ın, hiç bir zaman dava dışı şirkette pay sahibi olmadığını ve herhangi bir görev ifa etmediğini, bu nedenle, davadan vareste tutulması gerektiğini, taraflar arasında imzalanan devir sözleşmesi uyarınca payların devrinin gerçekleştiğini belirterek davanın reddi ve her türlü yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER VE GEREKÇE Dava, hisse devir bedelinin tespitine dayanan tespit ve alacak istemine ilişkindir. ... Ticaret Sicil Müdürlüğü'ne müzekkere yazılarak dava dışı şirket .... AŞ.'nin payları ve yetkililerini gösterir Ticaret Sicil özetinin Mahkememize gönderilmesi istenilmiş gelen müzekkere cevabı dosyamız arasına alınmıştır. Dava dışı Şirket ... İç ve Dış Ticaret Pazarlama AŞ.'nin ......
Şirket esas sözleşmesinin 6. maddesinde hisse senetlerinin nama yazılı olduğu belirtilmiş olup hisse devrinin nasıl yapılacağı konusunda açıkça bir düzenleme getirilmemiştir. Dosyada bulunan 06/03/2009 tarih, 2009/2 numaralı şirket yönetim kurulu kararına göre "şirket ortaklarından T7, şirkette sahip bulunduğu 5.000 paya karşılık 50.000 TL bedelli hissesinin 5.000 paya karşılık 50.000 TL bedelli kısmını 16/03/2009 tarihli hisse devir ve kabul beyannamesi ile T3 devretmiştir. ... hisse devir sözleşmesinin kabulüne ve ortak pay defterine işlenmesine, ..." karar verilmiştir. Davalı şirketin pay defteri incelendiğinde davalı borçlu ortak T7 tarafından davalı T3 yapılan pay devrinin pay defterine işlendiği görülmüş; Ancak pay defterinin tüm sayfaları gönderilmediğinden davalı T5 yapılan devir ile dahili davalılara yapılan devirlerin pay defterine işlenip işlenmediği denetlenememiştir....
Bu itibarla davaya konu hisse devir işlemi, diğer mirasçılardan mal kaçırma amacı taşıyan muris muvazaası değil, taraf muvaazası mahiyetindedir. Taraf muvazaasında, muvazaanın varlığını iddia eden taraf veya bunların ardılı (halef) sıfatı ile hareket eden kişi bu iddiasını ancak yazılı delille ispat edebilir. Somut davada, ispat yükü kendisine düşen davacılar, taraf muvazaasını ispata elverişli yazılı delil ibraz edememişlerdir. Her ne kadar mahkemece ana sözleşme gereğince şirket hisse senetlerinin nama yazılı olarak düzenlendiği, hisse devrinin ancak senetlerin ciro ve teslimi yolu ile gerçekleşebileceği, davalının ciro edilerek kendisine teslim edilen senetleri ibraz edemediği, dolayısıyla davacılar murisi ile davalı arasında TTK'nın anonim şirket hisse devri hükümlerine göre yapılmış geçerli bir devir bulunmadığı belirtilmiş ise de, dava dışı şirket hisse senedi çıkarmamıştır. Senede bağlanmamış pay da hisse senedi gibi her çeşit işleme konu olabilir....
in diğer şirket ortaklarına danışmadan hisse devri yaptırdığını, hisse devrinin onayı için genel kurulu 01/.../2015 tarihinde olağanüstü toplantıya çağırdığını, ancak müdürünün şirket defterlerini getirmediği gibi usulsüz olarak toplantıya katılınmadığı şeklinde tutanak tutulduğunu, diğer şirket ortakları tarafından da ayrı bir tutanak düzenlenmesi nedeniyle Ticaret Sicil Müdürlüğünün kendi talepleri doğrultusunda bakanlıktan görüş sorduğunu, bakanlık olumsuz görüş bildirince şirket müdürünün 02/02/2016 tarihinde genel kurulu toplantıya çağırdığını, hisseyi satan ... dışındaki ortakların kararı ile hisse devir işleminin onaylanmadığını ve bu kararın 03/02/2016 tarihinde Ticaret Sicil Müdürlüğüne tescil edildiğini, davacının üç ay dolmadan dava açtığını savunarak davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; dava dışı....'ın .... Turizm Ltd. Şti deki 1160 payını bütün aktif ve pasifleri ile birlikte davacı ...'...
