WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Icra tetkik merci hakimliğinin 2009/ 800 esas numarası ile imzaya itiraz ettikleri ve bunun yargılaması sırasında sanık ...’ın yetkili olmadığını beyan ettikleri, ancak ... için babası sanık ... tarafından verilmiş yetki vekaletnamesinin bulunduğu, dışarıdan müdür olarak atandığı ancak bu yetki belgesini saklayarak imzaya itiraz edip alacağın tahsilini engelledikleri iddia edilen olayda;dolandırıcılık ve karşılıksız çek keşide etmek suçlarının birbirlerinden ayrı ve bağımsız suçlar olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK'nın 225. maddesi uyarınca hükmün konusu duruşmanın neticesine göre iddianamede gösterilen fiilden ibaret olup, bunun dışına çıkılarak dava konusu edilmeyen eylem esas alınarak hüküm kurulamayacağı, Denizli Cumhuriyet Başsavcılığının 27/06/2011 gün ve 2011/6125 Esas sayılı iddianamesi ile, sanık hakkında "nitelikli dolandırıcılık" suçundan kamu davası açıldığı ve bu suçun "karşılıksız çek keşide etme" suçuna dönüşemeyeceği gözetilmeden, yargılamaya...

    GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı alacaklı tarafından müvekkili aleyhine Artvin İcra Müdürlüğünün 2020/1204 Esas sayılı dosyası üzerinden kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibine başlandığını, takip uyarınca icra müdürlüğünün yetkili olmadığını, yetkili icra müdürlüğünün Şavşat İcra Müdürlüğü olduğunu, davalı alacaklıya herhangi bir borcunun bulunmadığını, bu nedenle dayanak senet üzerindeki imzaya, borca ve ferilerine itiraz edildiğini ileri sürerek öncelikle yetki itirazının kabulüne aksi halde imzaya, borca ve ferilerine ilişkin itirazlar uyarınca takibin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesi vermemiş, duruşmadaki beyanında davanın reddini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; "Dava, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile yapılan takipte yetkiye, imzaya ve borca itiraza ilişkindir....

    İCRA HUKUK TARİHİ : 14/11/2019 NUMARASI : 2019/391 ESAS - 2019/1086 KARAR DAVA KONUSU : Yetki ve imzaya itiraz, şikayet KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi taraflarca talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde özetle; aleyhine kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibi yapıldığını, takip dayanağı senede tanzim yerinin, tanzim tarihinin ve ödeme tarihinin sonradan yazıldığını, yetki icra dairesinin Mersin İcra Dairesi olduğunu, davalıdan nakden 10.000 USD almadığını, senetteki imzanın kendisine ait olmadığını, başka bir senetten montaj yapıldığını, döviz borcunun icraya konulamayacağını, dolar ile borçlanmanın yasaklandığını, tedavül tarihindeki dolar kurunun da geçersiz olduğunu, komisyon ve faizlere de itiraz...

    Bandırma İcra Hukuk Mahkemesi ise: İcra ve İflas Kanunu'nun 4. maddesi uyarınca icra mahkemelerinin kendilerine bağlanan icra dairelerinin muamelelerinin incelenmesinde yetkili olduğu, Erdek İcra Müdürlüğünün takip dosyası ile ilgili itirazlarda Erdek İcra Mahkemesi'nin yetkili olduğundan bahisle yetkisizlik yönünde hüküm kurmuştur. İcra İflas Kanunu'nun 4. maddesi uyarınca icra dairelerinin işlemlerine yönelik şikayet ve itirazları bu dairenin bağlı bulunduğu İcra Mahkemesi incelemekle yetkilidir. Bu yetki kuralı kamu düzenine yönelik olup, kesin niteliktedir. Somut olayda, Erdek İcra Müdürlüğünde başlatılan ilamsız icra takibine karşı borçlu, İcra Dairesinin yetkisine, borca ve imzaya itiraz etmiştir. İİK.nun 4. maddesine göre her İcra Mahkemesi kendisine bağlı icra ve iflas dairelerinin muamelelerine yönelik itiraz ve şikayetleri incelemekle yetkili olduğundan uyuşmazlığın Erdek İcra Hukuk Mahkemesinde görülüp, sonuçlandırılması gerekmektedir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Genel haciz yolu ile ilamsız icra takiplerinde ödeme emrine karşı borçlu süresi içinde icra dairesine vereceği itiraz dilekçesi ile münhasıran icra dairesinin yetkisine itiraz edebileceği gibi, esasla birlikte yetkiye itirazda bulunabilir. Borçlu yalnız yetki itirazında bulunmuş ise alacaklı icra mahkemesinden İİK'nun 50/2. maddesi uyarınca itirazın kaldırılmasını talep eder. İtirazın kaldırılması isteminde ispat yükü alacaklıda olup, yetki itirazının haksız olduğunu İİK'nun 68/1. maddesinde sayılan belgelerle ispat etmek zorundadır....

