Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi SAYISI : 2006/436 Esas, 2007/306 Karar Taraflar arasındaki şirketin tasfiyesi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne, şirketin feshi ve tasfiyesine, tasfiye memuru olarak...'nın atanmasına karar verilmiş, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 28.09.2009 tarihli 2008/5165 Esas 2009/9644 Karar sayılı kararı ile onanmıştır. Davalı şirket tasfiye memuru ... 28.09.2022 havale tarihli dilekçesi ile, birikmiş kayyım ücreti alacağının mahkemece karar altına alınmasına ve kayyımlık görevinin kaldırılarak, yapılacak başka işlem kalmadığından yeni bir tasfiye memuru atanmasına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece 01.12.2022 tarihli ek karar ile tasfiye memuru ...'nın davalı şirket tasfiye memurluğu görevinin sona erdirilmesine ve yerine şirketin ortağı davacı ...'...

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/598 KARAR NO : 2022/582 DAVA : Ticari Şirket Feshi DAVA TARİHİ : 10/09/2021 KARAR TARİHİ : 10/06/2022 Mahkememizde görülen davanın yapılan açık yargılaması sonucunda; İDDİA ; Davacı vekili dava dilekçesi ile özetle; müvekkilinin, davalı şirketin ortağı ve yönetim kurulu başkan vekili olduğunu, davalı şirketin ortaklarının her biri eşit hisseye sahip olmak üzere davacı-müvekkili, ... ve ... olduğunu, davalı şirketin İzmir Ticaret Sicil Müdürlüğü’nde “221975” sicil numarasında kayıtlı olduğunu, müvekkili ile diğer yönetim kurulu üyeleri olan ... ve ... 'ın şirketi müştereken temsile yetkili olduklarını ve ...'ın 3 yıl süreliğine davalı şirketin yönetim kurulu başkanı seçildiğini, müvekkilinin hissedarı olduğu davalı şirketin ... Gıda San. ve Tic. A.Ş. (...) ile ... döner franchıse sözleşmesini imzaladığını, Buca-İzmir’de bir “... döner” şubesi işlettiğini, ortaklardan ...'ın aynı zamanda franchise veren ... Gıda San. ve Tic....

      DAVA : Ticari Şirketin Fesih ve Tasfiyesi, Çıkmaya İzin. DAVA TARİHİ : 20/11/2018 KARAR TARİHİ : 21/09/2022 KARAR YAZIM TARİHİ : 11/10/2022 Mahkememize açılan Ticari Şirketin Fesih ve Tasfiyesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda; İDDİA Davacı vekili, müvekkili ile davalı şirket müdürü ...'nun davalı şirketi kurduklarını, şirketin kar payı dağıtmadığını, kendisine haber vermeden 2017 yılında şirkete ait ... AVM'deki malları başka bir yere naklettiğini, müvekkilinin bilgisi olmadan şirket müdürü diğer ortak ...'nun başka bir şirket kurduğunu, şirkete ait gayrimenkullerin bedelsiz olarak ailesinin kullanımına sunduğunu, piyasadan rayiç fiyatların üstünde mal alarak ve dava dışı ... Limited şirketi ile yaptığı ticari ilişki sonucunda şirketi zarara uğrattığını ileri sürerek davalı şirket müdürü ...'...

        müdürlerin şahsi hesaplarına aktarıldığını, hissedarlara ödeme yapılmadığını, şirketin borçlandırıldığını, şirketin borçlarından dolayı haciz ihbarnameleri geldiğini, davalı şirket müdürü ... ile yapılan telefon görüşmelerinde şirketin borcu olduğunun ileri sürüldüğünü, hisse satarken her ay en az 5.000 Euro aylık gelir/kâr payı ödeyeceğinin belirtildiğini, bu durumların mevcut haliyle şirketin devamı ve amacının gerçekleştirilmesi yönünde bir engel teşkil etmekte ve şirketin haklı nedenle feshine sebep oluşturduğunu, davalı şirket müdürlerinin şirket gelirlerini iç etmekte, şirketin vergi ve SGK borçlarını ödemediklerini, davalı şirketin Türkiye'de bir çok belediyelere farklı su saati satmış olup düzenli ve sürekli gelir elde ettiğini, ayrıca şirket müdürleri hakkında ceza davası da açılacağını belirterek davalı şirkete tedbiren kayyım atanmasına, davalı şirketin yönetim ve temsili ile mal varlıklarının ve hatta defter ve belgelerinin de korunması için gerekli her türlü önlemin tedbiren...

          ve takip edilmediğini, şirketin alacaklarında azalma, borçlarında artış olduğunu, şirketin iyi yönetilemediğini ileri sürerek; davalı limited şirketinin feshine, fesih kararı ile birlikte tasfiye memuru atanmasına, şirketin tasfiyesine, haklı nedenlerle şirketin feshi talebinin kabul edilmemesi halinde kişisel ağır kusurlarıyla ortaklığı zora sokan ortaklar .... ile...'...

            Bu nedenlerle, davalı şirketin ticari faaliyetini terk etmesi ve amacını gerçekleştirmesinin mümkün görünmemesi ve hem de uzun bir süredir yönetim organlarının oluşmaması nedeniyle TTK 529/b ve TTK 530/1 maddesi çerçevesinde şirketin fesih ve tasfiyesine karar verilmesi gerektiğinden, davalı şirketin haklı sebeple feshi ve tasfiyesine ilişkin davanın kabulü gerektiği, şirketin organsız olması sebebiyle TTK 529 ve devamı maddeleri gereğince tasfiyesine karar verilen şirketin TTK 536, 538, 540, 545 maddeleri gereğince tasfiye işlemlerinin yürütülmesi bakımından şirkete, tasfiye konusunda uzman -----atanması uygun bulunarak aşağıdaki hüküm tesis etmek gerekmiştir....

              YARGILAMA VE GEREKÇE : Dava, ortaklığın feshi ve tasfiye payının davalıya ödenmesi, davaya konu şirket müdürünün yetkilerinin dava sonuçlanıncaya kadar kısıtlanması ve müdürlük yetkisinin kaldırılması istemine ilişkindir. Dosya ve içeriğinin incelenmesinde; davacı şahsın ... Yemek Salonu Gıda San. Tic. Ltd. Şti'nin davalı ile birlikte ortağı olduğunu beyan ettiği, davacı şahsın ortaklığın feshi talep edilen şirketi dosyada taraf olarak göstermediği, bir diğer anlatımla; açılan fesih ve tasfiye davasında husumetin şirketin diğer ortağına yönlendirildiği, ancak fesih ve tasfiye davasında husumetin şirkete yöneltilmesi gerektiği ve ortağa yöneltilmesi mümkün olmadığı anlaşılmıştır. Davada taraf ehliyeti ve husumet re'sen nazara alınması gereken hususlardan olup, şirketin fesih ve tasfiyesi talepli davada davalı ortağa husumet yöneltilemeyeceğinden davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir....

                ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/468 Esas KARAR NO : 2022/675 DAVA : Şirket Feshi DAVA TARİHİ : 08/07/2022 KARAR TARİHİ : 05/09/2022 Yukarıda tarafları ve konusu yazılı davanın mahkememizce dosya üzerinde yapılan incelemesi sonrasında; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; davalıların yüksek ücretle iş bulma vaadiyle kendisini İstanbul'a getirdiklerini, davalılara vekaletname verdiğini, kendisinin okur yazarlığının olmadığını; davalı ... 'e ait ...Tic. Ltd. Şti., ...San. Tic. Ltd. Şti. ve ... San. Tic. Paz. Ltd. Şti.'nin kendi üzerine devredildiğini ve şirket yetkilisi yaptıklarını öğrendiğini, kendisinin mağdur edildiğini ileri sürerek ... Tic. Ltd. Şti., ... Tic. Ltd. Şti. ve ... Ltd. Şti.'nin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Dava; gerçek kişi davacının ortağı olduğu dava dışı şirketlerin fesih ve tasfiyesi istemine ilişkindir....

                  Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 13/05/2015 tarih ve 2014/1379-2015/475 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, müvekkilinin dava dışı ... ile davalı şirketin %50'şer paylı ortağı olduğunu, ortaklık ilişkisinin, davalı şirketin diğer ortağının kusurlu eylem ve davranışları neticesinde diğer ortaktan devamı beklenemeyecek derecede sarsıldığını, diğer ortağın eylem ve davranışları dolayısıyla ortaklar arasındaki güven ilişkisinin sona erdiğini ileri sürerek davalı şirketin haklı nedenlere binaen fesih ve tasfiyesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                    Toplanan tüm deliller karşısında; davacının davalı şirketin %50 oranında paya sahip ortağı ve aynı zamanda münferit temsile yetkili müdürü olduğu, şirketin fesih ve tasfiyesi talepli olarak şirkete karşı İzmir 6 ATM'nin .../... esas sayılı davasını açtığı, bu davada davacı konumunda olması ve davalı şirketin tek temsilcisi olması itibariyle menfaat çatışmasının ortaya çıktığı, şirketin söz konusu fesih davasında davacı dışında başka biri tarafından temsilinin zorunlu hale geldiği, bu nedenle temsil kayyımı atanması talebinin haklı olduğu kanaatine varılmıştır. Dava dilekçesinde ...'ın kayyım olarak atanması talep edilmiş ise de, bu kişinin şirketle ve diğer ortaklarla menfaat çatışması içerisinde olup olmadığı, bu işi yapabilecek nitelikte olup olmadığı tespit edilemediğinden davacının önerdiği bu kişi dışında başka bir kimsenin kayyım olarak atanmasının uygun olduğu kanaatine ulaşılmıştır....

                      UYAP Entegrasyonu