Davalı vekili; şirketin fesih ve tasfiye koşullarının oluşmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; fesih ve tasfiyesi istenen şirketin davacı ve davalıdan başka ortağının olmadığı, tarafların aile içi şiddetten dolayı boşandığı, davalının faaliyet alanlarını bire bir aynı olan bir başka şirketin kurucu ortağı ve müdürü olduğu, davalının şirket defterlerini usulüne uygun tutmadığı ve davacıya şirket ile ilgili bilgileri vermediği, şirket ortaklar kurulunun uzunca bir süre yapılmadığı, davalının şirket faaliyetlerinin devamı için gerekli özeni göstermediği ve şirket amacının gerçekleşmesinin davalı tarafça önlenmeye çalışıldığı, ortaklar arasında ciddi anlaşmazlıklar ve güven ilişkisinin zedelenmiş olduğu gerekçesiyle ...’nin fesih ve tasfiyesine, tasfiye memuru olarak ...’un görevlendirilmesine karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/383 Esas KARAR NO : 2022/538 DAVA : Ticari Şirketin Fesih ve Tasfiyesi DAVA TARİHİ : 04/06/2021 KARAR TARİHİ : 08/06/2022 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirketin Fesih ve Tasfiyesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA : Davacı vekili dava dilekçesi özetle ; Davalı şirketin iki ortaklı ---- müvekkili söz konusu şirketin %50 ortağı ve --- uyarınca şirketi 3 yıl süreyle idareye yetkili şirket müdürü olduğunu, davalı şirketin diğer %50 paya sahip ortağı ise ......
Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacılar vekili, davalı şirketin ortakları olan taraflar arasında ciddi anlaşmazlıklar bulunduğunu, şirketin işçilik borçları dahil ciddi anlamda borçlandığını ileri sürerek, davalı şirkete kayyım atanmasını, davalı şirketin fesih ve tasfiyesini ve tasfiye memuru atanmasını talep ve dava etmiştir. Davalılardan ... vekili, davanın reddini istemiştir. Diğer bir kısım davalılar davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, dosya kapsamına göre, şirketin faal olmadığı gibi faal olmasının da mümkün bulunmadığı, tarafların bir araya dahi gelemediği, fesih ve tasfiye koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/360 Esas KARAR NO : 2022/517 DAVA : Ticari Şirket (Fesih İstemli) DAVA TARİHİ : 27/03/2019 KARAR TARİHİ : 21/06/2022 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Fesih İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı şirkette %..., davalı ...'ın %... hissesi olduğunu, başkaca hissedarın bulunmadığını, davalı şirketin ... tarihinde ticari çalışmasına son verdiğini, iş yerini kapattığını, Antalya ... tarih ... sayılı yoklama fişi ile iş yerinin kapatıldığına dair tutanak tutulduğunu, davalı şirketin vergi kaydından da terkinin yapıldığını, davalı ... ile şirketin rızai feshi ve tasfiyesi için bir araya gelinemediğini, şirketin taşınır ve taşınmaz malı bulunmadığını belirterek davalı şirketin feshine ve terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Dava, şirket yöneticilerinin ve haksız fiil sorumlularının sorumluluğuna yönelik tazminat istemine ilişkindir. 6. İşbu dosya, .... sayılı dosyadan, davalı şirket yöneticilerinin sorumluluğuna yönelik “tazminat” istemi bakımından tefrik edildiği ve yukarıdaki esas sırasına kaydı yapıldığı görülmüştür. 7. Uyuşmazlığın esasının çözümünden önce dava şartlarından olan Arabuluculuk dava şartının yerine getirilip getirilmediğinin değerlendirilmesi gerekmektedir. 8. Davalı vekili cevap dilekçesinde ve 21/03/2024 tarihli duruşmadaki beyanlarında; dava şartı arabuluculuk son tutanağı incelendiğinde, uyuşmazlık konusunun " Şirket otaklık payı ve kar payı alacağının tespiti ile tahsili ve denetçi atanması, koşulların varlığı halinde şirketin tasfiyesi" olarak tanımlandığını ve sadece bu hususlara ilişkin arabuluculuk başvurusu yapıldığını, davacının arabuluculuğa konu edilmeyen taşkın taleplerinin reddi gerektiğini beyan etmiştir. 9....
Dava, hukuki niteliği itibariyle, dava dışı anonim şirketin fesih ve tasfiyesi istemine ilişkindir. Anonim şirket, mahiyeti itibariyle, şahıs şirketi olmayıp tüm özellikleriyle bir sermaye şirketidir. Şirketin feshi istemli davanın feshi istenen şirkete yöneltilmesi gerekli ve yeterli olup ortaklara husumet yöneltilmesi mümkün değildir. Şirketin bir anonim şirket olması nedeniyle, şirketin ortak sayısının ve iki ortaklı olmasının sonuca etkisi yoktur. Anonim şirketin fesih ve tasfiyesi davasında davalı sıfatı ---- feshi istenen şirkete aittir. Bu davanın şirket ortaklarına yöneltilmesi mümkün değildir.---- Somut olayda dava, şirket tüzel kişiliğine değil, şirket ortak ve mirasçılarına karşı açılmıştır. Taraf sıfatı (husumet), maddi hukuka göre belirlenen, bir subjektif hakkı dava etme yetkisini ya da bir subjektif hakkın davalı olarak talep edilebilme yetkisini gösteren bir kavramdır. Taraf ehliyeti; davada taraf olabilme, usulü hukuki ilişkinin süjesi olabilme ehliyetidir....
Mahkememiz tarafından alınan 11/06/2020 günlü bilirkişi raporuyla öğretim üyesi ... ile ... tarafından tanzim edilen raporda özetle; ortaklık sözleşmelerinde limited şirketlerin fesih ve tasfiyesi ve ortaklıktan çıkma yoluyla ortaklığın sona erdirilmesinin düzenlendiğini, ortaklığın fesih için haklı sebep TTK 636/3 632/2 639/2b ve 640/3....
Yargıtay, muhtelif kararlarında bir ortağın haklı nedenlerle şirketin fesih ve tasfiyesinin isteyebilmesi için en fazla eşit kusurlu olması gerektiğine hükmetmiştirSomut olayda davalı şirketin gayri faal olduğu, tasfiye halinin sürüncemede kaldığı, vergi borçlarının olduğu, şirketin genel kurul ile fesih kararı alamayacağı, hususları birlikte değerlendirildiğinde TTK 529. Maddeye göre şirketin işletme konusunu gerçekleştiremeyeceği açık bir durumda iken TTK 530.maddeye göre süre vermenin davanın esasına etkili olmayacağı anlaşıldığından, mevcut delil durumuna göre şirketin fesih ve tasfiyesine karar vermek gerekmiştir....
a ve ... mirasçılarına davalı şirket genel kurulunun toplanmasını ve organ boşluğunun tamamlanmasını sağlamak suretiyle şirketin durumunu kanuna uygun hale getirmeleri konusunda davetiye tebliğ edilerek süre verildiği, verilen süre içerisinde organ boşluğunun giderilemediği, davalı şirket ortaklarından ... ve ... mirasçısı ... katıldıkları duruşmada "davalı şirketin faaliyetinin bulunmadığını" belirterek şirketin fesih ve tasfiyesine karar verilmesini talep ettiği, davalı şirkette organ boşluğunun tamamlanamaması karşısında 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun (6102 sayılı Kanun) 636 ncı maddesinin ikinci fıkrasındaki fesih ve tasfiye koşullarının oluştuğu, davalı şirketin faaliyetinin de bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, davalı şirketin fesih ve tasfiyesine, davalı şirkete ...'un tasfiye memuru olarak atanmasına karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde tasfiye memuru ......
süredir faaliyetinin bulunmadığını ve şirketin üzerine kayıtlı bir malvarlığının da olmadığını, davalı şirketin 2019 yılından bu yana sürekli olarak zarar ettiğinin ekte sunulan delillerle anlaşıldığını, şirket ortaklarının iletişim halinde olmaması ve şirketin gayri faal halde olması sebebiyle şirketin yaptığı zarar ve mali yükümlülüklerinin müvekkiline ve şirket hissedarlarından diğer ortaklar için katlanılması güç bir durum oluşturduğunu, TTK'nın ilgili hükümleri uyarınca uzun süredir şirketin kanunen gerekli organı genel kurulunun toplanamaması, uzun süredir şirketin gayri faal olması, ortaklardan birinin yürt dışında olması ve ortakların birbirleriyle iletişim halinde olmaması, şirketin ortaklar üzerinde bir yük oluşturması, şirketi temsilen yetkilisinin ve organının olmaması sebebiyle davalı -----unvanlı şirketin muhik nedenlere dayanarak fesih ve tasfiye edilerek tasfiye memuru atanmasına karar verilmesini talep etmiştir....