Mahkemece iddia, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacının hisselerini devrettiğine yönelik talebi bakımından mülga TTK'nun 520. maddesi uyarınca pay devrinin, şirket hakkında ancak şirkete bildirilmek ve pay defterine kaydedilmek şartıyla hüküm ifade edeceği, devir husususun pay defterine kaydedilebilmesi için ortaklardan en az dörtte üçünün devre muvafakat etmesi ve bunların esas sermayenin en az dörtte üçüne sahip olması gerektiği, madde metninde birbirini takip eden üç işlemin yapılması halinde pay devrinin gerçekleşmiş sayılacağı, somut olayda devrin imzası noterce tasdik edilmiş yazılı mukaveleyle yapıldığı ancak devrin şirket yönünden geçerli olabilmesi için diğer işlemlerin tamamlanmadığı, bu eksikliğin dava yoluyla giderilmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle reddine; müdürlükten istifa ettiğinin tespitine yönelik talep bakımından davacının dava tarihi itibari ile davalı şirkete usulüne uygun olarak müdürlükten istifa ettiğine dair bildirimde bulunmadığı...
den eşit oranda satın aldığını, her iki davalı ile de noterden 07.09.2007 tarihinde hisse devri sözleşmesi yapıldığını, böylece müvekkilinin şirketteki hissesinin %33' e yükseldiğini, devre 06.09.2007 tarihinde ortaklar kurulu kararı ile onay verilip şirket pay defterine işlendiğini, ancak hisse devrinin tescil ve ilanının bugüne kadar yerine getirilmediğini, ileri sürerek hisse devrinin 07.09.2007 tarihinde tamamlandığının tespitine, Ticaret Sicil Memurluğuna tescil ve Ticaret Gazetesi'nde ilanına karar verilmesini, talep ve dava etmiştir. Davalı şirket, davalı ... ve dava dışı ........
Somut olayda, dava dışı limited şirketin %51 payına sahip bulunan dava dışı anonim şirketin hissedarı ve aynı zamanda yönetim kurulu üyeleri olan davacı ve davalıların, dava dışı anonim şirketin %51 pay sahibi olduğu limited şirketin %2 sinin asıl davada davalı T3, birleşen davada ise %12,5 hissesinin davalı Hatice Kınık'a usulsüz işlemlerle devrinin iptali ile önceki hissedarı anonim şirket adına devredilmesine, pay defterine kaydı ile ticaret sicil gazetesinde ilan edilmesi, mümkün olmaması halinde davalılara devredilen limited şirket hisselerinin değerinin önceki pay sahibi olan dava dışı anonim şirkete ödenmesi istemleriyle açılan davada, davalılara devredilen limited şirket hisselerini temsilen tedbiren kayyım atanması, talep edilmiştir....
HUKUKİ DEĞERLENDİRME: Yukarıda yer verilen hükümlerin birlikte değerlendirilmesinden; geçerli bir pay devri için pay devri sözleşmesinin yazılı olması ve içeriğinin ve imzaların noterce onaylanması, pay devrinin içeriğinin ihtilafa mahal vermeyecek şekilde irade beyanlarını içermesi, noterde imza edilmiş pay devri sözleşmesinin şirket ana sözleşmesinde aksi öngörülmemişse ortaklar genel kurulu tarafından onaylanması gerektiği, genel kurul tarafından pay devrinin başvurudan itibaren üç ay içinde reddedilmemesi halinde pay devrinin zımnen kabul edildiği sonucuna ulaşılmaktadır. Dosyanın incelenmesinden; ... Süt Ürünleri Gıda Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi'nin 12/09/2012 tarihinde ticaret siciline tescil edilerek kurulduğu, ortaklarının 380 paya karşılık 9.500- TL'lik hissesi ile ..., 20 paya karşılık 500-TL'lik hissesi ile ... olduğu, şirket ortaklarından ...'...
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ Talep, davacının ortağı olduğu dava dışı anonim şirketin pay sahibi olduğu dava dışı limited şirket hisselerinin bir kısmının asıl ve birleşen davada anonim şirket yönetim kurulu üyesi ve başkanvekili olan davalıların usulsüz işlemleri ile davalılar adına devrinin iptali ile önceki hissedarı dava dışı anonim şirkete devri ile şirket pay defterine kaydedilmesi ve ilan edilmesi mümkün olmaması halinde davalılara devredilen limited şirket payların değerinin dava dışı anonim şirkete ödenmesi istemleriyle açılan asıl ve birleşen sorumluluk davalarında, davalılara devredilen limited şirket paylarını temsilen kayyım atanması, davalılara devrolunan limited şirket hisselerinin 3....
Mahkemece, geçerli bir hisse devri sözleşmesinin bulunduğu, pay defterine işlenme koşulu aramanın yersiz olduğu ve bu nedenle pay defterine kaydedilmemesinin geçerliliğe etkisinin bulunmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir. Ancak, dava tarihinde yürürlükte olan ------limited şirket pay devrinin geçerli olabilmesi için noterde sözleşme yapılması, ortaklardan en az dörtte üçünün devre muvafakat etmesi ve bunların esas sermayesinin en az dörtte üçüne sahip olması ve şirket pay defterine kaydedilmesi gerekir. Bunlardan birinin gerçekleşmemesi halinde geçerli bir pay devrinden bahsetmek mümkün değildir. Somut olayda hisse devrinin pay defterine kayıt aşamasının gerçekleşip gerçekleşmediği hususunda bir netlik olmadığı gibi davacının bu koşulun gerçekleştiğini iddia ettiği, mahkemece de bu hususun davacının yükümlülüğünde olmadığından bahisle hisse devrinin pay defterine kaydına karar verildiği anlaşılmaktadir....
DEĞERLENDİRME :Dava; limited şirket genel kurul kararının butlanı istemine ilişkin olduğu, yapılan yargılama, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamından anlaşılacağı üzere, Taraflar arasındaki uyuşmazlığın, davacının, davalı şirketteki ortaklık payını, davalı ...'a devir edip etmediği, pay devrinin onaylanmasına dair şirket genel kurulunun 24/11/2017 tarih ve 2017/1 sayılı genel kurul kararının, kanuna, sözleşmeye ve dürüstlük kuralına aykırı olup olmadığı, bu kapsamda davacının pay devrinin onaylanmasına muvafakatinin olup olmadığı, davacının okur yazar olup olmadığı, bilgisi ve rızası dahilinde pay devri ve genel kurul toplantısının yapılıp yapılmadığı, bu kapsamda genel kurul kararının butlan ile malul hale gelip gelmediği, iptali gerekip gerekmediği noktasında toplanmıştır. Her ne kadar davacı tarafça, davacının, davalı şirketteki ortaklık payının davalı ... ile feri müdahil ...'...
ın atandığını, şirket merkezinin ... olduğunu ve tüm bu hususların tescil ve ilan edilmesine oy birliği ile karar verildiğini, ancak bahsi geçen devrin ve müdürlük sıfatının şirket paylarının tümünü devralan ve yeni şirket yetkilisi olan ... tarafından Ticaret Sicili Gazetesi'nde tescil ve ilan ettirilmemesiyle müvekkillerinin pay sahipliği ve müvekkili ...'un şirket yetkilisi olma sıfatının ticaret sicili, vergi dairesi ve sair kurumlarda aktif olarak görünmekte olduğunu, müvekkillerin pay devrinin tescil edilmediğini vergi dairesi tarafından re'sen yapılan vergi incelemesi neticesinde öğrendiklerini, devirden sonra tescil işlemini gerçekleştirmeyen davalı ...'ın devir tarihinden sonra yaptığı usulsüz ve hukuka aykırı işlemler nedeniyle tanzim edilen vergi inceleme raporu ile müvekkili aleyhine Ankara 23. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2020/11 E....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2021/720 Esas KARAR NO : 2022/635 DAVA : Ticari Şirket (Pay Defteri Kaydına İlişkin) DAVA TARİHİ : 08/12/2021 KARAR TARİHİ : 13/09/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 02/10/2022 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Pay Defteri Kaydına İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekilinin mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; davalı ... adına kayıtlı diğer davalı ...’nin 65 hissesinin müvekkili ...’a 2.500,00 TL bedelle devri konusunda 17/12/2020 tarihinde .... yevmiye numaralı “Limited Şirket Pay Devri Sözleşmesi”ni imzalamış olduklarını, şirket hissesinin devri hususunda müvekkili ile akit yapan davalı ...'...
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacı tarafından yapılan pay devrinin en az .../4 ortağın muvafakati ile şekil şartlarına uygun bir şekilde yapılmış olup, şirket dışındaki davalılar yönünden bunun geçerli olduğu ancak bu bakımdan pay devrinin tespiti talebinde hukuki bir yarar bulunmadığı, hisse devrinin pay defterine kayıt yapılmadığı için ticaret siciline kaydın dava yolu ile elde edilemeyeceği, geçerli olan ortaklar kurulu kararı karşısında müdürlük görevinin sona erdiğinin tespiti talebinde de hukuki bir yarar bulunmadığı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı davacı vekili temyiz etmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir....