WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bununla birlikte delegeler tarafından sendika başkanlığına gönderilen ihtarnamelerde sözü edilen üyelik aidatlarının düşürülmesi, il başkanlıklarının açılıp kapatılması, sendika genel merkezinin taşınması, sendika ana tüzüğüne göre sendika yönetim kurulunun kararı ile yasa ile tüzük hükümlerine uygun olarak yapıldığı anlaşılmaktadır. Her ne kadar asıl ve birleşen davalarda davacılar vekilleri tarafından bazı yerlerinde davalı sendika tarafından örgütlenme yoluna gidilmediği ileri sürülmüş ise de adı geçen yerlerinde davalı sendikanın örgütlenme faaliyetlerinin başlamış olduğu da dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Açıklanan nedenlerle; delegeler tarafından olağanüstü genel kurul gerekçesi olarak “sendika başkan ve yönetimin hukuksuz, keyfi ve anti demokratik uygulamaları” olduğu ileri sürülmüş ise de, dosya kapsamında toplanan delillere göre bahsi geçen iddiaların ispatlanamadığı saptanmıştır....

Bununla birlikte delegeler tarafından sendika başkanlığına gönderilen ihtarnamelerde sözü edilen üyelik aidatlarının düşürülmesi, il başkanlıklarının açılıp kapatılması, sendika genel merkezinin taşınması, sendika ana tüzüğüne göre sendika yönetim kurulunun kararı ile yasa ile tüzük hükümlerine uygun olarak yapıldığı anlaşılmaktadır. Her ne kadar asıl ve birleşen davalarda davacılar vekilleri tarafından bazı yerlerinde davalı sendika tarafından örgütlenme yoluna gidilmediği ileri sürülmüş ise de adı geçen yerlerinde davalı sendikanın örgütlenme faaliyetlerinin başlamış olduğu da dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Açıklanan nedenlerle; delegeler tarafından olağanüstü genel kurul gerekçesi olarak “sendika başkan ve yönetimin hukuksuz, keyfi ve anti demokratik uygulamaları” olduğu ileri sürülmüş ise de, dosya kapsamında toplanan delillere göre bahsi geçen iddiaların ispatlanamadığı saptanmıştır....

Dava tarihinden önce sendika tarafından işverenin temerrüde düşürülmesi söz konusu değil ise dava ve ıslah tarihi temerrüt tarihini oluşturmaktadır. Somut olayda davacı dava dilekçesinde dava konusu aidatların ilişkin olduğu dönemi belirtmeyerek HMK 119 maddesi hükmüne uygun hareket etmemiş; Mahkemece davacıya dilekçesi açıklattırılmamıştır. Islah dilekçesi, davacı vekilinin 23.03.2010 tarihli duruşmadaki beyanları değerlendirildiğinde talep konusunun 01.01.2001 ile 30.04.2008 arası dönemi kapsadığı kanaatine varılmıştır. Yargılama sırasında davalı tarafından yapılan ödemelerin ise hangi dönemlere ilişkin olarak yapıldığı belirlenememektedir. Sendika ile işveren arasında imzalanan Toplu İş Sözleşmesinde sendika aidatlarının ne şekilde ve hangi sürede davacı Sendika adına yatırılacağı 01.01.2006-31.12.2008 dönemine ait toplu sözleşmesinde düzenlenmiştir....

    Mülga 2821 sayılı Kanun'un 61. maddesinin birinci fıkrasına göre ise “İşyerinde uygulanan toplu sözleşmesinin tarafı olan işçi sendikasının, toplu sözleşmesi yapılmamışsa veya sona ermişse yetki belgesi alan işçi sendikasının yazılı talebi ve aidatı kesilecek sendika üyesi işçilerin listesini vermesi üzerine, işveren sendika tüzüğü uyarınca üyelerin sendikaya ödemeyi kabul ettikleri üyelik aidatını ve Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanunu gereğince sendikaya ödenmesi gerekli dayanışma aidatını, işçilere yapacağı ücret ödemesinden kesmeye ve kestiği aidatın nevini belirterek tutarını ilgili sendikaya vermeye ve kesinti listesini sendikaya göndermeye mecburdur.”...

    İSTİNAF BAŞVURUSU: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; -Davalı sendikanın toplu sözleşmesi yapmak bakımından yetkisinin mevcut olmadığını, -Müvekkili şirket çalışanlarının belirtilen sayıda ilgili sendikaya üye olduğu iddiasının gerçeği yansıtmadığını, -Sendika tarafından işçilerin sendikaya üyeliklerine dair bilgi verilmediğini, üyelik aidatlarının ödenmesine ilişkin açıklama yapılmadığını, üyelik fişlerinin müvekkiline ulaştırılmadığını, -Birleşik Metal Sendikasına kesin yetki verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, -İtirazın, karar kesinleşinceye kadar yetki işlemlerini durduracağını, -Müvekkili şirketin üzerilerine düşen yükümlülüğü yerine getirdiğini belirterek istinaf başvurusunda bulunmuştur. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: İşbu dava sendika yetki tespitine itiraz istemine ilişkindir....

    Dava tarihinden önce sendika tarafından işverenin temerrüde düşürülmesi söz konusu değil İse dava ve ıslah tarihi temerrüt tarihini oluşturmaktadır. Somut olayda, sendika île işveren arasında imzalanan Toplu İş Sözleşmesinde sendika aidatlarının ne şekilde ve hangi sürede davacı Sendika adına yatırılacağı ayrıntılı ve açık şekilde düzenlenmiş ise de. Sendikanın toplu sözleşmesi döneminde yetki belgesine konu işyeri/işletmede çalışan üyesi işçilerin listesini, sendika tüzüğüne göre üyelerin sendikaya ödemeyi kabul ettikleri üyelik aidatı miktarını ve sendikanın banka hesap numarasına dair her üç bilgiyi birlikte içeren bildirimi davalı işverene gönderip göndermediği dosya kapsamı ile anlaşılamamıştır....

      Bu aidatı ödeyen kamu görevlileri, sözkonusu sözleşmeden aynı usul ve esaslar dahilinde yararlanır." kuralını içeren ikinci fıkrasının Danıştay Onbirinci Dairesince yürütmesinin durdurulmasına karar verilmiş olması nedeniyle, sözleşmeden yararlanma koşulu olarak belirlenen taraf sendikanın üyesi olmayan çalışanlardan iki kat tutarında dayanışma aidatı kesilmesine ilişkin hükümlerinin hukuki dayanağı kalmadığından, "Sosyal Denge Tazminatı Sözleşmesinin" 6. ve 7. maddelerinin sendika üyesi olmayan çalışanların sosyal denge tazminatından faydalanılması ve sendika üyesi olmayanlardan alıncak dayanışma aidatının miktarına ilişkin kısımlarında hukuka uygunluk görülmediği gerekçesiyle, dava konusu sözleşme hükümlerinin sendika üyesi olmayan kişilerden dayanışma (sözleşme) aidatı kesilmesine ilişkin düzenlemeler içeren kısımlarının iptaline, dava konusu işlem nedeniyle davacı sendika üyelerinden fazladan kesilen dayanışma aidatlarının ilgililerin davalı idareye başvurmaları halinde kendilerine...

        İLK DERECE MAHKEMESİ GEREKÇE ÖZETİ ve KARARI : İlk Derece Mahkemesi'nce, " davacının üyeliğinin bulunduğu Nakliyat- sendikasına yazı yazıldığı, gelen yazı cevabında davalı yerinde Türkiye genelinde 441 personel çalıştığını, sadece 13 çalışanın sendika üyeliğinin bulunduğunun belirtildiği görülmüş, buna göre davalı şirket ile sendika arasında TİS görüşmelerinin başlaması veya yetki tespiti için gerekli çoğunluğun sağlanamadığı anlaşılmıştır Gelen yazı cevabında ayrıca davacının 24/07/2019 tarihinde sendikaya üye olduğu ancak sendika üyeliğinin 02/12/2019 tarihinde düşürüldüğü anlaşılmıştır Davalı işveren yazılı fesih bildiriminde fesih sebebini işin, işyerinin ve işletmenin gerekliliği olarak belirtmesine rağmen bu gerekliğinin ne olduğu hususunda açıklamaya yer vermemiş, cevap dilekçesinde ise işin azalmasına bağlı kadro fazlalığı nedeniyle davacının sözleşmesini feshedildiğini savunmuşturdavacının sendika üyelik tarihinin 24.07.2019 tarihi, fesih tarihinin 02.08.2019 tarihi olduğu...

        İLK DERECE MAHKEMESİ GEREKÇE ÖZETİ ve KARARI : İlk Derece Mahkemesi'nce, "davacının üyeliğinin bulunduğu Nakliyat-İŞ sendikasına yazı yazıldığı, gelen yazı cevabında davalı yerinde Türkiye genelinde 441 personel çalıştığını, sadece 13 çalışanın sendika üyeliğinin bulunduğunun belirtildiği görülmüş, buna göre davalı şirket ile sendika arasında TİS görüşmelerinin başlaması veya yetki tespiti için gerekli çoğunluğun sağlanamadığı anlaşılmıştır. Gelen yazı cevabında ayrıca davacının 27/07/2019 tarihinde sendikaya üye olduğu ancak sendika üyeliğinin 01/11/2019 tarihinde düşürüldüğü anlaşılmıştır. Davalı işveren yazılı fesih bildiriminde fesih sebebini işin, işyerinin ve işletmenin gerekliliği olarak belirtmesine rağmen bu gerekliğinin ne olduğu hususunda açıklamaya yer vermemiş, cevap dilekçesinde ise işin azalmasına bağlı kadro fazlalığı nedeniyle davacının sözleşmesini feshedildiğini savunmuştur....

        İş Mahkemesinden verilen 26.04.2007 günlü ve1243-264 sayılı hükmün,davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerinedosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: K A R A R Yargıtay 21. Hukuk Dairesinin İş Bölümü alanı, özel Kanunlarda başkaca hüküm bulunmadığı taktirde, "Yargıtay Kanunu" nun 14'ncü maddesiyle sınırlıdır. Anılan madde hükmünde ise, Dairemizin hasren 506 ve 1479 sayılı Yasalardan doğan uyuşmazlıklara ilişkin olarak İş Mahkemelerinden verilen hüküm ve kararları inceleyeceği öngörülmüştür. Dava kazası nedeniyle oluşan manevi zarar ile kıdem tazminatı alacağının davalı işverenden tahsili istemine ilişkin olup mahkemece manevi tazminat istemli davanın bu davadan ayrılmasına karar verilmekle temyiz edilen İnceleme konusu karar, işçilik hakları istemine ilişkin olup belirgin şekilde 14'ncü maddenin kapsamı dışında bulunmakta ve niteliği bakımından Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin işbölümü alanı içine girmektedir. Ne var ki; 9....

          UYAP Entegrasyonu