Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

F) Sonuç: "20.16 TL vergi iadesi alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek mevduata uygulanan en yüksek banka faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine," cümlesinin hüküm fıkrasından çıkartılarak yerine; " 20.16 TL vergi iadesi alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine," cümlesinin yazılmasına hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz giderinin temyiz edene yükletilmesine, 16.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    Dosya içindeki bilgi ve belgelere göre;idarece iadesi istenilen kamulaştırma bedelinin davacı tarafından karar tarihinden önce 11.09.2014 tarihinde idareye iade edildiği anlaşıldığı bu kez yapılan inceleme ile anlşılmakla; Yargıtay 18. Hukuk Dairesi'nin 2015/7217 Esas, 2016/2354 Karar sayılı onama ilamının kaldırılmasına karar verildikten sonra yapılan incelemede; Dava Kamulaştırma Yasasının 21.maddesince kamulaştırmadan vazgeçilmesi nedeniyle davalıya ödenen kamulaştırma bedelinin faiziyle iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir. Dosya içindeki bilgi ve belgelere göre;idarece iadesi istenilen kamulaştırma bedelinin davacı tarafından karar tarihinden önce 11.09.2014 tarihinde idareye iade edildiği anlaşıldığından mahkemece davanın konusuz kaldığından reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi, Doğru görülmemiştir....

      Asliye Hukuk Mahkemesince incelendiğini, mahkemenin kanuna uygun şekilde teşekkül etmediğini, HMK'nın 375/a maddesine aykırılık oluştuğunu belirterek yargılamanın iadesi isteminde bulunmuştur. Red talebini inceleyen merci tarafından yargılamanın iadesi yolunun kesinleşmiş olan esasa ilişkin nihai kararlara karşı başvurulabileceği, reddi hakim talebi hakkında verilen kararların uyuşmazlığı sona erdiren nihai kararlardan olmadığı, HMK'nın 294 ve 374. maddeleri uyarınca yargılamanın iadesi koşullarının bulunmadığı gerekçesiyle talebin reddine ilişkin verilen karar davalı ve karşı davacı tarafından temyiz edilmiştir....

        Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, yargılamanın iadesi isteminin; ancak, kesinleşmiş kararlar aleyhine gidilebileceği gerekçesi ile istemin reddine karar verilmiş; hüküm, yargılamanın iadesi isteminde bulunan davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, yargılamanın iadesini isteyen davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 15.60 TL peşin harcın onama harcından mahsubuna 8.12.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : YARGILAMANIN İADESİ Taraflar arasındaki davadan dolayı Hatay 2. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 22.11.2018 gün ve 210-374 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi yargılamanın iadesini talep eden tarafından istenilmiş olmakla, dosya tetkik olunarak gereği düşünüldü. -KARAR- Dava, "yargılamanın iadesi" isteğine ilişkin olup; yerel mahkemenin 22.11.2018 tarihli kararına karşı yargılamanın iadesini talep eden tarafından temyiz yasa yoluna başvurulması üzerine dava dosyası Dairemize gönderilmiştir....

            Dava, yargılamanın iadesi talebine ilişkindir. İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve H.Y.U.Y.'nın 445/1. maddesinde yazılı yargılamanın iadesi koşullarının hiç birisinin somut olayda bulunmadığı saptanarak, yargılamanın iadesi davasının reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 20/11/2008 gününde oybirliği ile karar verildi....

              ın yokluğunda verilen hükmün, sanığın mernis adresi ve aynı zamanda savunmasında bildirdiği adresine tebliğ edilmiş ancak binanın yıkılması nedeniyle tebliğatın iadesi üzerine sanığın mernis adresine tekrar tebliğe çıkartıldığı adresin yetersiz olması nedeni ile iadesi üzerine savunma adresine Tebligat Kanunu 35. maddesine göre tebliğ yapılmak suretiyle hükmün kesinleştirildiği görülmüş ise de, Tebligat Kanunu 10. maddesine göre bilinen en son adreste tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde yer alan adresi araştırılarak buraya tebligat yapılması, bulunmaması halinde, kendisine daha önce kanuni usullere göre tebligat yapılmış olması şartı ile aynı adrese anılan yasanın 35. maddesine göre tebligat yapılması, daha önce kendisine tebligat yapılan adresin olmaması halinde ise, adres araştırması ile yeni adres tespitine çalışılıp, bulunamaması halinde ilanen tebligat yapılması gerektiği, sanığın bilinen adresine ve mernis adresine çıkartılan tebligatın iadesi üzerine...

                Yönetimi vekili, 23.9.2011 tarihli dilekçesi ile Hendek Asliye Hukuk mahkemesinin 1994/71 - 183 sayılı tescil davasında davacı adına tescile karar verilen taşınmazın kesinleşmiş orman tahdit sınırları içinde kaldığını, yargılama sırasında Orman Yönetiminin mahkemeye yörede orman kadastrosunun yapılmadığını bildirdiği, oysa ki, 1949 yılında yapılan tahdit bildirilseydi davalı taşınmaz tahdit içinde kaldığından davanın reddine karar verileceğini ileri sürerek söz konusu kararın yargılamanın iadesi yoluyla kaldırılması istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, H.U.M.K.’nun 445. maddesinde belirtilen koşullar bulunmadığından yargılamanın iadesi talebinin reddine karar verilmiş, hüküm Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir. Dava, yargılamanın iadesi istemine ilişkindir....

                  Somut olayda, davacı erkeğin (yargılamanın iadesi talep eden) tarafından açılan yargılamanın iadesi talepli davası ayrı bir esasa kaydedilmesine rağmen, dilekçelerin karşılıklı verilmesi ile ön inceleme aşamaları tamamlanmadan ve taraf delilleri toplanmadan duruşma açılmaksızın dosya üzerinden karar verilmesi doğru olmamıştır. SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 20.06.2017(Salı)...

                    Yargılamanın iadesi de bir dava olduğu gibi Hukuk Muhakemeleri Kanunun 379.maddesinde yargılamanın iadesi talebi üzerine mahkeme, tarafları davet edip dinledikten sonra ileri sürülen yargılamanın iadesi sebebinin kanunda yazılı sebepler olup olmadığını inceleyebileceğini hüküm altına almıştır. O halde mahkemece dava dilekçesinin davalıya tebliğ edilip dilekçelerin karşılıklı verilmesi ve ön inceleme aşamaları tamamlanmadan dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 28.09.2017 (Prş.)...

                      UYAP Entegrasyonu