da 27.09.2010 tarihli hisse devirlerinin ve devir hususunun şirket pay defterine işlenmesine genel kurul toplantısıyla karar verildiğini, bu kararın da 02.04.2013 tarihli Ticaret Sicil Gazetesi'nde ilan edildiğini, şirket pay devrinin geçerli olabilmesi için aslolanın pay devrinin şirkete bildirimi olduğunu, pay devirlerinin Eylül Madencilik Toplu Tüketim ve Kimya San....
KARŞI OY YAZISI Dava, sebepsiz zenginleşme hukuksal nedenine dayalı olup TTK’nın 520. maddesinde belirtilen koşulları taşımayan hisse devri nedeniyle aldığı bedeli iade etmeyen hisse devredene yöneltilmiştir. Davalı savunmasında, pay devrinin geçerli olduğunu ileri sürmemiş, tersine, davalı talebine konu 50.000 TL’nin davacıya elden iade edildiğini, bu yolda alınan belgenin ise davacı ve adamlarınca gasp edildiğini savunmuştur. Dosya kapsamı itibariyle de, davanın tarafları arasındaki pay devrinin, şirket pay defterine kaydedilmiş olduğunu gösterir bir delil bulunmamaktadır. Hatta, yine dosya kapsamıyla sabit olduğu üzere, davalı yanca davacıya devredilen paylar daha sonra davadışı başkaca kişilere de devredilmiş görünmektedir. Gerek 1086 sayılı HUMK’nın 75. maddesi ve gerekse de 6100 sayılı HMK’nın 25. maddesi uyarınca, iki tarafın söylemediği ve/veya ileri sürmediği hususlar −kanunda gösterilen istisnalar dışında− mahkemece nazara alınamaz....
na ödemeyi kabul ve taahhüt ettiğini, hisseleri devreden müvekkili ile devralan ... arasında 04.12.2008 tarihinde bir protokol daha yapıldığını ve hisse bedellerinin nasıl ve hangi vadede ödeneceğinin bu protokolle belirlendiğini, müvekkili ile ... arasındaki İstanbul ...Noterliğinin 04.12.2008 tarih ve ... yevmiye numaralı Limited Şirketin hisse devri sözleşmesi ile müvekkilinin davalı şirketteki hisselerini ...'...
DAVANIN KONUSU: Hisse Devrinin İptali, Tespit ve Hisse Bedelinin Tahsili Taraflar arasındaki hisse devrinin iptali ve alacak davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerle davalı şirket ve davalı ... yönünden davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine, davalı ... yönünden zamanaşımı nedeniyle reddine dair verilen karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı şirkete %50 hissesi ile 03.09.2004 tarihinde ortak olduğunu, daha sonra 05.02.2010 tarihinde hissesini davalı ...'...
ya hiç bir zaman ödenmediğini, hisse devri sözleşmesinin şeklen de geçersiz olduğunu, muris tarafından devredilen taşınmazlarla ilgili ayrıca görülmekte olan muris muvazaasına dayalı tapu iptali ve tescil davaları bulunduğunu, hisse devri işleminin TBK 19 maddesi uyarınca iptalinin gerektiğini, ayrıca davalıların mirasçılar tarafından davalar açılması üzerine şirket adına kayıtlı taşınmazlar üzerinde muvazaalı haciz icra ettiğini ve taşınmazlarını üçüncü kişilere devrettiğini, mal kaçırma saikiyle hareket ettiklerini ve kötü niyetlerini ortaya koyduklarını savunarak davanın sonunda husule gelecek ilamın bahşettiği icra ve infaz etkisini temin etmek üzere dava konusu şirket hisselerin devir ve temlikinin önlenmesine, davalı şirketin menkul ve gayrimenkullerine yönelik tasarruf işlemlerinin durdurulmasına, davalı şirket işlemelerinin denetlenmesini teminen denetim kayyımı atanmasına yönelik ihtiyati tedbir kararı ve davanın kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi - K A R A R - Dosya kapsamına, sav ve savunmaya, mahkemece saptanan hukukî niteliğe göre uyuşmazlık, limited şirket ortaklık hisse devrinin iptali ve alacak istemine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Yasasının 14. maddesi ve Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 09.02.2012 tarih ve 2012/1 sayılı kararı uyarınca temyiz incelemesi 11. Hukuk Dairesine ait olup, Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 11. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine 17/12/2012 gününde oy birliği ile karar verildi...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ALACAK -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava, şirket hisse devirlerinin iptali ve bu hisselerden kaynaklanan gelirlerin tahsili istemine ilişkin olup, davalılara ait şirket paylarının devrinin ve bu payların gelirlerinin davalılara ödenmesinin ihtiyati tedbir yolu ile durdurulmasına karar verilmiş olup, ihtiyati tedbire yapılan itirazın reddi kararı temyiz edilmiştir.. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 09.02.2012 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2012 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 11.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 11.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 18.9.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, davalıya ait bir mal tespit edilemediğini, bu aşamada davalı Ekrem'in şirketteki hissesini oğlu olan diğer davalı T3 02.02.2016 tarihinde devrettiğini şirket hisse devrinin muvazaalı olduğunu ileri sürerek müvekkili davacının davalılardan her ikisinden de icra dosya alacağı kadar alacaklı olduğunun tespitine; Kılıç İnşaat Emlak Gıda sanayi ve ticaret limited şirketi'ndeki 02.02.2016 tarihli hisse devir sözleşmesinin iptali ile devredilen hisselerin davalı T4 adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
yaratmakta olup işbu nedenle de hisse devrinin iptali gerektiğini ileri sürerek müvekkilinin davalıya devretmiş olduğu dava konusu hisse devrinin iptaline, hisselerin müvekkilinine iadesi ile adına kayıt ve tescili ile müvekkilinin telafisi imkansız zararlara uğramasının önüne geçilmesi amacıyla hissesini devretmiş olduğu şirket hissesi ile birlikte davalı tarafın hisseleri üzerine üçüncü kişilere devrinin önlenmesi için dava sonuçlanıncaya kadar ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini talep etmiştir....
A.Ş Ümit Yıldız ibaresi ile imzalanmış ise de, gerek sözleşmede şirket kaşesinin bulunmaması gerekse de hisse devrinin ancak pay sahibi ile yapılacak sözleşme ile mümkün olması nedeniyle sözleşmenin şirketi temsilen değil davalı Ümit Yıldız adına yapıldığının kabulü gerekir. Hisse devrinin gerçekleşmediği sabit olduğundan, dava konusu hisse devir sözleşmesinin tarafları bağlayacağı gözetilerek davacı tarafından ödenen hisse devir bedelinin davalı Ümit Yıldız'dan tahsiline karar vermek gerekirken, davalı Ümit Yıldız'ın parayı şirketi temsilen tahsil ettiği kabul olunarak pasif husumeti bulunmadığı ve bu nedenle davalı Ümit Yıldız yönünden davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. Davalı şirket ise hisse devir sözleşmesinin tarafı olmayıp, şirket hissesinin devri halinde hisse devir bedelinin de payı devreden ortağa ödendiğinden davalı şirketin eldeki davada pasif husumeti bulunmamaktadır....