"İçtihat Metni" Çocuk teslimi emrine muhalefet suçundan sanık ... hakkında tazyik hapsi talebinin reddine dair Antalya 3. İcra Ceza Mahkemesinin 16/12/2021 tarihli ve 2021/312 Esas, 2021/918 sayılı kararına karşı yapılan itirazın, mahkemenin görevsiz olduğundan bahisle kabulü ile anılan kararın ortadan kaldırılmasına ilişkin mercii Antalya 4. İcra Ceza Mahkemesinin 07/12/2022 tarihli ve 2022/176 değişik iş sayılı kararı aleyhine ... Bakanlığının 27/07/2023 gün ve 94660652-105-07-766-2023-Kyb sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekindeki dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 21/09/2023 gün ve KYB- 2023/90956 sayılı ihbarnamesi ile Dairemize gönderilmekle okundu....
- K A R A R - Davacı vekili, ilama dayalı işçilik alacağının tahsili amacıyla gönderilen icra emrine rağmen borcun ödenmediğini belirterek davalının doğrudan doğruya iflasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, müvekkili şirketin ekonomik durumunun giderek düzeldiğini, borçlarını ödemeye başladığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, ilanların yaptırıldığı, icra emrine rağmen borcun ödenmediği, borçlunun dinlenilmesi için davalı şirket yetkilisine gönderilen davetiyeye icabet edilmediği belirtilerek, davalının iflasına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 06.04.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
- K A R A R - Takip talebinin 24.07.2012 tarihinde 8.030,22 TL toplam alacak üzerinden düzenlendiği, ödeme emrinin ise toplam 2.807,19 TL üzerinden çıkartıldığı icra takip dosyası içeriğinden anlaşılmaktadır. Davacı vekili, hatalı çıkartılan ödeme emrinden sonra takip talepnamesinin yeniden düzenlendiğini,yeniden ödeme emri çıkartıldığını davalı borçlunun kendisine gönderilen ödeme emrine itiraz ettiğini belirtmiş ise de anılan ödeme emrine dosya içerisinde rastlanmamıştır. Mahkemece, icra takip dosyasından çıkartılan ödeme emirlerinin aslı veya onaylı sureti ile bunların tebliğ tarihlerinin tespit edilerek bildirilmesi için dosyanın mahalline çevrilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan eksikliğin giderilmesi için dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 02.07.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Tekirdağ İcra MahkemesiTARİHİ : 07/03/2006NUMARASI : 2006/73-70 Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : İİK.nun 264/son maddesine göre, "Borçlu müddeti içinde ödeme emrine itiraz etmez veya itirazı icra mahkemesince kesin olarak kaldırılır veya mahkemece iptal edilirse, ihtiyati haciz, kendiliğinden icrai hacze inkilap eder. Somut olayda, 4.1.2006 tarihinde ihtiyati haciz kararı alınarak 6.1.2006 tarihinde asıl takibe geçilmiş, borçluya 16.1.2006 tarihinde ödeme emri tebliğ olunmuştur. Takip dosyasında haciz işlemlerine geçildiği görülmektedir. Borçlunun müddeti içinde ödeme emrine itiraz ettiği iddia ve ispat edilmiş değildir. Anılan madde hükmü uyarınca borçlu isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. ...
İcra Dairesinin 2018/13638 ... dosyası üzerinden çıkarılan icra emrine ilişkin tebligatı şikayetçi adreste bulunmadığı halde tebligat evrakına "muhattabın bizzat kendisine" şeklinde şerh düşmek suretiyle usulsüz tebliğ işlemi yaparak görevi kötüye kullandığı iddiası ile şikayette bulunması üzerine başlatılan soruşturma sonucunda Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının, 19.02.2022 tarihli ve 2021/209665 Soruşturma, 2022/29113 ... Kararı ile şüphelinin suç işleme kastı ile hareket ettiğine dair yeterli delil elde edilemediğinden bahisle kovuşturmaya yer olmadığına, şikayetçi vekilinin itirazı üzerine merci Ankara 6. Sulh Ceza Hakimliğinin, 24.03.2022 tarihli ve 2022/4491 Değişik iş ... Kararı ile de itirazın reddine karar verilmiştir. 2.5271 ......
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre davalı tarafından davacı hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde bulunulduğu, davacı tarafından ödeme emrine yönelik şikayette, borca ve faize itirazda bulunulduğu, ilk derece mahkemesi tarafından itirazın kısmen kabulüne karar verildiği, taraflarca istinaf talebinde bulunulduğu anlaşılmıştır. Davacı tarafça ödeme emrine belge eklenmediği iddia edilmiş, mahkemece ödeme emri tebligat parçası icra müdürlüğünden istenmesine rağmen tebligat parçasının temin edilemediği anlaşılmıştır. Ödeme emrine takibe konu belgelerin eklenmediğini iddia eden borçlunun bu iddiasını kendisine tebliğ edilen ödeme emri tebligat parçasını ibraz ederek ispat etme imkanı bulunmaktadır. Davacı borçlu tarafça ödeme emri tebligat parçası ibraz edilmediğinden bu yöndeki şikayetin reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır....
Davacı tarafça ödenen arabuluculuk ücretinin ve 1.777,08 TL tutarlı (rücuen tazmin talebine konu ) icra dosyasına yapılan ödemenin belirlenebilir ve likit olduğu görülmekle asıl alacak üzerinden icra inkar tazminatına hükmedilmiştir....
Nitekim Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 16/03/2021 tarih ve 2017/ (6)8- 2340 Esas, 2021/261 Karar sayılı ilamında belirtiği üzere "Borçlu kiracı, ödeme emrine süresi içinde itiraz ederek icra dairesine bildirmesi gereken itiraz sebebini, yani kira borcunu ödeme emrinin tebliğinden (veya takipten) önce ödemiş olduğunu, icra mahkemesinde ileri süremez ve icra mahkemesi böyle bir itirazı inceleyemez. Bu hâlde, icra mahkemesinin inceleme yetkisi, İİK’nın 269/a madde hükmünde açıkça belirtildiği gibi, borçlu kiracının ihtar (ödeme) süresi içinde kira borcunu ödeyip ödemediği konusu ile sınırlıdır. İcra mahkemesinin, süresi içinde ödeme emrine itiraz etmemiş olan borçlunun ödeme emrinin tebliğinden önce kira borcunu ödeyip ödemediğini inceleme yetkisi yoktur. İcra mahkemesi, bu hususu ancak borçlu kiracının süresi içinde ödeme emrine itiraz ederek kira borcunu ödemiş olduğunu (icra dairesine) bildirmiş olması hâlinde (İİK m. 269/c) inceleyebilir....
Borçlunun gerek borcu olmadığına ve gerekse kendisinin iflasa tabi kişilerden bulunmadığına dair bir itirazı varsa, bu itirazın da ödeme emrinin tebliğinden itibaren yedi gün içinde bir dilekçe ile icra dairesine bildirilmesi lüzumu da ödeme emrinde yer alır (Muşul T.: İcra ve İflas Hukuku Esasları, Ankara 2015, s. 684). Borçlu ödeme emrinin kendisine tebliğinden itibaren yedi içinde ödeme emrine itiraz edebilir. Borçlu anılan süre içinde ödeme emrine itiraz etmezse ödeme emri kesinleşir. Ödeme emrine itiraz etmeyen borçlu, borcunu ve iflas takibinin harç ile giderlerini öderse iflas takibi son bulur; ödemezse alacaklı ticaret mahkemesinde borçluya karşı iflas davası açabilir (Kuru, B.: İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, İstanbul 2004, s. 950). Adi iflas yoluyla takipte borçlu, ödeme emrini tebellüğ ettiği tarihten itibaren yedi gün içinde bir dilekçe ile icra dairesine başvurup takip konusu borca itiraz ettiği takdirde, takip durur (m. 155, m. 156/3)....
- K A R A R - Davacı vekili, müvekkili tarafından davalılar aleyhine girişilen icra takibinin itiraz sonucu durduğunu, davalıların müvekkiline borçlu olduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili, dava konusu icra takibindeki ödeme emrinin iptal edildiğini, yeniden ödeme emri gönderilmediğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, dava konusu icra takibindeki ödeme emrinin icra mahkemesince iptaline karar verildiği, borçlulara yeniden ödeme emri çıkarılmadığı, dolayısıyla dava şartlarının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dava, kaynağını İİK.nun 67.maddesinden alan itirazın iptali davasıdır. İtirazın iptali davasının açılabilmesi için geçerli bir ilamsız icra takibi yapılmış olması ve ödeme emrine süresi içinde yapılmış geçerli bir itirazın bulunması gerekir. Somut olayda, ......