Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yine; davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Kanunun 26. maddesindeki halefiyet ilkesi uyarınca, Kurumun rücu alacağı; hak sahiplerinin tazmin sorumlularından isteyebileceği maddi zarar (tavan) miktarı ile sınırlı iken, Anayasa Mahkemesi’nin, 21.03.2007 gün ve 26649 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 23.11.2006 gün ve E:2003/10, K:2006/106 sayılı kararı ile 26. maddedeki “…sigortalı veya hak sahibi kimselerin işverenden isteyebilecekleri miktarla sınırlı olmak üzere…” bölümünün Anayasaya aykırılık nedeniyle iptali sonrasında, Kurumun rücu hakkı, yasadan doğan kendine özgü ve sigortalı ya da hak sahiplerinin hakkından bağımsız basit rücu hakkına dönüşmüş olup; buna göre, tazminat davasında alınan raporun, rücu davası yönünden bağlayıcılığı bulunmamaktadır....

    HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2018/1738 KARAR NO : 2018/2637 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : KAŞ ASLİYE HUKUK (İŞ) MAHKEMESİ TARİHİ : 20/12/2017 NUMARASI : 2015/293E - 2017/463K DAVA KONUSU : İş (Sigortalının Aylığa Hak Sahipliğinin Belirlenmesi İstemli) KARAR : Yukarıda mahkemesi ile esas ve karar numarası yazılı dosya üzerinden verilen karara karşı davalı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İDDİA : Davacı dava dilekçesinde özetle; 1986 tarihinden 1991 tarihine kadar Kaş Mal Müdürlüğünde GA 17546 Sicil numaralı vergi müvekkelefinin bulunduğunu, ayrıca Kaş İlçe Esnaf ve Sanatkarlar Odasında 283 üye kayıt numarası ile mükellefi ve üyeliği bulunmakta olduğunu, hal böyle iken söz konusu vergi mükellefliği olduğu halde Davalı Sosyal Sigorta Kurumunda Sigorta Kayıt ve Sicillerinin bulunmadığını, bu yapılan işlemlerin kedisini mağdur ettiğini belirterek 1986 tarihinden...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, davalı Kurumun, talebinin reddine ilişkin işleminin iptaline, 26/12/2013 tarihinde murislerinin ölümü ile sonuçlanan olayın kazası sayılmasına ve olay tarihinden itibaren kazası sigortasından gelir bağlanmasına, bağlanacak gelirin ait olduğu aydan itibaren yasal faizi ile birlikte davalı Kurumdan alınarak taraflarına ödenmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün, davalılar vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi....

      Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasanın 26. maddesindeki halefiyet ilkesi uyarınca, Kurumun rücu alacağı; hak sahiplerinin tazmin sorumlularından isteyebileceği maddi zarar (Tavan) miktarı ile sınırlı iken, Anayasa Mahkemesi’nin, 21.03.2007 gün ve 26649 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 23.11.2006 gün ve E:2003/10, K:2006/106 sayılı kararı ile 26. maddedeki “…sigortalı veya hak sahibi kimselerin işverenden isteyebilecekleri miktarla sınırlı olmak üzere…” bölümünün Anayasaya aykırılık nedeniyle iptali sonrasında, Kurumun rücu hakkı, yasadan doğan kendine özgü ve sigortalı ya da hak sahiplerinin hakkından bağımsız basit rücu hakkına dönüşmüş olup, Kurum alacağının belirlenmesinde dikkate alınması gereken, gelirin ilk peşin sermaye değeridir....

        Bilirkişinin kusur durumunu saptarken, güvenliği mevzuatına göre hangi önlemlerin alınması gerektiğini, bu önlemlerin işverence alınıp alınmadığını ve alınmış önlemlere sigortalı işçinin uyup uymadığının 4857 sayılı İş Kanunun 77. maddesi hükmü doğrultusunda raporda tartışılması gerekir. 2-Kabule göre, davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Kanunun 26.maddesindeki halefiyet ilkesi uyarınca, Kurumun rücu alacağı; hak sahiplerinin tazmin sorumlularından isteyebileceği maddi zarar (Tavan) miktarı ile sınırlı iken, .........

          Yine 2918 sayı.............. maddesi hükmü ile........nın A/1. maddesi hükmü uyarınca, davalılardan sigorta şirketi sigortalı aracın neden olduğu zararlardan, poliçe limiti ile sınırlı olmak kaydı ile sorumludur. Kurumun kanundan doğan basit rücu hakkı nedeniyle, tazmin sorumlularının sigortalı ya da hak sahiplerine yapmış oldukları ödemelerin rücu alacağından düşülmemesi gerekmekte ise de; sigorta şirketlerinin 2918 sayılı Kanun kapsamında poliçeye dayalı akdi sorumluluğu nedeniyle poliçe limitini teşkil eden miktarı sigortalı ya da hak sahiplerine ödediğinin geçerli belgelerle kanıtlanması durumunda; sigorta şirketlerinin mükerrer ödeme ile karşı karşıya bırakılmaması bakımından ödedikleri miktar oranında sorumlu tutulmaması, yargılama giderleriyle vekalet ücretinden sorumluluğun da, poliçe limiti kapsamındaki ödeme yükümlülüğüyle orantılı olarak belirlenmesi gerekir. İfa, borcu sona erdiren nedenlerdendir....

            nın sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir. 2-Dava, 24.8.2009 tarihli kazası sonucu vefat eden sigortalının hak sahiplerine bağlanan gelirler nedeniyle uğranılan Kurum zararının 5510 sayılı Yasa'nın 21/1. ve 21/4. maddesi uyarınca davalılardan teselsülen tahsili istemine ilişkindir. 5510 sayılı Kanunun kazası ve meslek hastalığı ile hastalık bakımından işverenin sorumluluğunu düzenleyen 21/1. maddesine göre; İş kazası ve meslek hastalığı, işverenin kastı veya sigortalıların sağlığını koruma ve güvenliği mevzuatına aykırı bir hareketi sonucu meydana gelmişse, Kurumca sigortalıya veya hak sahiplerine bu Kanun gereğince yapılan veya ileride yapılması gereken ödemeler ile bağlanan gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değeri toplamı, sigortalı veya hak sahiplerinin işverenden isteyebilecekleri tutarlarla sınırlı olmak üzere, Kurumca işverene ödettirilir....

              Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Kanunun 26.maddesindeki halefiyet ilkesi uyarınca, Kurumun rücu alacağı; hak sahiplerinin tazmin sorumlularından isteyebileceği maddi zarar (Tavan) miktarı ile sınırlı iken, Anayasa Mahkemesi’nin, 21.03.2007 gün ve 26649 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 23.11.2006 gün ve E:2003/10, K:2006/106 sayılı kararı ile 26.maddedeki “…sigortalı veya hak sahibi kimselerin işverenden isteyebilecekleri miktarla sınırlı olmak üzere…”bölümünün Anayasaya aykırılık nedeniyle iptali sonrasında, Kurumun rücu hakkının, yasadan doğan kendine özgü ve sigortalı ya da hak sahiplerinin hakkından bağımsız basit rücu hakkına dönüşmüş olması karşısında; Kurumun toplam rücu alacağının sigortalıya bağlanan bağlanan 17.401,34 TL ilk peşin sermaye değerli gelirin ve1.363,05 TL geçici göremezlik ödemesi ile 102,15 TL tedavi gideri karşılığı olan nin toplamı olan 18.864,54 TL'nin davalının % 70 kusuruna isabet eden 13.206,57 TL siyle sorumlu olduğunun tespitine karar...

                Öte yandan, açılan kamu davasında, ...’ın 3/8 kusurlu bulunarak mahkûmiyetine karar verildiği ve hükmün temyiz edilmeksizin kesinleştiği, bu ilk rücu davasında ise; hak sahipliği davasında %70 kusur %44 göremezlik derecesine göre yapılan tavan hesabı dikkate alınarak istek gibi davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır....

                  Mahkemesi’nin, 21.03.2007 gün ve 26649 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 23.11.2006 gün ve E:2003/10, K:2006/106 sayılı kararı ile 26.maddedeki “…sigortalı veya hak sahibi kimselerin işverenden isteyebilecekleri miktarla sınırlı olmak üzere…” bölümünün Anayasaya aykırılık nedeniyle iptali sonrasında, Kurumun rücu hakkının, yasadan doğan kendine özgü ve sigortalı, ya da, hak sahiplerinin hakkından bağımsız basit rücu hakkına dönüşmüş olması karşısında, Kurum tarafından gönderilen peşin değer cetvelindeki gelire girme tarihi itibariyle bağlanan gelirin ilk peşin değerinin kusur karşılığı ile sorumlu olduğu gözetilmesi gerekirken, ilk peşin değerin artışları da içine alacak şekilde hatalı belirlenmesi isabetsizdir....

                    UYAP Entegrasyonu