WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu nedenlerle Mahkemece, çocuğun üstün yararı da gözetilerek, baba ile ortak çocuk arasında daha uygun sürelerle kişisel ilişki kurulması gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir. 3.İlk Derece Mahkemesinin 09.12.2021 tarihli kararı ile velâyeti anneye verilen ortak çocuk yararına iştirak nafakasına hükmedilmiş olup, bu karar Bölge Adliye Mahkemesinin 08.06.2022 tarihli kararı ile kaldırılmıştır. Kaldırma kararı sonrası, İlk Derece Mahkemesince ortak çocuk yararına iştirak nafakasına ilişkin bir hüküm kurulmamış, tarafların istinafı üzerine de Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir....

    Örgüt niteliği itibarıyla devamlılığı gerektirdiğinden, kişilerin belli bir suçu işlemek veya bir suç işlemek için bir araya gelmesi halinde, örgütten değil iştirak iradesinden söz edilebilecektir. Ancak, amaçlanan suçları işlemede kolaylık sağladığı için işlenmesi amaçlanan suçlar açısından hazırlık hareketi niteliğinde olan örgütün varlığı için, amaç suçları işleme zorunluluğu olmadığı da dikkate alındığında, devamlılığın belirlenmesi noktasında yalnız amaç suçların sürekli bir şekilde işlenmesi değil, öncelikli olarak, amaç suçları sürekli biçimde işleme kararlılığının mevcut olup olmadığının araştırılması zorunludur. Örgüt soyut bir birleşme değildir, bünyesinde hiyerarşik bir ilişki hakimdir. Bu hiyerarşik ilişki, bazı örgüt yapılanmalarında gevşek bir nitelik taşıyabilir. Bu ilişki dolayısıyla örgüt, mensupları üzerinde hakimiyet tesis eden bir güç kaynağı niteliğini kazanmaktadır....

      nin 11/02/2014 tarihli, 2013/861 Esas, 2014/68 Karar sayılı boşanma ilamı ile kurulan kişisel ilişkinin kaldırılarak yerine müşterek çocuk 12/10/2013 d.lu müşterek çocuk Hira Nur Çiçek ile davalı baba T5 arasında şimdilik her ayın 1. ve 3. Haftası Cumartesi günleri saat 12:00 ile 14:00 arasında bir pedagog veya sosyal hizmet uzmanı eşliğinde görüşme yapmak suretiyle kişisel ilişki kurulmasına" şeklinde karar verildiği, verilen karara kara davalı-karşı davacı babanın yasal istinaf başvuru süresi içerisinde; velayetin değiştirilmesi davasının reddi, müşterek çocuk ile baba arasında yeniden kurulan kişisel görüş gününün, müşterek çocuk lehine takdir edilen iştirak nafakasının toplanan delillere usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesi ile istinaf kanun yoluna başvurduğu anlaşılmıştır....

      Dairemizce; tarafların eşit kusurlu olduğundan bahisle kadın lehine maddi tazminat verilemeyeceği gerekçesiyle karar bozulmuş, mahalli mahkemece bozma ilamına uyulmakla; her iki davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, ortak çocuğun velayetinin anneye verilmesine, baba ile çocuk arasında kişisel ilişki tesisine, ortak çocuk lehine tedbir ve iştirak nafakası ödenmesine ve davacı kadının maddi ve manevi tazminat talebi ile yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmiştir. Mahkemece bozma sonrası verilen kararda kesinleşen tarafların boşanma davalarının kabulü, velayet ve kişisel ilişki düzenlemesi, tedbir ve iştirak nafakası, yoksulluk nafakası, kadının manevi tazminat talebinin reddi hakkında yeniden hüküm kurulması doğru değildir. Ne var ki bu hususlar yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün bu bölümlerinin düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir....

        Hükme karşı davacı kadın tarafından kişisel ilişki; davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, kendi tazminat talepleri hakkında hüküm kurulmaması, yoksulluk nafakası ve yargılama giderleri ile vekalet ücreti yönünden istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Bölge adliye mahkemesi, erkeğin kusur, nafakalar, maddi tazminat, manevi tazminat talebi hakkında hüküm kurulmaması ve yargılama giderleri ile vekalet ücretine yönelik istinaf başvurusunu kabul ederek davacı kadının iştirak nafakası talebinin reddine, kadın yararına ara kararı ile hükmedilen tedbir nafakasının kaldırılmasına ve davalı erkek için tedbir nafakasına hükmedilmesine, erkeğin yoksulluk nafakası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, erkeğin maddi tazminat talebinin kabulüne ve manevi tazminat talebinin reddine, kadının yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına ve kadın için vekalet ücreti takdirine yer olmadığına karar vermiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından, nafaka ve tazminatların miktarı ile kişisel ilişki düzenlemesi yönünden, davalı erkek tarafından ise, tazminatlar, iştirak nafakasının miktarı ve kişisel ilişki düzenlemesi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, kadının tüm, erkeğin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre velayeti davacı anneye bırakılan ortak çocuk Hasan Saffet yararına takdir edilen iştirak nafakası çoktur....

            DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından kusur belirlemesi, tazminatlar ile iştirak nafaka miktarları, kişisel ilişki süresi yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından ise, kusur belirlemesi, kadın yararına hükmedilen tazminatlar, iştirak nafaka miktarı, kişisel ilişki süresi yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre davalı-karşı davacı erkeğin tüm, davacı-karşı davalı kadının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2- Tüm dosya kapsamından mahkemece baba ile çocuk arasında her Cumartesi 18:00 ile Pazar 18:00 arası, dini bayramların ilk iki günü, yarı yıl tatilinin 1. haftası ile Temmuz ayının tamamı baba ile şahsi ilişki kurulmasına karar verilmiş ise de; velayetleri anneye...

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Reşit olmayanla cinsel ilişki, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma HÜKÜM : Reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan mahkûmiyet, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçundan beraat Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, 28.06.2014 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren ve cinsel dokunulmazlığa karşı suçlarda değişiklik yapan 6545 sayılı Kanun ile getirilen düzenlemeler de gözetilerek dosya incelenip gereği düşünüldü: Oluşa uygun kabule ve tüm dosya kapsamına göre; suç tarihlerinde 15-18 yaş grubu içinde bulunan mağdurenin sanık ile rızasıyla cinsel ilişkiye girmesi biçiminde gerçekleşen olayda, mağdurede evi terk iradesi bulunmadığından, tebliğnamede bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir....

                Bu haliyle davacının istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının 2.ve 3.bentlerinin kaldırılmasına, tarafların müşterek çocuğu Ali Kaan'ın velayetinin davacı anneye verilmesine, küçük ile baba arasında düzenli yatılı şahsi ilişki kurulmasına, davacı kadın dava dilekçesinde çocuk için aylık 1.500,00 TL tedbir/ iştirak nafakası talep etmiş olup boşanma kararı kesinleşmekle ve Dairemizce çocuğun velayetinin anneye verilmesine karar verildiğinden müşterek çocuğun yaşı, ihtiyaçları, eğitim durumu, tarafların ekonomik sosyal durumları, TMK 182/2.madde, iştirak nafakasının kamu düzenini ilgilendirmesi hususları da gözetilmek suretiyle davacının iştirak nafakası talebinin kısmen kabulü ile, velayetin anneye verilen müşterek çocuk Ali Kaan için kararın kesinleşmesinden itibaren aylık 800,00 TL iştirak nafakasının davalı babadan alınarak davacı anneye verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

                İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece, asıl davanın kabulüne, karşı davanın reddine, müşterek çocuk 30/09/2015 doğumlu Kayra'nın velayetinin davacı anneye verilmesine, çocuk ile baba arasında şahsi ilişki tesisine, çocuk lehine dava tarihinden itibaren aylık 550 TL iştirak nafakasına karar verilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu