Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nin ortağı olduğunu, müvekkilinin adı geçen şirketin ortaklığından ayrılmaya karar verdiğini, ihtarname ile keyfiyeti adı geçen şirket yönetimine bildirdiğini, davalı şirketin hiçbir ticari amacı olmadığını, müvekkiline yüksek bedelden şirket hisseleri satılarak müvekkilinin yanıltıldığını, resmi olarak anonim şirket gibi görünen şirketin hiçbir faaliyeti olmayan şirket ana merkezi dahi olmayan hayali şirket olduğunu, müvekkilinin şirket ortaklarına ulaşamadığını, müvekkili ile şirket ortakları arasında yapılan sözleşmede şirket ortağı olan müvekkilinin istediği zaman ortaklıktan sebepsiz ayrılabileceği ve ... olduğu 400.000,00 Euro ve daha sonra ... olduğu 150.000,00 Euro bedelin makul bir sürede ödeneceği karar alındığını ileri sürerek müvekkilinin davalı şirket ortaklığından ayrılmasına izin verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    nun 160. maddesi ile 2016/02 Uygulama İç Genelgesi kapsamında vergi mükellefiyetinin 31/07/2021 tarihi itibariyle re'sen kapatıldığının anlaşıldığı, ticaret sicil kaydının ise açık olduğu, somut olayda şirketin faal olmadığının, şirket amacını gerçekleştirmenin olanaksız hale geldiğinin görüldüğü, davacının çıkmaya izin verilmesi talebi yönünden ise haklı nedenin varlığı düşünülse bile davacının sermaye koyma borcunu yerine getirmediği gibi şirket de borca batık olduğundan çıkmaya izin verilmesinin düşünülemeyeceği, şirketin iflasına karar verilmemesi halinde davacının dayandığı haklı nedenin şirketin kuruluşunda yanıltılması olduğundan TTK 647(1)b yollaması ile TTK 353(1) gereği şirketin fesih ve tasfiyesinin düşünülmesi gerekeceği" yönünde kanaat bildirildiği anlaşılmıştır. Dava, 6102 sayılı TTK'nın 638/2. fıkrası bağlamında haklı sebebe dayanılarak limited şirket ortaklığından çıkma istemine ilişkidir....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, TTK'nun 638/2.maddesi uyarınca davalı limited şirketten çıkmaya izin verilmesi talebidir. Davacı tarafça; haklı nedenlerle davalı şirketten çıkmaya izin verilmesi talep edilmişir. TTK'nun 638.maddesi; "Şirket sözleşmesi, ortaklara şirketten çıkma hakkını tanıyabilir, bu hakkın kullanılmasını belirli şartlara bağlayabilir. Her ortak, haklı sebeplerin varlığında şirketten çıkmasına karar verilmesi için dava açabilir. Mahkeme istem üzerine, dava süresince, davacının ortaklıktan doğan hak ve borçlarından bazılarının veya tümünün dondurulmasına veya davacı ortağın durumunun teminat altına alınması amacıyla diğer önlemlere karar verebilir" hükmünü amirdir. Davacı tarafça ileri sürülen ve uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek nitelikte görülen tüm deliller toplanmıştır....

        Dava, TTK 638/2.madde gereğince davacı şirket ortağı tarafından davalı şirket aleyhine açılmış haklı nedenle ortaklıktan çıkmaya izin davasıdır. Davacının ayrılma payı talebi yoktur. Ticaret sicil kayıtlarına göre davalı şirket 2 ortak tarafından kurulmuş, %50'şer payla limited şirket olup, yetkilisi dava dışı ... olup, münferiden yetkilidir. Şirket gayri fail durumda olup, şirket merkezinin bulunduğu gayrimenkul davacı adına kayıtlıdır. İncelenen aile mahkemesi ve ağır ceza mahkemesi dosyalarından da anlaşıldığı gibi ortaklar arasında anlaşmazlık ve husumet bulunmaktadır. Şirketin yetkilisi tarafından şirketin ticari defter ve kayıtları da mahkememize ibraz edilmemiştir....

