Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

haklı neden oluşturduğu ve şirketin TTK'nın 529/1....

    Davacı vekilinin katılma yoluyla istinaf dilekçesinde özetle; Mahkeme nihai kararında nispi harç üzerinden hüküm kurulmuşken vekalet ücretinin maktu miktarda hükmedilmesinin yasaya ve uygulamaya aykırı olduğunu, vekalet ücretine ilişkin 3 numaralı hükmünün kaldırılarak; yeniden yargılamayı gerektirmeyecek işbu husus hakkında HMK'nın 353/1- b-2. maddesi doğrultusunda yeni hüküm kurulmasını ve davacı lehine hükmedilen 3.550.446,63 TL ortaklık payı üzerinden hesaplanacak nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep ve istinaf etmiştir. GEREKÇE : Dava, anonim şirketin haklı nedene dayalı olarak fesih ve tasfiyesi davasıdır. İstinafa gelen uyuşmazlık, şirketin feshi için gerekli koşulların oluşup oluşmadığı ve çıkma payıyla ilgili olarak harcın tamamlanmasının ve vekalet ücretinin çıkma payına göre belirlenmesinin gerekli olup olmadığı noktasındadır. Davacı, davalı şirkette %15 oranında pay sahibidir....

    BİRLEŞEN DAVADA DAVANIN KONUSU: Şirketin Feshi, Çıkmaya İzin ve Sermaye Payının Tespiti Taraflar arasındaki şirketin feshi ve ortaklıktan çıkma ile birleşen ticaret sicil kaydının düzeltilmesi davalarının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerle asıl davanın kısmen kabulü ile davacının davalı şirket ortaklığından çıkmasına izin verilmesine ve ayrılma akçesinin tahsiline, birleşen davanın kabulüne dair verilen karara karşı, asıl davada davacı ve asıl davada davalı şirket tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....

      Mahkemece, şirketin feshi ve tasfiyesi davasının, şirket tüzel kişiliğine karşı açılması gerektiği, davacı diğer ortağa husumet yöneltilemeyeceği gerekçesi ile davalı ... hakkında açılan davanın husumet yokluğundan reddine; davalı şirket yönünden ise, tasfiyesi talep edilen şirketin pasifinin aktiflerinden daha fazla olduğu, şirketin zararda olması, ortaklar arasında ciddi anlaşmazlıklar bulunduğu, şirketin öz mal varlığının bulunmadığı dava tarihi itibariyle faal de olmadığı ve borca batık olduğu, şirketin devamında hukuken ve fiilen ortakların korunmaya değer bir menfaatinin olmadığı ve şirketin feshi ve tasfiyesi için haklı sebeplerin oluştuğu gerekçesi ile davanın kabulüne, davalı şirketin feshine ve tasfiyesine karar verilmiştir. Kararı davalı ... temyiz etmiştir....

        Yukarıda yapılan açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; davalı şirketin %51 hissedarı ve münferiden yetkili müdürü olan dava dışı ... tarafından şirketin idaresi ve faaliyeti hakkında şirketin ortağı aynı zamanda halası olan davacıya bilgi verilmediği, kar payı dağıtılmadığı, 2019 ve 2020 yıllarında şirketin genel kurul toplantılarının yapılmadığı, şirketin sermaye artırımına ilişkin alınan karara davacı ortak adına sahte imza atıldığı, şirketin idaresinde yolsuzluklar yapıldığı, dolayısıyla şirket ortakları arasındaki güven ilişkisinin sarsıldığı iddiaları ileri sürülerek iki ortaklı limited şirketin haklı nedenle feshi, olmadığı takdirde ayrılma payı ödenerek şirket ortaklığından çıkma ve kar payının dağıtılması istemleriyle açılan dava kapsamında, halen davalı şirket yönetiminde yer alan şirket ortağı ve yetkili müdürünün görevini kötüye kullandığından ve şirketi basiretli bir şekilde yönetemediğinden davalı şirkete tedbiren kayyım atanmasına, şirketin mal varlığının...

          Asıl davada davalı şirket vekili, istinaf başvuru dilekçesinde özetle; Müvekkilinin, şirketin feshi için haklı neden bulunmadığına ilişkin iddialarının incelenmediğini, borca batık şirketten ayrılma akçesi talep edilemeyeceğini, çıkmaya ilişkin haklı nedenlerin soyut olduğunu ve kanıtlanmadığını, davacının ortaklıktan çıkarılması için, şirketin feshine dair bir haklı neden bulunması gerektiğini, eksik harç tamamlanmadan verilen kararın hatalı olduğunu Bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin istinafa konu kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek, asıl davadaki kararın kaldırılmasına ve asıl davanın reddine, karar verilmesini istemiştir. İNCELEME VE GEREKÇE Asıl dava şirketin feshi olmadığı takdirde davacı ortağın çıkmasına izin verilmesi, birleşen dava ise T7 kayıtların düzeltilmesi istemine ilişkindir....

          olmaması halinde, haklı nedenlerle şirketin feshine, TTK md 638/2 uyarınca müvekkili olan davacıların ortaklıktan doğan hak ve borçlarının tümünün dondurulması ve haklarının teminat altına alınması ile yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            Gazetesinde yayınlanabilmesi için şirketteki payının kime devredileceğinin Mahkeme kararında belirtilmesi gerektiğini, böylece müvekkilinin şirketteki payının kime devredileceği tescil ve ilan edilebileceğini, sonuç olarak müvekkilinin ortağı olduğu ... Tic. Ltd. Şti'ndeki tüm payını devretmiş olması, şirketi devralan ortak ...'un kendisine düşen asli görevleri ve borçları yerine getirmemesi ve menfaatleri uğruna şirketin ticaret unvanının veya mallarını kötüye kullanması nedeniyle müvekkili hakkında ortaklıktan çıkma kararı verilmesini ve şirketteki payının ...'a devredileceğinin tescil ve ilanını talep etmiştir. 2. Davacı vekili 28/06/2022 tarihli ıslah dilekçesi ile taleplerini davalı şirketin feshi, aksi takdirde davacıya paylarının gerçek değerinin ödenip davacı pay sahibinin şirketten çıkarılması, aksi takdirde Mahkeme tarafından gerekli önlemlerin alınarak somut olaya uyan alternatif başka çözümlere hükmedilmesi olarak ıslah etmiştir. II-SAVUNMALAR 2....

              İNCELEME VE GEREKÇE Dava, TTK'nın 638/2. maddesi uyarınca şirketin tasfiyesi, şirket ortaklığından çıkma ve çıkma payının tahsili taleplerine, istinaf, ihtiyati tedbir isteminin reddi ara kararına ilişkindir. İlk derece mahkemesince dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı, davacı vekili tarafından, yasal süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. İstinaf incelemesi, HMK'nın 355. maddesi uyarınca, davacı vekili tarafından ileri sürülmüş olan istinaf başvuru nedenleriyle ve kamu düzeni yönüyle sınırlı olarak yapılmıştır. Davacı tarafça, TTK'nın 638/2. maddesi uyarınca, şirketin tasfiyesi, şirket ortaklığından çıkma ve çıkma payının tahsili istemi ile açılan eldeki davada, dava içinde davalı şirket mal varlığına ihtiyati tedbir konulması yönünde ihtiyati tedbir talep edilmiştir. TTK'nın 638/2.maddesi "Her ortak, haklı sebeplerin varlığında şirketten çıkmasına karar verilmesi için dava açabilir....

              haklı nedenle feshi yada müvekkili şirket hissesinin gerçek değerinin diğer hissedarlarca müvekkiline ödenerek ortaklıktan çıkarılmasına karar verilmesinin talep edildiği, davalı şirketteki müvekkili şirketin hisse oranının vasiyetname uyarınca %51 oranında olması gerekirken bu oranın altında düşürülmesi şirket yönetiminde söz hakkının bulunmamasının, davalı şirkette yapılan sermaye artış azalış kararlarının keyfi olması ve bu kararlara katılıp katılmama kararları ile sermaye artışına katılım şeklinin hukuka aykırı olmasının, kuruluştan bu yana şirketin sürekli zarar etmesi, sermayesini kaybetmesi, gayri faal halde bulunması ve mevcut yapı ve yönetimi ile ileride de zarar atmaya devam edeceğinin açık olmasının şirketin feshi için haklı neden niteliği taşıyan olgu ve olaylar olduğunu belirtmiş ve %48,50 pay karşılığının karar tarihine en yakın tarihteki gerçek değeri üzerinden müvekkiline ödenerek şirketten çıkarılması, olmadığı tarihte TTK 531 maddesi uyarınca davalı şirketin feshine...

              UYAP Entegrasyonu