Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 03/02/2021 NUMARASI : 2023/126 Esas (Ara Karar) İHTİYATİ TEDBİR TALEP EDEN DAVACI : VEKİLİ : ALEYHİNE TEDBİR TALEP EDİLEN DAVALI : TALEP : İhtiyati Tedbir TALEP TARİHİ : 01/02/2021 KARAR TARİHİ : 30/03/2023 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 04/04/2023 Taraflar arasındaki genel kurul kararının iptali ile ortak olmadığının tespiti istemiyle açılan dava kapsamında ihtiyati tedbir isteminin reddine yönelik olarak verilen ara karara karşı ihtiyati tedbir isteyen davacı vekilince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. TALEP Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin Ankara Ticaret Sicil Memurluğunun ... siciline kayıtlı olarak 2012 yılında kurulduğunu, müvekkilinin söz konusu şirket ile hiçbir ortaklık ilişkisi bulunmadığını, davalı şirketin yetkilisi olan ...'ın dava dışı üçüncü kişilere borçları bulunduğunu, davalı şirket yetkilisinin müvekkili ...'...

    DAVA : Şirket Ortağı Olmadığının Tespiti ve Alacak İSTİNAF KARARININ KARAR TARİHİ : 27/05/2021 YAZIM TARİHİ : 28/05/2021 Davacı tarafından davalı aleyhine Konya Asliye.... Ticaret Mahkemesi'nin ......

      kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespiti bakımından; 1-2007, 2008 takvim yıllarına ait suça konu ve dosya içerisinde asılları bulunan fatura asıllarının incelenerek kanunda öngörülen şekil şartlarını taşıyıp taşımadıklarının tespit edilmesi, 2-Faturaların kanunda öngörülen şekil şartlarını taşıdığının anlaşılması halinde ise; a-Suça konu şirket adına düzenlenen faturaları kullananlar ve bu şirket adına kullanılan faturaları düzenleyenler tespit edilip, kullanan ve düzenleyen ilgili şirket yetkilileri hakkında dava açılıp açılmadığı sorulup, açıldığının tespiti halinde dava dosyaları getirtilip incelenerek bu davayı ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin dava dosyasına intikal ettirilmesi, b-Suça konu şirket adına düzenlenen faturaları kullanan ve bu şirket adına kullanılan faturaları düzenleyen şirket yetkilileri veya kişilerin CMK'nın 48. maddesi uyarınca çekinme hakları hatırlatılarak tanık sıfatıyla dinlenilmesi, faturaları kimden, hangi ticari ilişkiye dayanarak aldıkları veya...

        ün huzurda usulünce imza, rakam ve yazı örneklerinin alınması, varsa kamu kurum ve kuruluşları, seçim kurulları, banka şubelerindeki tatbike medar imza örnekleri de getirtilerek, daha önce dosya arasına celp edilen vergi beyannameleri ile belgeler de yapılacak imza tetkiki kapsamına dahil edilerek sözkonusu beyanname ve şirkete ait belgelerdeki yazı, rakam ve imzaların sanıklara ve şirket ortağı ...'e ait olup olmadığının belirlenmesi için usulünce imza incelemesi yaptırılması, sanık ...'dan ortağı ...'e şirket işlemleri için verdiği vekaletnamenin istenmesi ve ...'ün tanık sıfatıyla beyanına başvurulmasından sonra sanık ...'...

          in davalıya borçlu olmadığının tespiti ile takibin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Asıl davada davalı vekili; davanın reddini istemiştir. Birleşen davada davacı vekili; ...'nin kişisel borcu nedeniyle Kayseri 2....

            İnş.San.ve Ltd.Şti. isimli turizm şirketinin ilgili Ticaret Sicil Müdürlüğü’nden kayıtlarının celbi ile sanıkların başka müşterilerle ilgili edimleri yerine getirip getirmedikleri, sanıkların tacir, şirket yöneticisi yada şirket adına hareket eden kişi sıfatlarının var olup var olmadığının tespit edilmesi, sonuçlarına göre, dolandırıcılık suçunun unsurlarının oluşup olmadığının belirlenmesi, dolandırıcılık suçunun unsurlarının oluştuğunu kabulü halinde, eylemlerin TCK'nın 158/1-h maddesinde düzenlenen tacir ve şirket yöneticisi olan ya da şirket adına hareket eden kişilerin ticari faaliyetleri sırasında; kooperatif yöneticilerinin kooperatifin faaliyeti kapsamında nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmadığının tartışılması, sanıkların eylemlerinin ticari faaliyet kapsamında olmadığının tespit edilmesi halinde, sanıklara atfedilen eylemlerin TCK'nın 157/1 maddesinde belirtilen basit dolandırıcılık suçunu oluşturacağı gözetilmeden eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde...

              ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 04/07/2018 NUMARASI : 2018/41 ESAS 2018/450 KARAR DAVA KONUSU : Şirket Ortağı Olunmadığının Tespiti ve Alacak KARAR : Taraflar arasındaki şirket ortağı olunmadığının tespiti ve alacak istemine ilişkin davanın yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davacının davalı şirket ortağı olmadığının tespitine, alacak talebinin reddine yönelik olarak verilen hükme karşı taraf vekillerince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin yatırılan paraların istenildiği her an geri ödeneceği garantisi ile davalı tarafa DM cinsinden yüklü miktarda para yatırdığını, ancak talep etmesine rağmen yatırdığı parayı geri alamadığını ileri sürerek, haksız fiil hükümleri gereğince şimdilik 20.000,00 TL'nin dava tarihden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              Kömürcü ile Nesibe Yılmaz’ın bulunduğu, bu kişiler dışında işyerinde çalışana rastlanılmadığı, işyerinde inşaat malzemesi ve hırdavat satışı faaliyetinin yürütüldüğü, işyeri çalışanı Mustafa Kömürcü’nün denetimde alınan ifadesinde, 10.01.2012 ile 30.09.2012 tarihleri arasında Genç-Ay T5’nde pazarlamacı olarak çalıştığını, 01.01.2013 tarihinden bu yana da çalışmaya devam ettiğini, şirket ortaklarının Taner Düşgün ve Erkan Bayram olduğunu, 2011/03- 2014/06 dönemlerine ait ismi okunan kişilerden sadece İlhan İnce, Melih Timurlenk, Nurettin Yılmaz ve eşi Nesibe Yılmaz, Çiğdem Oruç, Fatmaana Bulut, Süleyman Güler, Recep Tan, Muhammed Süreyya Kılıç ve Arife İlhan’ın işyerinde çalıştığını, bunların haricinde belgelerde ismi yer alan kişileri tanımadığını, tanıdığı kişilerin ise sadece şirket ortağı Taner Düşgün’ün akrabası olan ve şirket ile alakası olmayan kişiler olduğunu, dolayısı ile saydıkları dışındaki kişilerin şirkette bir çalışmasının olmadığını; denetimde ifadesi alınan şirket ortağı...

              konusunda sanığın bir iştirakinin bulunup bulunmadığının sorulması, c) Gerektiğinde, faturaların gerçek alım-satım karşılığı olup olmadığının belirlenmesi için; aa) Faturayı düzenleyen şirkete ait mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyelerinin, teslim ve tesellüm belgelerinin, bedelinin ödendiğine ilişkin ticari teamüle uygun ve kanıtlama yeterliliği olan banka hesaplarının ve kasa mevcuduyla uyumlu geçerli belgelerin; faturaları kullananlara ait yeterli mal girişi veya üretimi olup olmadığına ilişkin belgelerin getirtilmesi, bb) Daha sonra, faturaları düzenleyen şirket ile kullanan şirket ve kişilerin ticari defterleri ve belgeleri üzerinde karşılıklı bilirkişi incelemesi yaptırılması, 2) Suça konu faturalara ilişkin ödeme belgelerinde yer alan nakit çekiş işlemlerinin kim tarafından yapıldığının ilgili yerlerden araştırılarak vergi inceleme raporunda belirtildiği gibi şirket ortağı... tarafından gerçekleştirilip gerçekleştirilmediğinin tespit edilmesi, Sonucuna...

                Çekin lehtarı olan davacı şirket, davalı şirket ve borçlu aynı alanda faaliyet göstermektedir. Öte yandan iki ortağı olan üçüncü kişi şirketin hissedarları 07.11.2008’den itibaren borçlu ile kardeşi...dır. Bu koşullarda İİK’nun 97/a maddesindeki mülkiyet karinesinin borçlu, dolayısıyla alacaklı yararına olduğunun kabulü gerekir. İcra Müdürlüğü’nün sehven aynı Kanun’un 99. maddesini uygulaması ispat yükünün yer değiştirmesi sonucunu doğurmayacaktır. Somut olayda mahcuzların kime ait olduğundan ziyade icra takibine konu borcun şahsi borç niteliğinde olup olmadığının tespiti önem taşımaktadır. İspat yükü altında olan üçüncü kişi borçlunun bağımsız bir iş yeri olduğunu iddia ve ispat edemediğine göre icra takibine konu çekin aslında şirket bünyesindeki ticari faaliyetler sırasında düzenlendiğinin ve istihkak iddiasının ise alacaklıdan mal kaçırmak için danışıklı olarak ileri sürüldüğünün kabulü gerekir....

                  UYAP Entegrasyonu