          Ortaklığından ayrılmaya izin verilmesi istemli davanın, salt şirkete yöneltilerek açılması yeterli iken davada taraf sıfatı olmayan ortağa davanın yöneltilmesi doğru olmadığından mahkememizce ortağa yönelik açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir (Aynı yönde Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin ... tarih, .... Esas, .... Karar sayılı kararı). HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklanacağı üzere; 1-Davalı şirket ortaklığından çıkmaya yönelik açılan davanın; A)Davalı... yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle REDDİNE, B)Davanın davalı şirket yönünden kabulü ile; Davacı ....nin Diyarbakır Ticaret Sicili Müdürlüğünün .... sırasında kayıtlı davalı ... Temizlik Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi ortaklığından haklı nedenlerle ayrılmasına İZİN VERİLMESİNE, 2- Alınması gerekli ......

            in 15.03.2010 tarihli ortaklar kurulu kararıyla şirket müdürü olarak atandığını, şirketin Aralık 2010 tarihinden beri kar payı dağıtımı yapmadığı gibi şirket müdürünce şirketin faaliyetleri hakkında kendisine bilgi verilmediğini, şirketin adresinin sahte imzalarla değiştirildiğini, şirket müdürünün kendisine verilen yetkiyi kötüye kullandığını, yapılan ihtarlara cevap vermediğini, ileri sürerek şirket müdürünün azline, şirketin yurt içi ve yurt dışı tüm mal varlıkları, sözleşme ve ihale bedeli alacakları banka hesapları, alacak ve borçları tespit edilmek suretiyle müvekkilinin hissesine düşen değerlerin verilmesine TTK'nın 551 ve 504. maddeleri gereğince müvekkilinin şirket ortaklığından çıkartılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiş, 06.02.2013 tarihli dilekçesi ve 18.06.2013 tarihli celsedeki beyanıyla taleplerini şirket ortaklığından çıkmaya izin verilmesi olduğunu belirtmiştir....

              Mahkemece, iddia savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, özel dershane işleten davalı şirkette öğretmen olan davacının fiilen çalıştığı, ancak ortaklar arasında karşılıklı ihbar ve şikayetler olması nedeniyle davacının ortaklıktan çıkmak istemesinde haklı olduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, davacının davalı şirket ortaklığından ayrılmasına izin verilmesine, 30.394,64 TL alacağın karar tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalı şirketten tahsiline, şirket dışındaki davalılar hakkındaki davanın husumet yokluğundan reddine karar verilmiştir....

                TTK m.638/(2) maddesinde: "Her ortak, haklı sebeplerin varlığında şirketten çıkmasına karar verilmesi için dava açabilir." denilmiştir. TTK m.641 maddesi ayrılma akçesine ilişkin olup, bu maddede: (1)"Ortak şirketten ayrıldığı takdirde, esas sermaye payının gerçek değerine uyan ayrılma akçesini istem hakkını kazanır", (2) Şirket sözleşmesinde öngörülen ayrılma hakkı dolayısıyla, şirket sözleşmeleri ayrılma akçesini farklı bir şekilde düzenleyebilir" Hükmü getirilmiştir. Dava, davacı ortağın şirket ortaklığından çıkmaya izin verilmesi ve çıkma payı istemi ile olmadığı takdirde şirketin fesih ve tasfiyesi istemine ilişkin olup, ortaklıktan çıkmaya izin davası ile şirketin fesih talebi davası sadece davalı şirkete yöneltilebileceğinden diğer ortak davalı ... hakkında açılan davanın husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmesi gerekmiştir....

                  Mahkemenin çıkmaya ilişkin kararı şirketle ortak arasındaki hukuki ilişkiyi sona erdirir ve sonuçlarını dava tarihinden değil kararın kesinleştiği tarihte doğurur." belirtmesinin yapıldığı görülmektedir. Davacının talebi Bakırköy ....... Asliye Ticaret Mahkemesinden verilen ve kesinleşen 15.12.2014 tarih ...... E.-....... K. Sayılı kararın tescil ve ilan edilmesine yöneliktir. İlgili kararın incelenmesinde taraflarının iş bu dosya tarafları ile aynı olduğu, davanın kabulüne karar verilerek davacının davalı şirket ortaklığından çıkmasına karar verildiği görülmektedir. Yukarıda bahsedilen YGK kararında da belirtildiği üzere mahkemenin çıkmaya ilişkin kararı şirket ile ortak arasındaki hukuki ilişkiyi sona erdirir ve sonuçlarını kararın kesinleştiği tarihte doğurur....

                    Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davalı şirket aleyhine açılan davanın kabulüne, davacının şirket ortaklığından çıkmasına izin verilmesine, 3.294,06 TL'nin davalı şirketten tahsili ile davacıya verilmesine, davacının diğer davalılar aleyhine açtığı davanın sıfat yokluğundan reddine dair verilen kararın davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine karar Dairemizce onanmıştır. Davacı vekili, bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur. Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere, davanın çıkmaya izin davası olmasına ve davalı şirketin gelirlerinin dava dışı şirkete aktarıldığı yönündeki davacı iddialarının ancak açılabilecek bir sorumluluk davasında incelenebilecek olmasına göre, davacı vekilinin HUMK 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir....

                      UYAP Entegrasyonu