Hukuk Dairesinin 2023/1324 Esas, 2023/1305 Karar Sayılı, 28.09.2023 Tarihli "Talep; sermaye artırımına ilişkin genel kurul kararının iptali istemi ile açılan davada sermaye artırım kararının icrasının geri bırakılması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesi istemine ilişkin olup, ilk derece mahkemesince yukarıda yazılı gerekçeyle talebin reddine karar verilmiştir. Davalı şirketin 24.03.2023 tarihinde yapılan genel kurul toplantısında alınan sermaye artırım kararının iptali istemi ile açılan davada davacı tarafça sermaye artırımı hakkında alınan genel kurul kararının yürütülmesinin geri bırakılmasına ilişkin tedbir kararı verilmesinin talep edilmesi üzerine mahkemece yazılı gerekçeyle tedbir talebinin reddine karar verilmiştir....
Davalı ... cevap dilekçesinde; genel kurul kararları aleyhine açılan davalar şirket tüzel kişiliğine tevcih edilmesi gerekli ve yeterli olduğunu, yönetim kurulu üyelerinin şahıslarına yöneltilemeyeceğini, davacının 26/07/2018 tarihli yönetim kurulu toplantı daveti ile görevden alınmasının önceki genel kurul kararına aykırı olduğu iddiası, gerçek durumu yansıtmayan, kanuna ve TMK.m.2 kapsamında dürüstlük kuralına aykırı samimiyetten uzak birer davet ve iddia olduğunu, davacı şirketin malvarlığını boşaltma amacıyla takip başlattığını, bu nedenlerle, öncelikle genel kurul kararının geçerliliğine ilişkin bu dava yönetim kurulu üyesinin şahsına tevcih edilemeyeceği için müvekkil yönünden husumetten reddine ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Maddesinde çağrısız genel kurul toplantısı düzenlenmiştir. Yok hükmünde olduğunun tespiti istenen davaya konu genel kurul toplantıları dosyada bulunan bilgilere göre çağrısız genel kurul toplantısıdır. Davalı şirket genel kurulun çağrılı olduğunu, ortaklara usulüne uygun çağrı yapıldığını savunmamış ve ispat edememiştir. 416/1 maddesi hükmüne göre tüm pay sahipleri veya temsilcileri aralarından biri itirazda bulunmadığı takdirde çağrıya ilişkin usule uyulmaksızın genel kurul toplanabilecektir. Dosyada alınan bilirkişi raporuna göre davaya konu 29/05/2014 tarihli genel kurul toplantısında alınan kararlarda bulunan imza davacı eli ürünü değildir. Buna göre davacının anılan genel kurul toplantılarına katıldığı ispatlanamamıştır. Buna göre söz konusu çağrısız genel kurul toplantısına tüm pay sahipleri katılmadığından genel kurul toplantısının ve alınan kararların usulüne uygun olduğundan bahsedilemeyecektir....
a ait %1 hisseyi noterden devir aldığını, fakat vaadini yerine getirmediği için genel kurul yapılmadığını, daha sonra kendilerine ve diğer ortaklara haber verilmeden, çağrısız ve tebligat yapılmadan 29.05.2014 tarihinde haberleri olmadan gıyablarında ve düzmece bir genel kurul tutanağı hazırlanıp imzalarının taklit edilerek bir genel kurul yapıldığını, akabinde İstanbul Ticaret odasından 06.06.2014 tarihinde tescil gerçekleştirildiğini, ilan yapılmadığını, bu genel kurul toplantısı için yapılmış bir çağrı ilanı olmadığını, bu genel kurulun şirket ortakları ..., ... ve ...'ın gıyabında yani habersiz yapıldığını, bu genel kurulda alınan tüm kararların altındaki imzaların şirket ortaklarından ... ve ...'...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/96 Esas KARAR NO : 2022/156 DAVA : Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) DAVA TARİHİ : 12/02/2021 KARAR TARİHİ : 17/02/2022 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ; Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili ...A.Ş.' nin (bundan sonra “müvekkil şirket” veya “...AŞ” olarak anılacağını ) ...A.Ş.’de (bundan sonra “davalı” veya “......
TTK'nın 449. maddesine göre genel kurul kararlarının iptali ve butlanı davası açıldığı taktirde mahkeme, yönetim kurulu üyelerinin görüşünü aldıktan sonra dava konusu kararların yürütmesinin geri bırakılmasına karar verebilir....
Asliye Ticaret Mahkemesi TARİHİ: 28.12.2022 NUMARASI: 2022/422 Esas DAVA: Şirket Genel Kurul Kararının İptali Taraflar arasındaki genel kurul kararının iptali davasının ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması sırasında ilamda yazılı nedenlerle ihtiyati tedbir talebinin reddine dair verilen karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine Dairemize gönderilmiş olan dava dosyası incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ İhtiyati tedbir isteyen davacı vekili, dilekçesinde özetle; ... A.Ş....
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir. 1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki (2), (3) ve (4) numaralı bentler dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2- Dava, genel kurul kararının iptali istemine ilişkindir. Mahkemece 3 aylık hak düşürücü süre içerisinde açılmadığından bahisle davanın reddine karar verilmişse de, genel kurulda alınan kararların yoklukla malul olup olmadığı re’sen araştırılmamıştır. Davalı şirket ana sözleşmesinin davaya konu genel kurulda alınan 11. numaralı kararla değiştirilen “Genel Kurul” başlıklı 11. maddesinde, sermeye artırım kararının ancak şirket pay defterinde yer alan tüm hissedarların %70’inin olumlu oyuyla yapılabileceğinin düzenlendiği görülmektedir....
Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunduğunu, davacıların imzası taklit edilmek suretiyle alınan genel kurul kararlarının ölü doğduğunun tespitine karar verilmesinin talep edildiği, genel kurul kararının butlanına talep ve dava etmiştir....
Temyiz Sebepleri Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; davacının olağanüstü genel kurulda davacının SPK tarafından incelemeye alınması, şirket ortağını darp etmesinin ortaklıktan çıkarılma için haklı neden olduğu, şirket genel kurulunun devredilmez hakkının tespit davasıyla engellenemeyeceğini, olağanüstü genel kurul toplantısına, davacının veya vekilinin alınmaması halinde, davacı 6 no.lu genel kurul kararının butlan olduğunun tespitini veya iptali isteyebileceği, somut olayda, davacı usul ve yasaya uygun olarak olağanüstü toplantıya davet edildiği ve davacının kendisini vekil ile temsil ettirdiği, dolayısıyla, davacının 6102 sayılı Kanun'un 447 nci maddesine dayanarak, işbu davayı açmasında hukuki yararı bulunmadığını, davacı, tespit dava sonucunu beklemeden, 6 no.lu kararın iptali istemiyle eda davası açtığından, dava şartı noksanlığından, 6100 sayılı Kanun'un 114 üncü maddesi gereğince davanın usul yönünden reddi talep edildiği, taleple ilgili olumlu veya olumsuz bir karar verilmeden...