        İcra Müdürlüğü'nün 2019/32357 esas sayılı dosyasıyla başlatılan icra takibinde, yapılan takipte İstanbul icra dairelerinin yetkili olmadığını, Bursa icra dairelerinin yetkili olduğunu, takibe konu çekteki yazı ve imzaların hiçbirisinin müvekkili şirket yetkilisine ait olmadığını ileri sürerek, yetki itirazının kabulüne, Bursa icra dairelerinin yetkili olduğuna, imzaya ve borca itiraz davasının kabulüne, takibin durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Bursa icra müdürlüklerinin yetkili olduğu iddiasının yerinde olmadığını, davacının imzaya itirazı dayanaksız olup, yapılacak imza incelemesi sonrasında imzanın borçluya ait olduğunun anlaşılacağını, davacı tarafın borca itirazının da hukuki dayanaktan yoksun olduğunu ileri sürerek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

        Hukuk Dairesinin yerleşmiş içtihatlarına göre takibin kesinleşmesinden önceki döneme ilişkin olarak davacı mirasçılar tarafından takibe itiraz edilemeyeceğinden, yani davacılar tarafından yetkiye ve imzaya itiraz edilemeyeceğinden mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken yetki itirazının kabulüne karar verilmesi yerinde olmayıp davalı vekilinin istinaf sebepleri yerinde olduğundan istinaf talebinin kabulü ile Nevşehir İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/147 Esas ve 2020/45 Karar sayılı kararının HMK'nın 353/1- b-2 maddesi gereğince kaldırılmasına karar verilerek, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

        Bölge Adliye Mahkemesi Kararı C.1.Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; mahkemece yetki itirazının yasaya uygun olarak reddine karar verildiği ve imzaya itiraz yönünden senedin düzenleme tarihi olan 15.04.2019 tarihi öncesi ve sonrasına ait imza örnekleri ilgili kurumlardan getirtilerek yapılan bilirkişi incelemesi sonucu Adli Belge Uzmanı Bilirkişi Dr....

          Yetki itirazının geçerli olabilmesi için yetki itirazında açıkça hangi yer icra dairelerinin yetkili olduğunun belirtilmesi gerekmektedir. Somut olayda takibe dayanak senette davacı borçlunun usulüne uygun yetki itirazında bulunmadığından usule uygun yapılmayan yetki itirazının reddine karar vermek gerekmiştir. Kambiyo senetlerine mahsus takip usulünde imzaya itiraz İİK’nın 170. maddesi delaletiyle aynı Kanun’un 168,IV maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre borca ve imzaya karşı yapılacak itirazın beş gün içinde yapılması gerekir. Davacı borçlu takibe konu senetteki imzanın kendisine ait olmadığını belirterek imzaya itiraz etmiştir. Ödeme emrinin tebliği ile dava tarihinin incelenmesi sonunda davacının davasının süresinde olduğu anlaşılmıştır....

          Takibin yetkisiz icra dairesinde başlatıldığı ileri sürülmüş ise de, İİK'nın 50/1 maddesi atfıyla uygulanacak olan HMK'nın 19/2 maddesi uyarınca yetki itirazında bulunan tarafın yetkili mahkemeyi bildirmemesi halinde yetki itirazı dikkate alınmayacağından ve davacı tarafça yetkili icra dairesi bildirilmediğinden, mahkemece yetki itirazının reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun olup, buna ilişkin istinaf başvurusu yerinde değildir. HMK'nın 297/2 maddesine göre, hükmün sonuç kısmında taleplerden her biri hakkında hüküm kurulması gerektiği açıkça düzenlemiş olup, bu husus kamu düzenine ilişkin olduğundan resen gözetilmelidir....

          UYAP Entegrasyonu