Mahkemece; davacıların murisi ve davalı arasında ödünç ilişkisi olduğunun kabul edilmesine rağmen TBK'nun 392. Maddesi gereğince alacağın muaccel olup olmadığı üzerinde durulmadan karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur. b-Dava yabancı para cinsinden olan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Tefecilik HÜKÜM : Beraat Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: TCK'nın 241. maddesinde tanımlanan tefecilik suçunun oluşabilmesi için kazanç elde etmek amacıyla başkasına ödünç para verilmesinin yeterli oluşu, ayrıca birden fazla kişiye sistemli olarak faiz karşılığı ödünç para verilmesinin suçun unsuru olarak aranmaması, Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 12/05/2015 gün ve 2014/4-655 Esas, 2015/152 sayılı Kararında da açıklandığı üzere kişiler arasında doğmuş bir alacak borç ilişkisine dayanmayan kazanç elde etme amaçlı ödünç para verme eylemlerinin tefecilik suçu kapsamında bulunması ve aralarında yakın akrabalık bağı veya iş ilişkisi bulunmayan kişiler arasında günün ekonomik koşulları nazara alındığında yüksek sayılabilecek miktarda paranın karşılıksız verilmesinin hayatın olağan akışına uygun olmaması; bu bağlamda, Vergi Müfettişi tarafından düzenlenen...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Tefecilik HÜKÜM : Beraat Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: TCK'nın 241. maddesinde tanımlanan tefecilik suçunun oluşabilmesi için, kazanç elde etmek amacıyla başkasına ödünç para verilmesinin yeterli oluşu, ayrıca birden fazla kişiye sistemli olarak faiz karşılığı ödünç para verilmesinin suçun unsuru olarak aranmaması, kişiler arasında doğmuş bir alacak borç ilişkisine dayanmayan kazanç elde etme amaçlı ödünç para verme eylemlerinin tefecilik suçu kapsamında bulunması ve aralarında yakın akrabalık bağı veya iş ilişkisi bulunmayan kişiler arasında günün ekonomik koşulları nazara alındığında yüksek sayılabilecek miktarda paranın karşılıksız verilmesinin hayatın olağan akışına uygun olmaması nazara alındığında; maddi gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde ortaya çıkarılması açısından, sanığın, tefecilik yapıp yapmadığının kolluk marifetiyle gizli ve ayrıntılı olarak araştırılmasından...
ın katılan sıfatını kazanmadığı cihetle hükmü temyize hak ve yetkisi bulunmadığından, vekilinin temyiz isteminin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK'nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE, incelemenin katılan Hazine vekilinin temyiz itirazlarıyla sınırlı yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü: TCK'nın 241. maddesinde tanımlanan tefecilik suçunun oluşabilmesi için, kazanç elde etmek amacıyla başkasına ödünç para verilmesinin yeterli oluşu, ayrıca birden fazla kişiye sistemli olarak faiz karşılığı ödünç para verilmesinin suçun unsuru olarak aranmaması, kişiler arasında doğmuş bir alacak borç ilişkisine dayanmayan kazanç elde etme amaçlı ödünç para verme eylemlerinin tefecilik suçu kapsamında bulunması ve aralarında yakın akrabalık bağı veya iş ilişkisi bulunmayan kişiler arasında günün ekonomik koşulları nazara alındığında yüksek sayılabilecek miktarda paranın karşılıksız verilmesinin hayatın olağan akışına uygun olmaması nazara alındığında; maddi gerçeğin...
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Suç : Tefecilik yapma Hüküm : Mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü: TCK'nın 241. maddesinde tanımlanan tefecilik suçunun oluşabilmesi için kazanç elde etmek amacıyla başkasına ödünç para verilmesinin yeterli oluşu, ayrıca birden fazla kişiye sistemli olarak faiz karşılığı ödünç para verilmesinin suçun unsuru olarak aranmaması, kişiler arasında doğmuş bir alacak borç ilişkisine dayanmayan kazanç elde etme amaçlı ödünç para verme eylemlerinin tefecilik suçu kapsamında bulunması ve aralarında yakın akrabalık bağı veya iş ilişkisi bulunmayan kişiler arasında günün ekonomik koşulları nazara alındığında yüksek sayılabilecek miktarda paranın karşılıksız verilmesinin hayatın olağan akışına uygun olmaması; bu bağlamda maddi gerçeğin hiçbir kuşkuya yer vermeyecek şekilde ortaya çıkarılması açısından, sanığın tefecilik yapıp yapmadığı hususunda kolluk araştırması yaptırılması, vergi mükellefi olduğunun belirlenmesi halinde ve...
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Suç : Tefecilik Yapma Hüküm : CMK 223/2-e maddesi gereği beraat Sanığın tefecilik yaptığı iddiasıyla açılan kamu davasında, dosya incelenerek gereği düşünüldü: TCK'nın 241. maddesinde tanımlanan tefecilik suçunun oluşabilmesi için kazanç elde etmek amacıyla başkasına ödünç para verilmesinin yeterli oluşu, ayrıca birden fazla kişiye sistemli olarak faiz karşılığı ödünç para verilmesinin suçun unsuru olarak aranmaması, kişiler arasında doğmuş bir alacak borç ilişkisine dayanmayan kazanç elde etme amaçlı ödünç para verme eylemlerinin tefecilik suçu kapsamında bulunması ve aralarında yakın akrabalık bağı veya iş ilişkisi bulunmayan kişiler arasında günün ekonomik koşulları nazara alındığında yüksek sayılabilecek miktarda paranın karşılıksız verilmesinin hayatın olağan akışına uygun olmaması gözönüne alınarak sanık hakkında tefecilik suçundan beraat kararı verilmiş ise de; dosyadaki mevcut delillerin hüküm kurmaya yeterli olmadığı...
DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : KARAR TARİHİ : GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : KARARIN MAHİYETİ : BİRLEŞTİRME Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekilinin mahkememize ibraz ettiği dava dilekçesinde özetle; Davalı güven ilişkisine dayanarak çek ödemeleri hususunda zorlandığı için müvekkilden borç para istemiştir. Davalı çek ödemelerini yapmakta zorlandığı için borç para istemiş ve müvekkilde davalının ticari itibarı zedelenmesin ve çekler yazılmasın düşüncesi ile davalıya borç para vermiştir. Bu hususta müvekkil 15/11/2023 tarihinde 80.000,00 TL parayı "çek ödemesi için el emaneti" açıklaması ile davalının ... A.Ş. ... IBAN numaralı hesabına EFT ile göndermiştir....
Somut olayda, davalıya farklı tarihlerde ve toplam 55.000,00 TL tutarında ödünç para verdiğini iddia eden davacının öncelikle bu durumu ispatı gerekir. Davacı bu iddiasını ispata yönelik olarak dava dilekçesi ekinde banka dekontları ibraz etmiştir. Sunulan bu dekontlara göre davacının 01/02/2018 - 30/04/2018 tarihleri arası altı farklı tarihte ve “Hasan Çevik Borç Olarak Emaneten’' açıklamasıyla davalı şirketin banka hesabına toplam 55.000,00 TL para transferi yaptığı, 08/02/2018-15/05/2018 tarihleri arasında ve dört farklı tarihte de davalı şirketin “Borç İade” açıklamasıyla ve toplam 24.000,00 TL tutarında davacının banka hesabına para transferi yaptığı görülmektedir. Bu durumda davacı davalı şirkete 55.000,00 TL ödünç para verdiğini yazılı delillerle ispatlamıştır. Bu tutarın 24.000,00 TL'si davacıya ödendiğine göre, bakiye 31.000,00 TL'nin de ödendiğini davalının ispat etmesi gerekmektedir....
DAVA : İtirazın İptali (Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 04/10/2019 KARAR TARİHİ : 19/02/2021 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 30/04/2021 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ödünç Verme Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde ; Davalı-borçlu aleyhine Bursa 8 . İcra Müdürlüğünün 2019/......
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonunda; "Dava, ödünç sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir....