Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

TTK'nın geçici 7. maddesine göre açılan şirket ihyası davalarında husumet sadece ticaret sicil memurluğuna yöneltilir. Tasfiye memurları veya yöneticilerine husumet yöneltilmez, davaya dahil edilmeleri gerekmez. Eğer, şirket ihyası davasını ihyası istenen şirket ortak veya yöneticileri açmış ise, bu davanın bir nevi iptal davası gibi düşünülüp, terkin iptal edildiğine ve şirket tekrar faaliyetlerine devam edeceğine göre TTK'nın 547/2. maddesine göre ek tasfiye memuru atanmasına gerek yoktur. Ancak, şirket alacaklıları ihya davası açmış ise alacaklıların işbu davaya açmaktaki amaçları, alacak davasında husumet yöneltilecek bir hasım bulunması olup, alacak davası sonuçlandıktan sonra şirketin sicilde kaydının bulunmasında veya faaliyetine devam etmesinde, gerek alacaklı gerekse şirket için herhangi bir yarar bulunmadığından bu tip davalarda TTK'nın 547/2. maddesine göre ek tasfiye memuru atanması gerekir....

YARGILAMA VE GEREKÇE : Dava, davacının dava konusu şirket aleyhine başlattığı icra takibi için dava konusu şirket TTK geçici 7.madde kapsamında resen terkin olduğundan şirketin ihyası konularına ilişkindir.(TTK geçici 7.madde) Mahkememizce celp edilen ticaret sicil kaydına göre 49045 sicil nolu dava konusu ihyası talep edilen ...Taahhüt Tic.ve San.Ltd.şirketinin 23/10/2014 tarihinde ticaret sicilinden re'sen terkin edildiği, şirketin kuruluş tarihinden itibaren değişikliklerini gösterir ticaret sicili gazete fotokopilerinin ekte gönderildiği anlaşılmıştır. Celp edilen Muş ...ASHM dosyasının yapılan incelemesinde; dosyamız davacısı tarafından ihyası talep edilen bahse konu şirket aleyhine açılan hizmet tespiti davası olup, 08/06/2021 tarihli celsede verilen ara kararı ile ticaret sicilinden terkin edilen şirketin ihyası için dava açmak üzere davacı tarafa yetki ve süre verildiği anlaşılmıştır. Bilindiği üzere 6102 Sayılı TTK....

    İNCELEME ve GEREKÇE : Dava, resen terkin edilmiş şirketin, devam eden icra dosyası sebebiyle ihyası istemlidir. İhyası istenen şirketin merkezinin bulunduğu yer Asliye Ticaret Mahkemesi kesin yetkili olup, ihyası istenen şirketin ------- mahkememizin yetkili olduğu görülerek esasa geçilmiştir. Davacının terkin olunan şirketin ortağı ve yetkilisi olduğu görülmüş, davayı açmakta hukuki yararı ve taraf sıfatı olduğu anlaşılmıştır. ----- cevabı ve kayıtlarıyla ihyası istenilen limited şirketin, ------ tarihinde, TTK'nın geçici 7. maddesi uyarınca re'sen sicilden kaydının silindiği anlaşılmaktadır. 6102 sayılı TTK'nın geçici 7. maddesinde şirketlerin hangi şartlarda ve usullerle sicilden re'sen terkin edileceği düzenlenmiştir....

      İhya davasında Ticaret Sicil Müdürlüğü'ne ve ihyası istenilen şirket tasfiye halinde ise tasfiye kuruluna husumet yöneltilmesi gerekir. Somut uyuşmazlıkta husumet sadece-----Ticaret Sicil Müdürlüğü'ne ve sicilden terkin olunan ve ihyası istenilen şirket aleyhine açıldığı, tasfiye memurunun hasım gösterilmediği görülmüştür. Dosya üzerinde yapılan incelemede ----- Ticaret Sicil Müdürlüğünden terkin edilmiş olması nedeniyle tüzel kişiliği bulunmayan ve ihyası istenilen şirket yönünden açılan iş bu davanın pasif dava ehliyetinin bulunmaması nedeniyle, tasfiye memurunun da yasal hasım olarak gösterilmesi gerekirken bu hususun da yerine getirilmediği anlaşıldığından davanın davalı şirket yönünden pasif dava ehliyeti yokluğundan, yasal hasım gösterilmesi gerekirken gösterilmeyen tasfiye memuru yönünden de de HMK 114/1-d maddesindeki yasal koşul oluşmadığından davanın HMK 115/2 maddeleri uyarınca usulden reddi gerekmiştir....

        Ancak, devam eden davası bulunan şirketler için bu madde hükmü uygulanmayacağı gibi sicilden kaydı silinen şirket alacaklıları ile hukuki menfaati bulunanlar haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren beş yıl içinde mahkemeye başvurarak, şirket veya kooperatifin ihyasını isteyebilirler. Tüm dosya kapsamından davacının ihyasını istediği şirketin üzerine kayıtlı bir adet araç kaydı celp edilmiş, aracın ihya edilen şirket adına kayıtlı olduğu anlaşılmaktadır. Diğer yandan sicilden kaydı silinen şirket alacaklıları ile hukuki menfaati bulunanlar haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren beş yıl içinde mahkemeye başvurarak, şirketin ihyasını isteyebileceklerinden iş bu davayı açmasında da hukuki yarar bulunduğu saptanmıştır. Diğer yandan 6102 sayılı TTK geçici 7.maddesi gereğince açılacak itiraz yolu ile ihya davalarında ihyası istenen şirkete husumet yöneltilmesi mümkün olmadığından ihyası istenen şirket hakkındaki davanın reddine karar verilmesi gerekmiştir....

          Ayrıca, 03/07/2014 tarihinde şirket adresine davetiye gönderildiği, patlamadan dolayı kapanmış olduğundan bahisle tebligatın iade edildiğinin şerh düşüldüğü, şirket temsilcisine çıkartılmış herhangi bir tebligatın söz konusu yazıda yer almadığı, bu hale göre, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun geçici 7/4.a maddesi gereğince terkin işlemi öncesinde yapılması öngörülen ihtarın öncelikle şirkete ya da yetkilerine tebliğ edilmesi gerekmektedir. Bu itibarla ....Şti.'ne veya şirket yetkililerine tebliğ edilmeksizin doğrudan Ticaret Sicil Gazetesindeki ilan suretiyle yapılan ihtarın usulüne aykırı olup, dava konusu ....Şti.'nin terkin işlemi hukuka uygun değildir. Bu nedenle dava konusu ihyası istenen şirketin terkin işleminin hukuka uygun olmadığı açıktır. İlk derece mahkemesince, ihyası istenen şirketin TTK'nın geçici 7.maddesi uyarınca usulüne uygun terkin edilmediğinden şirkete tasfiye memuru atanmaksızın şirketin ihyasına karar verilmiştir....

            nin 6102 sayılı TTK'nın geçici 7.maddesi uyarınca hangi sebeple münfesih olduğu veya sayılması gerektiğine ilişkin şirkete yada temsilcilerine yapılan ihtar ve tebliğe ilişkin belgelerin çıkartılarak gönderilmesinin istendiği T3 gönderilen cevabi yazı ve ekindeki belgelerde ise sadece ihyası istenen şirkete tebligat yapıldığı yapılan tebligatın bila ikmal edildiği ayrıca sicil özetinin gönderildiği, şirket temsilcisine herhangi bir tebligat yapılmadığı anlaşılmıştır. Davalı T3 ihyası istenen şirketin oda kaydından re'sen terkin edilmesi sebebi ile silinme hususu kanunda tadadi olarak sayılan hallerden olmadığı halde sicilden ihyası istenen şirketin silinmesi TTK'nun Geçici 7.maddesine aykırıdır (Emsal mahiyette Yargıtay 11. Hukuk Dairesi'nin 11/10/2022 tarih ve 2022/5850 esas 2022/6837 karar sayılı emsal içtihatı)....

            Davalı ---- ihyası istenilen şirket adına tebligat çıkartılmadığı,----sayılı içtihadında da belirtildiği üzere, 6102 Sayılı TTK'nın Geçici 7/4-a maddesi uyarınca, ---kayıtlarına göre şirketi temsil ve ilzama yetkilendirilmiş kişilere ihtar yollanması gerekmesine rağmen şirket temsilcilerine tebligat çıkarılmamış olduğu ve terkine ilişkin ihtarın yalnız ilan yoluyla yapıldığı anlaşılmıştır. TTK' nun 547. maddesine göre tasfiyenin kapanmasından sonra ek tasfiye işlemlerinin yapılmasının zorunlu olduğunun anlaşılması halinde -----atanması gerekecektir. İhyası istenen şirket 6102 sayılı yasanın TTK' nun geçici 7 maddesine dayanılarak resen terkin edilmiştir....

              Yukarıda yapılan açıklamalar ışığında somut olaya döndüğümüzde,davacı vekili ihyası talep edilen şirketin TTK'nın geçici 7 nci maddesi uyarınca sicilden resen terkin edildiğini ancak şirketin derdest dosyası olduğunu bu nedenle sicil müdürlüğünün işleminin iptali ile şirketin ihyasına karar verilmesini talep etmiş ise de,derdest dava dosyasının açılış tarihinin 20/09/2017 tarihi olduğu,sicilden terkin tarihinden önceye ait bir davanın bulunmadığı,bu haliyle TTK'nın geçici 7 nci maddesinin ,2 nci fıkrasının uygulanma imkânın bulunmadığı, dava tarihi itibariyle 5 yıllık hak düşürücü sürenin dolduğu anlaşıldığından davalı sicil müdürlüğü aleyhine açılan davanın hak düşürücü sürenin dolması nedeniyle reddine,davacının,davalı şirket aleyhine açtığı davanın ise ;davalı şirketin dava tarihinden önce sicilden terkin edildiği ,ihyası talep edilen şirketin hasım olarak gösterilmesi de mümkün olmadığından davalı ihyası istenilen şirket aleyhine açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle...

                nce ihyası istenen şirkete ve söz konusu şirketi temsil ve ilzama yetkilendirilmiş Uğur Atak'ın ticaret sicilindeki adreslerine usulüne uygun tebligat yapıldığı, söz konusu usulüne uygun tebligata rağmen ihyası istenilen şirketin sermayesini gerekli yasal koşula arttırılmaması nedeni ile ticaret sicilinden tasfiye yapılmaksızın usulüne uygun bir şekilde silindiği anlaşılmıştır. İhyası istenilen şirketin sermaye arttırılmadığından halen münfesihliğe ilişkin şartları da devam etmektedir. Ancak şirket üzerine kayıtlı ... plakalı araç bulunduğu ve 10 yıllık sürenin de geçmediği (Mevcut olayda ihyası istenen şirketin mal varlığı bulunduğundan 10 yıllık hak düşürücü süre uygulanır.) hususu gözönüne alındığında, TTK. 547/2. maddesi gereği sadece şirketin üzerine kayıtlı olan araç ile sınırlı olmak üzere şirketin ihyasına, tasfiye memuru olarak ihyası istenen şirketin ortağı olan ...'...

                  UYAP Entegrasyonu