Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/1137 KARAR NO : 2023/303 DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) DAVA TARİHİ : 12/12/2022 KARAR TARİHİ : 06/04/2023 KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 19/04/2023 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA; Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin, ... tarafından ... (T.c No:...) ortaklığı ile 16.06.2020 tarihinde kurulduğunu ve .... tarihinde Türkiye Ticaret Sicil Gazetesine ilan olunduğunu, Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinin "...." başlıklı kısmından görüleceği üzere ...'ın müvekkili şirketin müdürler kurulu başkanı, ...'...

    Davaların ağırlıklı kısmını oluşturan ortaklıktan çıkarma davaları T. T. K. 640/3’üncü maddesine istinaden açılmıştır. Yasal düzenlemenin lafzına ve ruhuna bakıldığında bu davaların bir şekil ve usul şartına bağlandığı görülecektir. İlk kural limited şirket ortaklığından çıkarma davasının ancak şirket tarafından açılabileceği kuralıdır. Zira T. T. K. 640/3 maddesi “şirketin istemi üzerine” ifadesine yer vermiştir. Şirket ortağının çıkarma davası açmak için aktif husumet ehliyeti yoktur. Ana dava yönünden şirketi temsil yetkisi bulunmayan davacı ortağın kendi adına çıkarma davası açması mümkün değildir. Birleşen 2015/1464 E. sayılı davada ise T. T. K. 621/1-h maddesine uygun biçimde genel kurul kararı alınmamıştır. Bu, özel bir dava şartıdır. Kimi dava şartı eksiklikleri dava açıldıktan sonra da tamamlanabilir....

      ün şirketin feshi ve tasfiyesi talebinin yerinde olmadığını, bilakis kendisinin davalı şirkete zarar verdiğini, müvekkilleri ile davalının şirket ortaklığının devamının imkansız hale geldiğini, davalının şirketin zararına hareket ettiğini, taraflar arasında imzalanan iş ortaklığı sözleşmesini ihlal ettiğini, taraflar arasında görülen davalar ve soruşturma dosyasının bulunduğunu beyanla davalı ...'ün davalı şirketin feshi ve tasfiyesi talebinin reddine, davalının şirket ortaklığından çıkarılmasına, davalının şirkete vermiş olduğu zararların tespiti ile tasfiye payından tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesi'nin 26/10/2022 tarih ve 2020/186 Esas - 2022/491 Karar sayılı kararında; "Dava, davalı şirketin TTK 636/2 ve 3. Maddesine göre feshi olmadığı takdirde davacının ortaklıktan çıkmasına izin verilmesine ilişkindir....

        Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafından müvekkiline yöneltilen davanın husumet yokluğu sebebiyle usulden reddi gerektiğini, davacı tarafından terditli olarak ikame ettiği limited şirketin feshi ile bunun mümkün olmaması durumunda davacının pay değerinin ödenerek şirketten çıkması talepli davanın şirket tüzel kişiliğine yöneltilmesi gerektiğini, iş bu davada gerçek kişi müvekkilinin şirket ortağının taraf ehliyeti bulunmadığını, davacının şirketin feshine yönelik davasının hukuki yarar yokluğu sebebiyle usulden reddi gerektiğini, davacı tarafın öne sürülen dava nedenleri açısından ortaklıktan çıkma talebinin şirketin feshi dışında başka türlü çözüm yolları bulunduğunu aynı zamanda ikrar edilmiş olmasına rağmen ilk talep olarak şirketin feshinin öne sürülmesinde hukuki yarar bulunmadığını, davacı tarafından harcın yatırılmamış olması nedeniyle ortaklıktan çıkma davasının da usulden reddi gerektiğini, davanın müvekkil ile davacı arasında boşanma ve mal rejiminin tasfiyesi...

          CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin 2 ortaklı bir şirket olduğunu, ortakların şirkette %50-%50 hisseye sahip olduklarını, davacının ortaklardan biri olduğu ve şirketi zarara uğratmış olması nedeniyle hakkında diğer ortak ... ve Şirket tüzel kişiliği tarafından tazminat ve ortaklıktan çıkarma davası açıldığını, İstanbul ... Asliye Ticaret Mahkemesinin ... Esas sayılı dosyasıyla görülmekte olan davanın halen derdest olduğunu, bu dava sürereken, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nde ... numara ile kayıtlı şirketin kiracı olarak bulunduğu taşınmaz ile ilgili kira sözleşmesinin sona erdiği ve şirketin adresinin nakli zorunluluğunun doğduğunu, bu zorunluluk nedeniyle adres değişikliği amacıyla olağanüstü genel kurul toplantısınin 30.03.2018 tarihinde yapılmak istendiği ancak ortak ...'...

            nın 640/2. md. uyarınca ortaklıktan çıkarma kararı limited şirket genel kurulu tarafından alınarak bu karar ortağa noter aracılığıyla bildirilmesi gerektiği, davalının şirketten çıkarılması konusunda alınmış ortaklar genel kurul kararı bulunmadığı gerekçesiyle davalı şirket aleyhine açılan şirketin feshi talebinin esastan reddine, davalı gerçek kişi şirket ortakları aleyhine açılan ortaklıktan çıkarılma talebinin aktif dava ehliyeti bulunmadığından reddine karar verilmiştir. Karara karşı, davacı vekili istinaf yoluna başvurmuştur. Bölge Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre; davacı vekilinin istinaf başvurusunun Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan redidne karar verilmiştir. Kararı davacı vekili temyiz etmiştir....

              Davalı vekili ve davalı yanında katılanlar vekili, şirket sermayesinin arttırıldığını, diğer ortaklar arttırılan sermaye borcunu ödedikleri halde davacının ödemediğini, davacıya iki defa ihtar gönderilerek borcun ödenmesinin istendiğini, davacının cevaplarında ortağı olduğu şirketin davalı şirketten alacağının temlik alındığını, bunun sermaye borcuna mahsubunu istediğini ifade edilmişse de davalı şirketin böyle bir borcu bulunmadığından bu talebin yerinde görülmediğini, dava konusu genel kurulda davacının ortaklıktan çıkarıldığını, davacının yanında müdahil ...'in dahi çıkarma yönünde oy kullandığını, bu kararlar alındıktan sonra yazılıp imza aşamasına gelindiğinde davacı ve vekilinin toplantıyı terk ettiğini savunarak davanın reddini istemiştir....

                İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; şirketin feshini gerektirir bir durumun olmadığını, aksinin kabulü halinde de davacı ortağın çıkma payının ödenmesi suretiyle ortaklıktan çıkarılmasına karar verilmesi yerine yazılı gerekçelerle şirketin feshine karar verilmesinin isabetsiz olduğunu belirterek kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Fer'i müdahil vekili istinaf dilekçesinde özetle; şirketin feshini gerektirir bir durumun olmadığını, aksinin kabulü halinde de davacı ortağın çıkma payının ödenmesi suretiyle ortaklıktan çıkarılmasına karar verilmesi yerine yazılı gerekçelerle şirketin feshine karar verilmesinin isabetsiz olduğunu belirterek kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, davalı şirketin fesih ve tasfiyesine karar verilmesi istemine ilişkindir....

                ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2020/473 Esas KARAR NO : 2021/547 DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) DAVA TARİHİ : 12/10/2020 KARAR TARİHİ : 25/05/2021 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; Davacı aleyhine davalı şirket tarafından ortaklıktan çıkarılmasına dair verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, bu alınan kararların hükümsüzlüğünü yokluğu ve butlanına karar verilmesini talep ettiğini,----- ortaklıktan çıkarılmaya ilişkin toplam bedelin --------- tarafından kurul onayını takip eden üç iş günü içinde olacak şekilde 15/09/2020 tarihinde şirketin banka hesabına yatırıldığını, yönetim kurulunun ortaklıktan çıkarma işlemi neticesinde iş yatırım menkul değerler --------- hesabında sahip olduğu pay senetleri iptal edildiğini, bu işlemlerin özellikle dürüstlük ve iyiniyet ilkelerine, özen ve bağlılık...

                  ASLİYE TİCARET MAHKEMESi DAVA : Şirket Ortaklığından Çıkma, Şirketin Feshi DAVA TARİHİ : 17/01/2020 KARAR TARİHİ : 01/03/2023 Mahkememizde görülmekte olan Şirket Ortaklığından Çıkma, Şirketin Feshi davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde; davalı şirketin 03.07.2017 tarihinde müvekkili ile dava dışı ortak .... tarafından kurulduğunu, müvekkili ve diğer ortağın yarı paylı şirket ortakları olup, şirketi müştereken temsil yetkisine sahip olduklarını, her iki ortağın birlikte çalışmayı kararlaştırmalarına rağmen dava dışı ortağın şirkete haftada bir gün gelip gittiğini, kalan bütün zamanı kendisine ait ....Şirketi unvanlı şirkette ve bu şirketin danışmanlık yaptığı İstanbul-Ankara-Bursa- Trabzon ve diğer illerde geçirdiğini, dava dışı ortağın müteaddit defalar uyarılmasına rağmen görevini ihmal ettiğini, dava dışı ortağın müvekkiline bilgi vermeden şirkete bir takım demirbaşlar aldığını ileri sürerek, şirketin banka hesabından müteaddit defalar para...

                    UYAP Entegrasyonu