Sayılı dosyasıyla ilamlı icra takibi başlatıldıysa da, icra emrinin müvekkili ile vekalet ilişkisi sona eren vekile tebliğ edildiğini, alacaklı asilin ve vekilinin adres bilgilerinin icra emrinde yer almadığını, ilamla brüt miktarlar üzerinden hüküm altına alınan alacak kalemlerinin nete çevrilirken hatalı çevrildiğini, faizlerin de fahiş hesaplandığını belirterek 29/03/2019 tarihinde tebliğ edilen icra emrine ilişkin şikayetlerinin/itirazlarının kabulü ile, icra emrinin iptaline, şikayet/itiraz sonuçlanıncaya kadar icra takibinin durdurulmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İlk derece mahkemesince; şikayetin reddi ile Susurluk İcra Müdürlüğü'nün 2019/203 Esas sayılı takibin devamına, dair karar verilmiştir....
İcra Müdürlüğü takip dosyalarından gönderilen ödeme emrine konu borç toplamı 19.071,55 TL ve 19.858,39 TL üzerinden icra taleplerine itirazların iptalini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, hükümde ... İcra Müdürlüğü'nün 2013/70 ve 2013/71 sayılı takip dosyalarındaki borca itirazların iptaline ve takibin devamına karar verildiği halde, gerekçede, davalı tarafından yapılan ödemeleri sadece asıl alacak miktarlarından düşen bilirkişi raporuna itibar edilerek borcun 7.330,91 TL olduğu belirtilmiş ve ödemeler asıl alacaktan düşülerek varılan bu rakama rağmen, tekrar, yapılan ödemelerin icra müdürlüğünce nazara alınmasına karar verilmiş olup, 7.330,91 TL'lik alacağın hangi icra dosyası bakımından alacak olarak ayakta kalacağının da icra dairesince belirleneceği belirtilmiştir. Hüküm, bu yönleriyle infaza elverişli olmayıp, gerekçe çelişkili ve hüküm itibar edilen bilirkişi raporuna da uygun değildir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : İncelenen tüm dosya kapsamına göre davacı vekilinin icra mahkemesine yaptığı başvuruda, ödeme emrinin usul ve kanuna aykırı düzenlendiğini, takibin yetkisiz icra müdürlüğünde başlatıldığını, icra emrine dayanak senedin fotokopisinin eklenmediğini, ödememe protestosunun bulunmadığını, takibe konu çek ile ilgili atılı imzanın müvekkili şirket temsilcisine ait olmadığını belirterek, ödeme emrinin ve takibin iptalini talep ettiği, mahkemece ödeme emrine dayanak belgenin eklenmemesi nedeniyle ödeme emrinin iptaline karar verildiği, karara karşı davalı vekilinin istinaf yoluna başvurduğu anlaşılmıştır. İİK.nun 58/3. maddesi gereğince alacak bir belgeye dayanmakta ise, belgenin aslının veya alacaklı yahut mümesilli tarafından tasdik edilmiş borçlu sayısından bir fazla örneğinin takip talebi anında icra dairesine tevdii mecburidir....
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2012/363 Esas ve 2012/894 Karar sayılı ve 22.08.2012 tarihli kararıyla ve ödeme emrine itirazın geçerliliği hususunun ancak itirazın kaldırılması veya itirazın iptali davasında incelenebileceği gerekçesiyle reddedilmiş olmasına ve bu durumda davacı HMK'nun 106/1-2 maddesi gereğince tespit davası açabileceğine göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 01.04.2015 gününde oyçokluğuyla karar verildi. İtirazın iptali davasının koşulları, geçerli bir ilamsız icra takibi bulunması, bu takip sebebiyle çıkarılan ödeme emrine borçlu tarafından 7 günlük itiraz süresinde itiraz edilmesi, itirazın alacaklıya tebliğinden itibaren 1 yıl içinde genel hükümler dairesinde mahkemede dava açılması şeklinde sıralanabilir. Görüldüğü gibi, ödeme emrine karşı geçerli itirazın bulunması, itirazın iptali davasının koşullarından biridir....
CEVAP DİLEKÇESİNDE ÖZETLE; Davacının, ödeme emrinin dayanağı olan faturanın, alacaklı ve borçlunun mali kayıtlarına işlendiği iddiası gerçek dışı olup, geçerliliği bulunmayan bir fatura ile takip başlatılmış olduğundan, alacak iddiası hukuki dayanaktan yoksun olduğunu. Davacı tarafça, ilgili Tebliğe aykırılık nedeniyle incelenmeksizin şirket kayıtlarına alınmayan, bu anlamda hukuki geçerliliği bulunmayan, esasen, mükerrer olarak düzenlenen faturalara istinaden, kötü niyetli olarak, icra takibi başlatılması ve alacak iddiası ile dava açılması durumunun söz konusu olduğu bahse konu belgelerle açıklıkla ortaya çıkmış olduğundan, hukuki dayanaktan yoksun ve kötü niyete dayalı davanın reddine karar verilmesi talep ettiklerini....
Asliye Ticaret Mahkemesinin 2022/131 ve 2022/132 D.iş sayılı dosyaları ile ihtiyati haciz kararı alındığını ve müvekkili şirketçe davalı aleyhine 13 adet icra takibi başlatıldığını belirterek davalının alacaklıdan mal kaçırma amacıyla hareket etmesinden dolayı dava tarihi itibariyle tüm taşınır, taşınmaz hak ve alacakları özellikle üçüncü kişilerdeki ve kamudan kaynaklı alacakları üzerinde ihtiyati haciz konulmasını, ödeme emrine itirazın iptali ile icra takibin devamına, davalı aleyhine dava konusu alacağın %20'si tutarında icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı taraf üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının, ödeme emrinin dayanağı olan faturanın, alacaklı ve borçlunun mali kayıtlarına işlendiği iddiası gerçek dışı olup, geçerliliği bulunmayan bir fatura ile takip başlatılmış olduğundan, alacak iddiası hukuki dayanaktan yoksun olduğunu....
CEVAP DİLEKÇESİNDE ÖZETLE; Davacının, ödeme emrinin dayanağı olan faturanın, alacaklı ve borçlunun mali kayıtlarına işlendiği iddiası gerçek dışı olup, geçerliliği bulunmayan bir fatura ile takip başlatılmış olduğundan, alacak iddiası hukuki dayanaktan yoksun olduğunu. Davacı tarafça, ilgili Tebliğe aykırılık nedeniyle incelenmeksizin şirket kayıtlarına alınmayan, bu anlamda hukuki geçerliliği bulunmayan, esasen, mükerrer olarak düzenlenen faturalara istinaden, kötü niyetli olarak, icra takibi başlatılması ve alacak iddiası ile dava açılması durumunun söz konusu olduğu bahse konu belgelerle açıklıkla ortaya çıkmış olduğundan, hukuki dayanaktan yoksun ve kötü niyete dayalı davanın reddine karar verilmesi talep ettiklerini....
İcra Dairesinin 2021/14274 Esas sayılı dosyası ile 354.881,00 TL bedelli ödeme emri gönderildiğini, 15.11.2021 tarihinde ödeme emrine itiraz edildiğini ve icra takibinin durduğunu, itiraz üzerine daha sonra ...14. İcra Hukuk Mahkemesinin 2021/580 Esas sayılı dosyası ile itirazın kaldırılmasının talep edildiğini, davalının yetkilisi olduğu iki şirketin mevcut olduğunu, bu şirketlerden diğerinin ... Müh. Dan. Med. Gıda İnş. Tic. Ltd....
Ödeme emrine davalı borçlu tarafından itiraz edilmesi üzerine, davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuştur....
Şti. emrine düzenlenen ve ondan davalıya ciro edilen 25.01.2008 tanzim, 25.03.2008 vadeli 30.310,00.-TL’lik bonodaki kefil imzasının davacı eli ürünü olmadığı, birleşen davanın ise takibe konu edilen bonolardaki ciranta imzasının davacı eli ürünü olmadığı iddiası ile açılan ve bonolarla borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir. Davalı vekili davacının bonoların lehtarı ... Isıtma Ltd Şti.’nin ortağı olduğunu müvekkilinin bu bonolardaki kefil ve ciranta imzasının sahte olduğunu bilemeyeceğini, müvekkilinin ise iyiniyetli olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma, toplanan deliller grafoloji ve sahtecilik uzmanı bilirkişiden alınan rapor birlikte değerlendirilerek bonolardaki kefil ve ciranta imzasının davacı ... eli ürünü olmadığından asıl davada davacının menfi tespit talebinin kabulü ile Ankara 4....