WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dairemizce yapılan değerlendirmede; Davalı alacaklı tarafından davacı borçlu aleyhine hapis hakkına dayalı olarak rehnin paraya çevrilmesine dayalı takipte borçlu alacaklı ile kira ilişkisinin hiçbir zaman oluşmadığını, bu nedenle yapılan takibe, kira ilişkisine, alacak miktarına, faize ve faiz oranına açıkça itiraz edildiği, icra müdürlüğünün 19/07/2020 tarihinde icra takibinin durdurulmasına karar verdiği anlaşılmıştır. Bu durumda borçlu hapis hakkına yönelik şikayet veya itirazlarını takibin şekline göre icra dairesine veya icra mahkemesine yapılması gerekir. Borçlu hapis hakkına karşı çıkmak isterse bunu ödeme emrine itiraz yolu ile ileri sürebilir....

Mahkemece, davanın görev yönünden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK'nun Sulh Hukuk Mahkemelerinin görevini düzenleyen 4. maddesinin 1/a bendi gereğince kiralanan taşınmazların İcra ve İflas Kanunu'na göre ilamsız icra yolu ile tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalar sulh hukuk mahkemesinin görevine girmektedir. Mülga 1086 Sayılı HMUK.dan farklı olarak bu düzenlemede miktar ayırımı yapılmaksızın tahliye, alacak, tazminat, kiracılık sıfatının tespiti gibi tüm kira ilişkisinden kaynaklanan uyuşmazlıkların çözüm yeri sulh hukuk mahkemesi olarak gösterilmiştir. Somut olayda; dava, Maden Kanununun 15. maddesi gereğince buluculuk hakkına dayalı alacak istemine ilişkin olup taraflar arasında herhangi bir kira ilişkisi yoktur....

    Maddesine dayalı itirazın kaldırılması istemine ilişkindir. İzmir 1. İcra Müdürlüğünün 2021/4380 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, takip alacaklısı davacılar tarafından davalı şirket aleyhine 01/10/2010 başlangıç tarihli kira sözleşmesi ile 03/09/2020 tanzim tarihli tahliye taahhüdüne dayalı olarak takip yapıldığı, borçluya örnek 14 tahliye emrinin 28/04/2021 tarihinde tebliğ edildiği, takibe borçlu vekili tarafından yasal sürede takibe dayanak kira sözleşmesinin Delta Akaryakıt A.Ş....

    İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle: TBK'ya göre kiraya verenin kira süresinin bitmesine dayanarak sözleşmeyi sonlandıramayacağını, ancak 10 yıl sonra bu hakkın doğacağını, nitekim TBK madde 347'de ''Konut ve çatılı işyeri kiralarında kiracı, belirli süreli sözleşmelerin süresinin bitiminden en az onbeş gün önce bildirimde bulunmadıkça, sözleşme aynı koşullarla bir yıl için uzatılmış sayılır. Kiraya veren, sözleşme süresinin bitimine dayanarak sözleşmeyi sona erdiremez....

    DAVA Davacılar vekili; müvekkillerinin, davalı ile 05.01.2008 başlangıç tarihli ve 3 yıl süreli kira sözleşmesini imzaladığını, kira bedelinin 2009 yılı için aylık 2.500,00 TL olarak belirlendiğini, davalının 2009 yılı Şubat ayı kira bedelinin tamamı ile taşınmazı tahliye ettiği tarihe kadar olan bakiye kira bedelini ödemediğini, kiralananı tahliye etmeden önce taşınmaza maddi zarar verdiğini, yaptırılan tespit sonucu zararın 24.750,00 TL olduğunun ve 3 aylık sürede giderilebileceğinin rapor edildiğini ileri sürerek; 24.750 TL maddi tazminat, 3.750 TL ödenmemiş kira bedeli, 3 aylık onarım süresi karşılığı 3 aylık kira bedeli 7.500,00 TL, 4.000,00 TL kira kaybı tazminatı, 339,45 TL tespit gideri olmak üzere toplam 41.365,45 TL'nin davalıdan tahsilini talep etmiş, 08.03.2012 tarihli ıslah dilekçesi ile eski hale getirme için gerekli onarım masraf alacağını 1.026,00 TL daha artırmışlardır. II....

      Ancak Anayasa'nın 13. ve 35. maddeleri uyarınca mülkiyet hakkına yönelik müdahalenin kanuna dayanması, kamu yararı amacı taşıması ve ayrıca ölçülülük ilkesi gözetilerek yapılması gerekmektedir. (Recep Tarhan ve Afife Tarhan, B. No: 2014/1546, 02/02/2017, § 62). Mülkiyet hakkına yönelik müdahalelerde ilk incelenmesi gereken ölçüt kanuna dayalı olma ölçütüdür. Bu ölçütün sağlanmadığı tespit edildiğinde diğer ölçütler bakımından inceleme yapılmaksızın mülkiyet hakkının ihlâl edildiği sonucuna varılacaktır. Müdahalenin kanuna dayalı olması, iç hukukta müdahaleye ilişkin yeterince ulaşılabilir, belirli ve öngörülebilir kuralların bulunmasını gerektirmektedir. (Türkiye İş Bankası A.Ş. [GK], B. No: 2014/6192, 12/11/2014; Ford Motor Company, B. No: 2014/13518, 26/10/2017; Necmiye Çiftçi ve diğerleri, B. No: 2013/1301, 30/12/2014, § 52). Ölçülülük ilkesi elverişlilik, gereklilik ve orantılılık olmak üzere üç alt ilkeden oluşmaktadır....

