Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Aile Mahkemesi'nin 2019/34 XX 459/97 K sayılı ilamı ile hükmedilmiş iştirak ve yoksulluk nafakalarının ÜFE artışı akabinde miktarlarının tespiti talebini içermekte olup, davacı tarafça yapılan ıslah akabinde iştirak nafakası yönünden iştirak nafakasının arttırılması davasına dönüştürülmüştür. Davacı tarafça iştirak nafakası yönünden ıslah talebinde bulunulmakla birlikte, yoksulluk nafakası yönünden ıslah işlemi yapılmamış, yoksulluk nafakasına ilişkin dava dilekçesindeki tespit talebinden açıkça feragat edilmemiş ya da açıkça vazgeçilmemiştir. Davacı tarafın yargılamanın 23/09/2021 tarihli celsesinde "iştirak nafakasının aylık 3.500,00 TL'ye yükseltilmesi olarak davanın ıslah edildiği, ancak yoksulluk nafakasına yönelik bir taleplerinin bulunmadığı" beyan edilmiş olup, söz konusu beyanın "yoksulluk nafakasına yönelik ıslah talebimiz yoktur" anlamı ile mahkemece değerlendirilmesinde isabetsizlik görülmemiştir....

Aile Mahkemesinin 2015/409 Esas 2015/403 Karar sayılı ilamı ile müşterek çocuklar için ayrı ayrı hükmedilen 150,00'şer TL. iştirak nafakalarının dava tarihinden itibaren 200,00'er TL. daha arttırılarak 350,00'şer TL. olarak belirlenmesine, davacı lehine takdir edilen 300,00- TL. yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren 150,00- TL. daha arttırılarak 450,00- TL. olarak belirlenmesine, belirlenen güncel iştirak ve yoksulluk nafakalarının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, daha öncdene hükmedilmiş nafaka mevcut ise çakışan miktar ve dönemler için tahsilde mükerrerlik teşkil etmemesine karar verilmiştir. İlk Derece Mahkemesince davalının istinaf başvurusuna ilişkin 30/03/2021 tarihli kararında; verilen kararın kesin hüküm niteliğinde olması nedeniyle reddine karar verilmiştir....

Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı kadın tarafından erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, tazminatların ve tedbir nafakalarının miktarı, yoksulluk nafakasının reddi ve vekalet ücreti yönünden; davalı-karşı davacı erkek tarafından ise tazminatların, tedbir ve iştirak nafakalarının miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-karşı davalı kadın tarafından tedbir nafakalarının mıktarı istinaf edilmeyerek kesinleşmiş olduğu anlaşıldığından, davacı-karşı davalı kadının tedbir nafakalarının miktarına yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalı-karşı davacı erkeğin tüm, davacı-karşı davalı kadının aşağıdakı bent kapsamı dışında kalan temyız...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Nafakanın Arttırılması-Velayetin Değiştirilmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-karşı davacı erkek tarafından her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-karşı davacının velayetin değiştirilmesi davasına yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Davalı-karşı davacının nafaka artırım davasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Davacı-karşı davalı, dava dilekçesinde; boşanma kararı ile birlikte velayetleri kendisine bırakılan müşterek çocuklar ... yararına boşanma kararında hükmolunan 75,00'er TL iştirak nafakalarının 150,00'şer TL daha artırılmasını talep etmişken, 13.03.2015 tarihli tahkikat duruşmasında müşterek...

      Aile Mahkemesi'nin 23/10/2020 tarih ve 2020/43 Esas 2020/208 Karar sayılı kararının iştirak nafakalarının kısmen artılmasına dair hükmünün miktar itibariyle kesin olması nedeni 6100 sayılı HMK.nun 341/2. ve 352/1- b. maddeleri uyarınca REDDİNE, 2- Davalı-karşı davacının karşı davanın reddine dair istinaf başvurusunun Kayseri 9....

      DAVA KONUSU : İştirak Nafakasının Arttırılması KARAR : Taraflar arasındaki "İştirak Nafakasının Artırılması" konulu davanın yapılan yargılaması sonunda, ilk derece mahkemesinin yukarıda tarihi ve numarası gösterilen  kararına  karşı, davacı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353- 355 ve 356.maddeleri gereğince  dosya incelendi, gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ; Davacı vekili dava dilekçesinde özet ile; boşanma sırasında velayet hakları davacı anneye verilen müşterek çocuklar Ata Güz ve Katre için ayrı ayrı aylık 500,00 er TL olarak belirlenen iştirak nafakalarının aradan geçen yaklaşık 5 yıl içerisinde yetersiz kaldığını belirterek, küçüklerin eğitim ve özel giderleri dikkate alınarak nafakaların 5.000,00 er TL ye çıkarılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

      Mahkemece, davacının yoksulluk nafakasının arttırılması talebinin aradan geçen zaman içerisinde davalının kazancında büyük oranlarda düşme olduğu şu an itibarıyla her iki tarafında asgari ücret düzeyinde kazançlarının bulunduğu anlaşıldığından reddine; müşterek çocuk için iştirak nafakasının arttırılması talebinin kısmen kabulü ile aylık 250,00 TL olarak belirlenmesine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. 1)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının tüm davacının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2)Yoksulluk nafakalarının artırılmasına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; aşağıdaki bendin dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir....

        Bu sebeple bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda usulü kazanılmış hakka aykırı şekilde yoksulluk ve iştirak nafakalarının miktarlarının arttırılması doğru bulunmamış, hükmün bu sebeple bozulması gerekmiştir. 3-Davacı-karşı davalı baba ile velayeti anneye bırakılan ortak çocuk arasında, her yıl yarıyıl tatilinin ilk haftası ve her yıl 1-31 Temmuz tarihleri arasında kurulan kişisel ilişkide kişisel ilişkinin başlangıç ve sona erme saatlerinin gösterilmemesi hükmün infazında tereddüte sebep olacağından doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir....

          Sonuç olarak; davalının iştirak ve yoksulluk nafakalarının kısmen artırılması hükmüne dair istinaf başvurusunun kararın miktar yönünden kesin olması nedeniyle reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

          İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ: Davalı-davacı ek karara karşı istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının tamamen kaldırılmasına karar verildiğini, arttırma yada eksiltme söz konusu olmadığını, bir hakkın tamamen sona erdirilmesinde nafaka miktarına bakılarak kesin nitelikte karar verilemeyeceğini, karara karşı istinaf yolunun açık olması gerektiğini, birleşen davada da iştirak nafakasının arttırımına ilişkin bölüm ile ilgili kararın karşı taraf yönünden kesin, ancak müvekkili yönünden yasa yolunun açık olması gerektiğini belirterek, 17/03/2022 tarihli karara yönelik istinaf talebinin incelenmesini istemiştir. GEREKÇE: Dava, yoksulluk nafakasının kaldırılması/azaltılması ile iştirak nafakasının azaltılması, birleşen dava yoksulluk ve iştirak nafakalarının arttırılması isteğine ilişkindir. Yoksulluk ve iştirak nafakaları aidiyetleri, nitelikleri itibariyle ayrı nafakalar olup, bu nedenle davacı eş ve çocuklar ihtiyari dava ortağıdır....

          UYAP Entegrasyonu