Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile davacı arasında akdedilmiş herhangi bir sözleşme bulunmadığını, davacı müvekkilinin müşterisi dahi olmadığını, davacının Mahkemeye müvekkil şirket ile kendisi arasında imzalanmış bir sözleşme ibraz etmediğini, davacının dava dilekçesinde bahsetmiş olduğu ...'nin müvekkil şirketin çalışanı olmadığını, müvekkil şirketle aralarında herhangi bir sözleşme bulunmaması sebebiyle, müvekkil şirketin davacıdan talimat alma gibi bir zorunluluğu ve buna ilişkin bir yetkisinin de olmadığını, ... Portföy Altın Fonunun kurucusu ve yöneticisi olan ... A.Ş.'nin fon müşterileri hakkında herhangi bir bilgi sahibi olmadığını, sadece fon dağıtım kuruluşları tarafından kendisine iletilen fon katılma payı alım satımı ile ilgili taleplerin toplam miktarı konusunda bilgi sahibi olduğunu, müvekkil şirket ile dava dışı ... A.Ş.'...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tazminat davası hakkında ... 19. Asliye Hukuk Mahkemesi ve Yargıtay 4.Hukuk Dairesi (ilk derece sıfatıyla) ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, haksız el koyma hukusal nedenine dayalı maddi tazminat istemine ilişkindir. ... 19. Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın 6100 sayılı HMK 46. maddesi gereğince savcının hukuki sorumluluğuna ilişkin tazminat davası olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. Yargıtay 4.Hukuk Dairesi (ilk derece sıfatıyla )ise, davanın konusunun haksız el koyma nedeniyle açılan tazminat davası olduğu, uyuşmazlığın savcının hukuki sorumluluğundan kaynaklanmadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tazminat Dava, bina sahibinin sorumluluğuna dayalı tazminat istemine ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 3.Hukuk Dairesi Başkanlığı'na gönderilmesine, 19.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        ndaki hükümlere göre açılmış bir dava olmadığı, şirket yöneticisinin hukuki sorumluluğuna yönelik bir dava da olmadığı, şirket hissesinin edim yerine devredildiği, yani ödemenin şirket hissesi devredilerek yapıldığı, davada şirket hissesi devrinin tartışılmayacağı, netice olarak ortada ortaklık hakkından ve ilişkisinden kaynaklanan bir dava bulunmadığı değerlendirildiğinde; işbu davada görevli Mahkemenin Gebze 3. Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu kanaatine varılmakla, görev dava şartı olduğundan, HMK.nun 115/2.maddesi uyarınca Mahkememizin görevsizliğine" dair karar verildiği görülmüştür. Gebze 3. Asliye Hukuk Mahkemesi ile Gebze Asliye Ticaret Mahkemesi arasında karşılıklı verilen görevsizlik kararlarına istinaden dosya dairemize görevli mahkemenin belirlenmesi için gönderilmiştir....

        O halde; tüm kat maliklerinin arsa payı oranında sorumlu bulunduğu kabul edilerek, davalının arsa payı oranında sorumluluğuna gerekirken, zararın tümünden sorumluluğuna karar verilmiş olması isabetli değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 21/05/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ Taraflar arasındaki limited şirket müdürünün sorumluluğuna dayalı tazminat davasında mahkemece verilen yukarıda tarih ve numarası yazılı olup davanın reddine dair kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ile katılma yoluyla davalı ... vekili tarafından istenmiş olmakla, dava dosyası Dairemize gönderilmiş olup, aşamada davacı asilin 28.03.2017 tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiğini bildirdiği gözlenmiş olmakla dosya re’sen ele alındı, gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık taraflarca üzerinde serbestçe tasarruf edilebilir niteliktedir. Davadan feragat karar kesinleşinceye değin yapılabilir ve yapıldığı anda kesin hüküm etkisi yaratır....

            Davalıların , dava dışı şirkette Finansal müdür ve ticari direktör sıfatının bulunduğu anlaşılmaktadır. 07.10.2015 tarihli ticaret sicil gazetesinde ilan edilen genel kurul kararı ile tanınan yetki, iç yönerge ve imza sirküleri ile davalıların B grubu imza yetkisi ile dava dışı şirket adına yetkilendirildiği anlaşılmakta olup, davalılar TTK'nın 629 maddesi atfı da gözetildiğinde TTK 367- 371 maddesinde gösterilen yönetici sıfatını haizdir. Kaldi ki davacı açıkça sorumluluk iddiasını yönetici sorumluluğuna dayandırmış olup, bu sıfatın bulunup bulunmadığı ve dolayısıyla sorumlu olunup olunmayacağı işin esası ile ilgilidir. Dosya içerisindeki bilgi belge ve açıklamalar incelenip değerlendirildiğinde uyuşmazlık TTK. 553 maddesine dayalı olarak şirketi temsilen yetkili bulunan yöneticinin sorumluluğuna ilişkindir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tazminat Dava, bina sahibinin sorumluluğuna dayalı olarak açılmış tazminat istemine ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 3.Hukuk Dairesi Başkanlığı'na gönderilmesine, 13/02/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tazminat Taraflar arasında kira ilişkisi olsa da uyuşmazlık, yapı malikinin sorumluluğuna dayalı olarak açılmış rücuen tazminat istemine ilişkindir. Bu durumda temyiz incelemesi dairemizin görevi dışında bulunduğundan dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesine gönderilmesine, 11.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                Şirket yöneticisinin ortaklığa verdiği zarar, şirket ortaklarının dolaylı zararı olarak sonuç doğurur. Limited şirketlerde TTK'nın 644. maddesinin yollamasıyla 553. maddesi uyarınca şirket yöneticileri Kanun ve esas sözleşmeden doğan yükümlülüklerini kusurlarıyla ihlal ettikleri takdirde hem şirkete, hem de pay sahipleri ve şirket alacaklılarına karşı şirkete verdikleri zarar sebebiyle sorumlu olurlar. Ancak TTK'nın 555. maddesi uyarınca şirket pay sahipleri dolaylı zarar nedeniyle açacakları davalarda hükmedilecek tazminatın kendilerine değil ancak ortaklığa verilmesini isteyebilirler. Davacı ile davalının % 50 oranında ortak ve hissedar oldukları dava dışı şirketin 18.04.2004 tarihli karar ile 10 yıl süre ile birlikte, 08.12.2015 tarihinden itibaren münferiden davalı tarafından temsil edildiği sabittir. Davacının azil ve sorumluk iddiaların haklılığının denetlenebilmesi için ticari defterlerin ve şirket kayıt ve belgelerinin incelenmesi gerekir....

                  UYAP Entegrasyonu