Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 13/03/2007 gününde verilen dilekçe ile hakimin sorumluluğuna dayalı maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; Yargıtay 4....

    Nitekim İstanbul BAM 13.HD 2018/1925E. 2020/577K.sayılı ilâmındaki abone alacağı için dava dışı şirket yöneticileri aleyhine TTK m.553 ve devamı hükümlerine göre açılmış olan, davacının yine ... Anonim Şirketi, davalının ..., dava konusunun itirazın iptali olduğu davada; "Dava, şirket alacaklısı tarafından açılan limited şirket müdürünün sorumluluğuna dayalı itirazın iptaline ilişkindir. Dava dışı borçlu ......

      Dava, dava dışı abone olan limited şirketin sözleşmeden doğan borçlarını ödemediği, tasfiye sürecine girdiği, limited şirket adına olan işyeri aboneliği nedeni ile fiili kullanıcı olan limited şirket yöneticisinin sorumluluğuna ilişkindir. Dosya kapsamından; davanın dayanağı limited şirket müdürünün sorumluluğuna ilişkin olup mahkemece davalının sorumluluğunun bulunup bulunmadığının ticari defterler üzerinde inceleme yapılarak araştırılmadığı, yargılamada sadece dava dışı abone şirketin borcunun miktar ve varlığının tartışma konusu yapıldığı görülmektedir. Buna göre, limited şirketin kural olarak şirket malvarlığı ile borçtan sorumlu olduğu, ortağının borçtan şahsi sorumluluğunun ise alacaklıyı kasten zarara uğratma ve bilerek zarar verme sebeplerine bağlı olduğu halde mahkemece TTK 553. Maddesi kapsamında araştırma yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya uygun değildir....

        Katılma yolu ile davacı vekili; bir limited şirket iken şirket sahibinin ödeme emrinin şahsına gönderilmesi talebiyle dilekçe verildiğini, esasen itirazları üzerine takip durmasına rağmen davalının şirket yetkililerinin şahsi telefonuna tehditte bulunduklarını, bu nedenle alacaklı vekili hakkında suç duyurusunda bulunduklarını, icra takibinin haksız ve kötü niyetli olduğunu, lehlerine tazminat takdiri gerekirken Mahkemece hükmedilmediğini ileri sürerek; lehlerine kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir. C....

          Dava, limited şirket müdürünün sorumluluğuna dayalı rücuen tazminat istemine ilişkin olup, davacı şirket vekili, davalının müdür olarak görev yaptığı dönemde açılan işçi alacaklarına dair davalar sonucu hükmedilen miktarların, davalının ortaklıktan ayrılmasından sonra müvekkili tarafından ödendiğini, oysa bu borçlardan davalının sorumlu olduğunu ileri sürmüş, cevaba cevap dilekçesinde de, esasen davalının sorumluluğunun takibe konu alacakların devir tarihinde mali tablolarda göstermemesi nedeniyle davalının sorumlu olduğunu belirtmiş, mahkemece yukarıda anılan gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmiştir....

            Asliye Ticaret Mahkemesinin 2015/997 Esas sayılı dosyasıyla görülen şirket yöneticisinin sorumluluğu sebebiyle tazminat davasında gerçekleşen zararın 505.202,19 TL olarak tespit edildiğini, anılan davada 10.000 TL'lik kısmi tazminat taleplerinin kabul edildiğini ve bu kararın Yargıtayca onanarak kesinleştiğini, bakiye 495.202,19 TL için Bursa 18. İcra Müdürlüğünün 2014/6247 sayılı dosyası ile takibe başlandığını, davalıların takibe haksız biçimde itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptaline, davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              Dava, şirket yöneticisinin sorumluluğuna dayalı tazminat davası olup bu husus TTK'da düzenlendiğinden, mutlak ticari dava niteliğindedir. İstinaf Mahkemelerinin ve Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin yerleşik uygulamasına göre bir miktar para alacağının ya da eldeki davada olduğu gibi tazminat alacağının tahsili amacıyla açılan davalarda, arabuluculuk dava şartıdır ve bu dava şartı sonradan giderilebilir dava şartlarından değildir. Dava dilekçesine arabuluculuk son tutanak aslı veya arabulucu tarafından onaylı suretinin eklenmediği ve davacı vekilince sunulan cevaba cevap dilekçesinde davanın arabuluculuğa tabi olmadığının, dolayısıyla arabulucuyuğa başvurulmadığının bildirildiği görülmüştür....

                Şöyle ki; perdenin kaldırılması teorisi, şirket borçlarından dolayı ortaklarının sorumluluğuna ya da ortakların borçlarından dolayı şirketin sorumluluğuna veyahut da şirketler topluluğunda ana- yavru şirket sorumluluğuna gidilmesi imkanını alacaklılara verirken, organik bağ, bir tüzelkişinin borcundan dolayı başka bir tüzel kişinin sorumluluğuna gitme imkanı tanımaktadır. Yine, tüzel kişilik perdesinin kaldırılmasında iktisadi bütünlük şartı aranırken, organik bağın uygulanması için bu şart aranmaz. Bunlardan başka, perdenin kaldırılması için mal varlıklarının karışması ile sermaye yetersizliği gibi şartlarda gerekli iken organik bağ uygulamasında bu şartlarda aranmamaktadır. Organik bağ uygulamasında, borçlunun diğer tüzel kişiliği alacaklılarından mal kaçırmak amacıyla kullanma niyeti yeterlidir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ Dava, şirket yöneticilerinin sorumluluğuna dayalı tazminat, azil ve haksız rekabetin tespiti istemlerine ilişkindir. Mahkemece yukarıda tarih ve numarası verilen karar ile davanın reddine karar verilmiş, kararın davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 09.05.2017 tarih ve 2015/15325 – 2017/2735 sayılı kararı ile yerel mahkeme kararının davalı gerçek kişilere yönelik olarak davacı yararına bozulmasına karar verilmiş, sözü geçen ilam aleyhine davalı gerçek kişiler vekili tarafından karar düzeltme isteminde bulunulmuş ise de, bu aşamada yerel mahkemenin 09.07.2018 tarihli yazısı ekinde gönderilen dilekçe ile davacı vekilinin davadan feragat ettiğini bildirdiği gözlenmiş olmakla, dosya re’sen ele alındı, gereği görüşülüp düşünüldü....

                    Asliye Ceza Mahkemesinin 2015/756 Esas sayılı dosyasının bulunduğunu, bu dosyada davalı şirket müdürleri olan Emrah Boyraz ve Yüksel Gürhan'ın tali kusurlu bulunarak cezalandırıldığını, adam çalıştıranın kusursuz sorumluluğuna ilişkin hükümler gereğince davalı şirketin sorumlu olduğunu, maktulun davalı şirkete ait T4 sahasında operatör olarak çalıştığını, 10.08.2015 tarihinde otelin göletinin etrafındaki çimleri biçerken, traktörün geri geri gidip gölete düşmesi sonucu hayatını kaybettiğini, bu olayda ceza dosyasında davalı şirketin çalışanlarının kusurlu bulunduklarını, destekten yoksun kalma tazminatı talebi yönünden tazminat miktarı belirlendiğinde harcını tamamlayarak belirlenen miktara göre taleplerini arttırmak üzere 1.000,00TL, davanın haksız fiile dayalı olması sebebiyle tazminata kaza tarihinden itibaren faiz işletilmesini talep ettiklerini, müvekkil Fatma için 50.000,00TL, müvekkil Durdu için de 50.000,00TL manevi tazminat ödenmesini, bu tazminat taleplerine de kaza tarihinden...

                    UYAP Entegrasyonu