Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

- KARAR - Davacı vekili, davacı tarafça davalı aleyhine takip başlatıldığını, davalının yetki itirazında bulunduğunu, dosyanın yetkili icra müdürlüğüne gönderilerek davalıya ödeme emri tebliğ edildiğini, davalının yetkili icra müdürlüğünde başlatılan takibe ödeme iddiasıyla borca itiraz ettiğini, davalının asıl alacak miktarını ödediğini ancak ferilerini ödemediğini belirterek itirazın iptalini talep etmiştir. Davalı vekili, davalının davacıya borç miktarını ödediğini, borcun ödendiği tarihte ortada geçerli bir takibin olmadığını, bu nedenle borcun ferilerinin talep edilemeyeceğini belirterek davanın reddini talep etmiştir....

    İcra Müdürlüğünün 2019/2547 Esas sayılı dosyası yasal takip başlatıldığını, ancak borçlunun yasal ödeme süresi geçtikten sonra vefatı üzerine yetki belgesi alınarak veraset ilamı çıkarılmış olduğunu, mirasçılara 22/08/2019 tarihli talepleri üzerine ödeme emri tebliğ ettirildiğini, mirasçı çocukların ödeme emri tebliğ edilmeden reddi miras kararı aldıkları ve dosyaya sunduklarını belirterek davanın kabulü ile Tokat 3. İcra Müdürlüğünün 2019/2547 Esas sayılı dosyasındaki itiazlarının iptaline ve takibin devamına, Tokat İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/241 Esas 2020/19 Karar sayılı dosyasının bekletici mesele yapılamasına, davalının takip konusu alacağın %20'sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    İcra Müdürlüğünün 2021/17483 esas sayılı dosyasında yalnızca yetkiye değil, borca ve tüm ferilerine itiraz ettiklerini, bu nedenle İstanbul Anadolu 10.İcra Müdürlüğü tarafından borca itirazın değerlendirilmesi gerektiğini, İstanbul Anadolu 10.İcra Müdürlüğünce bu itiraz değerlendirilmediği gibi müvekkili şirkete yeniden ödeme emri gönderildiğini, ancak taraflarına UETS üzerinden gönderilen tebligat zarfı ile ödeme emrinin uyuşmadığını, İcra Müdürlüğü yeniden bir ödeme emri düzenlemediğini, Büyükçekmece 2....

    Bu açıklamalara göre yetkili İstanbul Anadolu 13 İcra Müdürlüğünce yeni bir ödeme emri düzenlenmeyip, yetkisizSeydişehir 1.İcra Müdürlüğünce düzenlenen ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. Bu durum İİK. nun 60.maddesi hükmüne açıkça aykırılık teşkil etmekte, anılan madde hükmüne göre düzenlenmiş geçerli bir ödeme emri bulunmadığından borçlu hakkında takibe devam imkanı bulunmamaktadır. Yetkisiz Seydişehir 1 İcra Müdürlüğü'nce borçluya tebliğ edilen örnek 7 ödeme emri üzerine, borçlunun yetki itirazının Mahkeme tarafından kabulü ile artık bu ödeme emri ve borçlunun yetki itirazı dışındaki itirazları geçersiz hale gelmiştir. Takip dosyası kendisine gönderilen yetkili İstanbul Anadolu 13 İcra İcra Müdürlüğü'nce, İİK.nun 60. maddesine göre takip talebine uygun olarak yeniden ödeme emri düzenlenmesi ve borçluya tebliği zorunludur....

    Şikayetçiler vekili istinaf başvurusunda özetle; murise yapılan ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğü hususunda çekişme bulunmadığını, mirasçıların öğrenme tarihinden itibaren usulsüz tebligata ilişkin şikayet hakkının bulunduğunu, usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile yetkiye, borca ve zamanaşımına dair itirazların çerçevesinde takibin iptaline karar verilmesini, aksi halde murisinin ağır hastalığının bulunması, takibe itiraz imkanı olmaması nedeniyle geçikmiş itirazın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....

    İcra Dairesi'nin 2018/9157 E sayılı dosyasından davalı alacaklı tarafından başlatılan icra takibi kapsamında kendilerine gönderilen ödeme emrinde takibe konu senedin ekli olmadığını, senedi inceleyemedikleri için imzaya itiraz haklarını saklı tuttuklarını, yetki itirazlarının olduğunu yetkili icra dairelerinin Dörtyol ya da Bahçe İcra Daireleri olduğunu, alacaklı şirket ile daha önce ticari alışverişlerinin olduğunu ancak ödemelerin yapıldığını cari hesap ekstresinden de bu hususun anlaşılacağını, şimdi bu senetlerin takibe konularak fazladan para tahsil edilmek istendiğini, alacaklı şirkete olan borcun ödenmiş olduğunu beyan etmişler, öncelikle yetki itirazının kabulüne mahkeme aksi kanaatte ise senet ekli olmadığı için ödeme emri ve takibin iptaline bu da kabul görmez ise borca itirazların kabulü ile takibin iptaline ve %20 oranında tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmişlerdir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : İncelenen icra dosyası fotokopisi ve tüm dosya kapsamına göre; davalı vekili tarafından davacılar aleyhine bono alacağından bahisle kambiyo senedine özgü takip başlatıldığı, takibe konu bono fotokopisinin incelenmesinde düzenleme yerinin Trabzon olduğu, davacılara ödeme emri tebliğ edilen adreslerinde Trabzon olduğu, bu nedenle yetki itirazının kabulüne ilişkin ilk derece mahkemesi kararının yasaya uygun olduğu, davalı tarafın ileri sürdüğü genel kredi sözleşmesinin takip dayanağı olarak gösterilmediği anlaşılmakla, tarafların istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur....

    DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesi uyarınca takibin durdurulmasına ilişkin icra memur işlemini şikayettir. Murisin mirasını reddetmeyen her bir mirasçı, murisin borçlarından müteselsilen sorumludur. Murisin ölümünden sonra takibin tüm mirasçılara yöneltilmesi konusunda yasal bir düzenleme yoktur. İİK'nın 53. maddesi gereğince mirasçılar hakkındaki takip, ilk takibin devamından ibaret olduğu için, borçluya ödeme emri tebliğ edildiği halde, borçlu süresinde itiraz etmeyerek takip kesinleşmiş ve daha sonra borçlu ölmüş ise, takibi mirasçılara yöneltmek isteyen alacaklının, mirasçılara ödeme emri çıkarmasına gerek yoktur. Takibin mirasçılara karşı devam ettirilmesinin istenilmesi halinde, mirasçılara muhtıra gönderilerek, tebliği ile yetinilmesi yeterlidir. Buna rağmen ödeme emri çıkarılması halinde, mirasçılar murisin ölümünden önceki ve kesinleşmiş işlemlere karşı murisin itiraz hakkı bulunmadığı sürece itiraz edemezler....

    Başvuru; icra memur işlemini şikayete ilişkindir, Takip dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklının davalı aleyhine devremülk sözleşmesine dayalı olarak ilamsız takip başlattığı, ödeme emrinin borçlunun takip talebinde belirtilen adresinde 07/01/2021 tarihinde tebliğ edildiği ve borçlu vekilinin aynı tarihli dilekçesi ile takibe itiraz ettiği, alacaklının 15/01/2021 tarihinde, takip talebinde yazılı ve devremülkün devrine dair ibarenin ödeme emrine yazılması ve borçlunun Uyap sisteminde kayıtlı son güncel adresinin sorgulanarak tespit edilen adresine çoklu tebligat gönderilmesini talep ettiği, müdürlüğün 17/1/2021 tarihli kararı ile borçlunun takip talebinde yazan adresine ödeme emrinin gönderildiği ve borçluya tebliğ edildiği, süresi içerisinde borçlu vekili tarafından takibe itiraz edildiği ve durdurulmuş takibe karşı işlem yapılamayacağından, takip durdurulmuş olduğundan talebinin reddine karar verildiği görülmüştür....

    Dosyadaki bilgi ve belgelerden, davacı tarafından kendi ikametgahı icra dairesinde, davalılar aleyhine 112.000 TL’nin tahsili amacıyla 18/03/2020 tarihinde takip başlattığı, davalı ...’ın ödeme emri tebliğ edilmeden 19/06/2020 tarihinde takibe itiraz ettiği, icra dairesince itiraz süresi başlamadığından itirazın reddedildiği, daha sonra davalı hakkında ödeme emrinin tebliğe çıkarıldığı, tebligat mazbatasında, tebliğ tarihinin el yazısıyla 05/08/2020 tarihi olarak belirtildiği, davalının ise 14/08/2020 tarihinde itiraz dilekçesi verdiği, bölge adliye mahkemesince de 05/08/2020 tarihi esas alınarak, süresinde itiraz edilmediği gerekçesiyle, takibin kesinleştiğine karar verildiği görülmektedir....

      UYAP Entegrasyonu