Kaldı ki mahkemeye başvurup alacağını ilama bağlayan bir kişinin, ilamlı takip yapmak yerine ilamsız takibi tercih etmek suretiyle borçlunun yapabileceği itiraz üzerine yeniden itirazın kaldırılması ya da iptali amacıyla mahkemeye başvurması ve bu şekilde Devletin yargı organlarının gereksiz şekilde meşgul edilmesi anlamına da geleceğinden kabulü mümkün değildir. Şu hale göre, alacaklının para borcuna veya teminat verilmesine dair ilama dayalı olarak ilamsız icra takibi yapması, en başta İİK.nun 32.maddesi amir hükmüne aykırılık teşkil edeceği gibi, dürüstlük kuralı ile de bağdaşmayacağından hukuk düzeni tarafından korunamaz. Bu doğrultuda, ilama dayalı olarak ilamsız icra takibi yapılamayacağı sonucuna varılmıştır....
Öte yandan, kabule göre de, istem ilamlı takipte ilama aykırılık şikayeti olup reddi halinde tazminata hükmedilemeyeceğinden borçlu aleyhine tazminata hükmedilmesi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Borçlu vekili, İcra Mahkemesi'ne başvurusunda; takip dayanağı ilamın dört farklı icra dosyasında takibe konulduğunu, aynı ilama dayanarak birden fazla icra takibi yapılmasının hakkın kötüye kullanılması teşkil ettiğini, iyiniyet kuralları ile bağdaşmadığını ileri sürerek ... Anadolu 18. İcra Müdürlüğü'nün 2014/25411 Esas sayılı takibin iptalini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki temyiz eden tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Borçlu vekili İcra Mahkemesi'ne başvurusunda; dayanak ilamda yasal faize hükmedildiği halde, icra emrinde ilama aykırı olarak %60 oranında faiz talep edildiğini belirterek icra emrinin iptaline karar verilmesini istemiştir....
Bu kabule aykırı talepler içeren takipler ilama aykırılık yaratacağından icra mahkemesinde süresiz şikayet konusu yapılabilir (HGK 21/06/2000 tarih, 2000/12- 1002 Esas). Yerleşik Yargıtay içtihatlarında da belirtildiği üzere takip konusu alacak kalemlerinin müştereken ve müteselsilen tahsiline ilişkin takibin dayanağı ilamda bir hüküm bulunmaması durumunda alacak kalemlerinin borçlulardan eşit olarak alınması gerekmektedir (Yargıtay 8. HD.10/12/2015 tarih ve 2015/20330 Esas 2015/22201 Karar)....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, ilama aykırılık şikayetine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. Dosyadaki bilgi ve belgelere, mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırılmasına, bilirkişi raporu ile alacak kalemlerinin usulüne uygun şekilde brütten nete çevrilmiş olmasına, yasal kesintilerin usulünce yapılmasına, SSK ve gelir vergisi kesintilerinin uygulanmasında hukuka aykırılık bulunmamasına, gelir vergisi kesintisinin SGK kesintilerinden sonra ortaya çıkan net miktar üzerinden yapılmış olmasına, işlemiş faizlerin ilama uygun şekilde hesaplanmış olmasına göre mahkemece denetime elverişli bilirkişi incelemesi esas alınarak hüküm kurulmasında hukuka aykırılık görülmemiştir....
GEREKÇE: Şikayet ilama aykırılığa ilişkindir. Takibe konu ilamda, "14 adet tüpün aynen iadesine, aynen iade mümkün olmadığı takdirde 18.252,52 TL tüp bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline" karar verildiği, ancak alacaklı tarafça takip talebinde aynen iade istenmeksizin, yargılama gideri ve vekalet ücreti ile birlikte tüp bedellerinin işlemiş faizi ile tahsilinin istendiği ve bu doğrultuda örnek 4- 5 icra emri gönderildiği, bu haliyle mahkeme tarafından öncelikli olarak hükmedilen aynen iade kararının infazının istenmediği, bu durumun da ilama aykırılık teşkil ettiği, taraflar arasındaki şifahi görüşmeler neticesinde aynen iade yükümlülüğünün yerine getirilemeyeceğine dair savunmaya itibar edilemeyeceği anlaşılmış, kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşılmış, istinaf başvurusu yerinde görülmemiştir....
Bu kabule aykırı talepler içeren takipler ilama aykırılık yaratacağından icra mahkemesinde süresiz şikayet konusu yapılabilir (HGK 21/06/2000 tarih, 2000/12- 1002 E). Ayrıca ilamda faiz ve faizin başlangıcı konusunda bir hüküm bulunmaması halinde karar tarihinden itibaren yasal faiz istenebilir. Ancak, hükmün infazı için kesinleşmesi gereken hallerde, faizin, kararın kesinleşme tarihinden itibaren hesaplanması gerekir....
Davacı vekili dava dilekçesinde, CMK'nın 142. maddesi uyarınca davalı idareye başvurulmadan takibe geçildiği iddiasıyla takibin iptali istemi yanında, ilama aykırılık şikayetinde de bulunmuş, kararda ilama aykırılık şikayeti hakkında olumlu veya olumsuz bir değerlendirme yapılmamış ve hüküm kurulmamış olup, davacının tüm talepleri değerlendirilmeden karar verilmesi nedeniyle karar, usul ve yasaya aykırıdır. Yukarıda açıklanan nedenlerle, kararın usul ve yasaya uygun olmadığı anlaşılmakla davacının istinaf başvurusunun, esasa ilişkin diğer yönler incelenmeksizin, kabulü ile HMK'nın 353/1- a/6 maddesi uyarınca kararın kaldırılmasına ve davanın yeniden görülmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: K A R A R Borçlular vekili, müvekkilleri aleyhine yapılan ilamlı takibe ilişkin diğer şikayet nedenleri yanında, ilama göre her bir borçlunun borcunun ayrı ayrı gösterilmesi gerekirken, müteselsil borçluluk varmış gibi takip yapılmasının doğru olmadığını belirterek, icra takibinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....