Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

nin ortakları arasında olduğunu, şirketin mevcut şirket müdürünün ... olup, diğer davalı ...'ın davalı ...'dan önceki şirket müdürü olduğunu, davalı ...'ın ise şirket müdürü olmamasına rağmen ... ve ... ile birlikte oy çokluğu sağlayarak teselsül ilişkisi içerisinde dava konusu şirketi zarara uğrattıklarını ve zimmetlerine para geçirdiklerini, ayrıca davalı ...'ın ... Özel Sağlık Hizmetleri Ltd. Şti.'ne ait malları, kendisinin ortağı olduğu ... Tıp Merkezine bila bedel göndererek zimmetine geçirdiğini, dava konusu şirket ortağı ... ile dava dışı ... tarafından dava konusu şirkette yapılan ameliyat ile işlemlerden elde edilen tahsilatların da dava konusu şirket defterlerinde gösterilmediğini belirterek, şirket müdürü ...'ın müdürlükten azli ile TTK'nun 235.maddesi uyarınca ihtiyati tedbiren dava konusu şirkete yönetici kayyım atanmasını ve kayyım tarafından yönetilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. İlk Derece Mahkemesince 2021/......

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ Asıl dava, şirket müdürünün azli, davalıların ortaklıktan çıkarılması ve davadışı şirkete kayyım atanmasına, birleşen dava ise davalıların şirket ortaklığından çıkarılması ve tasfiye paylarının tespit ve ödenmesine ilişkindir. Mahkemece yukarda tarih ve numarası verilen karar ile asıl davanın kısmen kabulü ile davalılardan ...’un şirket müdürlüğünden azline, davadışı İpekcan Özel Eğitim Yurt Sağlık ve Bakım Hizm. Ltd. Şti.’ne kayyım atanmasına, fazlaya dair istem ile birleşen davanın reddine hükmedilmiş olup kararın asıl davada davalılar – birleşen davada davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dava dosyası Dairemize gönderilmiş olup bu aşamada temyiz eden taraf vekili Av. ...’in 23.09.2013 tarihli dilekçesiyle temyizden vazgeçtiklerini bildirdikleri gözlenmiş olmakla, dosya re’sen ele alındı, gereği görüşülüp düşünüldü....

      müdürünün azli veya temsil yetkisinin sınırlandırılmasını gerektiren haklı sebeplerin varlığını ispat etmesi gerektiği, yapılan yargılama, toplanan deliler ve itibar olunan bilirkişi raporlarına göre davalı şirket müdürünün azli veya temsil yetkisinin sınırlandırılmasını gerektirecek haklı sebebin ispat edilemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

        Mahkemece tüm dosya kapsamına göre, davalı şirket yöneticisinin şirketi zarara uğrattığının tespit edildiği ve bu hususun TTK 630/3. maddesi gereğince ağır kusur oluşturduğu gerekçesiyle davalı şirket müdürünün davalı şirketteki müdürlük görevinin kaldırılmasına dair verilen karar davalılar vekilinin temyiz istemi üzerine Dairemizce onanmıştır. Davalılar vekili bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur. 1-Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair karar düzeltme istemlerinin reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Dava, haklı nedenlerle şirket müdürünün azli istemine ilişkindir. Limited şirketin ortaklarına ait idare ve temsil yetkilerinin kaldırılması istemli olarak açılan davalarda husumetin, idare ve temsil yetkisinin kaldırılması istenen ortağa yöneltilmesi gerekli ve yeterli olup ayrıca limited ortaklığa husumet düşmemektedir....

          Uyuşmazlık, şirket müdürünün azline ilişkin haklı sebeplerin oluşup oluşmadığı, davacının, tarafların ortak olduğu şirket ile benzer konularda faaliyet gösteren bir şirket kurup kurmadığı, dava dışı şirket müdürler kurulu başkanı olan davacının da kusuru bulunup bulunmadığı, kusuru var ise aynı konuda davalının kusurlu davrandığını iddia edip edemeyeceği hususlarından kaynaklanmaktadır. Davalı vekilinin istinaf itirazı incelendiğinde, TTK'nun 630. maddesi uyarınca her ortak haklı sebeplerin varlığı halinde şirket müdürünün yönetim hakkının ve temsil yetkilerinin kaldırılmasını veya sınırlandırılmasını mahkemeden isteyebilir. Anılan maddede şirket müdürünün özenle bağlılık yükümlülüğü ile diğer kanunlardan ve şirket sözleşmesinden doğan yükümlülüklerini ağır bir şekilde ihlal etmesi veya şirketin iyi yönetimi için gerekli yeteneği kaybetmesinin haklı sebep olarak kabul edileceği düzenlenmiştir....

            HUKUK DAİRESİ Dava, davalı şirket müdürünün azli ve şirkete kayyım atanması isteminden ibarettir. Davanın açıldığı... Asliye Ticaret Mahkemesi'nce davanın kabulüne, davalı şirket müdürünün azline, diğer davalı şirkete kayyım atanmasına karar verilmiş, bu karara karşı davalılar vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulması üzerine dosyanın gönderildiği ... Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi, yukarda tarih ve numarası yazılı kararla istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermiş olup, bu kararın davalı vekilince temyizi üzerine dosya Dairemize gönderilmiş olup aşamada davacı vekilinin, yerel ilk derece mahkemesine sunduğu 11.4.2018 tarihli dilekçesi ile müvekkiline ait beyan dilekçesini ibraz ederek taraflar arasında sulh vaki olması üzerine müvekkilinin davadan feragat ettiğine yönelik beyanda bulunduğu ... Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi'nin 14.5.2018 tarihli yazısı ve eklerinden anlaşılmakla dosya re’sen ele alındı, gereği görüşülüp düşünüldü....

              İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ İhtiyati tedbir talep eden davacı vekili, istinaf başvuru dilekçesinde özetle; şirket müdürünün azli talepli davada, haklı sebeplere istinaden yargılama sürecinde telafisi güç veya imkansız zararların önlenmesi amacıyla ihtiyati tedbir talep edildiğini, davalı müdürünün şirket menfaatlerine aykırı ve kötü niyetli olarak gerçekleştirdiği işlemlerle, şirketin daha fazla zararına sebebiyet verilmemesi amacıyla, davalı şirkete kayyım tayinine, bunun mümkün olmaması halinde davalı şirket müdürünün ve dava dışı oğlunun şirket aleyhine iş ve işlemler tesis etmesi konusunda temsil yetkisinin sınırlandırılmasının veya müşterek imza ile şirketin yönetilmesinin talep edildiğini, ispatın sadece şirketin ticari defterlerinden ibaret olmadığını, davalı müdürün müvekkilinin şirket kayıtlarını incelemesini ve bilgi almasını engellediğini ve bu hususun başlı başına azil için yeterli olduğunu, şirket müdürünün, ticari defterleri ibraz etmemesi nedeniyle defterlerin incelenemediğini...

                -2- şirket kurarak özen ve bağlılık yükümlülüğünü zedelediği, işçilerin ücretlerinin ödenmesinde yetersiz kaldığı, 6762 sayılı TTK'nın 630. maddesindeki koşulların oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulü ile davalı şirket müdürünün azline ve SMMM Olcay AKBULUT'un şirket müdürü olarak müdürlükten doğan tüm işlemlere yetkili olmak üzere atanmasına karar verilmiştir....

                  Asliye Hukuk Mahkemesinin hukuka aykırı olarak verdiği 02.02.2023 tarihli "ihtiyati tedbir talebinin reddine" ilişkin kararının kaldırılmasına, yerine geçmek üzere; terditli olarak; şirkete denetim kayyımı olarak atanarak şirket müdürünün işlemlerinin kayyımın onay ve denetimine tabi tutulmasını, denetim kayyımından şirket ile ilgili faaliyet raporu alınmasına, şirket müdürünün şirket ile ilgili her türlü faaliyetlerinin (borçlanma, taşınır-taşınmaz mal üzerindeki satış dahil her türlü tasarruf yetkisi, çek, senet, kredi gibi ödeme araçlarının kullanılması vs.) sınırlandırılmasını, şirkete TMK md. 437 gereğince yönetim kayyımı atanmasını, neticeten TTK md. 630/2 gereğince T4 limited şirket müdürlüğü görevinden azline, şirket faaliyetlerine ilişkin her türlü belgelerin ilgili yerlerden getirtilerek denetlenmesi amacıyla özel denetçi atanmasını, yargılama süreci ve dava konusu uyuşmazlıklar giderilinceye kadar tensiben şirket malları ve 200802136 numaralı maden ruhsatı üzerine ihtiyati tedbir...

                  nin ana sözleşmesinde, rekabet konusunda izin verildiğine dair maddenin bulunmadığı, bu açıdan davalının anılan şirketteki müdürlük görevinden azli için haklı nedenin oluştuğu, ancak müdürlükten azli istenen şirketin davalı olarak gösterilmediğinden, davanın usulden reddinin gerektiği, davanın "tasfiye memurunun azli" davası olarak kabul edilmesi halinde ise tasfiye memuru olarak davalının azlini gerektiren haklı bir nedenin tespit edilemediği gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiş, davacı vekilince temyiz edilmiştir. B. Bozma Kararı Dairemizin 29.04.2019 tarih ve 2018/1597 E., 2019/3235 K. sayılı kararıyla, şirket müdürünün azli davalarında husumetin, azli istenen müdüre yöneltilmesi gerekli ve yeterli olup, ayrıca limited şirketin dava edilmesinin zorunlu olmadığı, mahkemece işin esasına girilmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gereğine işaret edilerek bozulmuştur. C....

                    UYAP Entegrasyonu