Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili, öncelikle zamanaşımı def'inde bulunulduğunu, alacağın zamanaşımına uğradığını, satış vaadi sözleşmesinin geçersiz olduğunu, kooperatiflerde temsil ve ilzam çift imza ile mümkün olduğunu, davacının kooperatifin ortağı olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. ... 2....

    GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : İDDİA VE SAVUNMALARIN ÖZETİ : Davacı vekili görevsiz mahkemeye sunduğu 04.01.2016 tarihli dava dilekçesinde; müvekkilinin davalı kooperatifin 11.06.2013 tarihli yönetim kurulu kararıyla davalı kooperatife üye olduğunu, bu kararda yönetim kurulunca belirlenen aidatlar peşin ve vade tarihlerinde ödendiğinde .....müvekkiline devredileceğinin vaad edildiğini, müvekkilinin belirlenen aidatları belirlenen tarihlerde eksiksiz olarak ödediğini, kooperatife hiç borcu kalmadığını ileri sürerek, öncelikle dava konusu dairenin, kooperatif adına kayıtlı olmaması halinde emsal bir dairenin tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tesciline; bunun mümkün olmaması halinde müvekkilince ödenen tutarın dava tarihine taşınacak bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

      DELİLLER, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında, HMK'nın 355.maddesi uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda; Dava kat karşılığı inşaat sözleşmesi nedeniyle tapu iptali ve tescil, mümkün olmaması halinde tazminat talebine ilişkindir....

      Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, mahkemenin 1990/234 E. 2006/24 K. sayılı (bozma sonrası 2009/44 E., 2009/78 K.) dosyasında verilen kararın işbu dosya açısından kesin hüküm mahiyetinde olduğu gerekçesiyle, davanın kesin hüküm nedeni ile reddine karar verilmiştir. Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir. Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil mümkün olmadığı takdirde sözleşmenin geriye etkili olarak feshi istemine ilişkindir. Mahkemece dava kesin hüküm nedeniyle reddedilmiş ise de; kesin hükme esas davada sözleşmeye konu yapı imara uygun hale getirilmediğinden kurulan ret hükmü, yapının imara uygun hale getirilmesi her zaman mümkün olduğundan, işbu davadaki sözleşmedeki paylaşım uyarınca tapu iptali ve tescil istemi bakımından kesin hüküm teşkil etmez....

        Dosyada bulunan kanıt ve belgelerden; Antalya İli, Konyaaltı İlçesi, Arapsuyu Mahallesi, 125 parsel sayılı taşınmazın 1976 yılında yapılan tapulama çalışmalarında davacılar murisi Mustafa Ege adına tespit ve tescil edilmesinden sonra, ... tarafından tapu kaydının iptali ve müdahalenin önlenmesi ve kal istemi ile Antalya 2....

          Dosyada bulunan kanıt ve belgelerden; Antalya İli, Konyaaltı İlçesi, Arapsuyu Mahallesi, 125 parsel sayılı taşınmazın 1976 yılında yapılan tapulama çalışmalarında davacılar murisi Mustafa Ege adına tespit ve tescil edilmesinden sonra, ... tarafından tapu kaydının iptali ve müdahalenin önlenmesi ve kal istemi ile Antalya 2....

            Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile tapu iptal tescil ve temliken tescil taleplerinin reddine, 41.970,00 TL nin 24.02.2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacılardan ...'a ödenmesine, 41.970,00 TL'nin 24.02.2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp dava dilekçesi ekinde sunulmuş olan mirasçılık belgesindeki davacılardan ... mirasçılarına miras hisseleri oranında ödenmesine, karar verilmesi üzerine; hüküm, davacılar ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, öncelikle haricen satın alma ve zilyetlik nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, yerinde görülmemesi halinde TMK 724. maddesi gereğince tapu iptali ve tescil, bu isteklerinin de yerinde görülmemesi halinde ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir. 1....

              A.Ş.nin işten el çektirilerek yapılan inşaatlara Belediye tarafından el konulduğunu ileri sürerek, taşınmazın tapu kaydının iptali ile adına tesciline, satışa konu taşınmazın eksiksiz hali ile rayiç değeri üzerinden belirlenecek tazminattan 5.000,00 TL ile taşınmazın teslim tarihi olan 30.06.2009 tarihinden itibaren işleyecek kira bedeli ve uğranılan müspet zararın ticari faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, tapu iptali ve tescil talebinin mümkün olmaması halinde evin bedeli için ödenen bedelden 10.000,00 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalılardan tahsili ile evin teslim edilmesi gereken tarihten bu yana işleyecek rayiç kira bedeli ve uğranılan müspet zararın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. II. CEVAP 1....

                HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, eşi... ile birlikte emlakçı ... aracılığında davalı ... ile 22.06.2012 tarihinde alım-satım komisyon anlaşması akdederek kiracısı olan dükkanı 140.000,00 TL bedelle satın aldıklarını, bedelin bütün halinde görülen tüm dükkan için ödendiğini, oysa tapuda sadece 3 nolu bağımsız bölüm devredildiğini, 2 nolu bağımsız bölümün devredilmediğini, bütün olarak dükkan şeklinde kullanıldığı için her iki taşınmaz için bedel ödendiğini, ihtar üzerine durumu öğrendiğini, dükkanı satın aldıktan sonra eski kiracıya aynı şekilde kiraya verdiğini ileri sürerek, 2 nolu bağımsız bölümün davalı adına olan tapu kaydının iptali ile adına tesciline, bunun mümkün olmaması halinde satış sözleşmesinin feshine, satış tarihi ödenen bedelin davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir....

                  dan miras kalıp aynı parselde 268/369 payın davacılar ve davalılar tarafından 2000/453-633 sayılı kesinleşen şufa hakkına dayalı tapu iptali ve tescil dosyasında davalı olan kardeşlerinin şufa bedelini ödeyecek paraları olmadığını, davacıların şufa bedelini depo etmeleri halinde şufa hükmüyle kazanılan payın davacılara ait olacağını beyan etmeleri üzerine, davacılar tarafından şufa bedelinin kesinleşen şufa dosyasında ödendiğini belirterek ... arasında yapılan sözlü anlaşma gereğince tapu iptali ve tescil, mümkün değilse alacağın tahsilini istemiştir. Davalılar, ... ve ... 30.04.2007 tarihli celsede imzalı beyanları ile davayı kabul etmişlerdir. Davalılar, ..., ... ve ... vekili taraflar arasında sözleşme bulunmadığı "davacılara ayrıca davalılar tarafından hisselerine düşen miktarlarda ödenmiştir" ifadesiyle davanın reddini savunmuştur. Diğer davalılar, davaya cevap vermemiştir....

                    UYAP Entegrasyonu