği, davacının yerleşim yerinin ... olduğu ve ... mahkemelerinin davaya bakmakla yetkili olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. İİK'nın 89/3. maddeye göre 3. haciz bildirimini alan üçüncü kişi, icra takibinin yapıldığı veya yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesinde 15 gün içinde menfi tespit davası açabilir. Görüldüğü gibi İİK'nın 89/3. maddesinde aynı yasanın 72/son maddesinden farklı olarak yetki düzenlemesi yapılmış ve bu tür davaların icra takibinin yapıldığı yer veya davayı açan üçüncü kişinin yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği hükme bağlanmıştır. Dosya kapsamından ve icra dosyasından davanın İİK'nın 89/3. maddesine dayalı menfi tespit davası olduğu anlaşılmaktadır....

    İcra Müdürlüğünün 2013/4833 sayılı dosyası ile başlattığı icra takibinin davalının itirazı üzerine durduğu ve yapılan itirazın haksız ve kötü niyetli olduğundan bahisle Bodrum 4. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2014/72 Esas sayılı dosyası ile itirazın iptali davası açıldığı ve davanın hala derdest olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda ortada kesinleşmiş bir icra takibi bulunmayacağından borçlu hakkında haciz uygulaması da istenemeyeceği, (İİK. md. 78) dolayısıyla geçici aciz vesikası yerine geçerek alacaklıya tasarrufun iptali davası açma hakkı veren tutanak düzenlenemeyeceği (İİK.md.105) veya kesin aciz vesikası verilemeyeceği açıktır. Mahkemece, yapılan inceleme sonucu kesinleşmiş icra takibi bulunmadığı ve iptal konusu tasarrufun borcun doğumundan sonra yapılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, varılan sonuç dosya kapsamı ve mevcut delil durumuna uygun düşmemektedir....

      Dava, itirazın iptali davası olup itirazın iptali davasına konu icra takibinin usule uygun yapılmış olması geçerli bir icra takibinin bulunması dava şartıdır. Uyuşmazlığa konu kredi kartı sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemi ölü kişinin bir kısım mirasçılarına karşı yapılmış olup muris öldüğünde tereke iştirak halinde mülkiyet hükümlerine tabi olup mirasçılar arasında mecburi dava arkadaşlığı bulunduğundan icra takibinin tüm mirasçılara karşı yapılması gerekir. Somut olayda 7 mirasçı bulunduğu, icra takibinin mirasçılardan 5 kişiye yapılmış olup tüm mirasçılar hakkında icra takibi yapılmadığından geçerli bir icra takibi bulunmadığından dava şartı yokluğundan dolayı davanın reddi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki icra takibinin iptali ve menfi tesbit davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekilleri davalı sigortanın kaza sonucu müvekkiline ödediği 5.000 TL sigorta bedelinin alkollü olduğu ileri sürülerek rücuan alınması için yapılan haksız icra takibinin iptali ile davalının borçlu olmadığının tesbitini istemiş zamanaşımı talebinde de bulunmuşlardır. Davalı vekili davacı tarafın icraya paraya yatırdığını, bu davanın konusunun kalmadığını, davacının alkollü olduğunu ve açılan davanın yersiz ve mesnetsiz olduğunu ileri sürerek reddini savunmuştur....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTAL, TESCİL, ALACAK VE MENFİ TESPİT Taraflar arasında görülen davada; Davacı, ... ili ... ilçesi ... Köyünde oturduğunu, ...'a gitmediği ve kredi kartının bulunmadığı halde sahte kimlik kullanılmak suretiyle davalı bankadan kredi kartı alınıp kredi çekildiğini, kredi borçlarının ödenmemesi üzerine hakkında icra takibi başlatıldığını, icra takibinin bilgisi dışında kesinleştirilerek kayden malik olduğu 127 ada 2 parsel sayılı taşınmazın alacağa mahsuben davalı bankaya ihale edildiğini, icra ve satışa ilişkin tebligatların sahte kimlik kullanan kişinin kredi kartı sözleşmesi düzenlenirken verdiği adrese gönderildiğini, kendisine tebligat yapılmadığını, arsanın üzerindeki satılık yazısı üzerine 26.01.2009 tarihinde haberdar olduğunu, davalı bankanında taşınmazı 15.01.2009 tarihinde diğer davalı ...'...

            CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Öncelikle davacı sigorta şirketi tarafından müvekkili aleyhine başlatılan icra takibinin ... 4. İcra Dairesi nezdinde açılmış olup iş bu icra dairesinin yetkisiz icra dairesi olduğunu, takibe konu olan kazanın İstanbul sınırları içerisinde meydana gelmemiş olduğunu, borçlu olarak görünen müvekkil şirketin merkez adresi ... ili sınırları içerisinde olduğunu, HMK'nun yetkiyi düzenleyen amir hükümleri gereğince icra takibinin yetkisiz icra dairesinde başlatıldığının açık bir şekilde ortada olduğunu, takibin ......

              Uyarınca ödeme emri tebliğ edilerek icra takibinin kesinleştiğini, alacaklı bankanın dosyadaki alacağını diğer davalıya temlik ettiğini belirterek 2023697 seri numaralı Kuşadası 2.İcra Müdürlüğünün 2012/1185 sayılı takip dosyasında icra takibene dayanak yapılan 27.500,00- TL bedelli ve 19/02/2012 tarihli çek üzerindeki imzanın şirket yetkililerine ait olmadığı iddasıyla borçlu bulunmadıklarının tesbitine, icra takibinin davacı şirket bakımından iptaline ve çek'in taraflarına iadesine karar verilmesi talep ve dava etmiştir. Çekteki keşideci imzasının davacıya ait olmadığı iddiasıyla davalılara karşı açılan menfi tespit davasıdır. Davacı çek keşidecisi, davalı İNGBANK lehdardan sonraki ciranta ve davalı Destek Varlık AŞ ise icra dosyasındaki alacağı temlik alandır. İmzaya itiraz mutlak defi olup bu defiye karşı iyiniyet savunmasının dinlenilmesi mümkün değildir....

              UYAP Entegrasyonu