İSTİNAF BAŞVURUSU: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; -Davacının davasında kötü niyetli olduğunu, zira davacının kendi hür iradesiyle iş akdini feshettiğini, bu konu ile ilgili tutulan tutanakların dosyada olduğunu, davacının iş akdinin feshine dayanak olduğunu iddia etmiş olduğu ücret alacağı ile ilgili olarak, davacıya daha önceden firmalarınca avans ödemesi olarak 5.000 TL yapıldığını, ödeme dekontunun dosya içeriğinde olduğunu, bilirkişi tarafından ücret alacağı hesaplanması esnasında bu tutarın bakiye ücret alacağından mahsup yapılmadığını, mahsup yapıldıktan sonra hesaplanan bakiye net ücret alacağının 452,18 TL olduğunu, buna ilişkin evrakların dosyada bulunduğunu, -Davacının, ücret alacağı nedeniyle iş akdini haklı nedenle fesih ettiğini beyan ettiğini, davacının ücret alacağı bakiyesinin 452,18 TL olduğunu, bu durumda 452.18 TL’lik bir ücret alacağı bakiyesi kalan davacının, ücret alamadığı iddiasına dayanarak haklı nedenle iş akdini fesh ettiğini beyan etmesi ve bu...
Davacının çalışma dönemi boyunca, haftalık yasal çalışma süresini aşan yüzlerce saat fazla mesai yaptığını, bu alacakların yüksek ücret üzerinden hesaplanarak hüküm altına alınması gerektiğini ifade etmiştir. Davacının yıllık izin ücretlerinin düşük ücretten hesaplanıp ödendiğini, yüksek maaş ve ekleri üzerinden hesaplama yapılması gerektiğini ifade etmiştir. Nisan ve mayıs ücretlerinin, düşük ücret üzerinden eksik ödendiğini, ücret farkının ödenmesi gerektiğini; davacının ubgt günlerinin tamamında çalıştığını, bu günlere ilişkin çalışmasının karşılığının alamadığını ve davacının hafta tatili günlerinde çalıştığını, çalıştığı bu günlerin karşılığının ödenmediğini, gerçek ücret ve ekleri üzerinden hesaplanarak ödenmesi gerektiğini ifade etmiş işçilik alacaklarına yönelik olarak; 100.-TL kıdem tazminatı alacağı, 100.-TL ihbar tazminatı alacağı, 100.-TL fazla mesai alacağı, 100.-TL hafta tatili alacağı, 100.-TL ubgt alacağı, 100.-TL yıllık izin alacağı, 100....
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, davacının temettü ikramiyesi, vekalet ücreti alacağı, fark ücret alacağı ve fark yıllık ücretli izin alacağının bulunduğu, bu gerekçelere dayalı olarak davacı tarafından yapılan feshin haklı bir fesih olduğu belirtilerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. D) Temyiz: Kararı, davalı vekili yasal süresi içinde temyiz etmiştir. E) Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2- Davacı “terfi ettirilecektim, ettirilmedim” gerekçesi ile fark ücret ve buna bağlı fark yıllık ücretli izin alacağı talep etmiştir. Mahkemece davacının terfi ettirilmediği için fark ücret alacağı ve fark yıllık ücretli izin alacağı hüküm altına alınmışsa da Mahkemenin uygulaması hatalıdır....
dilekçesinde davacıya dönemler halinde asgari ücretin altında ödendiği belirtilen ücretler ile ödenmesi gereken asgari ücret miktarları arasındaki farka göre, banka kayıtları da dikkate alınarak davacının ödenmediğini iddia ettiği ücret alacağının hesaplandığı, hesaplanan ücret alacağının ödendiğinin davalı tarafça ispatlanamadığı, ilk alınan bilirkişi raporunda yapılan bu hesaplamanın dosya içeriğine uygun olduğu, mahkemece alınan ilk alınan bilirkişi raporuna göre davalı tarafından ödendiği ispatlanamayan eksik ücret alacağının net 15.222,23 TL olarak belirlendiği, davacının bu miktarda ücret alacağına hak kazandığı, mahkemenin de hüküm fıkrasının 6.bendinde davanın ücret alacağı yönünden kabulü ile net 15.222,23 TL ücret alacağına hükmettiği, bu yönden ücret alacağı miktarının hüküm fıkrasında doğru olarak belirlenmesine rağmen, mahkemece hüküm fıkrası ile çelişki oluşturacak şekilde ücret alacağı ile ilgili olarak gerekçe oluşturulması hatalıdır....
SONUÇ: Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, yukarıda yazılı sebepten, İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının ücret fark alacağı ve yol parası fark alacağı bentlerinin tamamen çıkartılarak yerine; “ -Brüt 2.066,09 TL fark ücret alacağı talebinin kabulü ile; brüt 500 TL’lik kısmına dava tarihinden,bakiyesine ıslah tarihinden itibaren işleyecek bankalarca uygulanan en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, “ -Brüt 2.266,00 TL yol parası ücret alacağı talebinin kabulü ile; brüt 300 TL’lik kısmına dava tarihinden,bakiyesine ıslah tarihinden itibaren işleyecek bankalarca uygulanan en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,”rakam ve sözcüklerinin yazılmasına hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 27.01.2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ DAVA : Davacı, ücret alacağı, ilave tediye alacağı, milli bayram ücreti ve Toplu İş Sözleşmesi'nden kaynaklanan alacakların ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....
Somut olayda, davacı- karşı davalı işverene gönderdiği ihtarnamede ücret alacağı bakımından bir tablo oluşturmuş ve tabloya göre işverenden 107.167,00 TL ücret alacaklısı olduğunu, bundan 73.725,00 TL avans borcu mahsup edildiğinde 32.442,00 TL ücret alacağı kaldığını belirtmiştir. Tablo incelendiğinde; davacının her bir ödeme için ayrı ayrı ay ve yılı belirtilmek sureti ile 64.000,00 TL ücret ödemesini kabul ettiği ve ödenen bu tutar ile birlikte avans borcunu mahsup ettiğinde kalan ücret alacağını belirlediği; buna göre de tabloda 2011 yılından işverenin hiç borcu bulunmadığının ve 2012 yılından olan borcunun ise 5.156,00 TL olduğunun belirtildiği anlaşılmaktadır. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda ise, davacı tarafından kendisine ödendiği kabul edilen 64.000,00 TL'lik miktar sırasıyla 2004 yılından itibaren zamanaşımına uğramış olan ücret alacaklarından mahsup edilmiş ve davacının 96.166,67 TL ücret alacağı olduğu belirlenmiştir....
Hükme dayanak bilirkişi raporunda ücret alacağı açısından yeterli veri olmadığı sebebiyle hesaplama yapılmamış ve buna dayanarak ücret alacağı reddedilmişse de bu red hatalıdır. Şöyle ki mahkemece ücret alacağının reddine ilişkin hiç bir gerekçe oluşturulmamıştır. Talebin gerekçesiz reddi hatalıdır. Ücretin ödendiğini ispat yükü davalı işverenin üzerinde olup, davalı işveren ücret bordrosu sunmuşsa da ücret bordrolarındaki imzaların davacının eli ürünü olmadığı Adli Tıp raporuyla anlaşılmıştır. Davacının talep dönemi içerisinde hakettiği ücretlerin ödendiği davalı işveren tarafından usulünce yazılı belge ile kanıtlanamadığından davacının noksan ödendiğini iddia ettiği 5.895,00 TL ücret alacağının bulunduğunun kabulü zorunludur. Mahkemece davacının bu miktar ücret alacağı olduğu kabul edilerek ve ıslah dilekçesi de dikkate alınarak ücret alacağının kabulü gerekirken talebin gerekçesiz reddi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir....
Yukarıda izah edilen sebeplerle, davacının ücret alacağının tamamının dava açıldıktan sonra davalı tarafından ödendiği gözetilmeksizin, mahkemece ücret alacağı talebinin kabulüne karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir. F) Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 23/01/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ DAVA :Davacı, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, ücret alacağı, vergi iadesi alacağı, yemek ücreti, izin ücreti, fazla çalışma ücreti ile para alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır. Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I A) Davacı İsteminin Özeti: Davacı, iş sözleşmesini ücretlerinin ödenmemesi nedeniyle haklı olarak feshettiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatı ile ücret alacağı, vergi iadesi alacağı, yemek alacağı, izin ücreti, para alacağı ve fazla çalışma ücreti alacaklarını istemiştir....