Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; TTK'nın 520/1-2 maddesindeki düzenleme dikkate alındığında pay devrinin şirkete karşı hüküm ifade edebilmesi için pay defterine kayıt yapılması, kayıt için de ortaklardan 3/4'nün oluru gerektiği,dava konusu hisse devrinin pay defterine kaydedildiği belirlenemediği gibi ispat yükü kendinde olan davacının da bu hususu ispatlamayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 0,90 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 17.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Ticaret sicilinin dış etkileri ise, aynı Kanunun 39.maddesinde “Üçüncü şahısların, yukarı ki madde gereğince kendilerine karşı hüküm ifade etmeye başlayan kayıtları bilmediklerine müteallik iddiaları dinlenmez. ( 6102 sayılı kanun madde 36/3) Tescili lazım geldiği halde tescil edilmemiş veya tescil edilip de ilanı gerekirken ilan edilmemiş olan bir husus ancak bunu bildikleri ispat edilmek şartıyla, üçüncü şahıslara karşı dermeyan edilebilir.” şeklinde açıklanmıştır. Öte yandan, limited şirket pay devrinin geçerli olabilmesi için TTK 520.maddesine göre, limited şirket pay devrinin yazılı şekilde yapılması ve imzaların noterce tasdik edilmesinden sonra, pay devrinin limited şirkete bildirilerek, ana sözleşmede aksine hüküm yoksa ortakların en az dörtte üçünün devre muvafakat etmesi ve bunların esas sermayenin dörtte üçüne sahip olması, ayrıca devrin pay defterine kaydedilmesi gerekir....

      DAVA : Ticari Şirket DAVA TARİHİ : 29/12/2022 KARAR TARİHİ : 03/02/2023 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 03/02/2023 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Şirket Ortaklık Payı Alacağının Tahsili Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; Müvekkilinin...Ltd.Şti'nin 1000 payının tamamen sahibi olduğunu, müvekkilinin Pamukova Noterliğinin ...yevmiye numaralı 17/12/2018 tarihli limited şirket pay devri sözleşmesi gereği sahibi olduğu ...Tic.Ltd.Şti'nin 1000 payının tamamını ...isimli şahsa devrettiğini, bu devir işleminin hukuka aykırı olarak yapıldığını, devir işleminin TTK 595 maddesinde düzenlendiğini, kanun maddesine göre şirket karar defterine karar alınıp onaylanmasının şart olduğunu, şirket karar defterine alınmış bir karar bulunmadığını, yasaya göre şirket pay devrinin onaylanması gerektiğini, defter kayıtları incelendiğinde onaya ilişkin imzanın müvekkiline ait olmadığını, şirket defterlerinde bulunan iştirak...

        İstinaf Sebepleri Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu şirket sicil dosyasında, hisse devrinin reddedildiğine dair herhangi bir genel kurul evrağına rastlanmadığını, ilgili genel kurul tutanağında %50-%50 oranıyla karar verildiğini ve pay devrinin onaylanmasının sürüncemede bırakılarak ne kabul ne de reddedildiğini, bu nedenle müvekkili tarafından yapılan işlemde bir usulsüzlük bulunmadığını, davada zorunlu hasım olmaları nedeniyle aleyhe vekâlet ücreti ve yargılama giderlerine hükmedilemeyeceğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir. C....

          isimli kişilere satarak devrettiklerini ve ardından müvekkillerinin hisse devrinden sonra hisseleri devralan kişilerden müvekkillerinin bu şirketler bir bağlarının kalmadığının tescili ve ilanının talep etmeleri ve şirket müdürlüğünden de müvekkilleri arasındaki .....'ın istifa edip bu istifanın tescil ve ilanının talep etmesine karşın ticaret sicil gazetesinde yayınlanmadığının görülmesine üzerine bu taleplerinin karşılanmaması sebebiyle, müvekkillerinin şirket ortaklığından ve müvekkillerinden .....’ın da şirket müdürlüğünden 15/11/2000 tarihinde ayrıldığının tespiti ve hisse devrinin de şirketin 15/11/2000 tarihinde ... sayılı kararı doğrultusunda tescil ve ilanının yaptırılması iddia ve talebinde bulunmuştur. CEVAP: Davalı .......

            nın 520. maddesinde hisse devrinin şirket hakkında ancak şirkete bildirilmek ve pay defterine kaydedilmek şartı ile hüküm ifade edeceğinin belirtildiği, davacı tarafça hisse devrinin şirkete bildirildiği dosyaya ibraz edilen ortaklar kurulu kararından anlaşılmış ise de; bu devrin pay defterine işlenip işlenmediği hususu defterlerin tüm aramalara rağmen bulunamaması nedeni ile davacı tarafça ispat edilmediğinden asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiştir. Kararı asıl ve birleşen davada davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, limited şirket hisse devrinin tespiti istemine ilişkin olup mahkemece yukarıda yazılı gerekçeyle asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiştir....

              Şirket karar ve pay defterinin mahkememize ibrazı yönünde davalı şirkete meşruhatlı davetiye çıkartılmış, istenen defter ve kayıtlar dosyaya ibraz edilmemiştir. Limited şirket payının devri şartları 6762 sayılı TTK’nun 520 ve 6102 sayılı TTK’nın 595. maddesinde düzenlenmiş olup mevcut yasal düzenleme uyarınca geçerli bir pay devrinden söz edilebilmesi için; pay devrinin yazılı olması ve noterlikçe imzaların onaylanması, ayın olarak sermaye konmuş olması halindeki yasal (TTK 520’deki) devir yasağı ile varsa şirket mukavelesindeki devir yasağı şartlarına uyulmuş olması, ortakların en az dörtte üçünün devre muvafakat etmesi ve bunların esas sermayesinin en az dörtte üçüne sahip olması, pay devrinin şirkete bildirilmesi ve pay sahipleri defterine işlenmesi gerekir....

                AŞ. ortağı ...’in şirketteki 800.000 adet payını kendisine devrettiğini , bu devir işleminin davalı şirkete bildirildiğini ancak şirketin Yönetim Kurulu Kararı ile pay defterine işlenme talebini reddettiği, Yönetim Kurulunun muvafakati ile pay devrinin pay defterine tescil edileceği iddiasının yerinde olmadığı, TTK.nun 494. maddesine göre “ payın usulüne uygun olarak devredildiği veya üzerinde intifa hakkı kurulduğu ispat edilmediği sürece devralan ve intifa hakkı sahibi pay defterine yazılamaz” düzenlemesi getirilmiş olup pay devrinin muvazaalı olup bu nedenle pay defterine yazılmasının söz konusu olamayacağı, ayrıca şirket hisse devrinin geçerliliği şirket onayına bağlı olup Yönetim Kurulu devre onay vermediği sürece pay devrinin hükümsüz olacağı,TTK.nun 492. maddesi hükmüne göre” Esas sözleşme , nama yazılı payların ancak şirketin onayıyla devredilebileceğini öngörebilir.” düzenlemesini getirmiş olup şirket ana sözleşmesinin Hisselerin Devri başlıklı 7. maddesinde ise” “Hissedarlardan...

                  Davacı taraf, davalı şirketteki hisselerini diğer davalılara devretmiş olmasına rağmen hisse devrinin davalılarca şirket pay defterine kaydedilmediğini ileri sürerek işbu davayı açmış olup yukarıda yapılan özetten de anlaşılacağı üzere mahkemece 6762 sayılı TTK'nın 418. ve şirket anasözleşmesinin 9. maddeleri uyarınca davalı şirketin yönetim kurulunun hiçbir neden göstermeden hisse devirlerini pay defterine kayıt etmeme yetkisinin bulunduğu, yönetim kurulunun davaya konu hisse devrinin pay defterine tesciline ilişkin bir kararının bulunmadığı, mahkemenin yönetim kurulunun yerine geçerek devrin pay defterine işlenmesi yönünde bir karar vermesinin TTK'nın 418. maddesine aykırı olacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Ancak, iddianın ileri sürülüş biçimi itibariyle işbu dava anonim şirket pay defterine kayıt davası olup davalı şirket de bu talebe karşı çıktığına göre davalı şirketin hisse devrini pay defterine kayıttan imtina ettiğinin kabulü gerekmektedir....

                    ın ise müvekkiline herhangi bir ödeme yapmadığını, genel kurul kararı ile yapılmaya çalışılan pay devrinin geçersiz olduğunu, pay senedi çıkarılmamış anonim şirket paylarının devrinin, alacağın temliki hükümlerine tabi olduğunu, pay devirlerinin yazılı bir sözleşme ile devredilmesi gerekirken, ekte sundukları genel kurul kararı ile yapılmasının hukuka aykırı olduğunu, bu nedenle müvekkili hakkında yapılan pay devri adı altındaki genel kurul kararının hukuka aykırı olduğunu ve pay devrinin iptali gerektiğini, müvekkilinin şirket ortağı olduğunun tespitini gerektiğini, kesinlikle kabul anlamına gelmemek kaydıyla bir an için pay devrinin geçerli olduğu kabul edilirse dahi bu pay devri için müvekkiline ödenecek payın değeri ve kâr payı alacağının kendisine ödenmediğini, Yargıtay kararlarında da sabit olduğu üzere: anonim şirketlerde pay senedi çıkarılmamış hisselerin devri alacağın temliki hükümlerine tabi olduğunu, dolayısıyla bu payların devrinin yazılı olarak yapılması gerekli olup genel...

                      UYAP Entegrasyonu