Bu nedenle başvuru, bu hali ile İİK. nun 168/5.maddesi kapsamında olup, aynı kanunun 169.maddesi uyarınca borca itiraz niteliğindedir. Borca itirazın ise İİK. nun 168/5.maddesi uyarınca ödeme emri tebliği üzerine yasal beş günlük sürede yapılması zorunludur. Somut olayda, borçluya örnek 10 numaralı ödeme emrinin 31.10.2008 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ise 11.04.2013 tarihinde, İİK. nun 168/5.maddesinde öngörülen yasal beş günlük süreden sonra icra mahkemesine verdiği dilekçe ile borca itiraz ettiği görülmüştür. O halde, mahkemece, borca itirazın süre aşımı nedeniyle reddi yerine esasının incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. Öte yandan, borçlunun istemi hesap tablosuna yönelik şikayet olarak kabul edilse bile örnek 10 numaralı ödeme emrinde takip tarihinden itibaren asıl alacağın %74 faiziyle tahsilinin istendiği ve İİK. nun 168/5.maddesinde öngörülen yasal beş günlük sürede itiraz edilmeyerek takibin kesinleştiği anlaşılmıştır....
in temyiz itirazlarının incelenmesinde;Alacaklı banka tarafından başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibine karşı borçlunun icra mahkemesine başvurusunda borca ve faize itiraz ettiği görülmektedir.Bilindiği üzere, İİK.'nun 149/a maddesi göndermesiyle ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibinde de uygulanması gereken aynı Kanun'un 33. maddesine göre icra emrine karşı itirazların icra emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içerisinde yapılması zorunludur. Somut olayda, borçluya icra emri 24.07.2014 tarihinde tebliğ edildiğine göre, borçlunun 01.08.2014 tarihinde icra mahkemesine yaptığı başvurunun,yasal yedi günlük süre geçirildikten sonra olduğu açıktır. Bu durumda, mahkemece, istemin süre aşımı sebebiyle reddine karar verilmesi gerekirken; işin esası incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz ise de; sonuçta istem reddedildiğinden sonucu doğru mahkeme kararının onanması gerekmiştir. 2)Borçlu ...'...
ve icra takibine itiraz ettiğini, borçlu itirazında icra dairesinin yetkisine, takibe , takibe konu borca , borç miktarına, faize , faiz oranına, ödeme emrine asıl alacak ve fer'ilerine külliyen itiraz etmiş, takibin durdurulmasını talep ettiğini, borçlunun itirazı ile mezkur icra takibinin durdurulmasının akabinde işbu dava konusunun her iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmesi hasebiyle huzurdaki itirazın iptali davası için dava şartı teşkil eden 6102 S.'...
Asliye Hukuk Mahkemesi ( Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla) tarafından ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosyanın yapılan incelemesi sonunda: GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekilinin 29/04/2019 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; davalı borçlunun müvekkil davacı bankaya olan borcundan dolayı aleyhine 06/03/2019 tarihinde Bafra İcra Müdürlüğünün 2019/808 esas sayılı takip dosyası ile ilamsız icra takibine girişildiğini, icra takibine ait ödeme emri borçluya usulüne uygun olarak tebliğ edildiğini, borçlu icra dairesine verdiği itiraz dilekçesi ile borca itiraz ederek davacı müvekkil bankaya herhangi bir borcunun olmadığını bildirdiğini, davalının borca karşı yapmış olduğu itiraz haksız ve hukuka ayrı olduğunu, zira davalı borçlu müvekkil davacı bankanını 20114569 numaralı müşterisi olduğunu, 99020 nolu kredi kartından ve 79018 nolu kredi kartı hesabından kaynaklanan borçlarını ödemediğini, müvekkil davacı / alacaklı Garanti Bankası...
Uyuşmazlık, alacaklı tarafından başlatılan genel haciz yoluyla ilamsız takipte borçlunun yasal süre içerisinde sunduğu itiraz dilekçesinin geçerli olup olmadığına yöneliktir. Davacı/borçlunun, İstanbul 29. İcra Dairesi'nin 2021/1394 esas sayılı dosyasında takip borçlusu olduğu, kendisine bu dosyadan ödeme emri gönderildiği ve borçlu vekilinin UYAP üzerinden doğru dosyayı seçerek borca itiraz dilekçesini ve vekaletnamesini yasal 7 günlük süre içerisinde doğru icra müdürlüğüne gönderdiği, iradesinin bu takip dosyasına yönelik itirazda bulunmak olduğu tereddütsüzdür. Bu durumda borca itiraz dilekçesi içeriğinde icra müdürlüğünün ve dosya numarasının maddi hata sonucu yanlış yazılması, süresinde UYAP üzerinden doğru dosyaya yapılan itirazın geçersiz olması sonucunu doğurmaz. Kaldı ki Dairemizce, borca itiraz dilekçesine maddi hata sonucu yazılan İstanbul 13....
İcra Dairesinden 18.11.2020 tarihinde 2020/10327 esas sayılı haciz ve tahliye istemli başlatmış olduğu icra takibi ile, arası aylık 3.199TL'den 2020 yılı Eylül ile Kasım ayları arası kira bedelleri ve işlemiş faizleri olarak toplamı 9.676,67TL alacağın tahsilini talep etmiştir. Örnek 13 ödeme emri davalı kiracıya 22.12.2020 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı kiracı borçlu 24.11.2020 tarihinde süresinde icra dairesine verdiği dilekçe ile; borca ve ferilerine itiraz ettiğini bildirmiştir. Davacı kiraya veren vekili yasal 30 günlük ödeme süresi beklendikten sonra 6 aylık yasal süresi içinde30.03.2021 tarihinde itirazın kaldırılması ve tahliye istemli davasını açmıştır. Davalı kiracı icra takibine konu kira bedeline ve kiracılık ilişkisine açıkça itiraz etmediğinden takipteki kira bedeli ve kiracılık ilişkisi kesinleşmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05/03/2020 NUMARASI : 2018/671 ESAS, 2020/271 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi)|Takibin Taliki Veya İptali|İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili aleyhine İstanbul 25....
İsviçre’de menfi tespit davası 1994 yılında İcra ve İflas Kanununda değişiklik yapılarak kabul edilmiştir.(SchKG.m.85.a). İsviçre Federal Mahkemesi bir kararında icra takibine itiraz eden borçlunun menfi tespit davası açmasını kabul etmemiştir. (BGE 125 III 149 E.2c (Meier Isaak:İsviçre Hukuku Açısından İcra Hukukunun Güncel Sorunları, Medeni Usul ve İcra İflas Hukukçıları Toplantısı-VII, 24-25 Ekim 2008, s.89). IV-Alacaklının İtirazın Giderilmesi Talebinden Sonra Açılan Menfi Tespit Davasında Hukuki Yarar İlamsız icra takibine karşı süresi içinde yapılan itiraz ile veya gecikmiş itiraz nedeninin icra mahkemesince kabulü icra takibine devam edebilmek için alacaklının başvurusu ile itirazın giderilmesi gerekir. Bunun için alacaklının ya itirazın kaldırılması için icra mahkemesine başvurması veya genel mahkemelerde itirazın iptali davası açmış olması gerekir....
Davacı kiraya veren alacaklı vekili, Ankara Batı İcra Dairesinde 2020/6772 esas sayılı haciz ve tahliye istemli başlatmış olduğu icra takibi ile, 2019 Yılı Eylül ayı ile 2020 Yılı Şubat ayları arası ödenmeyen kira bedelleri ve işlemiş faizleri toplamı 9.268,38 TL alacağın tahsilini talep etmiştir. Örnek 13 ödeme emri davalı kiracı borçluya 03.03.2020 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı kiracı borçlu 09.03.2020 tarihinde süresinde icra dairesine verdiği dilekçe ile; "Müvekkilin, alacaklı olduğunu iddia eden tarafa borcu bulunmamaktadır. İcra takibine, ödeme emrine, borca, asıl alacağa, faize, faiz oranına, tüm masraflarına, her türlü fer’ileri ve tüm harç ile sairlerine ve kira sözleşmesine itiraz ediyoruz." borca itiraz ettiğini bildirmiştir. Davalı kiracı icra takibine konu kiracılık ilişkisine açıkça itiraz etmediğinden takipteki kira sözleşmesi ve kiracılık ilişkisi kesinleşmiştir....
İcra Müdürlüğü dosyasında 10.11.2015 tarihli itiraz dilekçesinde, alacaklı görünen tarafa herhangi bir borcunun olmadığını, aralarında bir ticari ilişki olmadığını, sözleşme yapılmadığını, bu nedenle takibe, borca ve faize itiraz ettiğini bildirmiştir. Ödeme emrine davalı borçlu tarafından itiraz edilmesi üzerine, davacı alacaklı İcra Mahkemesine başvurarak borçlu kiracının itirazının kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuştur....