WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hak sahibi annenin kazası kolundan gelire ve ölüm sigortası kolundan aylığa hak kazandığı açıktır. Ancak, 506 sayılı Yasanın 92.maddesine göre, malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları ile kazaları ile meslek hastalıkları sigortasından hak kazanılan aylık ve gelirler birleşirse, sigortalıya veya hak sahibine bu aylık ve gelirlerden yüksek olanın tümü, eksik olanın da yarısı bağlanır. Bu aylık ve gelirler eşitse, kazaları ile meslek hastalıkları sigortasından bağlanan gelirin tümü, malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarından bağlanan aylığın da yarısı verilir....

    Yaşamını yitiren sigortalının eş, çocuk, anne, babasına ölüm sigortasından aylık tahsisi yapılabilmesi için öncelikle hak sahipliği sıfatının kazanılması gerekmekte, bunun için hak sahiplerine ilişkin aylık bağlama koşullarının sağlanıp sağlanmadığına bakılmakta, başka anlatımla bu koşulları tümüyle yerine getiren kişi hak sahipliği sıfatını kazanmakta, anılan sıfata sahip kişilere, sigortalıya ait tahsis şartları da gerçekleşmişse aylık bağlanabilmektedir. Şu durumda sosyal güvenlik hukuku ilkeleri dikkate alındığında yasal mevzuat ve aylık bağlama koşulları kendi içerisinde ayrıştırılmalı, sigortalıya ait şartlar sigortalının ölüm günü itibarıyla yürürlükte olan yasal mevzuat kapsamında değerlendirilmeli, hak sahiplerine ilişkin koşullar ise hak sahipliği sıfatının kazanıldığı tarihte yürürlükte olan yasal düzenlemeler çerçevesinde irdelemeye tabi tutulmalıdır....

      "İçtihat Metni" Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, ölüm aylığına hak kazanıldığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı ......

        "İçtihat Metni"Mahkemesi : İş Mahkemesi Davacı, ... sigortasına giriş olan 27.09.1983 tarihinin Türkiye’de sigorta başlangıcı olarak belirlenmesini ve bu belirleme uyarınca da yaşlılık aylığına hak kazanma süre ve şartlarının tespitini istemiştir. Mahkeme, ilâmında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar vermiştir....

          YARGITAY HUKUK GENEL KURULU'NUN 15.03.2023 GÜN 2022/10- 1002E - 2023/196K SAYILI İLAMININ ÖZETİ: "...sigortalıya ilişkin koşulların sigortalının ölüm tarihinde; hak sahibine ilişkin koşulların ise hak sahipliği sıfatının kazanıldığı tarihte yürürlükte olan mevzuat kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, davacının eşinin 01.10.2008 tarihinden sonra vefat ettiği, babasından dolayı ölüm aylığı alma açısından hakkı doğuran olayın eşin vefatı olduğu ve babasından dolayı hak sahibi sıfatını eşinin ölümü ile kazandığı, bu nedenle eşinin ölüm tarihinde yürürlükte olan ve uygulanması gereken 5510 sayılı Kanun'un 34 üncü ve 54 üncü maddelerindeki düzenlemelere göre davacıya hem eşinden hem de babasından dolayı ayrı ayrı ölüm aylığı bağlanması mümkün olmayıp davacının çift aylığa hak kazanmasına olanak bulunmamaktadır... 21. Hâl böyle olunca Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulması gerekirken önceki hükümde direnilmesi doğru olmamıştır. 22....

          ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 13/09/2017 NUMARASI : 2016/266 ESAS - 2017/302 KARAR DAVA KONUSU : İş (Sigortalının Aylığa Hak Sahipliğinin Belirlenmesi İstemli) KARAR : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, T.C T3 Ordu Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü Ünye Sosyal Güvenlik Merkezinin 03/03/2016 tarih 3402398 sayılı prim ve faiz borcuna itiraz ettiklerini, Ünye Öğretmenevi ve Akşam Sanat Okulu hakkında düzenlenmiş prim borcunun yasaya aykırı olduğunu, usul ve yasaya aykırı olarak idare aleyhine tahakkuk ettirilen prim borcunun iptali gerektiğini, idare aleyhine prim borcu tahakkuk eden Sgk 'nın usuli olarak hukuka ve kanuna aykırı hareket ettiğini, teşvik indirim iptalleriyle ilgili yazısına istinaden kurumlarınca08/04/2016 tarihinde bu borca itiraz edildiğini, kurumlarınca yapılan itirazan Sgk tarafından belirsiz bir cevap verildiğini, mevzuat hükümleri uyarınca, öğretmenevleri ve akşam sanat okullarının kamu yeri olarak değerlendirilemeyeceğinin açık olduğunu, öğretmenevleri...

          İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 07/10/2022 NUMARASI : 2022/383E - 2022/49K DAVA KONUSU : İş (Sigortalının Aylığa Hak Sahipliğinin Belirlenmesi İstemli) KARAR : Yukarıda mahkemesi ile esas ve karar numarası yazılı dosya üzerinden verilen karara karşı istinaf başvurusunda bulunulmakla yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özet olarak; müvekkilinin yıllardır anne/babadan mirasçı olduğu ve kiralama yoluyla faaliyette bulunduğu taşınmazlar üzerinde tarım ve hayvancılık işi ile uğraştığını, zirai ürün tesliminden kaynaklı müstahsil makbuzunda yapılan 1995/10 dönemine ait Bağ-Kur prim tevkifatı gereği 28/12/2020 tarih, 16918188 varide sayılı dilekçesi ile T3 Kurumu'ndan 7256 sayılı kanun doğrultusunda yapılandırma ve emeklilik talebinde bulunduğunu, davalı kurum tarafından 28/12/2020 tarihli yazı ile "davacının dilekçesi ekinde sunduğu belgelerin tetkikinde, Ziraat Odası kaydı olmaması ve davacının adına kayıtlı tarla tapu kaydının olmaması nedeniyle...

          Davanın yasal dayanaklarından olan 506 sayılı Kanunun “Kimlerin malûl sayılacağı” başlığını taşıyan 53. maddesinde, Kurum hastanelerince düzenlenecek yöntemine uygun sağlık kurulu raporları ve dayanağı tıbbi belgelerin incelenmesi sonucu çalışma gücünün en az 2/3’ünü yitirdiği Kurumca saptanan sigortalının malûllük sigortası bakımından malûl sayılacağı; “Malûllük aylığından yararlanma şartları” başlıklı 54. maddesinde, malul olup, 1800 gün prim ödenmiş olunması gerektiği; “Aylığın başlangıcı” başlıklı 56. maddesinde, sigortalı olarak çalıştığı işten ayrıldıktan sonra yazılı istekte bulunan ve malullük aylığına hak kazanan sigortalının aylığının ödenmesine, kendisinin yazılı isteğinden, malul sayılmasına esas tutulan raporun tarihi yazılı isteğini takip eden takvim ayından sonraki bir tarih ise bu raporun tarihinden sonraki aybaşından başlanacağı belirtilmiştir....

            Somut olayda; sigortalının kazası sonucu, bekar ve çocuksuz olarak öldüğü anlaşılmaktadır. Hak sahibi annenin anılan yasal düzenlemeler çerçevesinde kazası kolundan gelire ve ölüm sigortası kolundan aylığa hak kazandığı açıktır. Ancak, 506 sayılı Yasanın 92. maddesine göre, malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları ile kazaları ile meslek hastalıkları sigortasından hak kazanılan aylık ve gelirler birleşirse, sigortalıya veya hak sahibine bu aylık ve gelirlerden yüksek olanın tümü, eksik olanın da yarısı bağlanır. Bu aylık ve gelirler eşitse, kazaları ile meslek hastalıkları sigortasından bağlanan gelirin tümü, malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarından bağlanan aylığın da yarısı verilir....

              Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 506 sayılı Kanun hükümleri gereğince 5.037 gün üzerinden 01.04.2002 tarihi itibarıyla kendisine yaşlılık aylığı bağlanan davalı sigortalının 31.05.2002 tarihine kadar çalıştığının davacı Kurumca belirlenmesi üzerine aylığının iptal edildiği, yönelttiği ikinci başvuru üzerine bu kez aylığın 5.101 gün üzerinden 01.02.2006 tarihi itibarıyla yeniden tahsis edildiği, taraflarca karşılıklı olarak açılarak birleştirilen ilk davada mahkemece verilen, 01.06.2002 günü itibarıyla aylığa hak kazanıldığına, 01.04.2002 – 01.06.2002 döneminde yersiz ödenen aylıkların yasal faiziyle birlikte istirdadına ilişkin kararın Dairemizce onanarak kesinleştiği anlaşılmakta olup işbu davada istem, yersiz ödenen aylıkların yasal faiziyle birlikte geri alınmasına yöneliktir...

                UYAP Entegrasyonu