        Dava, muarazaanın meni ve kira sözleşmesinin belirsiz süreli kira sözleşmesine dönüştüğünün tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece,davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, dava dilekçesinde taraflar arasında akdedilen 10 yıllık kira sözleşme süresinin 24.05.2011 tarihinde sona ermesine rağmen süre dolmadan ya da İ.İ.K. 272 maddesi gereği süre dolduktan sonra bir ay içinde taşınmazın tahliyesi istenmediğinden B.K. 263. md. uyarınca kira sözleşmesinin belirsiz süreli kira sözleşmesine dönüştüğünü, kira süresinin uzamasından yaklaşık yedi ay sonra taşınmazın tahliyesinin talep edildiğini belirterek, muarazaanın meni ve kira sözleşmesinin belirsiz süreli kira sözleşmesine dönüştüğünün tespitine karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili,davacının fuzuli şagil olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece,davanın reddine karar verilmiştir. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK.'...

          Mahkemece daha önce, bilirkişi raporu ile işyeri vasfındaki dava konusu taşınmazın 04.06.2013 tarihinden başlayan yeni kira dönemi için aylık kira bedelinin net 900,00 TL olarak tespitinin uygun olduğunun bildirildiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne ve dava konusu taşınmazın satın alındığı 04.06.2013 tarihinden tahliye edildiği 26.03.2014 tarihine kadar olan dönem için aylık kira bedelinin 900,00 TL olarak tespitine karar verilmişken, davalının temyizi üzerine, Dairemizin 21.10.2014 tarih ve .... sayılı ilamı ile; “Yeni kira döneminde hüküm ifade edecek kira artışının hangi tarihten itibaren geçerli olacağının, tespiti istenen dönem için açılan davanın süresinde olup olmadığının belirlenebilmesi için, kira sözleşmesinin başlangıç tarihinin ve süresinin bilinmesi zorunludur....

            Davacı vekili, dava dilekçesinde; dava konusu taşınmazın Yapı Kredi Finansal Kiralama Anonim Ortaklığı tarafından satın alındığını ve 15/11/2011 tarihli sözleşme ile davacıya finansal kira sözleşmesi ile kiralandığını, finansal kiralama sözleşmesine göre sözleşme sonunda taşınmazın mülkiyetinin davacıya devredileceğini, davalının dava konusu taşınmazı önceki malik ile aralarında yaptığı kira sözleşmesine göre kullanmaya devam ettiğini ancak kira sözleşmesinin 01/09/2013 tarihinde sona erdiğini, davalıya işyerini tahliye etmesi için ihtarname gönderildiğini, dava konusu taşınmazı müvekkilinin ihtiyacı bulunduğu beyanla ihtiyaç nedeniyle davalının tahliyesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. 6098 Sayılı TBK.’nun 350/1. maddesi uyarınca ihtiyaç iddiasına dayalı olarak açılacak davalarda dava hakkı kural olarak kiraya verene aittir. Ancak kiraya veren durumunda olmayan malikin de bu davaları açabileceği içtihaden kabul edilmiştir....

              18/9/2010 tarihinden önce yapılmış ve süresi 5 yılı aşan sözleşmelerin bu tarihe kadar uyumlu hale getirilmesi gerektiğine karar verdiğini, kira sözleşmesinin 5 yıllık süresinin sona erdiğini, bakiye süresinin ifasının hukuken ve fiilen imkansız hale geldiğini; 15 yıllık süreyle kiracılık hakkına sahip olunacağı saiki ile davalıya kira bedelinin peşin ödendiğini, ayrıca bayilik sözleşmesi kapsamında işletme yatırım destek bedeli ödendiğini, akaryakıt istasyonunun inşaasına katkı da sağlayan duran varlık inşaat yatırımı ve alt yapı yatırımları yapılarak ödemelerde bulunduklarını belirterek; peşin ödenen 1.450.000 USD kira bedelinin kalan süreye göre iadesi gereken güncellenmiş değeri 1,023.944,76 USD'nin, 250.000 USD işletme yatırım destek bedelinin kalan süreye göre iadesi gereken güncellenmiş değeri 182.925,16 USD'nin ve duran varlık inşaat yatırımı olarak yapılan ödemeler toplamı 12.772,18 TL'nin güncellenmiş değeri 12.720,78 TL'nin sözleşmenin sonlandığı 15/12/2011 tarihinden itibaren...

                UYAP Entegrasyonu