Davacı tarafın istemi, TTK'nın 636/3 maddesi gereğince haklı sebeple davalı şirketin feshi, olmadığı takdirde davalı gerçek kişinin davalı şirket ortaklığından ayrılma payı ödenerek çıkarılmasına yönelik olup; iddianın ileri sürülüş biçimine göre eldeki davaya ilişkin iddiaların kanıtlanma yükümlülüğü davacı tarafa aittir. Somut olayda; iddiaların ispatı bakımından İstanbul BAM 13. HD'nin yukarıda değinilen kararı uyarınca tanıklarını bildirmek üzere davacı tarafa kesin süre verilmiş; verilen kesin süreye karşın davacı tarafça tanık bildirilmemiştir. Dinlenen davalı tanık anlatımlarına göre de, tarafların ortağı oldukları davalı şirketin feshini gerektirebilecek nitelikte ortaklar arasında herhangi bir husumetin bulunmadığı görülmüştür. Bu durumda haklı nedenlerle şirketin feshi istemine yönelik iddiaların kanıtlanamadığı anlaşılmakla, bu konudaki davanın reddine karar vermek gerekmiştir....
Yargılama aşamasında alınan bilirkişi kök ve ek raporu davalı şirket ticari defterleri incelenmeden düzenlenmiş olup, kök ve ek raporda taraflar arasında yaşanan olaylardan ve ortakların asıl ve birleşen davadaki taleplerinden karşılıklı olarak itimatlarının kalmadığı, her iki ortağın kusurlu bulunduğu, şirketin feshi ve ortaklıktan çıkma talebinin haklı nedene dayandığı, ortakların iradesinin ortaklığın devam etmemesi yönünde olduğu yönünde kanaat bildirilmiştir. Asıl davada davacı yan haklı nedenle limited şirketin feshi koşullarının oluştuğunu, şirketten alacağı bulunduğunu iddia etmiş, birleşen davada davacı yan ise haklı nedenle limited şirket ortaklığından çıkma koşullarının oluştuğunu, şirketten çıkma payı ve kar payı alacağı bulunduğunu iddia etmiş, davalı yan ise asıl ve birleşen davada davanın reddini savunmuştur....
Oysa limited şirket ortaklığından çıkmaya izin veya limited şirketin feshi talepleri davalı şirkete karşı ileri sürülen terditli dava niteliğinde talepler olduğu halde, davalılardan ...'ya karşı sadece davalı şirket ortaklığından çıkartılması talebi ile açılan dava olduğu, davalılardan ... yönünden terditli bir talebin bulunmadığı, davalılardan ...'ya yönelik dava ile davalı şirkete yönelik terditli davanın birlikte görülmesinin gerekmediği, aralarında zorunlu veya ihtiyari dava arkadaşlığının da bulunmadığı sonucuna varıldığından, davacılar tarafından davalılardan ...'ya karşı açılan "davalının şirket ortaklığından çıkartılması" davasının bu davadan TEFRİK edilerek ayrı bir esas sıramıza kaydedilmesine, davalı şirkete açılan "davacıların çıkma payı karşılığında davalı şirket ortaklığından çıkmalarına izin verilmesi" veya terditli olarak da "davalı şirkete fesih ve tasfiyesi" davasının ise 2024/73 E. sıramız üzerinden görülmeye devam edilmesine" karar verilmiştir....
Yargılama sırasında , davacı vekili 19/04/2022 tarihli dilekçesi ile; tarafların davacının davalı şirket ortaklığından çıkması hususunda sulh olduklarını, davalı şirketten çıkma payına ilişkin talebinden de feragat edildiğini belirterek bu doğrultuda karar verilmesini talep ettiğini bildirmiştir. Davalı vekili 24/02/2022 tarihli dilekçesi ve 20/04/2022 tarihli oturumdaki beyanında; tarafların 23/02/2022 tarihli protokol ile sulh olduklarını, protokol gereği karşılıklı olarak yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını bildirmiştir. Davacının davalı şirket ortaklığından çıkması hususunda tarafların sulh olduğu anlaşıldığından davacının davalı şirket ortaklığından çıkmasına izin verilmesine, davacının çıkma payı alacağı davasından feragat edildiğinden , çıkma payı alacağı davasının feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir....
TTK 531 maddesinde anonim şirketin haklı nedenlerle feshi düzenlenmiş ve haklı nedenlerin varlığı halinde hakime, şirketin feshi yerine uygun bir başka çözüme hükmetme yetkisi verilmiştir.Buradaki dava şirket feshi davasıdır. Davacı vekili davalı anonim şirketin feshi davasından feragat ettiğinden ve yasada anonim şirket ortaklığından çıkma davası da olmadığından davacının bu şirket hakkındaki davasının feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlere, kararın dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, dosyadaki kanıtlara göre: 1-... Otomotiv A.Ş. hakkında açılan davanın feragat nedeniyle reddine, 2-... Otom.LTd. ŞTi. Ve ... Dış Tic. Ltd. ŞTi. hakkında açılan davalarda tarafların sulh olmaları nedeniyle bir karar verilmesine yer olmadığına, 3-... Otom....
DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) DAVA TARİHİ : 28/04/2021 KARAR TARİHİ : 20/04/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 25/04/2022 Mahkememizin yukarıdaki esasına kayden açılan limited şirket hisse devir sözleşmesinin feshi veya Şirket ortaklığından çıkmasına izin verilmesine ilişkin davanın yapılan açık yargılaması sonucunda; Dosya incelendi....
beyanla müvekkilinin davalı Şirket ortaklığından çıkmasına izin verilmesi istemime ilişkindir....
Limited şirket ve anonim şirketlerde; şirketin haklı sebeplerle feshi ve şirket ortaklığından çıkma için haklı sebep teşkil edecek nedenlerin hangi hâller olduğu hususu Türk Ticaret Kanununda sayılmamış olup, doktrinde ve Yargıtay 11.Hukuk Dairesi'nin emsal içtihatlarında: "şirketin kötü yönetilmesi ve ortaklar arasında ciddi anlaşmazlıklar bulunması," "şirketin kuruluş gayesini gerçekleştirmesinin imkansız olması," "şirket varlıklarının yanlış kullanılması veya israf edilmesi," "azınlığa karşı fiili veya manevî güç baskı uygulanması," "azınlığın meşru taleplerinin devamlı olarak reddedilmesi" ve "pay sahiplerinin şirketteki hareket kabiliyetinin ortadan kalkması" gibi sebepler, şirketin feshi açısından haklı sebep olarak örnek olarak sayılmıştır. Somut olayda, davacı ... ile davalı ... ... ... Şirketini birlikte kurmuşlardır....
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre; asıl davada davacı ... ile davalı ...’ün ...’nin %50 pay oranı ile eşit paya sahip iki ortağı olduğu, davacı ...’nun şirket ortaklığından ayrılma talebinin davalı ... tarafından kabul edildiği, bu durumda şirketin feshi yönünden inceleme yapılmasının gerekmediği, bilirkişi incelemesi sonucunda davacı ...’nun karar tarihine en yakın zamanda hissesine düşen ayrılma payının 108.894,41 TL olduğunun tespit edildiği, ayrıca davacının şirketten cari hesap alacağı adı altında bir alacağının olmadığı, asıl davada verilen işbu kararın kesinleşmesi halinde birleşen davanın konusu kalmayacağı için birleşen davanın işbu davadan tefriki gerektiği gerekçesiyle birleşen davanın tefrikine, asıl davada davalı ... aleyhine açılan davanın husumetten reddine, davalı ..... aleyhine açılan davanın kısmen kabulü ile davacı ...’nun şirket ortaklığından ayrılmasına izin verilmesine ve 108.894,41 TL ayrılma payının dava tarihinden itibaren...
DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) DAVA TARİHİ : 06/08/2020 KARAR TARİHİ : 17/02/2021 YAZIM TARİHİ : 22/02/2021 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket Ortaklıktan Çıkma davasının yapılan açık yargılaması sonunda, DAVA: Davacı dava dilekçesi ile; 2010 yılında ... ile birlikte kurulan davalı şirkette 1/250 hissesinin kendisine ait olduğunu, kurulduğu tarihten bu güne kadar şirketin faaliyette bulunmadığını, şirketin işleyişi ile ilgili herhangi bir bilgi alamadığını, kar payı dağıtılmadığını, şirket hakkında sürekli icra takipleri yapıldığını öğrendiğini belirterek davalı şirket ortaklığından çıkmasına izin verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı tarafa usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır. KANITLAR: Vergi kayıtları, sicil dosyası, tanık beyanları, sözleşme vs....