Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki birleşen menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin yetkisizliğine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, birleşen dava ile birlikte icra takibine konu edilen senetlerden dolayı asıl borçlu ve kefilin sorumlu olmadığı iddiasına ilişkin menfi tespit davasıdır. Davalı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece davacı tarafın isteminin murisleri ...’in vefatı sonrası hissedar bulundukları ... Petrol Ürünleri San. Tic....

    Mahkemece yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, taraflar arasındaki ticari ilişki gereğince davacının davalıya takip miktarları kadar borçlu olmadığı gerekçesiyle asıl ve birleşen davaların kabulüne, birleşen ....Mahkemesi'nin 2012/241 Esas sayılı dosyası ile açılan davanın kısmen kabulüne davacının davalıya 530.494,75 TL borçlu olduğunun, bu miktar dışındaki fazla talep yönünden ise borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, menfi tespit davasıdır. Mahkemece davacının borçlu olmadığı miktar belirlenip bu miktar üzerinden menfi tespit hükmü kurulması gerekirken olumlu tespit kararı şeklinde karar verilmesi doğru olmamış mahkeme kararının bozulması gerekmiştir....

      Borçlunun elbirliği halinde ortak olduğu taşınmazlarda borçlu ortağın alacaklısı İcra Hakimliğinden 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun 121. maddesine göre alacağı yetki belgesine dayanarak borçlunun ortağı olduğu taşınmaz için ortaklığın giderilmesi davası açabilir. Bunun için icra hakiminden yetki belgesi alınması zorunludur. İcra hakiminden yetki belgesi almadan doğrudan doğruya veya yetkisi olmayan icra müdürünün verdiği yetki belgesine dayanılarak dava açılması halinde dava hemen reddedilmeyip davacı tarafa icra hakiminden yetki belgesi almak üzere süre verilmelidir. İcra mahkemesinden alınan yetkiye dayalı olarak açılan davalarda kural olarak borçlu ortağın mülkiyet hakkının elbirliği mülkiyetine konu olması gerekir. Somut olaya gelince; dava konusu 728 ada 12 parsel sayılı taşınmazda elbirliği ile hissedar olan borçlu ... tarafından açılan menfi tespit davasının kabulüne dair İstanbul 47....

        -TL.ve asıl alacak, işlemiş reeskont faizi ile diğer takip vekalet ücreti giderleri toplamı dışında fazladan yapılan takipten dolayı borçlu olmadıklarının tespiti ile davalının tazminata mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevabında, yapılan ödemelerin takibe konu bono ile ilgisi bulunmadığını, alacaklarının bonoya dayalı olduğunu savunarak davanın reddi ile lehlerine tazminata hükmolunmasını istemiştir. Mahkemece iddia, savunma ve toplanan delillere göre davacıların borçlarına karşılık davalıya 10.08.2007 tanzim, 15.10.2007 vade tarihli 8.700.00.-TL.bedelli senet verdikleri, 21.01.2008 tarihinde 5.000.00.-TL., 26.03.2008 tarihinde 850.00....

          BORÇLU OLMADIĞININ TESPITIKEFILIN SORUMLU OLACAĞI MIKTARIN KEFALET SENEDINDE AÇIKÇA GÖSTERILMEMESI NEDENIYLE KEFALET SENEDININ GEÇERSIZ OLMASIBORÇLAR KANUNU (818) Madde 484 "İçtihat Metni"Dava dilekçesinde eğitim ve öğretim giderinden kaynaklanan 46.728 YTL borcun 24.387,57 YTL.sinden sorumlu olmadıklarının tespiti istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacılar vekili dava dilekçesinde; davacılardan S……. U…… S……..'...

            SONUÇ : Kararın başlığında dava türü olarak yazılı “Menfi Tespit” sözcükleri ile hüküm fıkrasının ikinci paragrafında yazılı “davalı Kuruma borçlu olmadığının TESPİTİ ile” sözcüklerinin silinerek karardan çıkarılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 13.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Köyü Tüzel kişiliğinin idari sınırları içerisinde kalmaları nedeniyle davalı köylere ait yayla olarak sınırlandırıldığını ileri sürerek, dava konusu yaylanın köylerine ait olduğunun tespiti ile elatmanın önlenmesi ve çekişmenin giderilmesini istemişlerdir. Birleştirilen davada, davalı-davacı ..., 103 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kadim yaylaları olduğu halde köyleri ile birlikte ... Köyü Tüzel Kişiliği ile ... Köyü Tüzel Kişiliğinin müşterek yaylası olarak sınırlandırıldığını ileri sürerek, dava konusu taşınmazın müstakil yaylaları olduğunun tespiti ile elatmanın önlenmesi ve çekişmenin giderilmesini istemiştir. Mahkemece, 128 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 05.09.2012 tarihli bilirkişi raporunda B harfi ile işaretli 230078,85 metrekarelik kısmı ile 103 ada 1 parsel sayılı taşınmazın aynı bilirkişi raporunda D harfi ile işaretli 101908,96 metrekarelik kısmının davacı-davalı ... ve ... köylerine ait müşterek mera olduğunun, kalan kısmın ise ......

                Mahkemece, benimsenmiş olan bilirkişi raporunda davacının davalıya olan borç miktarının tespit edildiği de dikkate alınmak suretiyle, davacıya borçlu olmadığının tespiti talebini açıklaması ve buna ilişkin harcını yatırması için önel verilerek sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır." gerekçesiyle bozulduğu, bozma sonrası yapılan yargılamada, mahkemece, davacı vekilinin; ''bizim menfi tesbit talebimiz yoktur, ihraç kararının iptalini istiyorum'' şeklindeki beyanı üzerine ihtarnamelerin gerçeği yansıtmaması nedeniyle davanın ihraç kararının iptali istemine yönelik olduğu, davacının ihtarnamelerin gerçeği yansıtmamasını menfi tespit olarak nitelemesinin davanın ayrıca menfi tespit davası olduğu anlamına gelmediği, hukuki nitelendirmeyi hakimin yapması gerektiği, bu anlamda açılmış ayrı bir menfi tespit davası bulunmadığı, esasen menfi tespit talebi olsun olmasın ihtarnamelerin gerçeğe uygunluğunun zorunlu olarak tespit...

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, haczin kaldırılmasına, emekli aylıklarından yapılan kesintinin durdurulmasına borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir. Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. K A R A R 1-Dosyadaki yazılara, toplanan deliller ile hükmün dayandığı yasal gerektirici nedenlere göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, 2-Dava; davacıya 31.07.1997 – 18.09.2002 tarihleri arasında ödenen yetim aylıkları nedeniyle davacının davalı Kuruma borçlu olmadığının ( menfi tespit ) tespiti istemine ilişkindir....

                    Mahkemece, davacı kefiller hakkında yapılan icra takiplerine ilişkin dosyalar üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesine göre ...’un bankaya borçlu olmadığının tespitine, ...’un ise 2008/83, 2008/82 Esas sayılı icra dosyalarından dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş olup, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, icra takibine konu olan banka alacağından dolayı borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkin olup, dava konusu icra dosyalarında davacı ... hakkında yapılmış bir icra takibi bulunmamaktadır. Bu durumda mahkemece, hakkında icra takibi yapılmayan ...’un bu icra dosyaları bakımından menfi tespit davası açmasında nasıl bir hukuki yararı olduğu açıklanmadan davanın kabulüne karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. 2-Dava icra takiplerinden dolayı borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir....

                      UYAP Entegrasyonu