İlk derece mahkemesince, iddia, savunma, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, davalı şirketin anonim şirket şeklinde kurulduğu, Ankara Ticaret Sicili Müdürlüğüne yazılan yazıya verilen cevaba göre şirketin kuruluşunda ortaklarının dava dışı ... ile davalı ... olduğu, anonim şirketlerde hisse devrinin ancak hisse sahibi kişilerin hisselerini hisse sahibi olmayan kişilere devretmesi suretiyle yapılabileceği, hisse devrinin ne şekilde yapılacağına ilişkin kanunda bir düzenleme bulunmadığı, hisse devrinin hisse sahibi olan kişi ile hisse sahibi olmayan kişi arasında yapılmasının gerekmesi nedeniyle davalı şirketin hisse devrine yönelik herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığı, kuruluş sözleşmesinde dava konusu edilen iddiaya yönelik bir hükmün yer almadığı, bu hali ile davalı şirketin hisse devrine yönelik sorumluluğu bulunmadığından davalı şirket yönünden ispat edilemeyen davanın reddine, davalı ... yönünden ise dava tarihinden önce arabuluculuğa başvurma şartının yerine getirilmediği...
CEVAP: Karşı Taraf/Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı yan dava dilekçesinin sonuç bölümünde davalı şirketin %51’lik hissesinin iptaliyle adına tesciline ve ... plakalı şirket aracının şirket mamelekinden ayrılarak davacı adına kayıt ve tescilini talep etmekle, dava değeri bakımından belirlenebilir taleplerle açılan davanın belirsiz alacak olarak ikame edilmesi sebebiyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiğini, mahkeme aksi kanaatle yargılamaya devam edecekse davacıya kesin süre verilerek belirli olan dava değeri bakımından eksik dava ve tedbir harcını yatırmasını, aksi taktirde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesini, davacının kendilerine terditli olarak tasarrufun irade fesadı sebebiyle iptali olmadığı takdirde muvazaa nedeniyle şirket hisse devrinin iptali talepli dava ikame ettiğini, talep sonucunda şirket hisse devrinin iptali dışında şirkete ait aracın şirket mamelekinden ayrılarak davacı adına kayıt ve tesciline karar verilmesini talep etttiğini...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2023/33 Esas KARAR NO : 2023/89 DAVA : Ticari Şirket(Hisse Devri ve Satışın İptali) DAVA TARİHİ : 10/01/2023 KARAR TARİHİ : 23/01/2023 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 26/01/2023 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Hisse devri ve satışın iptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin ileride telafisi imkansız mağduriyeti oluşmaması açısından davaya konu, öncesinde ... Turizm Yatırımları ve İşletmeleri Limited Şirketi'ne ait olan ancak müvekkili adına sahte belge düzenleyerek müvekkilinin hisseleri devredildikten sonra davalı adına kayıtlı olan, ....'da bulunan ... isimli tekne üzerine ve .... Başkanlığındaki sicil kayıtları üzerine 3. kişilere satış ve devrinin önlenmesi amacıyla teminatsız olarak ihtiyati tedbir konulmasını, ......
de T4 adına 4.000.000 TL hissesinin 2.500.000 TL 'sinin davalı kızı T5 1.500.000 TL sinin oğlu T4 devrinin iptali ile yeniden T4 adına tesciline, asıl taleplerinin muvazaa temeline dayalı hisse devrinin iptali ile birincil nitelikte taleplerine terditli olarak İİK 277, 278, 279, 280 ve devamı maddelerine göre, Kaftan Teknoloji Sanayi ve Yatırımlar A.Ş.'...
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve idari işlem niteliğinde olan ticaret siciline tescil işlemi için mahkemece hüküm kurulamayacak olmasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2. Dava, limited şirkette hisse devrinin tespiti, sicile tescili ve ilanı istemlerine ilişkindir. Devir tarihi itibariyle uygulanması gereken 6762 sayılı TTK’nin 520. maddesi uyarınca; limited şirketlerde hisse devrinin gerçekleşmesi için ilk olarak, hisse devir sözleşmesinin yazılı olması ve imzaların Noter tarafından tasdik edilmesi, ikinci olarak, devir işleminin Ortaklar Kurulu kararıyla kabul edilmesi ve son olarak pay defterine işlenmesi gerekir....
Mahkemece, hisse satış ve devrinin iptaline ilişkin bir istemin bulunmadığı, davaya konu uyuşmazlığın TTK m. 4 kapsamında olmadığı ve TBK kapsamında kaldığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş ve kararın kesinleşmesini müteakip talep halinde Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi'ne gönderilmesine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık anonim şirket hisse devir sözleşmesinden kaynaklanan, tahakkuk eden vergi borcunun ödenmesi nedeniyle alacak istemine ilişkindir. Anonim şirket hisse devri 6102 sayılı TTK'nın 2. kitabında düzenlenmiş, işbu dava da hisse devrine bağlı olarak açılmış olup, anılan yasanın 4. ve 5. maddeleri uyarınca ticaret mahkemeleri görevli olduğu halde mahkemece görevsizlik kararı verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir....