Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; davalı şirket ile davacı taraf arasında akdedilen sözleşme bir tasarruf finansman sözleşmesi olduğunu, söz konusu sözleşme kapsamında müvekkil şirketin konut/araç satmamak olduğunu, yalnızca konut/araç sahibi olmak isteyen insanları bir araya getirerek havuzda bir para toplanmasının sağlandığını ve toplanan paranın yönetim işini üstlenmekte bu kapsamda müvekkilinin konut/araç satışı gerçekleştirmemesi nedeniyle davacının tüketici konumunda değil iştirakçi konumunda olduğunu, davacı tarafın müvekkili şirketin şubesine gelerek faizsiz şekilde konut sahibi olmak amacıyla konut edindirme sözleşmeleri hakkında bilgi aldığını ve konut bedelini belirleyerek müvekkili ile belirlenen ödemeyi üstlendiğini, her ne kadar sözleşmenin adı konut edindirme ise de müvekkilinin bir finansn kuruluşu olduğundan konut satışı ve/veya satış vaadi söz konusu olmadığını, bu sözleşme kapsamında davacının organizasyona katılmasının ardından ismi çekilişlere katılmakta...

Noterinin 09.11.2021 tarihli 27513 Yevmiye nolu ihtarname ile taraflarınca feshedildiğini, ihtarname gereği yapılmamış ve müvekkilinin yaptığı ödemelerin iade edilmediğini beyanla 37.500,00 TL Organizasyon Ücreti ve 12.693,98 TL taksit bedeli olarak ödenen toplam 50.193,98 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte taraflarına ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. İlk Derece Mahkemesince davanın organizasyon bedelinin iadesi talebi yönünden kabulüne, 37.500,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacı tarafça ödenen taksit bedelinin dava açıldıktan sonra iadesinin sağlandığı anlaşılmakla ilgili talep konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, karar verilmiş, bu karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....

ve doğrudan konut satışı yapmadığını bilerek üye olduklarını, bu sözleşmenin atipik bir sözleşme olduğunu, müvekkilinin bu sözleşme ile müşterilerine doğrudan konut satışı yapmamakta, onları mali açıdan finanse etmekte ve ödedikleri bedeli garanti etmekte olduğunu, ayrıca konut satış sözleşmesinin resmi kurumlar aracılığı ile yapılmakta olduğunu, müvekkili şirketin bu sözleşme ile konut satışı yapmadığının aşikar olduğunu, davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında konut edindirme sözleşmesi akdedildiğini, sözleşmenin, tasarruf finansman sözleşmesi olduğunu, 7292 sayılı Kanun'un 39/A maddesi ve sözleşmenin 7/1. maddesi uyarınca organizasyon bedelinin iadesinin istenemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir....

TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı şirket arasında 30/12/2019 tarihinde tasarruflu erken teslim konut edindirme sözleşmesi imzalandığını, dava konusu sözleşmeye ilişkin olarak müvekkili tarafından davalı şirkete 17.200,00 TL organizasyon bedeli ve aralık 2019 ve Ekim 2020 ayları da dahil olmak üzere 23.732,03 TL taksit ödemesi olarak toplamda 40.932,03 TL ödediğini, davalı şirket tarafından sözleşme gereğince verilen hizmetin eksik ve kusurlu ifa edilmesi sebebiyle müvekkilinin kat ve kat arttığını, müvekkili ekonomik olarak zor duruma düştüğü ve taksitleri ödemeyecek duruma düştüğünden mevcut şirketteki hissesini öncelikle şirketi de düşünerek devretmek istediğini, fakat davalı şirket zorluklar çıkartarak hissesini devredeceği için devir parası istediğini, müvekkili davalı şirkete 24/11/2020 tarihinde ihtarname çekildiğini, ihtarname ile birlikte sözleşme feshedildiğini, müvekkilinden organizasyon bedelini istemediğine...

