Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yani; tebligatı çıkaran merci tarafından, adres kayıt sitemine ilişkin olarak şerh verilmeden tebliğ memuru tarafından 2l/2. maddeye göre tebliğ işlemi yapılamaz. Somut olayda da, davacı borçlunun bildirilen "Kavaklı Mah.Üftade Sok. No:8 İç Kapı No:5 Osmangazi/Bursa" adresine gönderilen ödeme emri tebligatının iade edilmesi üzerine, davacının o tarih itibariyle AKS 'de kayıtlı Mernis adresine Tebligat Kanununun 21/2 maddesi şerhi ile gönderilen ödeme emri tebligatının 15/04/2022 tarihinde Tebligat Kanunun 21/2. Maddesine ve usulüne uygun şekilde tebliğ edildiği görülmektedir. O halde mahkemece; yukarıda açıklanan nedenlerle, usulsüz tebligata ilişkin şikayetin reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır. B-DAVACININ ÖDEME EMRİNE YÖNELİK ŞİKAYETİ YÖNÜNDEN YAPILAN İNCELEMEDE; Bu yöndeki şikayet süresiz nitelikte olmayıp, usulsüz olduğu belirtilen işlemin öğrenildiği tarihten itibaren 7 günlük yasal süre içerisinde şikayette bulunulması zorunludur....

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI; Mahkemece, üçüncü haciz ihbarnamesinin usulüne uygun olarak davacıya 28/10/2019 tarihinde tebliğ edildiği, davacının en geç üçüncü haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihi olan 28/10/2019 tarihinde, şikayete konu ikinci ve birinci haciz ihbarnamesi tebligatından haberdar olduğunun kabulünün gerektiği, bu durumda, davacı üçüncü kişinin, üçüncü haciz ihbarnamesinin tebliğ edildiği 28/10/2019 tarihinden itibaren İİK'nun 16/1. maddesinde belirtilen yasal yedi günlük süre içinde icra mahkemesine şikayette bulunmadığından, 89/1 ve 89/2 haciz ihbarnamelerine ilişkin şikayetin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiği, icra müdürlüğü işleminin usul ve yasaya uygun olduğu belirtilerek, asıl ve birleşen 2019/805- 2019/1035 esas ve karar sayılı davaların şikayet nedeniyle reddi ile 89/1 ve 89/2 haciz ihbarnamelerinin usulsüz tebliğine ilişkin şikayetin süre yönünden reddine, 89/3 haciz ihbarnamesinin usulsüz tebliğine ilişkin şikayetin esastan reddine, icra müdürlüğü...

Davacı her ne kadar tebliğin usulsüz olduğunu ve icra dosyasından 24.11.2020 tarihinde haberdar olduğunu beyan etmişse de; takibe itiraz edildiğine ilişkin 24.11.2020 tarihli itiraz dileçesi, davanın 16.03.2021 tarihinde açıldığına ilişkin tevzi formu ve tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; usulsüz tebliğe ilişkin şikayetinin süresinde olmadığına kanaat getirilmiş ve şikayetin usulden reddine karar verilmiştir. Bu nedenle icra müdürlüğü kararında usul ve yasaya aykırılık da bulunmadığından buna dair şikayetin de reddine karar verilmiştir..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle; 2004 sayı İİK'nın 16. Maddesi gereğince davanın usulden REDDİNE," karar verildiği görülmüştür....

gereğince usulsüz tebligatın öğrenilmesinden itibaren 7 gün içinde bu durumu icra mahkemesine bildirmesi gerektiğini, müvekkili tebligatların usulsüz olduğunu öğrendikten itibaren 7 gün içinde şikayet hakkını kullandığını, davanın süresinde olduğunu, usulden reddedilmesinin hukuka aykırı olduğunu beyanla istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını davanın kabulünü talep etmiştir....

Davacı T1 mernis adresine çıkartılan ilk tebligatın bila dönmesi üzerine çıkartılan 2.tebligatta yukarıda belirtildiği şekilde tebligatın 21/2.madde gereğince mernis adresine yapıldığına ilişkin şerh bulunmadığından tebligat usulsüz ise de, davacıya kıymet takdiri raporunun tebliğine ilişkin tebligatın barkod sorgulamasına göre, 10.02.2020 tarihinde T.K. 21.maddeye göre tebligat yapıldığı, dava dilekçesinde kıymet takdiri raporunun usulsüz tebliğine dair bir şikayetin bulunmadığı, davacının en geç kıymet takdiri raporunun tebliğ tarihi olan 10.02.2020 tarihinde takipten haberdar olmasına rağmen, 7 günlük şikayet süresi geçtikten sonra 27.02.2020 tarihinde usulsüz tebligat şikayetinde bulunduğu, şikayetin süresinde olmadığı, dolayısıyla yetki itirazının da süresinde olmadığı, HMK.355 mad....

Görüldüğü üzere, usulsüz yapılan tebliğ, mutlaka batıl olmayıp, muhatap tarafından öğrenildiği tarihte geçerli olacaktır. (H.G.K. 29.12.1993 Tarih ve 1993/18-778 E. 1993/876 K.) (H.G.K. 25.01.2006 Tarih ve 2005/2-772 E. 2006/17 K.) Muhatabın öğrendiğini beyan ettiği tarihin aksi ise tanık beyanı ile kanıtlanamaz. Bu beyanın aksi, ancak borçlu tarafından imzası kabul edilen yazılı veya resmi nitelik taşıyan bir belge ile ispat edilebilir. H.G.K.nun 7.4.1982 tarih ve 1377-337 sayılı kararında da benimsendiği üzere, tebligat parçasında yazılı olan hususun aksi her türlü delille ispatlanabilir. Ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğu yönündeki iddia mahkemede her türlü delille kanıtlanabilir. Usulsüz tebligata ilişkin şikayetin, İİK.nun 16/1 maddesi uyarınca borçlunun tebligatın usulsüzlüğünden haberdar olduğu tarihten itibaren 7 günlük süre içerisinde icra mahkemesine bildirilmesi gerekir....

    Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sıra cetvelindeki sıraya şikayet davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde taraflar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Şikayetçi vekili, ... .... ... Müdürlüğünün 2015/7892 Esas sayılı takip dosyasında hazırlanan ....09.2015 tarihli sıra cetvelinde şikayet olunanın takibinin usulsüz ödeme emri tebliği ile kesinleştirilmiş olması sebebiyle cetvelde .... sırada yer alan şikayet olunan haczinin geçersiz olduğunu ileri sürerek sıra cetvelinin iptalini, şikayet olunan takibindeki ödeme emrine ilişkin tebligatın iptalini ve hacizlerinin kaldırılmasını talep ve şikayet etmiştir. Şikayet olunan vekili, şikayetin reddini istemiştir....

      nun 21/2. maddesine göre yapması kanuna aykırı olup tebligat usulsüz tebliğ edilmiştir. İİK. nun 127. maddesi gereğince taşınmaz satışlarında, satış ilanının bir örneği borçluya tebliğ edilmelidir. Borçluya satış ilanının tebliğ edilmemiş olması veya usulsüz tebliğ edilmesi başlı başına ihalenin feshi sebebidir. O halde mahkemece yukarıda açıklanan nedenlerle şikayet kabul edilerek ihalenin feshine karar verilmesi yerine, yazılı gerekçe ile istemin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesine dayalı usulsüz tebligat şikayetine ilişkindir. Borçlunun tebliğ işleminin usulsüzlüğüne ilişkin başvurusu, İİK'nın 16. maddesi uyarınca şikayet niteliğindedir. Şikayet başvurusu, şikayete konu işlemin öğrenilmesinden itibaren yedi gün içinde yapılmalıdır. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğ işleminden haberdar olmuş ise geçerli sayılır. Muhatabın beyan ettiği öğrenme tarihi tebliğ tarihi olarak kabul edilir....

        İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: mahkemece yapılan değerlendirmeler sonucunda şikayetçiye çıkartılan ilk tebligat bila tebliğ iade geldiğinden ve ikinci tebligatın TK'nın 21/2. maddesi uyarınca usulüne uygun yapıldığından ödeme emri tebliği işleminin usulüne uygun olup şikayetçinin icra dairesinin yetkisine ve borca itirazlarına dair sair iddiaları süresinde ileri sürülmediği gerekçesiyle usulsüz tebliğ işlemine ilişkin şikayetin esastan, sair itirazların ise süre yönünden reddine karar verilmiştir....

        UYAP Entegrasyonu