Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, davanın kabulüne, takip nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine,% 40 inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir 2-İcra İflas Kanununun 72. maddesinin 5. fıkrası gereğince menfi tespit davasında alacaklının inkar tazminatına mahkum edilebilmesi için, borçluyu menfi tespit davası açmaya zorlayan icra takibinin haksız ve kötüniyetle yapılmış olması gereklidir....

    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Mahkememiz ------- sayılı dosyasının 19/10/2023 tarihli duruşması 1 nolu ara kararı gereği davacının menfi tespit talebi yönünden dosyanın tefrikine karar verilerek menfi tespit talebine ilişkin taleplerin işbu tefrik edilen dosyada değerlendirilmesine karar verilmiştir.Davalı tarafından varlığı iddia edilen bir hukukî ilişkinin mevcut olmadığının (yok olduğunun) tespiti için açılan davaya menfi (olumsuz) tespit davası denilmektedir. -------------- kararlarında belirtildiği gibi; itirazın iptali davasının genel hükümlere göre görülen bir dava olması sebebiyle borçlu takibe itirazında bildirdiği itiraz sebepleriyle bağlı olmadan bütün savunma sebeplerini itirazın iptali davasında ileri sürebilmektedir. Bu sebeple itirazın iptali davası açıldıktan sonra takip konusu borçla ilgili olarak borçlunun menfi tespit davası açmakta hukuki yararı bulunmamaktadır.Hukuki yararın varlığı dava şartlarından olup, mahkemece de bu hususun resen dikkate alınması gerekmektedir....

      HUKUK DAİRESİ Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen menfi tespit davasının kabulüne dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesince yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davalı tarafın istinaf başvurusunun kabulüne yönelik olarak verilen kararın süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacılar; Özel ... Tıp Merkezi adlı işyerinin sahibi Özel Gürkan Sağlık Hizmetleri Limited Şirketi’nin mesul müdürü ve muhasebe sorumlusu olduklarını, davalı SGK Başkanlığı tarafından tıp merkezi hakkında düzenlenen 11/07/2014 tarihli rapor ile 98.837,90 TL kurum alacağının kendilerinden tahsil edileceğinin bildirildiğini, SGK'nın tek yanlı olarak düzenlediği hükümlerin 6098 sayılı TBK nun 20. maddesi uyarınca genel işlem koşulları olduğunu, bu nedenle borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini istemiştir....

        Davalı tarafından varlığı iddia edilen bir hukuki ilişkinin mevcut olmadığının ---- tespiti için açılan davaya menfi --- tespit davası denir ------------ Menfi tespit davası, 2004 sayılı İcra ve İflâs Kanunu’nun (İİK) 72. maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddeye göre, borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında ya da icra takibinden sonra borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. Bu dava maddi hukuk ve usul hukuku bakımından genel hükümlere dayalıdır ve normal bir hukuk davası olarak açılır. Eş söyleyişle kendisine karşı icra takibi yapılmış olan borçlu, ödeme emrine itiraz edilmemiş veya itiraz edilmiş olmakla birlikte yerinde görülmemiş olması sebebiyle icra takibi kesinleşse dahi maddi hukuk bakımından borçlu olmadığını ileri sürebilir....

          ÇEKİŞMENİN GİDERİLMESİ VE TESPİT 2577 S. İDARİ YARGILAMA USULÜ KANUNU [ Madde 2 ] 3194 S. İMAR KANUNU [ Madde 42 ] "İçtihat Metni" Taraflar arasındaki “ “Çekişmenin Giderilmesi ve Tespit” ” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Gebze 2.Asliye Hukuk Mahkemesince yargı yolu bakımından görevsizliğe dair verilen 28.12.2007 gün ve 2007/571 E- 677 K. sayılı kararın incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 7.Hukuk Dairesinin 19.09.2008 gün ve 2008/3052-3543 sayılı ilamı ile; (… …Dava niteliği ve içeriği itibariyle taşınmaz üzerinde bulunan muhtesat nitelikli binanın 1950 yılından önce yapılmış olduğunun tespiti ile sataşmanın önlenmesi (muarazanın giderilmesi) istemine ilişkindir....

            Her ne kadar davacı dava dilekçesinde icra takiplerinden dolayı borçlu bulunmadığının tespiti talep etmiş ve maaşından kesinti yapılan bedellerin istirdadını da talep etmiş ise de; davacının asil ve esas talebi icra takiplerinden dolayı borçlu bulunmadığının tespitine dair bir hüküm kurulmasıdır. Yargıtay 11.HD. 16/1/2201 tarih, 2020/5144 Esas, 2021/7204 Karar sayılı kararı; "HMK’nın 106. maddesinde düzenlenen tespit davasının özel bir şekli olan menfi tespit davası, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat davası olarak nitelendirilemez. Bu dava sonucunda, borçlunun borçlu olmadığının anlaşılması halinde borçlu olunmayan kısım belirtilmek suretiyle olumsuz tespit hükmü kurulmaktadır. Menfi tespit davasının istirdat davasına dönüştüğü hâllerde dahi olumsuz tespit hükmü kurulması gerekmektedir....

            Dava çekin düzenleyeni tarafından lehtara karşı ---- iddiasıyla açılan menfi tespit davasıdır. Davalı tarafından varlığı iddia edilen bir hukukî ilişkinin mevcut olmadığının (yok olduğunun) tespiti için açılan davaya menfi (olumsuz) tespit davası denir------------ Menfi tespit davasında ispat yükü, kural olarak davalı alacaklıya düşer. Davacı (borçlu), davalının (alacaklının) varlığını iddia ettiği hukukî ilişkiyi (meselâ borcu) sadece inkâr etmekle yetinmekte ise, yani bu hukukî ilişkinin (borcun) hiç doğmadığını ileri sürmekte ise ispat yükü davalıya düşer. Çünkü hukukî ilişkinin (borcun) varlığını iddia eden davalı olduğu için, ispat yükü davalı alacaklıya düşer (6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK) m. 190; 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu (TMK) m.6)....

              İcra Mahkemesinin karar tarihi ve kesinleşme tarihlerinin bu dosyadaki dava tarihinden sonraki bir tarih olduğu, hatta davalının davaya ilişkin kabul dilekçesinin bile bu dava tarihinden sonraki bir tarih olması nedeniyle dava tarihi itibarıyla davacının bu davayı açmasında hukuki yararı bulunduğundan HMK 114/1-h maddesindeki dava şartı yokluğu itirazının kabulü mümkün değildir. Bu durum dava tarihi esas alınarak davacının davalıya dava konusu ... 23. İcra Müdürlüğünün ...Esaslı dosyada borçlu olmadığının tespiti gerekir. Ancak koşulları oluşmadığından davacının kötü niyet tazminatı talebi kabul edilmemiştir. Olayda davalının kötü niyetli olduğu ispatlanamamıştır. HÜKÜM/ Gerekçesi yukarıda belirtildiği üzere; 1-Davacının menfi tespit davasının KABULÜ ile; davacının ... 23. İcra Müdürlüğünün ......

                İcra Müdürlüğünün 2012/3006 esas sayılı takip dosyasında davacının 22.500,00 TL'lik miktar yönünden borçlu olmadığının tespiti ile fazlaya ilişkin taleplerin reddine, davacının kötü niyet tazminat talebinin kabulü ile kabul edilen 22.500,00 TL'nin %20 oranına tekabül eden 4.500,00 TL kötü niyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş;hüküm,davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava, İcra ve İflas Kanununun 72. maddesine dayalı menfi tespit davasıdır. İcra ve İflas Kanununun 72. maddesinin 5.fıkrasına göre; “Borçluyu menfi tespit davası açmaya zorlayan takibin haksız ve kötü niyetli olduğu anlaşılırşa, talebi üzerine, borçlunun dava sebebi ile uğradığı zararın da alacaklıdan tahsiline karar verilir....

                  Dava, keşide yeri ... olan çekten dolayı borçlu bulunulmadığının tespiti istemine ilişkindir. Dava konusu çek nedeniyle aynı gün icra takibine girişilmiş ise de, gerek davaya ilişkin, gerekse icra takibine ilişkin haçlandırma belgelerindeki saat bilgilerinden icra takibinin menfi tespit davasından sonra yapılmış olduğu, başka bir anlatımla davanın takipten önce açıldığı anlaşılmaktadır. Her ne kadar takipten bir gün önce ihtiyati haciz kararı alınmış ise de, İİK.nun 42.maddesi uyarınca icra takibi takip talebi ile başladığından ihtiyati haciz kararının alınmasının tek başına icra takibini başlatmayacağı açıktır. İİK.nun 72/son maddesinde öngörülen yetki kuralları icra takibinden sonra açılan menfi tespit davalarında uygulanır. İcra takibinden önce açılan menfi tespit davalarında ise; genel yetki kuralları uygulanmaktadır. Somut olayda, menfi tespit davası icra takibinden önce açıldığına göre, genel yetki kurallarının uygulanması gerekmektedir....

                    UYAP Entegrasyonu