ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/544 Esas KARAR NO : 2022/565 DAVA : Ticari Şirket (Fesih İstemli) DAVA TARİHİ : 30/06/2021 KARAR TARİHİ : 23/06/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 24/06/2022 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Fesih İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde ÖZETLE; Davalı şirket ortağı .......'ın hisse devrinden kısa bir süre sonra tutuklu olarak yargılandığı bilgisi müvekkili tarafından haricen öğrenildiğini, akabinde bahse konu hisselere TMSF tarafından el konulduğunu, TMSF kayyum olarak atandığını, bu sebeple TMSF kayyum sıfatı ile sadece devralınan hisseleri yönetmekte , maddi olarak her hangi bir katkıda bulunamamakta , çorap konusunda ve pazara yönelik olarak bir fayda sağlayamamakta ve üretim imkanı veremediğini, bu şekilde ......'...
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 13/09/2019 NUMARASI : 2019/393 2019/435 DAVA KONUSU : İş (Sendika Yönetim Kurulu Kararına İtiraz ve (Sendikaya Kayyum Tayini İstemli) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davacıların davalı sendikanın üyesi olduklarını, T1'ın İzmir Şubenin yönetim kurulu üyesi, T2 ise l yıla yakın İzmir Şubenin yönetim kurulu üyesi(başkanlığını)yaptığını, davacıların 13- 14/04/2019 tarihinde yapılan 3.olağan genel kurulunda davalı sendikanın İzmir şubesinin genel merkez genel kurulu delegeleri olarak katıldıklarını, Sendika yönetim kurulunun 3.olağan genel kurula yönelik işlemler başlamış olsa da, olağan genel kurulun sendika ana tüzüğünde belirtilen süreden önce yapıldığını, genel merkez olağan genel kuruluna yönelik sendika il başkanlıklarında ve şubelerinde sendikanın ana tüzüğüne ve yönetmeliğine aykırı ve usulsüz olarak yapılan delege...
Dosya kapsamına göre; İstanbul ----.İcra Hukuk Mahkemesinde --- Esas sayılı dosyada davacı ------- karşı açılan icra memur muamelesinin şikayeti davası olduğu, 31/12/2020 tarihli duruşmada mahkeme ara karar ile alacaklı davalı şirkete kayyum atanması için Sulh Hukuk Mahkemesine bildirimde bulunulmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Kayyum atanması istenen şirketle ilgili yapılan araştırmada bu şirketin tasfiye halinde olduğu ve ----tasfiyenin sona ermesi suretiyle sicilden terin edildiği anlaşılmaktadır. Sicilden terkin olunan bir şirketin bir davada taraf olarak devam edilebilmesi için şirketin ihya edilmesi kanun gereğidir. Şirkete kayyum atanmak suretiyle yeniden sicile tescili ve canlandırılması mümkün değildir....
Dosya kapsamına göre; İstanbul ----.İcra Hukuk Mahkemesinde --- Esas sayılı dosyada davacı ------- karşı açılan icra memur muamelesinin şikayeti davası olduğu, 31/12/2020 tarihli duruşmada mahkeme ara karar ile alacaklı davalı şirkete kayyum atanması için Sulh Hukuk Mahkemesine bildirimde bulunulmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Kayyum atanması istenen şirketle ilgili yapılan araştırmada bu şirketin tasfiye halinde olduğu ve ----tasfiyenin sona ermesi suretiyle sicilden terin edildiği anlaşılmaktadır. Sicilden terkin olunan bir şirketin bir davada taraf olarak devam edilebilmesi için şirketin ihya edilmesi kanun gereğidir. Şirkete kayyum atanmak suretiyle yeniden sicile tescili ve canlandırılması mümkün değildir....
Dosya kapsamına göre; İstanbul ----.İcra Hukuk Mahkemesinde --- Esas sayılı dosyada davacı ------- karşı açılan icra memur muamelesinin şikayeti davası olduğu, 31/12/2020 tarihli duruşmada mahkeme ara karar ile alacaklı davalı şirkete kayyum atanması için Sulh Hukuk Mahkemesine bildirimde bulunulmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. Kayyum atanması istenen şirketle ilgili yapılan araştırmada bu şirketin tasfiye halinde olduğu ve ----tasfiyenin sona ermesi suretiyle sicilden terin edildiği anlaşılmaktadır. Sicilden terkin olunan bir şirketin bir davada taraf olarak devam edilebilmesi için şirketin ihya edilmesi kanun gereğidir. Şirkete kayyum atanmak suretiyle yeniden sicile tescili ve canlandırılması mümkün değildir....
Bir kısım davalılar vekili, davanın hak düşürücü süre içerisinde açılmadığını, davacının TTK'nın 381. maddesinde sayılı kişilerden olmaması nedeniyle iptal davası açamayacağını, iptal davalarında hak sahibi hissedarlar olan gerçek kişi davalılara husumet yöneltilemeyeceğini, davacının dava konusu 18/04/2003 ve 25/05/2005 tarihli genel kurulların iptali ve kayyum tayini için açtığı dava bulunması nedeniyle derdestlik durumunun mevcut olduğunu, genel kurul toplantılarının ana sözleşme ve TTK hükümlerine uygun olarak yapıldığını, şirketin yönetiminde herhangi bir aksama ya da şirketin idaresiz bırakılmasının da söz konusu olmaması nedeniyle kayyum tayini talebinin de yersiz olduğunu savunarak, davanın usul ve esastan reddini istemiştir. Diğer davalılar, davaya cevap vermemiştir....
Şti'nin Olağanüstü Genel Kurul Toplantısına çağrı ve ilan işlemlerini yapmak ve gündemi belirlemek üzere kayyum Mehmet ...’İN GÖREVLENDİRİLMESİNE, Kayyumun görev ve yetkilerinin Genel Kurul Toplantısına çağrı ve ilanları yapmak, gündemi TTK.nun 409,410,411,412,413, maddeleri uyarınca belirlemek, toplantı sonrası, Genel Kurul Toplantı tutanağının Ticaret Sicilde tescil ve ilanı işlemlerini yaptırmak olarak BELİRLENMESİNE, Kayyum için 1.500,00 TL. ücret takdirine, ücretin davalı şirket tarafından ödenmesine, 2-Harçlar Yasası gereğince alınması gereken 54,40....
Davacılar vekili dava dilekçesinde -------- yapmak ve genel kurul toplantısı için gerekli tüm iş ve işlemleri yaparak alınan kararları tescil ettirmek hususunda görevli ve yetkili kılınmak üzere kayyum atanmasını talep etmiş ise de bu hususta ki tüm görev ve yetkiler davacılara verilmiş olduğundan ve bu durumda talep edilen konulara mahsus kayyum atanması gerekli ve yerinde olmadığından bu talebin reddine dair aşağıda ki şekilde karar verilmiştir....
Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 26/02/2008 tarih ve 2007/405 E, 2007/79 K sayılı ilamı ile iflasın ertelenmesi kararı alınarak kayyum tayin edildiğini öğrendiği, sanıkların bu şekilde tacir veya şirket yöneticisi sıfatıyla ticari ilişkileri sırasında, şirketlerine kayyum atandığını gizlemek suretiyle katılandan senet karşılığı mal alıp borçlarını ödemeyerek atılı nitelikli dolandırıcılık suçunu işledikleri iddia edilen olayda; Katılanın,....İç ve Dış Ticaret Limited Şirketi'nin ortağı olduğu ve bu şirketin İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi'ndeki iflasın ertelenmesi kararına müdahil davacı olarak katıldığı, iflasın ertelenmesi ve kayyum tayini hususunda bu suretle bilgi sahibi olduğu, sanıklar ve katılan arasındaki uyuşmazlığın ticari alışverişten kaynaklanan hukuki ihtilaf mahiyetinde olduğu gerekçesiyle verilen beraat hükümlerinde bir isabetsizlik görülmemiştir....
Dava dilekçesinde de açıkça belirtildiği üzere, davacının kayyum talebinin mahkememizin 2021/306 esas sayılı dosyasında davacının davasını kazanması halinde davalının şirketin içini boşaltması ihtimalinin önlenmesine yönelik olduğu açıktır. Zaten kayyumluk kurumu niteliği itibarıyla bir tedbirdir. Yoksa şirketlerin ilahinaye kayyum tarafından yönetilmesi düşünülemez. Bu nedenle kayyum talebinin esas hakkında açılacak davayla birlikte yapılması gerekmektedir. Taraflar arasında davalı şirket ortaklık payının tahsiline yönelik mahkememizde görülmekte olan 2020/306 esas sayılı dosyası derdest olup, davacı payına düşen hisselerin davalı tarafından devrinin engellenmek amacıyla ihtiyati tedbir kararı da verilmiştir. Davacının kayyum atanmasını isteme sebebi gözönüne alındığında, talebini esas davanın görüldüğü dosyada ihtiyati tedbir talebi olarak ileri sürmesi mümkünken dava açmasında hukuki yararı bulunmadığından davanın reddine karar verilmiştir....