Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İşçilik alacakları ile ilgili davada davalı Sosyal Sigortalar Kurumu hasım olmadığına göre, açılmamış sayılmasına karar verilen davada, konusu para ile değerlendirilmeyen hizmet tesbiti talebi üzerinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca, davalı Kurum lehine maktu avukatlık ücreti yerine, işçilik alacakları üzerinden nispî avukatlık ücretine hükmolunması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. Ne var ki bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden H.U.M.K.'nun 438/7. maddesi gereğince hüküm bozulmamalı düzeltilerek onanmalıdır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün üçüncü fıkrasında yer alan avukatlık ücretine ilişkin " 970.00 YTL." rakamı silinerek yerine " 400.00 YTL." rakamının yazılmasına ve hükmün bu düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 28.05.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Sözleşmelerde davacı idarenin işçilik ücretlerinden ve tazminatlarından sorumlu olduğuna dair açık herhangi bir hükme rastlanılmamıştır. Yargıtay'ın son dönem içtihatlarında sözleşme hükümlerinde yüklenici tarafından ödenen işçilik alacaklarının idarenin ödeyeceğine dair özel hüküm bulunması halinde bu sözleşme hükmü esas alınır. Sözleşmede bu yönde bir hüküm bulunmaması halinde işçilik alacaklarından yüklenici firmalar sorumlu tutulmalıdır. İdarenin ödenen işçilik alacaklarından sorumluluğu bulunmamaktadır. Yine idarenin müteselsilen sorumluluğu gereği ödediği işçilik alacaklarının sorumluluğu da yine yüklenici firmalardadır. Taraflar arasında imzalanan sözleşmeler incelenmiş, davacı idarenin işçilik alacaklarından sorumlu olduğuna dair bir madde tespit edilememiştir. Bu halde davacının ödenen işçilik alacakları nedeniyle herhangi bir sorumluluğu bulunmamaktadır....

      K A R A R Mahkemece taraflara 09.10.2007 tarihinde Tefhim olunan kısa karada işçilik alacakları ile ilgili hüküm kurulduğu halde gerekçeli kararda işçilik alacakları ile ilgili hüküm kurulmayarak kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki doğmuştur. Bu nedenle gerekçeli karar örneğinin davacıya tebliğ edilmesi, tebligat parçasının konulduktan ve temyiz süresi beklendikten sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahalli mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 05.05.2008 gününde oybirliği ile karar verildi....

        Davanın kısmen kabulüne dair önceki kararda, davacı tarafından dosyaya sunulan ... 2004 yılı maaş listesinde belirtilen miktar esas alınarak hüküm kurulması ve 01.01.2004-05.04.2006 tarihleri arasında brüt 1.031.98 TL ücretle çalıştığının tespitine karar verilmesi üzerine Dairemizin 05.02.2018 tarihli ilamı ile davacı tarafından sunulan belgede işverenin kaşe ve imzası olmadığından yazılı delil başlangıcı olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığı, işçilik alacakları davasında davacının 05.04.2006 tarihinde ücretinin 725.00 TL olduğu kabul edilerek hüküm kurulmuş ise de işçilik alacakları davasında esas alman ücretin son ayın primi ve kazancına esas alınabileceği yönünden bozulmuştur....

          Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davanın hizmet tespiti ile birlikte bir kısım işçilik alacaklarının tahsili istemi ile açıldığı 27.09.2006 tarihli duruşmada işçilik alacaklarına ilişkin davanın tefrik edilerek hizmet tespiti davasının bu dosya üzerinden yürütülmesine karar verildiği,bu davanın açıldığı tarihte davacının bu davanın davalısı olan ... oğlu A.. A..'ten farklı olan ... oğlu A.. A.. aleyhine ... AH (İş) Mahkemesinde de ayrı bir hizmet tespiti ve işçilik alacakları istemli dava açtığı,bu davada da işçilik alacaklarının tefrik edildiği, böylece davacının iki ayrı A.. A.. aleyhine iki ayrı mahkemede aynı tarihte hizmet tespiti ve işçilik alacakları davası açtığı, her iki dosyada da işçilik alacaklarının tefrik edildiği,her iki mahkemede açılan tespite ilişkin sürelerin ve davalıların farklı kişiler olduğu anlaşılmaktadır....

            İnceleme konusu karar,işçilik alacakları ve davacının hizmet sözleşmesinin teminatı olarak düzenlenen senet nedeniyle davalı işverene borcu bulunmadığının tespiti ile birlikte hizmet tespiti istemine ilişkin olup davacı tarafından hizmet tespiti talebinin atiye bırakıldığı ve kararın bu yönüne dair davacı temyizinin olmadığı,davacının ve davalının temyizinin işçilik alacağına yönelik bulunduğu,mahkemece davanın esasına ilişkin verilen kararın işçilik alacağına ilişkin olduğu ve böylece temyiz incelemesinin işçilik alacakları ile sınırlı olduğu anlaşılmakla yukarıda belirtilen iş bölümü kararının "B) Ortak Hükümler " bölümünün (9.) bendine göre uyuşmazlığı doğuran asıl hukuki ilişkinin iş akdinin sona ermesinden kaynaklanan alacak istemi olduğu anlaşılmakla temyiz incelemesini yapma görevi Dairemizin iş bölümü alanı dışında bulunmakta ve niteliği bakımından Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin iş bölümü alanı içine girmektedir. Ne varki; 9....

              İnceleme konusu karar, işçilik alacakları ile birlikte hizmet tespiti istemine ilişkin olup davacı tarafından hizmet tespiti talebi atiye bırakılmış olup, bu yönde davacı temyizinin bulunmadığı ve davalı Kurumun temyizinin ise davaların ayrılmasına ilişkin olduğu ancak hizmet tespiti talebinin davacı tarafından takipsiz bırakılması ve davalı Kurum lehine de vekalet ücretine hükmedilmiş olması nedeniyle davalı Kurumun kararı temyiz etmekte hukuki yararının da bulunmadığı,davalı işverenin temyizinin ise işçilik alacağına ilişkin olduğu ve mahkemece davanın esasına ilişkin verilen kararın işçilik alacağına yönelik bulunduğu anlaşılmakla temyiz incelemesinin işçilik alacakları ile sınırlı olduğu ve yukarıda belirtilen iş bölümü kararının "B) Ortak Hükümler " bölümünün (9.) bendine göre uyuşmazlığı doğuran asıl hukuki ilişkinin iş akdinin sona ermesinden kaynaklanan alacak istemi olduğu anlaşılmakla temyiz incelemesini yapma görevi Dairemizin iş bölümü alanı dışında bulunmakta ve niteliği bakımından...

                İnceleme konusu karar, işçilik alacakları ile birlikte hizmet tespiti istemine ilişkin olup davacı tarafından hizmet tespiti talebi atiye bırakılmış olup, bu yönde davacı temyizinin bulunmadığı ve davalı Kurumun temyizinin ise davaların ayrılmasına ilişkin olduğu ancak hizmet tespiti talebinin davacı tarafından takipsiz bırakılması ve davalı Kurum lehine de vekalet ücretine hükmedilmiş olması nedeniyle davalı Kurumun kararı temyiz etmekte hukuki yararının da bulunmadığı,davalı işverenin temyizinin ise işçilik alacağına ilişkin olduğu ve mahkemece davanın esasına ilişkin verilen kararın işçilik alacağına yönelik bulunduğu anlaşılmakla temyiz incelemesinin işçilik alacakları ile sınırlı olduğu ve yukarıda belirtilen iş bölümü kararının "B) Ortak Hükümler " bölümünün (9.) bendine göre uyuşmazlığı doğuran asıl hukuki ilişkinin iş akdinin sona ermesinden kaynaklanan alacak istemi olduğu anlaşılmakla temyiz incelemesini yapma görevi Dairemizin iş bölümü alanı dışında bulunmakta ve niteliği bakımından...

                  Kaldı ki işçilik alacakları dosyasında ücret hesap pusulalarında ücretsiz izin sürelerinde çalıştığı kabul edilmiştir. Bu kuvvetli delil niteliğindedir....

                    Dosyadaki kayıt belgelerden; davacının davalı Kurumda tescilinin bulunmadığı, davalı işyerinden bildirilmiş hizmetinin olmadığı, ücret bordrosunun verilmediği, işyerinin 5.8.1991 tarihinde yasa kapsamına alındığı, davalı işverence 1.2.2008-14.4.2008 tarihleri arasında işe devam kartının düzenlendiği, davacının işyerinde 14.4.2008 tarihinde geçirmiş olduğu iş kazası nedeniyle hem iş kazası maddi ve manevi tazminat hem de bir kısım işçilik alacakları istemiyle açmış olduğu davada verilen 25.9.2008 tarihli ayırma kararı üzerine, işçilik alacakları davasının 2008/225 Esas sayısıyla devam ederken, 6.11.2008 tarihinde verilen birleştirme kararıyla bu dava ile birleştirildiği anlaşılmaktadır. H.U.M.K.’nun 388/son maddesi gereğince, hüküm kısmında istek sonuçlarından her biri hakkında taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların mümkünse sıra numarası altında birer, birer, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir....

                      UYAP Entegrasyonu