638.maddesi gereğince müvekkilinin %30 sermaye payının tespitini, tespit edilen %30 sermaye yapının davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline ve ortaklıktan çıkmasına izin verilmesine, müvekkiline ait sermaye payının tespitine ilişkin maddi değerine dava tarihinden itibaren ticari reoskont faizi yürütülmesini talep ve dava etmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2023/487 KARAR NO : 2024/418 DAVA : Ticari Şirket Feshi, Ortaklıktan Çıkmaya İzin Verilmesi, Ayrılma Payı Alacağının Tahsili DAVA TARİHİ : 12/06/2023 KARAR TARİHİ : 24/05/2024 Mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonucunda; İDDİA ; Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; davalı şirketin sorumlu müdürü ve tek ortağı olan ...’ın 20/01/2022 tarihinde vefat ettiğini, mirasçılarının ise önceki evliliğinden olan oğlu ... ve kızı ......
ve çıkma payının tespiti ile kendisine ödenmesine, aksi halde davalı şirketin feshi ve tasfiyesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
nedeni ile şirketin faaliyetleri hakkında bilgi alamadıklarını, şirket merkezinin Beykoz'dan Eyüpsultan'a taşınarak şirket unvanının değiştirildiğini, bu değişiklikler için ortaklar kurulunun toplanmadığını, müvekkilinin davet edilmediğini, gündem oluşturulmayıp karar alınmadığını belirterek huzurdaki davanın çıkma payının ödenmesi davası olması ve davanın süresinin uzamasının muhtemel olması karşısında müvekkilinin haklarının haleldar olması ihtimaline binaen HMK 389 ve TTK 638 maddeleri kapsamında şirketin aktif-pasif tüm mal varlığına tedbir konulmasını ve neticeten davalı şirkete tedbiren kayyım atanmasını ve davanın kabulü ile müvekkilinin davalı şirketten haklı nedenle çıkmasına izin verilmesine ve çıkma payının ve ödenmeyen kar payının tespiti ile HMK 107 madde uyarınca şimdilik 100,00-₺'nin müvekkiline ödenmesine, bunların mümkün olmaması halinde davalı şirketin feshi ve tasfiyesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
HUKUKİ GEREKÇE Dava, haklı nedene dayalı şirketin fesih ve tasfiyesi, bu talep yerinde görülmediği taktirde ortaklık payının ödenerek ortaklıktan çıkmasına izin verilmesine yöneliktir. 6102 sayılı TTK'nun sona erme sebepleri ve sona ermenin sonuçları başlıklı 636/3.maddesindeki; "Haklı sebeplerin varlığında, her ortak mahkemeden şirketin feshini isteyebilir. Mahkeme, istem yerine, davacı ortağın payının gerçek değerinin ödenmesine ve davacı ortağın şirketten çıkarılmasına veya duruma uygun düşen ve kabul edilebilir diğer bir çözüme hükmedebilir." Çıkma ve çıkarılma başlıklı 638/2.maddesindeki; "Her ortak haklı sebeplerin varlığında şirketten çıkmasına karar verilmesi için dava açabilirler..." hükümlere göre şirketin feshine, bu talep kabul olunmadığı taktirde ise şirketten çıkmaya izin verebilmek için haklı sebeplerin varlığı gerekir....
Mahkemece, evlilik birliği içinde kurulan şirketin tarafların ayrılması nedeniyle varlığını devam ettirme imkanı bulunmadığı, ancak TTK hükümlerine göre aslolanın şirketin varlığını devam ettirmesi olduğunu ve tek kişi tarafından şirket kurulmasına cevaz verilmesi göz önüne alındığında ve talebin şirkette çıkmaya ilişkin olduğu da gözetildiğinde şirketin feshi ve tasfiyesine mahkeme kendiliğinde karar verme imkanı bulunmadığı, somut olayda şirketten çıkmaya ilişkin haklı nedenin bulunduğu, öte yandan şirketin gayri faal olması nedeniyle çıkma halinde mali durumunun etkilenme olanağı da bulunmadığı anlaşılmakla, davanın kabulü ile yapılan hesaplamaya göre davacının çıkma payının 166.361,53 TL olduğu, bu miktarın davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Kararı davalı vekili temyiz etmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2016/542 Esas KARAR NO : 2021/1047 DAVA : Çıkmaya izin ve sermaye ödemesi DAVA TARİHİ : 07/06/2016 KARAR TARİHİ : 02/11/2021 Mahkememizde görülmekte olan Çıkmaya izin ve sermaye ödemesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; Davacı şirket ortaklığından çıkmak istediğini belirtmesine rağmen davalılara ulaşmak mümkün olmadığını, davacıya şirket ve durumu hakkında bilgi verilmediği gibi şirketin dava tarihindeki durumu hakkında bilgisi bulunmadığını, şirketin devamı ve amacını gerçekleştirmesinin mümkün olmadığını, davalı şirketin diğer ortakları tarafından dava tarihine kadar esas sermaye borcu ödenmemiştir. Yıllardır şirket genel kurulu toplanmayıp kar payı dağıtılmamaktadır....
İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı /Davalı vekili ilk derece mahkemesine sunulan istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Davanın konusunun müvekkilin davalı şirketin ortaklığından çıkması ve sermaye payının ödenmesine ilişkin olduğunu, çıkmaya ilişkin en önemli sebeplerden 25/01/2018 tarihinde Kayseri 8 ....
in, kötü niyetli ve hukuka aykırı olarak şirket zararına, kendi şahsi yararlarına eylem ve işlemlerde bulunmaları nedeniyle haksız menfaat temin etmeye başlamaları nedeniyle 2008 yılından itibaren davalı şirket çalışmalarında var olan ahenk ve fikir birlikteliğinin bozulduğunu, müvekkili davalılar arasındaki anlaşmazlık ve husumetin uzun sürmesi ve ciddi boyutlara ulaşması nedeniyle, şirketin devamı ve amacının gerçekleştirilemediğinden şirketin feshinin zorunlu hale geldiğini, şirketin tasfiyesinin mümkün olmadığı takdirde müvekkilinin şirket ortaklığından çıkarılmasına izin verilmesini, şimdilik 10.000,00 TL , sonradan arttırılmak kaydıyla ayrılma bedelinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini, davalı şirket adına kayıtlı taşınmazlar üzerine ihtiyati tedbir konulmasını, şirketin yargılama süresince telafisi imkansız zararlara uğramaması , doğru şekilde yönetilmesi ve müvekkilinin haklarının kaybolmaması için şirketin yönetiminin kayyıma devredilmesine karar verilmesini talep...
DAVA KONUSU : Şirketin Feshi, Çıkmaya İzin ve Sermaye Payının Tespiti KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Asıl davada davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı şirkette sahip olduğu pay üzerinde başka ortakların hak iddia ettiğini, 20.02.2007 tarihli ortaklar kurulu toplantısında alınan şirket sermayesinin artırımına ilişkin genel kurul kararında, müvekkilinin payının hesap hatası sonucu 232.000 TL yazılması gerekirken 189.000 TL yazıldığından öncelikle payın 232.000 Tl olarak tespiti gerektiğini, şirket müdürü Cem Selcen'in kötü yönetimi ile ortaklar arasındaki eşit işlem ilkesine aykırı davranıldığını ve şirketin gerekli yatırımları yapamadığını, müdürün özen yükümlülüğüne aykırı davrandığını, şirketin kuruluş amacının gerçekleşmesinin imkansız hale gelmesi nedeniyle haklı sebepler gerçekleştiğinden TTK'nın 636/3. maddesi gereğince şirketin feshine, aksi halde davacının hisselerinin ve hisselerin gerçek değerinin belirlenerek bedelinin davalı şirketçe...