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin sağladığı hizmetin bir nevi bankaların konut kredilerine benzemekte olup, kredi sisteminden faklı olarak bu sistemde iştirakçilerin birbirini finanse ettiğini ve faiz ödemediklerini, müvekkilinin konut veya araç satışının söz konusu olmadığını, taraflar arasında akdedilen sözleşme uyarınca organizasyon bedelinin iadesinin mümkün olmadığını, bu bedelin davacı ile müzakere edildiğini, davacının bu bedelin iade edilmeyeceğini bilerek sözleşmeyi imzaladığını, müvekkilinin alınan bu ücret ile faaliyetlerini sürdürdüğünü, sunulan hizmetin ücretsiz yapılmasının VUK'na göre mümkün olmadığını, alınan ücretin KDV dahil olduğunu, davacının hizmet alan taraf olması nedeniyle KDV'yi ödemekle yükümlü olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, organizasyon bedelinin iadesine ilişkindir....

belirterek icra tehdidinde bulunduğunu, 6502 Sayılı Kanun gereğince taşınır veya taşınmazın ön ödemeli satışı durumunda devir veya teslim tarihine kadar tüketicinin herhangi bir gerekçe göstermeden sözleşmeden dönme hakkının olduğunu, taraflar arasındaki sözleşmenin tek taraflı ve standart olarak hazırlanmış bir sözleşme olduğunu, müvekkilinin dava konusu sözleşmeden dolayı davalı tarafa toplam 32.500,00- TL ödeme yaptığını belirterek taraflar arasında imzalanan 22/02/2017 tarih 18790 no'lu 150.000,00- TL bedelli çekilişli konut edindirme sözleşmesinin iptaline, sözleşme nedeniyle davacı tarafından ödenen 32.500,00- TL'nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, taraflar arasında akdedilen sözleşmenin sui generis nitelikte olduğunu davacının tüketici konumunda bulunmadığını, davaya bakma görevinin Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğunu, taraflar arasında akdedilen sözleşme el birliği sistemi ile konut finansman yöntemini içeren vekalet benzeri sözleşme olduğundan konut finansmanı sözleşmesi kapsamında değerlendirilemeyeceğini, davalının davacının konut sahibi olması adına bir hizmet sunduğunu, müvekkilinin hizmet sağlayıcı olduğunu, belirli bir hizmet bedeli karşılığında davacı ve başka müşterilerine çekilişli sistem ile konut sahibi yapılması hizmeti ifa ettiğini, hizmetin masraflarını ve tacir sıfatına haiz olması nedeni ile ticari hayatını devam ettirebilmek adına davacı ve davacı gibi iştirakçilerden sözleşmede belirlenen bedelin oranlanması neticesinde makul organizasyon bedeli aldığını, ücret almamasını beklemenin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, yetki ve göreve ilişkin itirazlarının dikkate alınarak...

eşinin 17/01/2019 tarihinde vefat ettiğinden aciz hali içerisinde taksit ödemeleri yapmasının mümkün olmadığını, sözleşme ile bağlı kalmadığını ve organizasyon bedeli adı altında ödenen bedelin iadesi için Bakırköy 40....

Dava, taraflar arasında yapılan kura usulü konut edindirme sözleşmesinin feshi sebebiyle, ödenmiş olan 25.800,00- TL organizasyon ücreti bedelinin iade edilmesi talebine ilişkindir. 6361 sayılı Finansal Kiralama, Faktoring, Finansman ve Tasarruf Finansman Şirketleri Kanununa, 07/03/2021 tarihli resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 7292 sy. Kanunun 1. maddesi ile eklenen 3/j maddesi ; " Organizasyon ücreti: Müşterilerin tasarruf finansman sözleşmesi kapsamında tasarruf finansman faaliyeti ve tasarruf fon havuzunun yönetimi karşılığında ödeyecekleri tutarı" ifade ettiği açıklanmaktadır. Aynı kanuna, yine 07/03/2021 tarihli resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 7292 sy....

UYAP Entegrasyonu