Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının eşi Mahmut Arslan' ın Hollanda' da çalıştığı ve 21/07/2013 tarihinde öldüğü, Türkiye' de 1097 gün 506 sayılı Kanun kapsamında 18/06/1967 tarihinden itibaren hizmetinin bulunduğu, davacıya 01/08/2013 tarihinden itibaren kısmi sözleşme ölüm aylığı bağlandığı, Davacının, eşinin Türkiye'deki hizmetine istinaden tam ölüm aylığı bağlanmasını (kısmi ölüm aylığının tam aylığa çevrilmesini) talep ettiği ancak Kurumun, davacının Hollanda'da ölüm aylığı alması nedeniyle bu ülkedeki tüm süreyi borçlanmadan ülkemizden ölüm aylığı almasının mümkün olmadığı gerekçesiyle istemi reddettiği anlaşılmaktadır. Davacının eşinin ölüm tarihi21/07/2013 olup 5 yıl sigortalılık süresi ve 900 gün prim ödemesi halinde ölüm aylığına hak kazanması mümkündür. Davacının eşinin 5 yıldan fazla sigortalılık süresi ve 1097 gün tamamı Türkiye'de geçen prim ödemesi bulunmaktadır....
"İçtihat Metni" Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi Dava, itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatına hükmedilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın reddine karar verilmiştir. Hükmün, davacı Kurum avukatınca temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dava, davalı ...'na 20.02.1995 tarihinde ölüm aylığı bağlanmış olup 30.03.2009 tarihi itibariyle köy muhtarı seçilip Bağ-Kur'a tabi çalışması devam ederken ölüm aylığı aldığı tespit edilerek 26.03.2012 tarihinde itibaren ölüm aylığının kesildiği ve 26.04.2009 - 25.03.2012 dönemlerine ilişkin yersiz ödemelerin tahsiline ilişkin olup yasal dayanak 5510 sayılı Yasanın 96. maddesidir. Somut olayda davalı, ......
Mahkemece davanın kısmen kabulü ile, davacının babasından dolayı ölüm aylığı bağlanmasına ilişkin talebinin reddine dair Kurum işleminin kısmen iptaline ve davacıya babasından dolayı 01.06.2009 tarihinden itibaren ölüm aylığı bağlanması gerektiğinin tespitine karar verilmiştir. Dosyada ki kayıt ve belgelerden ....04.1958 doğumlu olan davacının ........1978 tarihinde evlendiği, davacının babası olan ve ....06.1995 tarihinde vefat eden ...'ın 01.04.1950 – ....04.1974 tarihleri arasında 506 sayılı Kanun kapsamında sigortalı olduğu, davacının eşi olan ve ....01.1990 tarihinde vefat eden ...'ın ise ....02.1976 – ....01.1990 tarihleri arasında 506 sayılı Kanun kapsamında sigortalı olduğu, davacıya ....02.1990 tarihinden itibaren ölen eşinden dolayı 506 sayılı Kanun uyarınca ölüm aylığı bağlandığı, davacının 07.05.2014 tarihinde Kuruma müracaat ederek babasından dolayı da ölüm aylığı talep ettiği, ancak Kurumun davacının bu talebini reddettiği görülmüştür....
"İçtihat Metni"İş Mahkemesi Dava, Kurum'un ölüm aylığı kesme ve borç çıkarma işleminin iptali ile ölüm aylığı bağlanması istemine ilişkindir. Mahkeme, ilamda belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar vermiştir....
ve ... 01/04/2008 tarihinden itibaren ölüm aylığı bağlanmışsa da 17/04/2007 tarihinde ... ölüm aylığı isteğinde bulunduğundan, davacı hak sahiplerine sigortalının istek tarihini izleyen aybaşından itibaren ölüm aylığı bağlanmasına karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir. Mahkemece yapılacak iş; davacı çocuklara 01/04/2008 tarihinde ölüm aylığı bağlandığından, bu tarihe kadar ölüm aylığı bağlanmasına, davacı eş ise 24/08/2007 tarihinde evlendiğinden bu tarihe kadar ölüm aylığı bağlanmasına karar vermekten ibarettir. O halde, davacıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ:Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 17/04/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....
