Taraf delilleri toplandıktan sonra dosyamıza farklı bilirkişi heyetlerinden asıl ve birleşen dava konusu talepler yönünden rapor ve ek raporlar temin edilmiş, dosyamıza sunulan üçüncü bilirkişi heyeti raporu ile birinci ve ikinci bilirkişi heyeti çelişkilerin tam olarak ve denetime elverişli şekilde giderilmediği gözetilerek davalı şirketin rayiç değerler ile mal varlığı ve son bilanço durumu tespit edilerek karar tarihi esas alınarak davacının şirketten haklı sebeple çıkma şartlarının oluş oluşmadığı ve var ise çıkma payının tespiti ile birleşen dava yönünden davacının davalıdan talep edebileceği tazminat olup olmadığı var ise miktarı ile diğer bilirkişi raporlarına katıldıkları ve ayrıldıkları hususların gerekçesi ile birlikte açıklanması hususunda dördüncü bilirkişi heyetinden rapor temin edilmiştir....
Mahkememizce alınan 01.07.2020 tarihli kök ve 06.01.2021 tarihli ek bilirkişi raporlarında özetle: Davalı şirketin ticari defterleri üzerinde inceleme yapıldığı ve 2016 yılı sonu itibariyle öz sermeye tutarının 208.255,47-TL ve davacının %10 ortaklık payına tekabül eden kısmın 20.825,55-TL olduğu, ancak davalı şirketin 30.09.2017 re'sen terk tarihi ve 2017 yılı sonu itibariyle düzenlenen kayıtlı değer bilançosuna göre öz sermayesinin -1.746.795,14-TL olup borca batık olduğu, rapor tarihi itibariyle güncel değerlere oluşturulan değer bilançosuna göre de öz sermayesinin -1.802.583,19-TL olup borca batık olduğu mütala edilmiştir. Bilirkişi raporları taraflara usulünce tebliğ edilmiştir. Dava, limited şirket ortaklığından haklı sebeplerle çıkma ve çıkma payı ile kâr payının tahsili istemine ilişkindir. Şirketten çıkmaya izin verilmesi talepli davalarda husumetin münhasıran şirkete yöneltilmesi gerekli ve yeterli olup, şirket yönetici veya ortağına karşı dava açılması mümkün değildir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk derece mahkemesince; "... dava, limited şirket ortaklığından çıkma ve çıkma payının ödenmesi istemine ilişkin olup, çıkma payının ödenmesi istemi nedeniyle ticari bir alacak davası niteliğini haiz olduğu, ayrıca uyuşmazlığın tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri bir işleme ilişkin olduğu, dolayısıyla bu davada arabuluculuğa başvurmuş olmanın bir dava şartı olarak kabul edilmesi gerektiği, ancak bu dava şartının yerine getirilmediği..." gerekçesiyle davanın dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE karar verilmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: İlk derece mahkemesince; "... dava, limited şirket ortaklığından çıkma ve çıkma payının ödenmesi istemine ilişkin olup, çıkma payının ödenmesi istemi nedeniyle ticari bir alacak davası niteliğini haiz olduğu, ayrıca uyuşmazlığın tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri bir işleme ilişkin olduğu, dolayısıyla bu davada arabuluculuğa başvurmuş olmanın bir dava şartı olarak kabul edilmesi gerektiği, ancak bu dava şartının yerine getirilmediği..." gerekçesiyle davanın dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE karar verilmiştir....
Kararı, davacı vekili ile davalı şirket vekili temyiz etmiştir. 1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2- Dava şirketin fesih ve tasfiyesi istemine ilişkin olup, mahkemece yukarıda yazılı gerekçeyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Davacı dava dilekçesinde, terditli olarak şirketten çıkmasına izin verilmesini ve çıkma payının tahsilini talep etmiş, yargılama sırasında çıkmaya izin verilmesi ve çıkma payına ilişkin taleplerinden vazgeçerek, şirketin fesih ve tasfiyesini istemiştir....
Bilirkişi tarafından düzenlenen ---- tarihli kök raporda özetle; TTK Çıkma ve çıkarılma MADDE 638'de ; (1)Şirket sözleşmesi, ortaklara şirketten çıkma hakkım tanıyabilir, bu hakkın kullanılmasını belirti şartlara bağlayabilir. (2) Her ortak, haklı sebeplerin varlığında şirketten çıkmasına karar verilmesi için dava açabilir. Mahkeme istem üzerine, dava süresince, davacının ortaklıktan doğan hak ve borçlarından bazılarının veya tümünün dondurulmasına veya davacı ortağın durumunun teminat altına alınması amacıyla diğer önlemlere karar verebilir. Hüküm altına almıştır....
Kooperatifler Kanunu'nun 17. maddesi uyarınca ortağın istifa ettiği yılın bilançosunun görüşüldüğü genel kurulda onaylanan bilançoda gösterilen genel giderlerin düşülmesi suretiyle çıkma payının hesaplanması gerekir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda ise, kooperatifin aktif ve pasif tüm mal varlığı gözönüne alınarak adeta tasfiye payı niteliğinde bir hesaplama yapılmıştır. Bu durumda mahkemece, kooperatif konusunda uzman bilirkişi heyeti seçilerek, davacı kooperatifin tüm defter kayıt, belge, genel kurul ve yönetim kurulu kararları, üye kayıt defterleri ve gerekirse kooperatifin banka kayıtları üzerinde gerekli inceleme ve araştırma yapılarak, davacının çıkma payının yukarıda açıklanan ilkeye uygun olarak hesaplanması ve oluşacak uygun sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....
Noterliği'nin 27/01/2014 tarih ve ... yevmiye numaralı Limited Şirket Hisse Devri Sözleşmesi dosyamız arasına alınmış, bilirkişiden 08/07/2020 tarihli rapor temin temin edilmiştir. Limited Şirketlerde hisse devrinin ne şekilde olacağı 6102 Sayılı TTK'nun 595.maddesinde düzenlenmiştir. Söz konusu madde; "(1) Esas sermaye payının devri ve devir borcunu doğuran işlemler yazılı şekilde yapılır ve tarafların imzaları noterce onanır. Ayrıca devir sözleşmesinde, ek ödeme ve yan edim yükümlülükleri; rekabet yasağı ağırlaştırılmış veya tüm ortakları kapsayacak biçimde genişletilmiş ise, bu husus, önerilmeye muhatap olma, önalım, geri alım ve alım hakları ile sözleşme cezasına ilişkin koşullara da belirtilir. (2) Şirket sözleşmesinde aksi öngörülmemişse, esas sermaye payının devri için, ortaklar genel kurulunun onayı şarttır....
çıkma konusunda terditli bir talep ileri sürmediği, Mahkemenin de çıkacak ortağın payının yüksekliği ve bir şirketin kendi paylarının yarısını iktisap etmesinin hukuki ve fiili imkansızlığını gözeterek davacının şirketten çıkarılması seçeneğini dikkate almadığı, üstelik davacının bir kısım ödeme aldığı, ödememin gerçek mahiyetinin belirlenmesinin çıkma payı (ayrılma akçesi) konusunda etkili olacağı, bunun da adil bir çıkma payı takdir edilmesini güçleştireceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir....
, Davacının çıkma konusunda terditli bir talep ileri sürmediği, Mahkemenin de çıkacak ortağın payının yüksekliği ve bir şirketin kendi paylarının yarısını iktisap etmesinin hukuki ve fiili imkansızlığını gözeterek davacının şirketten çıkarılması seçeneğini dikkate almadığı, üstelik davacının bir kısım ödeme aldığı, ödememin gerçek mahiyetinin belirlenmesinin çıkma payı (ayrılma akçesi) konusunda etkili olacağı, bunun da adil bir çıkma payı takdir edilmesini güçleştireceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir....