ne ait vergi borcu nedeni ile 6183 sayılı Yasa uyarınca yaptığı takip sırasında, davacıya gönderilen ödeme emrinin 14.03.2014 tarihinde tebliğ edildiğini, ödeme emrine karşı Vergi Mahkemesinde açılan davanın süre aşımı nedeniyle reddedildiğini, ödeme emrinin dayanağını teşkil eden borcun 2005, 2006 ve 2007 yıllarını kapsadığı ve zamanaşımına uğradığını, davacının 15.10.2001 tarihinde hissesini devrederek ortaklıktan ayrıldığını belirterek, davalı idareye borçlu olmadığının tesbitini talep etmiştir. Davalı vekili, vergi mahkemelerinin görevine girdiğini belirterek, davanın reddini savunmuştur....
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından; ödeme emri kapsamında borcu bulunmadığı, ödemelerin yapıldığı ve dekontların dosyaya sunulduğu, ödeme emrinin dayanağı olan ecrimisil ihbarnamelerinin kendisine tebliğ edilip edilmediğinin belirsiz olduğu ileri sürülerek, İdare Mahkemesi kararının bozulması istenilmektedir....
Dava, ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, kararında belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Davacılar, Kurumca gönderilen ödeme emri nedeniyle Kuruma karşı borçlu olunmadığının tespiti ile ödeme emrinin iptalini istemiştir. Mahkemece, ilamında belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne, Davanın KABULÜ ile, davalı Kurumun davacılar hakkında başlatmış olduğu 2015/11717 ve 2015/11718 sayılı takip dosyalarından dolayı gönderilen ödeme emirlerinin iptaline, ödeme emirlerinden dolayı davacıların davalı kuruma borçlu olmadıklarının tespitine, aksine kurum işleminin iptaline, karar verilmiştir....
Mahkemece, davacı adına çıkarılan ödeme emrinin iptal edilip edilmediğinin kurumdan sorulmasından sonra gönderilmek üzere, dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 23.5.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Dava konusu ödeme emrinin dayanağı haciz bildirisinin 02/12/2019 tarihinde elektronik ortamda davacıya tebliğ edildiği, 7 günlük süresi içinde itiraz edilmediğinin sabit olduğu, 6183 sayılı Kanun'un 79. maddesinin açık hükmü uyarınca haciz bildirisine konu borç davacının zimmetinde sayılmak suretiyle adına düzenlenen ödeme emrinde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun kabulüne, Vergi Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmiştir. TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Asıl borçlu şirkete borçlarının olmadığı, idarenin asıl borçlu ile şirketleri arasındaki borç-alacak ilişkisini ve borç miktarını somut bir şekilde ortaya koyamadığı, bu haliyle düzenlenen ödeme emrinin hukuka aykırı olduğu iddialarıyla kararın bozulması istenilmektedir. KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir....
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Maddi hatadan kaynaklanan yazım yanlışlığına dayanılarak ödeme emrinin iptaline karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, ödeme emrinin ekine yine ödeme emri suretinin eklenmesi ve bu şekilde kabulü hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, borçluya ödeme emri tebliğ edilirken takip dayanağı da eklendiğini, bu hususun tebliğ zarfına yazıldığını, sehven ödeme emri ve ekleri yerine, ödeme emri suretleri yazıldığını, TK 21. maddesine göre yapılan ödeme emri tebliğinin yasa ve usule uygun olup davacıya 26.09.2019 tarihinde tebliğ edildiğini, TK 32. maddesi gereğince davacı tarafın ödeme emrine muttali olduğunu beyan ettiğini, tebligatın geçerli olduğunu, tebligat tarihinin davacının öğrenme tarihi olarak kabulünün yeterli olduğunu, ödeme emrinin iptaline karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, genel haciz yolu ile takipte alacaklının herhangi bir belgeye dayanmasına gerek olmadığını, elinde alacağını kanıtlayan herhangi bir senet (belge...
ne ait vergi borçlarının tahsili amacıyla kanuni temsilci sıfatıyla davacı adına düzenlenen … tarih ve … sayılı ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir....
konusu ödeme emrinin tanzim edildiği anlaşılmıştır....
İcra Müdürlüğü’nün 2018/17792 esas sayılı dosyası ile müvekkili aleyhine takip başlatıldığını, müvekkiline gönderilen ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini, tebligata adres yazılırken blok ismi yazılmadığını ve ilk gönderilen ödeme emrinin bila tebliğ iade olduğunu, eksik adrese ikinci kez çıkarılan ödeme emrinin TK'nın 21/2.maddesine göre usulsüz tebliğ edildiğini, tebliğ şerhinin de usulsüz olduğunu, takibe konu senetlerin zamanaşımına uğradığını, borca ve fer'ilerine itiraz ettiklerini beyanla usulsüz tebliğ şikayetinin kabulüne, 22.01.2019 tarihinin tebliğ tarihi sayılmasına, borca itirazları doğrultusunda takibin durdurulmasına, hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının merniste kayıtlı adresine gönderilen ödeme emrinin usulüne uygun tebliğ edildiğini, borca itirazların da yersiz olduğunu beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....