Hukuk Dairesince; sözleşme tarihinde ödenen paranın denkleştirici adalet ilkesine göre dava tarihinde ulaştığı değer üzerinden davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile hüküm bozulmuştur. Mahkemece bozma ilamına uyularak; davanın kabulü cihetine gidilerek; sözleşmeye konu taşınmazın zilyetliğinin iade edilmesi kaydıyla 28.479,17 TL alacağın davalılardan tahsiline karar verilmiş; hüküm davalılar tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalıların aşağıdaki bendin dışındaki diğer temyiz itirazının reddi gerekmektedir. Ancak; dosya içeriğinden davalının 18.10.2011 günü yargılama devam ederken öldüğü, mirasçılarının davaya dahil edildiği, davacının da davalının mirasçısı olduğu anlaşılmaktadır....
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dava; harici yapılan miras payının devri sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde ödenen bedelin denkleştirici adalet ilkesi uyarınca sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre tahsili istemine ilişkindir. 4721 sayılı TMK'nın 677.maddesi uyarınca terekenin tamamı veya bir kısmı üzerinde miras payının devri konusunda mirasçılar arasında yapılan sözleşmelerin geçerliliği yazılı şekle bağlıdır. Taraflar arasında sözlü bir anlaşma yapılıp yazılı bir sözleşme bulunmadığından taraflar arasındaki miras payının devri sözleşmesi geçerli değildir. Bu hüküm uyarınca mahkemece tapu iptali ve tescil talebinin reddine karar verilmesi yerindedir. Ancak geçersiz bir sözleşme halinde taraflar verdiklerini sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iade edilir. Geçerli bir sebebe dayanmaksızın bir kişinin mal varlığından diğerinin mal varlığına kayan değerlerin eksiksiz iadesi denkleştirici adalet düşüncesine dayanır....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, davacı ile davalı arasında imzalanan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesine konu bağımsız bölümün tesliminin yapılmaması nedeniyle ödenen bedelin denkleştirici adalet ilkesi gereğince tahsili istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1-6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 114 üncü maddesinde "(1) Dava şartları şunlardır:... Aynı davanın, daha önceden kesin hükme bağlanmamış olması." düzenlemesi mevcuttur. 2....
Kural olarak geçersiz sözleşmeye dayalı taşınmaz alım satımlarında herkes verdiğini geri alır. 07.06.1939 tarihli ve 1936/31 Esas, 1939/47 Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı ile 10.07.1940 tarih ve 2/77 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı buna imkân tanımaktadır. Sözü edilen içtihadı birleştirme kararları uyarınca alıcı ancak, harici satış senedinde yer alan bedelin tahsiline karar verilmesini isteyebilir. Harici satış senedinde yer alan satış bedeli, denkleştirici adalet ilkesi göz önünde tutularak satış tarihinden dava tarihine kadar güncellenmek suretiyle hüküm altına alınması mümkündür. Bilindiği üzere, geçerli bir sebebe dayanmaksızın bir kişinin mal varlığından diğerinin mal varlığına kayan değerlerin eksiksiz iadesi denkleştirici adalet düşüncesine dayanır....
Taraflar verdiklerini sebepsiz zenginleşme kurallarına göre geri isteyebilir. Geçersiz satış sözleşmesi gereğince; diğerinin mal varlığına kayan değerlerin iadesi "Denkleştirici Adalet" düşüncesine dayanmaktadır. Denkleştirici Adalet İlkesi ise, haklı bir sebebe dayanmadan başkasının mal varlığından istifade ederek, kendi mal varlığını artıran kişinin elde ettiği kazanımı geri verme zorunda olduğunu ve gerçek bir eski hale getirme yükümlülüğünü ifade eder. Bu bakımdan, sebepsiz zenginleşmeye konu alacağın iadesine karar verilirken, taşınmazın satış bedelinin alım gücünün ilk ödeme günündeki alım gücüne ulaştırılması ve bu şekilde iadeye karar verilmesi gerekir. Bu güncelleme yapılırken, güncellemeye esas alınan somut veriler tek tek uygulanarak, ödeme tarihinden ifanın imkânsız hale geldiği tarihe kadar paranın ulaştığı değer her bir dönem için hesaplanmalı, sonra bunların ortalaması alınmalıdır....
Bu durumda davacıdan davalının mal varlığına geçen bedel sözleşmede yazılı bu bedel olup yukarıda açıklandığı üzere bu bedelin denkleştirici adalet ilkesine göre güncellenmesi gerekir. İDM tarafından bu hususta bilirkişi incelemesi yapılarak hüküm altına alınan bedelin denkleştirici adalet ilkesine göre (enflasyon, tüketici eşya fiyat endeksi, altın ve döviz kurlarındaki artış, asgari ücret artışları gibi ekonomik etkenlerin ortalamaları esas alınarak) uzman bilirkişi raporu ile hesaplandığı, hesaplamada esas alınan kriterlerin denkleştirici adalet ilkesi gereğince hesaplamaya uygun olduğu, bilirkişi raporunun gerekçeli denetime ve hüküm vermeye elverişli olduğu, yerel mahkemece hükme esas alınmasında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla davacı vekilinin bedele yönelik itirazları yerinde görülmediğinden reddi gerekmiştir....
Sözleşmenin yapıldığı tarihten itibaren sözleşmede yer alan bedelin TEFE – TÜFE endekslerindeki artışlar ile, altın, döviz fiyat ve kurlarındaki artışlar, işçi ve memur aylıklarındaki artışlar gözetilerek denkleştirici adalet kuralları uyarınca, dava tarihine kadar uyarlaması yapılarak dava tarihinde harici satış senedindeki miktarın ulaştığı değerin belirlenmesi için dosyanın bir bankacı, bir mülk sahibi ve bir mali müşavirden oluşacak üçlü bir heyete tevdii edilerek denkleştirici adalet kuralları da gözönünde bulundurularak harici satış senedindeki bedelin uyarlanma suretiyle dava tarihinde vardığı değerin belirlenmesinin istenmesi, buna ilişkin gerekçeli, Yargıtay ve tarafların denetimine açık rapor alınması, toplanan ve toplanacak deliller değerlendirilerek sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken bedel iadesi isteğine ilişkin olarak hüküm kurulmaması bozma nedenidir....
Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile, 66.205 TL maddi tazminat alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2- Dava; davacı ile davalı arasındaki 15/03/2004 tarihli taşınmaz satış sözleşmesi gereğince davalıya ödenen bedelin denkleştirici adalet ilkesi doğrultusunda alım gücüne tekabül eden şimdilik 100.000 TL'nin tahsili istemine ilişkindir. Sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre ödenen paranın denkleştirici adalet ilkesi gereğince iade edilmesi suretiyle haksız değer kaymalarının önlenmesi amaç edilmiştir....
Ç.., senedi ve satış ilişkisini doğruladığına göre; Mahkemece yapılacak iş; bu senede adi senet olarak geçerlilik tanımak, böylece adi senetle tapulu taşınmazın satışı geçerli olmayacağından, senet gereğince "alınanların karşılıklı iadesi" ilkesi gereğince alınan bedelin (senetde yazılı bedelden daha fazla bir miktar talep edildiği takdirde, denkleştirici adalet ilkesi" uyarınca, dava tarihi itibariyle hesaplattırılacak güncel değerinin talep de gözönüne alınacak) tahsiline karar vermekten ibarettir. Davaya konu senette satış bedelinin satıcı N.. U..'ya ödendiği belirtilmiştir. Davacının harici satış nedeniyle davalı yana ödediği harici satış bedelinin denkleştirici adalet ilkesine göre tazmini gerekir....
Davalı, tapusuz taşınmazın harici senetle davacıya satıldığını ve zilyetliğinin davacıya verildiğini savunmuş, davacı ise zilyetliğin verilmesine rağmen tapusunun kendisine verilmediğini beyan ederek satış bedelinin denkleştirici adalet ilkesi gereğince ulaştığı bedelin iadesi istemiyle dava açmıştır. Taraflar arasında düzenlenen tapusuz taşınmazın satış sözleşmesi incelendiğinde; dava konusu satış sözleşmesinin konusu olan taşınmazın tapusuz taşınmaz olduğu ve zilyetliğinin satışla davacıya verildiği anlaşılmaktadır. Tapusuz taşınmazların harici satışı menkul satışı hükmünde olması itibariyle resmi şekil şartına tabii olmadan taşınmazın zilyetliğinin devri halinde harici satış sözleşmeleri geçerlidir. Satış tarihi itibariyle taşınmazın tapusuz olduğu ve davacıya harici satış sözleşmesi ile zilyetliğinin devrinin yapıldığı anlaşıldığından, tapusuz taşınmazların haricen satışına ilişkin taraflar arasında yapılan sözleşme geçerlidir....