olduğunu, dosyalarında İİK 100 ve 101. md gereğince hacze iştirak için herhangi bir başvuru ve işlemin bulunmadığını, İİK 106 ve 110 md taşınır ve taşınmaz malların satış sürelerini düzenlediğini, bu maddeye göre taşınır malların haciz tarihinden itibaren bir yıllık süre içinde satışının talep edilmesinin mümkün olduğunu, İİK 120/2 md uyarınca taraflarına yetki verilmesi halinde diğer alacaklıların herhangi bir şekilde zarara uğramasının mümkün olmadığını, aksine yararına dahi olabileceğini, dosyanın yetki belgesi ile takip edilmesi halinde dosyaya yapılacak masrafların tamamının yetki belgesi alacaklısı tarafından karşılanacağını, sıra cetveli açısından yetki belgesi ile takip edilen dosyada tahsilat yapılması halinde dosyadaki bedelin bütün alacaklıların alacaklarını karşılamaması halinde İİK 142 md gereğince sıra cetveli düzenleneceğini, diğer alacaklıların hak sahibi oldukları sürece sıra cetvelini şikayet ve itiraz yoluna gidebileceklerini, bu yönüyle de takip borçluları ile diğer...
DERDESTLİK İTİRAZI: Davalı taraf derdestlik itirazında bulunmuş ise de derdestlik itirazına konu İcra Hukuk Mahkemesi dosyası ile iş bu dosyamız, aynı senede ilişkin ise de, İcra Hukuk Mahkemesi kararının maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmemesi, söz konusu dosyada dava konusunun kambiyo senedinin niteliğine ilişkin şikayet olup, iş bu dosyamızda menfi tespit talebinin bulunması nedeniyle derdestlik itirazının reddine karar verilmiştir. YETKİSİZLİK ve GÖREV İTİRAZI: Davalı taraf yetkisizlik itirazında bulunmuş ise de usulüne uygun, yetkili mahkemeyi gösteren yetki itirazı bulunmaması ve mahkememizin kambiyo senetlerine ilişkin menfi tespit davalarında görevli bulunması nedeniyle görev ve yetki itirazının reddine karar verilmiştir....
Bu husus, kamu düzenine ilişkin kesin yetki niteliğindedir. Yasal koşulların oluşması halinde, İİK'nın 79 ve 360. maddeleri yetki ile ilgili istisnaları düzenler. İİK'nın 79. maddesi gereğince haczolunacak malların başka bir yerde bulunması halinde icra dairesi, malların bulunduğu yer icra dairesine talimat yazarak haczin yapılmasını ister. Bu halde, hacizle ilgili şikayetler, kendisine talimat yazılan icra dairesinin bağlı bulunduğu icra mahkemesince çözümlenir. Anılan husus, kesin yetki kuralı olup mahkemece re'sen uygulanmalıdır. Ancak, talimat yazısı, borçluya ait menkul ve gayrimenkul mallar ile 3. kişilerdeki hak ve alacakların haczi yönünde ve genel nitelikli olmayıp da belli bir malın haczini isteyen "nokta haczi" biçiminde yazılmış ise, bu halde anılan hacizle ilgili şikayet, talimatı yazan icra dairesinin bağlı olduğu icra mahkemesince incelenir. Bir başka deyişle, böyle hallerde İİK'nın 79. maddesi hükmü uygulanamaz....
Şikayet, sıra cetvelinde sıraya ilişkindir. Borçluya ait mahcuz satış bedelinin bütün alacaklıların alacağını karşılamaması halinde düzenlenecek sıra cetveline itiraz, alacağın esas ve miktarına yönelikse dava yoluyla genel mahkemede ( İİK’nın m.142/...), itiraz sadece sıraya yönelikse şikayet yoluyla ... mahkemesinde (İİK’nın m. 142/son) ileri sürülmelidir. Somut olayda, şikayeçi vekili, avukatlık ücret alacağından kaynaklanan alacağının bir kısmının rüçhanlı olduğunu ileri sürerek ... ... Müdürlüğü'nün 2012/423E. sayılı dosyasında düzenlenen sıra cetvelinde alacağının sırasına itiraz etmiştir. Mahkemece, görev ve kesin yetki hallerinin söz konusu olduğu hallerde, önce görev hususu incelenir. Kaldı ki şikayetçinin ... ... Müdürlüğü'ünce düzenlenen sıra cetveline itirazı olup, ilk haczi yapan ... müdürlüğünce sıra cetvelinin düzenlenmemiş olması sıra cetvelinin iptali sonucunu doğurur....
Davalı alacaklı vekili, şikayeti incelemeye takibin yapıldığı yer asıl icra müdürlüğünün bağlı olduğu icra mahkemesinin yetkili olduğunu, davacı 3. kişinin şikayetinin yetki ve görev yönünden kanuna ve usule aykırı olduğunu belirterek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, talebin icra memurunun işlemini şikayete ilişkin olup, takibin ... 3. İcra Müdürlüğünde başlatıldığı ve borçlunun adresinde haciz işlemlerinin yapıldığı dikkate alındığında, istemin kesin yetki gereğince icra takibinin başlatıldığı yerdeki icra mahkemesinde değerlendirilmesi gerektiği gerekçesi ile mahkemenin yetkisizliğine, şikayet dosyasının yetkili ve görevli ... Nöbetçi İcra Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, karar davacı 3. kişi tarafından temyiz edilmiştir. İcra dosyasında taraf olmayan 3. kişi, haczin kaldırılmasını şikayet yoluyla isteyemez. Bu konuda aktif dava ehliyeti yoktur. 3. kişi ancak istihkak iddiası ve prosedürüne göre haczin kaldırılmasını isteyebilir....
Güvenlik Şirketi’ne yazılan 03/04/2014 tarihli yazı da Mahkeme müzekkeresine eklenerek, öncelikle davacının şikayet dilekçesinin, bu şikayet dilekçesi üzerine İşkur tarafından yapılan, hazırlanan tüm işlemlerin, belgelerin, İşkur tarafından neticeten hazırlanmış bulunan raporun, İşkur tarafından alınmış ise işçi beyanlarının, davalı tarafından İşkur’a bu şikayet konusu hakkında verilen belgelerin ve bu şikayet nedeni ile oluşan İşkur dosyasındaki sair tüm ilgili ve dayanak belgelerin onaylı olarak celbedilerek gönderilmesi, C-)Her 2 davalının da ilk tesis edildikleri tarihten itibaren günümüze kadar adreslerini, merkezlerini, yetkililerini, ortaklarını, iştigal konularını, devir, birleşme, ünvan değişikliği gibi geçirdikleri tüm işlemleri gösteren belgelerin Ticaret Sicili Odası’ndan celbedilerek gönderilmesi D-)Her 2 davalının da ilk tesis edildikleri tarihten itibaren günümüze kadar belgeleri içeren işyeri sicil dosyalarının, adreslerini, merkezlerini, yetkililerini, ortaklarını,...
A.Ş. nin alacaklı olduğu dosyada icra emri tebliğ edilen avukata borçlu şirket vekilince yetki belgesi verildiği, borçlu şirket vekilinin vekaletnamesinde vekilin vekil eden adına her türlü evrakı tebliğ ve tebellüğe yetkili olduğu, vekilin vekâletnamedeki yetkilerinin tamamının veya bir bölümünün başkalarına tevkile mezun olduğu, vekâletnamesindeki bütün yetkileri kapsayacak şekilde yetki belgesi düzenlendiği, yetki belgesinin süreli olduğuna ve verilen yetkilerin sınırlı olduğuna ilişkin herhangi bir kayıt içermediği, ilâmda vekil olarak gözüken avukatın icra emrini tebliğ almaya yetkili avukat olduğu, şikayet olunan ... ......
Somut olayda, borçlunun icra mahkemesine, birleştirilen dosya için verdiği 30.10.2015 tarihli itiraz dilekçesinde, sair şikayet ve itirazları ile birlikte, ikametgahını da belirterek yetki itirazında bulunduğu halde; anılan talep konusunda mahkemece herhangi bir değerlendirme yapılmadan sonuca gidilmiş olması yukarıda değinilen İİK'nun 50/2. ve HMK'nun 297. maddelerinin emredici hükümlerine aykırıdır. Bu durumda, mahkemece; öncelikle birleşilen dosyadaki yetki itirazını çözümlenmesi ve borçlunun yetki itirazı yerinde görülmez ise; işin esasının incelenmesi suretiyle oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi; yetki itirazı kabul edilirse de bu durumda sair şikayet ve itirazların incelenemeyeceği hususu gözetilerek karar verilmesi gerekirken; yetki itirazı incelenmeksizin ve bu konuda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmeksizin eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
Mahkemece, taraflar arasındaki sözleşmelerde malzeme bedelinin, malzemelerin teslim alındığı tarihteki yabancı paranın TL karşılığı olarak ödenmesinin kararlaştırıldığı, davalının malzemeleri teslim alırken itirazi kayıt koymadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Toplu ödeme sırasında davacı tarafından faiz hakkının saklı tutulduğuna ilişkin kayıt veya belge araştırması yapmayan Mahkemenin, hükmüne esas tuttuğu hesap bilirkişisi raporuyla, yukarıda belirtilen 11.05.2012 günlü dilekçe itirazi kayıt niteliğinde kabul edilerek sonuca gidilmiş ise de; anılan dilekçe içeriği dikkate alındığında faiz hakkının saklı tutulduğundan bahsetmek mümkün değildir....