K A R A R Dava, davacının oda kaydının geçersizliği nedeniyle müfettiş raporuna dayanılarak emekliliğinin iptaline ilişkin Kurum işleminin iptali ile hizmet süresinin geçerli sayılarak yaşlılık aylığının kesildiği tarihten itibaren yasal faizi ile birlikte tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, “Davacının davasının KABULÜ ile;davalı Kurum tarafından davacıların murisi ... hakkında tesis edilen emekliliğin iptaline ilişkin işlemin İPTALİ ile davacıların murisi ...' nin kurumca iptal edilen sigortalılık süresinin başlangıçtan itibaren geçerli sayılması ve davacıların murisi ...'ya 01/06/2005 tarihinden, vefat ettiği tarihe (14/08/2013) kadar yaşlılık aylığı bağlanması ve vefat tarihinden sonra davacılara ölüm aylığı ödenmesi gerektiğinin TESPİTİNE,” karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, aksine kurum işlemin iptali ile ölüm aylığı bağlanması gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde, davanın kısmen kabulüne, davacının babasından dolayı ölüm aylığı bağlanmasına ilişkin talebinin zımnen reddine dair Kurum işleminin kısmen iptali ile davacının eşinden almış olduğu ölüm aylığına ek olarak babası ...'ten dolayı 01/06/2010 tarihinden itibaren ölüm aylığı bağlanması gerektiğinin tespitine karar verilmiştir....
Mahkemece, Tarım Bağ-Kur sigortalı olunan sürelerle, SSK sigortalısı olunan süreler ve askerlik borçlanması dikkate alındığında davacının miras bırakanının toplam 3 yıl 4 ay 4 gün hizmetinin bulunduğu, 05.11.2006 ölüm tarihinde yürürlükte bulunan mevzuata göre ölüm aylığı bağlanabilmesi için gerekli bulunan 5 tam yıl sigortalılığının bulunmadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş ve bu karar süresinde davacı vekilince temyiz edilmiştir. Ölüm aylığından yararlanma koşullarının yer aldığı 1479 sayılı 41. maddesinde ölüm tarihinde en az beş tam yıl (maddedeki düzenlemenin yürürlüğe girdiği 02.08.2003 tarihinden önceki dönemde ölüm olayının gerçekleşmesi halinde üç tam yıl) sigorta primi ödemiş olan sigortalının hak sahiplerine talepleri halinde aylık bağlanacağı belirtilmiş olup, davacı murisinin 05.11.2006 tarihinde öldüğünün anlaşılmasına göre, sahibine ölüm aylığı bağlanabilmesi için 5 tam yıl hizmetinin bulunması gerektiğine ilişkin yerel mahkemenin değerlendirmesi doğrudur....
İş bu dava ile davacı; askerlik borçlanmasının geçerliliği ile, fiili hizmet süresi ve askerlik süresi toplamının emeklilik için gereken yasal hizmet süresi şartını oluşturduğunun tespitini istemiştir.Bozma ilamı sonrası ve bozma içeriği doğrultusunda ibraz edilen 21.05.2009 tarihli dilekçe ile de, murise ait hizmetlerin geçerliliği ile, ölüm aylığı bağlanması olarak,isteme açıklık getirilmiştir. ........ Mahkemece, askerlik borçlanma talebinin geçerliliğine ve emeklilik için yasal hizmet süresi şartının oluştuğunun tespitine,denilmek suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.Fakat anılan bu hüküm de, HUMK 388 ve 389.maddelerinde öngörülen unsurları içermediği gibi, infaza da elverişli değildir. Çünkü, dava,askerlik borçlanmasının geçerliliği ile muris eşten dolayı ölüm aylığı bağlanması istemine ilişkin olup; hükümde emeklilik halinden bahsedildiği gibi,ölüm aylığı başlanğıç tarihi konusunda bir belirleme de yapılmamıştır....
İlgisi nedeniyle, davacı tarafça babasından dolayı ölüm aylığı bağlanmasına ilişkin tahsis talebi üzerine Kurumca ölüm aylığı bağlanıp bağlanmadığı sorularak, ilgili bilgi ve belgeler ile ölüm aylığı bağlanmışsa tahsis dosyasının sıralı ve onaylı bir örneğinin celbiyle dosya arasına alındıktan sonra gönderilmek üzere, dosyanın ilk derece mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, temyiz itirazlarının bu noksanlık giderilip dosya geldikten sonra incelenmesine, 20/09/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi....