Aksinin kabulü borçlu kiracının (kira borcu bakımından) ödeme emrine itiraz etmemiş olması ile itiraz etmiş olması arasında hiçbir fark bulunmadığına müncer olmaktadır ki, bu husus iki ihtimali ayrı ayrı düzenlemiş olan kanunun sistemine (İİK m. 269/a ve 269/c) aykırı düşer (Kuru, s. 835)." Davalı kiracının ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 günlük itiraz süresi içinde takibe itiraz etmemesi ve dahi davalı kiracı tarafından gecikmiş itiraz yoluna da gidilmemesi nedeni ile takip konusu borç kesinleşmiş olduğundan, artık 30 günlük yasal süre içeresinde ödeme yapılması zorunludur....
Davacının ortağı olduğu limited şirketin prim borçları nedeniyle yapılan icra takibi kapsamında gönderilen ödeme emrinin iptali ve takip dosyası kapsamında yersiz ödenen primlerin istirdatı istemine ilişkindir.Mahkemece, 7 günlük hak düşürücü süre içinde açılmayan davanın reddine karar verilmiştir. 6183 sayılı Kanunun “Ödeme emri” başlıklı 55. maddesinin ilk fıkrasında; kamu alacağını vadesinde ödemeyenlere, yedi gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları gereğinin bir ödeme emri ile tebliğ olunacağı; “Ödeme emrine itiraz” başlığını taşıyan 58. maddesinin birinci fıkrasında; kendisine ödeme emri tebliğ olunan kişinin, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde itirazda bulunabileceği belirtilmiştir. Görüldüğü gibi; “menfi tespit” niteliğindeki ödeme emrine itiraz/ödeme emrinin iptali davasının yedi günlük hak düşürücü süre içerisinde açılması zorunludur....
Davalı vekili duruşmadaki cevap beyanlarında; davacı tarafa ödeme emrinin 11/08/2017 tarihinde tebliğ edildiğini, davacının ödeme emrine ilişkin itirazlarını ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gün içerisinde yapabileceğini, huzurdaki davada itirazın ödeme emrinin tebliğinden itibaren çok sonra yapıldığını, öncelikle davanın süre yönünden reddini talep ettiğini, davacı takibe konu senedin teminat senedi olduğunu iddia etmekte ise de, bu hususta yazılı bir belge sunamadığını, iddialarını kabul etmediğini belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi tarafından; davacıya ödeme emrinin 11/08/2017 tarihinde tebliğ edildiği, itirazın 16/11/2018 tarihinde yapıldığı, itirazın 5 günlük itiraz süresinden sonra yapıldığı gerekçesiyle, davanın süre yönünden reddine karar verilmiştir....
Delillerin Değerlendirilmesi Ve Gerekçe; Uyuşmazlık, davacı - borçlu hakkında başlatılan ilamsız icra takibinde ödeme emrinde ve takip talebinde borcun sebebinin gösterilmediği iddiasına dayalı ödeme emrinin ve takibin iptali istemine ilişkindir. İstanbul Anadolu 15.İcra Müdürlüğünün 2020/1806 Esas sayılı takip dosyasından davalı alacaklı tarafından, davacı borçlu hakkında ilamsız icra takibi başlatıldığı, ödeme emrinin 10/02/2020 tarihinde tebliğ edildiği, davacı - borçlu tarafından yasal 7 günlük süre içerisinde itiraz edildiği, takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 58/4. maddesinde; senet, senet yoksa borcun sebebinin, takip talebinde gösterilmesi gerektiği hüküm altına alınmıştır. Aynı Kanunun 60. maddesinde ise; ödeme emrinin, alacaklı veya vekilinin banka hesap numarası hariç olmak üzere, 58. maddeye göre takip talebine yazılması lâzım gelen kayıtları ihtiva edeceği hükümlerine yer verilmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince;" Davacı; tarafına gönderilen ödeme emrinde sadece ödeme emrinin yer aldığını takip dayanağı belgenin yer almadığını bu durumun gönderilen tebligat parçası zarfından da anlaşılacağını bu nedenle öncelikle ödeme emrinin iptaline karar verilmesini mahkeme aksi kanaatte ise borca, imzaya, faize tüm ferilerine itiraz ettiklerini beyan etmiştir. İstanbul 35. İcra Müdürlüğünün 2020/28081 Esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davalı alacaklının T3 A.Ş. tarafından davacı borçlu şirket ile dava dışı borçlular hakkında kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takip başlatıldığı, davacı şirkete gönderilen 11/01/2021 tarihinde tebliğ edilen ödeme emri tebligat zarfında "örnek no:10 ödeme emri" ibaresinin bulunduğu anlaşılmıştır....
Davanın yasal dayanağını oluşturan 6183 sayılı Yasa’nın 55.maddesinde, amme alacağını vadesinde ödemeyenlere, 7 gün Içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları lüzumunun bir "Ödeme emri" ile tebliğ olunacağı ve ödeme emrinin hangi unsurları içermesi gerektiği belirtilmiş,aynı Yasa’nın 58.maddesinde de kendisine ödeme emri tebliğ olunan kişinin, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı yönünde tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içinde alacaklı tahsil dairesine ait itiraz işlerine bakan vergi itiraz komisyonu nezdinde itirazda bulunabileceği ve itiraz üzerine izlenecek usul ve esasların neden olduğu düzenlenmiştir....
Davacı, gecikme zammı ile birlikte 14.957,48 TL idari para cezasının 6183 sayılı Yasaya göre tahsili amacıyla başlatılan 2013/10 sayılı takip dosyası üzerinden gönderilen ödeme emrinin iptalini talep etmiş olup; Mahkemece, dava konusu ödeme emrinin, borca yönelik olarak kuruma yapılan itiraz neticelendirilmeden düzenlendiğinden bahisle davanın kabulüne karar verilmiştir. 6183 sayılı Kanunun 55. maddesi, vadesinde ödenmeyen kamu alacaklarının tahsili amacıyla ödeme emri düzenlenmesi olanağını öngörmüş olup; ödeme emrine konu edilen alacağın kesinleşmiş ve tahsil edilebilir aşamaya gelmiş olması zorunluluğu bulunmaktadır....
Davacı, gecikme zammı ile birlikte 26.436,90-TL idari para cezasının 6183 sayılı Yasaya göre tahsili amacıyla başlatılan 2011/11282 sayılı takip dosyası üzerinden gönderilen ödeme emrinin iptalini talep etmiş olup; Mahkemece, dava konusu ödeme emrinin, borca yönelik olarak kuruma yapılan itiraz neticelendirilmeden düzenlendiğinden bahisle davanın kabulüne karar verilmiştir. 6183 sayılı Kanunun 55. maddesi, vadesinde ödenmeyen kamu alacaklarının tahsili amacıyla ödeme emri düzenlenmesi olanağını öngörmüş olup; ödeme emrine konu edilen alacağın kesinleşmiş ve tahsil edilebilir aşamaya gelmiş olması zorunluluğu bulunmaktadır....
Görüldüğü gibi; “menfi tespit” niteliğindeki ödeme emrine itiraz/ödeme emrinin iptali davasının yedi günlük hak düşürücü süre içerisinde açılması zorunlu olduğu gibi, kendisine ödeme emri gönderilen borçlunun itirazları da üç nedenle sınırlandırılmıştır. Davanın yasal dayanağını oluşturan 6183 sayılı Kanunun 58. maddesine göre; kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahıs, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren yedi (7) gün içinde alacaklı tahsil dairesine ait itiraz işlerine bakan vergi itiraz komisyonu nezdinde itirazda bulunabilir. İtiraz etmezse borç kesinleşmiş olur. Diğer taraftan 6183 sayılı Kanunun 54. maddesi hükmü uyarınca da süresinde ödenmeyen amme alacağı tahsil dairesince cebren tahsil olunur. Amme borçlusunun borcuna yetecek miktarda mallarının haczedilerek paraya çevrilmesi de maddede belirtilen cebren tahsil şekillerinden birisidir....
Mahkemece,davalı adına çıkartılan ödeme emrinin bila tebliğ iade edildiğini,ödeme emrinin karar tarihine kadar tebliğ edilmediğini bu nedenle yapılan itirazın geçerli olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmiş;hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı,gayrimenkul satış vaadi nedeniyle ödediği bedelin iadesi için başlattığı icra takibine vaki itirazın iptali istemi ile eldeki davayı açmıştır.Davalı,duruşmalara katılmadığı gibi, cevapta vermemiş, mahkemece, ödeme emrinin tebliğ edilmediğinden bahisle geçerli bir itiraz bulunmadığından davanın reddine karar verilmiştir.İcra Müdürlüğünce davalı borçluya çıkartılan ödeme emri bila tebliğ iade edilmiş ise de davalı borçlu icra takibini haricen öğrendiğini belirtmek suretiyle icra takibine itiraz etmiş, itiraz üzerine icra müdürlüğünce takip durmuştur. Davacı, takibin durması uzerine süresinde itirazın iptali davası açmıştır.Öyle olunca artık geçerli bir itirazın varlığının kabulü gerekir....