İcra Müdürlüğünün 2014/32148 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, müvekkili tarafından söz konusu icra takibine süresinde itiraz edildiğini, takibin itiraz ile durduğunu ve bir yıllık süre içerisinde dava açılmaması sebebiyle düştüğünü varsayan müvekkilinin tesadüfen UYAP sistemine girdiğine alacaklı vekilinin talebi üzerine icra dairesinin dosyayı yenilediğini, yenileme emri tanzim ettiğini, yenileme emrini tebliğ zahmetine de girmeksizin takibi kesinleştirdiğini, yine alacaklı vekilinin talebi üzerine de daha almaya hak kazanmadığı emekli ikramiyesi üzerine haciz tesis edildiğini, memur muamelesi şikayetlerinin kabulü ile icra dairesi memuru tarafından taraflarına gönderilen borç muhtırasının iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; İcra dosyasındaki alacaklı Finansbank A.Ş. ile Final Varlık Yönetim A.Ş. arasında akdedilen Beşiktaş 11....
Konuya ilişkin Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun Esas no: 2013/17- 1101 Karar no: 2014/716 sayılı ilamında ; "Somut olayda, davalılar haklarında yapılan genel haciz yolu ile icra takibine süresi içerisinde zamanaşımı def’inde bulunarak borca itiraz etmeleri üzerine icra müdürlüğü tarafından takibin durdurulmasına karar verilmiştir. Davacı tarafından süresi içerisinde itirazın iptali davası açıldığı, ancak davalılar Seyfeddin ve Ziver tarafından açılan davaya karşı zamanaşımı def’inde bulunulmadığı anlaşılmaktadır. İcra takibine karşı zamanaşımı def’inde bulunan borçlunun bu itirazının iptali için açılan davada, davacı, zamanaşımı def’inin yerinde olmadığını ileri sürerek itirazın iptali davasını açtığından mahkemece zamanaşımı def’inin yerinde olup olmadığı konusu üzerinde durularak dava karara bağlanacaktır....
yargılamayı gerektirdiğinden bahisle borca itiraz ettiğini, ancak faturalar ile ilgili herhangi bir açıklama getirmediğini ve ödeme belgesi de sunmadığını, takibe konu faturaların ekte sunulduğunu, davalının sunulan fatura mucibince müvekkilinden konut satın aldığını, fatura tutarından bakiye kalan miktarı ödemediğini, kendisine tebliğ edilen faturaya itiraz etmediğini ancak yapılan icra takibine haksız olarak itiraz ettiğini beyan ederek, davalının borca ve icra takibine yaptığı itirazın iptaline, takibin Ankara Batı İcra Müdürlüğünün ... sayılı dosyası üzerinden devamına, davalının takip konusu işlemiş ticari faiziyle ödemeye ve takip konusu alacağın %20'sinden az olmamak üzere faiziyle birlikte tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
İcra Müdürlüğünün 2019/28973 Esas sayılı dosyasına yetki ve borca itiraz dilekçesi sunulduğunu, itiraz üzerine icra dosyasının Edremit İcra Müdürlüğüne gönderilerek 2019/7155 Esas numarasını aldığını, borçlu tarafça bu dosyadan gönderilen ödeme emrine itirazda bulunulması üzerine icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verildiğini, taraflar arasında doğan uyuşmazlık ticari nitelikte olduğundan arabuluculuk başvurusunda bulunulduğunu ve mutabakat sağlanamadığını ileri sürmüş olmakla Edremit İcra Müdürlüğünün 2019/7155 Esas sayılı dosyasına yapılan haksız ve hukuka aykırı itirazın iptali ile takibine devamına, borçlu itirazında haksız ve kötü niyetli olduğundan takip konusu alacağın % 20'sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı adına usulüne uygun dava dilekçesi tebliğ edilmiş ise de davaya karşı herhangi bir cevap dilekçesi sunulmamış olduğu görülmüştür....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/06/2021 NUMARASI : 2021/44 ESAS, 2021/261 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;müvekkil aleyhine İstanbul 35....
Şirketi olduğunu takibin yetkili icra dairesinde başlatılmadığını, yetkili icra dairelerinin Kocaeli İcra Daireleri olduğunu beyanla yetki ve husumet itirazında bulunduğu görülmüştür. (12HD esas no: 2014/35174 karar no: 2015/10958- esas no: 2015/10896 karar no: 2015/22883) İİK'nun 62/1. maddesinde; “İtiraz etmek istiyen borçlu, itirazını, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur” hükmü ile İİK'nun 66/1. maddesinde; “Müddeti içinde yapılan itiraz takibi durdurur. İtiraz müddetinde değilse alacaklının talebi üzerine icra memuru takip muamelelerine alacağın tamamı için devam eder. Borçlu, borcun yalnız bir kısmına itirazda bulunmuşsa takibe, kabul ettiği miktar için devam olunur” hükmü yer almaktadır....
Bununla birlikte borçlunun icra dairesinin yetkisine ve borca itiraz etmiş olması halinde alacaklı tarafından yetki itirazının benimsenmesi halinde yetkili icra dairesi tarafından ödeme emrine ilişkin işlemlerin tekrarlanması ve bunun üzerine varsa borçlunun itirazının iptali yönünde dava ikamesine gidilmelidir. Somut olayda davacı alacaklı vekili tarafından başlatılan icra takibinde davalı borçlunun icra dairesinin yetkisine ve borca yönelik itirazda bulunduğu, davacı vekilinin yetkiye itirazı benimseyerek dosyanın yetkili icra dairesine gönderilmesine karar verildiği, bu aşamada yetki icra dairesine dosya gönderilmeden ve ödeme emrine ilişkin işlemler tamamlanmadan davacı vekili tarafından itirazın iptali davası ikame edildiği, ortada henüz yetkili icra dairesinin ödeme emrine karşı bir itiraz bulunmadığından davacı tarafça itirazın iptali davası açmakta hukuki yararının olmadığı sabittir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/06/2021 NUMARASI : 2021/250 ESAS 2021/409 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Mersin 5.İcra Hukuk Mahkemesi'nin 11.06.2021 tarih ve 2021/250 Esas 2021/409 Karar sayılı kararına karşı istinaf kanun yoluna davacı Vekili tarafından başvurulması üzerine dosya incelendi; DAVA: Davacı Vekili dava dilekçesinde özetle; Mersin 2. İcra Dairesinin 2021/1340 esas sayılı dosyasında müvekkili hakkında icra takibi başlatıldığını, müvekkilinin alacaklıya hiçbir borcunun bulunmadığını, takibe konu senetler karşılığında alacaklıdan mal almadığını belirterek takibe ,borca ödeme emrine, faize ve takibin tüm ferilerine itiraz ederek takibin durdurularak iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
Esas sırasına kaydedildiği, davalı borçlu tarafından ödeme emrine karşı borca itirazı ile birlikte takibin yetkisiz olan Bakırköy İcra Müdürlüğünde başlatıldığından ve müvekkilinin adresinin Ankara olduğundan bahisle yetki itirazında bulunduğu anlaşılmakla Bursa ... İcra Müdürlüğünün ......
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir. 1- Somut olayda mahkemece, kabul edilen ve itiraz edilen alacak miktarının tam olarak açıkça belirtilmemesi nedeniyle itirazın takibin tamamına itiraz olarak değerlendirilmesi gerektiğine karar verilmiştir. 2004 sayılı İcra İflas Kanununun 62/4. maddesinde; "Borcun bir kısmına itiraz eden borçlunun o kısmın cihet ve miktarını açıkça göstermesi lazımdır. Aksi takdirde itiraz edilmemiş sayılır" hükmü yer almakta olup, bu hükme göre borcun bir kısmına itiraz eden borçlunun, hangi kısma itiraz ettiğini ve miktarını açıkça belirtmesi gerekmektedir. Davacı alacaklının genel haciz yolu ile yaptığı takipte davalı borçlunun; “..Müvekkil şirketin alacaklının iddialarında yer aldığı gibi bu miktar da borcu mevcut olmamakla birlikte bu borçtan ötürü gönderilen ödeme emrinde kaynaklanan borca kısmi itiraz ediyoruz....