Mali, makine yüksek mühendisi ve konu uzmanı bilirkişinin 03.06.2021 tarihli 5 sayfadan ibaret ek raporunda özetle; davacı yanın haklı sebeple çıkma şartlarının oluştuğu, davalı şirketin 31.12.2016 tarihi itibarı ile kaydi özvarlığının 568.774,65-TL olduğu, mahkemece, ortaklıktan çıkma koşullarının oluştuğu kabul edilmesi halinde, davacının, davalı şirkette %30 pay sahibi olduğu dikkate alındığında; davacının 31.12.2016 tarihi itibarı ile çıkma payının kaydi olarak (568.774,65-TL x % 30)= 170.632,39-TL olduğu, şirket kayıtlarında rayiç olarak değerlendirilebilecek taşınmazın görülmediği belirtilmiştir....
Öte yandan ortaklıktan çıkma ve fesih talebi dolayısıyla TTK'nun 636. ve devamı maddeleri uyarınca gerekli önlem kabilinden şirket payları üzerine ihtiyati tedbire hükmedilebilir ise de, yasada aranan yaklaşık ispat koşulu bu aşamada henüz sağlanmamıştır. Hal böyle olmakla ihtiyati tedbir talebinin reddi gerekmiştir." gerekçesiyle davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle:Davacı müvekkilleri tarafından terditli olarak açılan dava; şirket ortaklığından çıkma, şirket ortaklığından çıkarılma ve şirketin feshi davası olduğunu, davanın mirasçı davacıların muris ......'...
Yapılan yargılama sonucunda dosya kapsamındaki tüm delilere, alınan bilirkişi raporuna göre, limited şirketin tasfiyesiz feshi istenemeyeceği, davalı şirketin borca batık olup, sermayesinin tamamen kaybettiğinden davacı ortağın çıkması halinde azaltabileceği sermayesi kalmadığından şirket ortaklığından çıkmanın talep edilemeyeceği, bu nedenle bu istemler yönünden davalı şirket yönünden davaların esastan reddine, şirketin feshi davası ile şirket ortaklığından çıkma davası sadece şirket aleyhine açılabileceğinden davalı ortaklar yönünden her iki davanın usulden reddine karar vermek gerekmiştir....
Mahkemece, toplanan kanıtlara göre, TTK'nın 551/2. maddesine göre her limited şirket ortağın haklı nedene dayanarak kendisinin ortaklıktan çıkmasına izin verilmesini veya ortaklığın feshini mahkemeden isteme yetkisi bulunduğu, ortaklıktan çıkma davası ile ortaklığın feshi davalarının ayrı davalar olduğu, davacının çıkma değil, fesih ve tasfiye ile geçmiş dönemde ödenmeyen kar payının ödenmesini istediği, haklı nedenlerin Kanunda sayıldığı, taraf beyanı ve tanık anlatımına göre şirketin feshini gerektirecek bir hususun varlığının davacı tarafından ispat edilmediği, kar payı istemi yönünden ise Yargıtay kararlarına göre ortaklar kurulu kararının olmasının şart olduğu ve böyle bir kararın bulunmadığı gerekçeleriyle davanın reddine dair tesis edilen karar, davacı vekilinin temyizi üzerine, Dairemizce onanmıştır. Davacı vekili, karar düzeltme isteminde bulunmuştur....
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; toplanan deliller ve davalı şirketin davacının ortaklıktan çıkma istemini kabul ettiği, ortaklar arasındaki karşılıklı güven duygusunun ortadan kalktığı, bu nedenle haklı sebeple ortaklıktan çıkmaya izin verilmesine dair koşulların gerçekleştiği, ortaklıktan çıkma payının hükümle birlikte muaccel olması ve payın hüküm tarihine en yakın tarihe göre hesap edilmesi nedeniyle davacının faiz isteminin yersiz olduğu, ödenmeyen kar payı yönünden avans faizinin uygulanması gerekse de davacının talebi uyarınca reeskont faizine hükmedildiği gerekçesiyle davanın kabulüyle davacının davalı şirket ortaklığından çıkartılmasına, ortaklıktan çıkmaya izin verilen ortağın bilirkişilerce tespit olunan 86.298,56 TL tasfiye payının davalıdan tahsiline, faiz isteminin reddine, bilirkişilerce tespit olunan 6.583,77 TL kar payı alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir....
Şti'nin feshine karar verilmesini, eğer bu mümkün değilse müvekkilinin payı ödenmek sureti ile ortaklıktan çıkarılmasına karar verilmesi talep ve dava etmiştir. Davalının usulüne uygun tebliğe rağmen dosyaya cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır. e-imza e-imza e-imza e-imza Dava, 6762 sayılı TTK'nın 549/4. maddesine dayalı olarak davalı limited şirketin fesih ve tasfiyesi, bu mümkün değilse davacının payı ödenmek suretiyle ortaklıktan çıkarılması istemine ilişkindir. Davacı ... ile davalı ...'ın Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğünün 11.07.2006 tarihli ... sicil numarasında kayıtlı 50.000,00TL sermayeli dava dışı ... İnş. Tur. Tic. Ltd. Şti.'ni kurdukları hususu tartışmasızdır. Limited şirketin feshi ve tasfiyesi, bu mümkün değilse davacının payı ödenmek suretiyle ortaklıktan çıkarılması davasının feshi istenilen şirket tüzel kişiliğine yöneltilmesi gerekmektedir....
Şahin, Anonim Ortaklığın Haklı Sebeple Feshi, İstanbul,2013, s. 137) Davacının, çıkmak istediği limited şirkette %20 pay sahibi olduğu, davalı olan şirketin temsilcilerinin ise şirketin %70 pay sahibi konumunda olduğu ve şirketin en azından 2018 yılından itibaren vergi müdürlüğünden gelen kayda göre resen terk konumunda bulunduğu, bu nedenle daha sonraki döneme ait Ba-Bs formunun bulunmadığı kayden açıktır. Mahkememizce tespit edilen uyuşmazlık konuları çerçevesinde inceleme yapan bilirkişi kurulu hazırlamış olduğu 02/05/2023 tarihli raporda, şirketin 31/08/2018 tarihi itibariyle resen terkin edildiğini, Ba-Bs formlarına göre 2018 yılından itibaren herhangi bir faaliyetinin mevcut olmadığını, davalı şirketin mükellef kaydının 31/08/2018 tarihi itibariyle sona erdiğini, bu şekilde ortaklığın kâr elde edemez hale geldiğini, bu çerçevede ise ortaklıktan çıkma ile haklı sebeplerin mevcut olabileceğini ifade etmiştir....
kullanması gerekirken bunu yapmadığını, şirketin devamlılığının sağlanıp sağlanmayacağını dikkate alınmasını ve buna göre karar vermesi gerektiğini, Mahkeme kararında fesih talebinin reddedildiğini ve şirketin devamlılığının sağlanmasına yönelik hiçbir çözüm yoluna karar verilmediğini, mahkeme tarafından gerekçeli kararda müvekkilinin ilgili şirketten çıkmasının en uygun çözüm olduğunun belirtildiği, şirketin devamlılığının sağlanması için bunun gerektiği söylenmiş olmasına rağmen bu husus bakımından karar verilmediğini, mevcut durumun çözümsüz bırakıldığını, tarafların hiçbir şekilde şirket konusunda anlaşma sağlayamadığını ve bu durumda şirketin çalışmamasına neden olduğunu, şirketin feshini istemek için gereken haklı sebeplerin mevcut olduğunu, bundan dolayı mahkemenin şirketin devamlılığını sağlayabilmek için ortaklıktan çıkma,çıkarılma veya alternatif çözüm yollarına başvurarak karar vermesi gerektiğini, mahkemenin herhangi bir çözüm yoluna başvurarak karar vermediğini ve şirketin...
kullanması gerekirken bunu yapmadığını, şirketin devamlılığının sağlanıp sağlanmayacağını dikkate alınmasını ve buna göre karar vermesi gerektiğini, Mahkeme kararında fesih talebinin reddedildiğini ve şirketin devamlılığının sağlanmasına yönelik hiçbir çözüm yoluna karar verilmediğini, mahkeme tarafından gerekçeli kararda müvekkilinin ilgili şirketten çıkmasının en uygun çözüm olduğunun belirtildiği, şirketin devamlılığının sağlanması için bunun gerektiği söylenmiş olmasına rağmen bu husus bakımından karar verilmediğini, mevcut durumun çözümsüz bırakıldığını, tarafların hiçbir şekilde şirket konusunda anlaşma sağlayamadığını ve bu durumda şirketin çalışmamasına neden olduğunu, şirketin feshini istemek için gereken haklı sebeplerin mevcut olduğunu, bundan dolayı mahkemenin şirketin devamlılığını sağlayabilmek için ortaklıktan çıkma,çıkarılma veya alternatif çözüm yollarına başvurarak karar vermesi gerektiğini, mahkemenin herhangi bir çözüm yoluna başvurarak karar vermediğini ve şirketin...
Hukuk Dairesi'nin 2015/8665 Esas, 2016/3695 Karar sayılı ilamında ve kanunda yer alan ortaklıktan çıkma sebeplerinin tahdidi olarak sayılmadığını, somut olayın özelliklerine göre değişkenlik gösterdiğini, bilirkişi incelemesi ile de müvekkilinin ortaklıktan çıkma gerekçelerinin yerinde olduğunu, şirketin borca batık olması sebebi ile şirket ortaklarının ortaklık payına halel getirmeyeceğini, sadece ortaklıktan ayrılma payının bulunmadığına kanaat getirildiğini, müvekkilinin ortaklıktan çıkmasına engel olmadığını, ... Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi 15.03.2018 tarih ... E. ve ... K. Sayılı ilamında "Ne var ki, şirket öz varlığının eksi olarak ortaya çıkması nedeniyle rapor tarihi itibariyle davacının ayrılma payı bulunmamaktadır. Bu durumda, davacının haklı nedenlerle ortaklıktan çıkma koşulları somut olayda gerçekleştiği halde şirketin borca batık olması nedeniyle çıkma sonucunda davacı ortağın payına ekonomik anlamda herhangi bir değer isabet etmemektedir....